İçeriğe atla

I. Süleyman'ın Safevîlere karşı seferi (1554-1555)

Sultan Süleyman'ın Safevilere karşı seferi (1554–1555)
Osmanlı-Safevî Savaşları (1532-1555)

Süleymanname'de 1554 yazında Nahçıvan'a yürüyen Sultan Süleyman'ın tasviri
TarihHaziran 1554 - Mayıs 1555
Bölge
SebepSafevi devleti ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki çatışmalar
Sonuç Osmanlı devleti Revan, Nahçivan ve Karabağı yağmaladı ve Amasya Antlaşması imzalandı.[1][2][3][4][5]
Taraflar
Safevi İmparatorluğuOsmanlı İmparatorluğu
Komutanlar ve liderler
Şah I. Tahmasb
Şah II. İsmail
Kanûnî Sultan Süleyman
Sokollu Mehmed Paşa

Sultan Süleyman'ın Safevilere karşı seferi, temeli hâlâ Sultan Selim ile Şah İsmail arasındaki savaşın özünde olan bir seferdir. Haziran 1554'te başlayan ve Mayıs 1555'e kadar süren savaş, 1532'den beri yeniden aktif olan savaşın son aşaması oldu.[6][7][8]

Arka plan

Sefer esas olarak Safevi ordusunun 1550-1552 yıllarını kapsayan Anadolu seferine bir cevaptı.[8] 1550-1552 seferi sırasında Safevi ordusu Van ve Erzurum'u ele geçirip yerle bir etti. Temmuz 1554'ün sonlarında Osmanlı İmparatorluğu Safevi İmparatorluğu'na meydan okudu ve ardından İbn Kemal'in fetvası yayınlandı.[7] Sefer, savaşta Scherberger'e göre III[8], Oktay Efendiyev'e göre IV idi[9] ve bizzat Sultan Süleyman tarafından komuta edildi. Yardımcısı Rumeli Mebusu Sokollu Mehmed Paşa idi. Süleyman'ın ordusu Balkanlardan gelen kuvvetleri de içeriyordu. 1553-1554 kışını Tokat'ta geçirdikten sonra Balkanlardan gelen kuvvetler, Haziran 1554'te Halep'teki Suşehrin'de padişahın ordusuna katıldı.[6] Balkanlardan gelen güçler yürüyüşe sonuna kadar katıldı.[6]

Yürüş

Osmanlı ordusu Safevilerin saray ve bahçelerini yıktıktan sonra Azerbaycan'a girerek Erivan, Karabağ ve Nahçıvan'ı ele geçirdi.[8] Osmanlıların 1548'deki Van seferi sırasında Osmanlılara boyun eğmeyen Mahmudi aşireti, bu yürüyüşe kadar Safevi imparatorluğuna tabi olmuştur.[a] Ancak 1554'te Osmanlı'ya da teslim oldular.[11] 1554'te Osmanlı İmparatorluğu'nun baş şeyhi Abusuud, Safevi esirlerinin gayrimüslimler olarak köleleştirilebileceğini ilan eden bir fetva yayınladı. Daha önceki uygulamaların aksine, bu fetva, Safevi esirlerinin köleleştirmeye ek olarak köle olarak satılmasına izin verdi.[12] Bu fetva Kızılbaş çocuklarının köleleştirilmesini de yasaklamıştır.[12] Buna cevaben Safevi Devleti, Osmanlı Devleti'nden ele geçirdiği esirleri köleleştirmek yerine öldürmeye karar verdi.[12]

Osmanlı ordusu, Safevi ordusuna kıyasla sayıca üstündü ve Osmanlı ordusu daha donanımlı olmasına rağmen çok güçlü ateşli silahlara sahipken, bunlardan Safevi ordusundan neredeyse hiç yoktu. Bu nedenle Şah I. Tahmasb, düşmanın ana kuvvetleriyle beklenen çatışmadan kaçındı ve padişah birliklerinin hareket etmesi beklenen yollara yıkıcı saldırılar yaptı. Şah, Bazarçay'ın (Aras'ın kolu) otlaklarına çekildi. İskender Bey Munşi'nin yazdığına göre, padişahın Nahçıvan'a hareketi sırasında kızılbaşlar yollarda Osmanlılara ani baskınlar düzenleyerek ayrı-ayrı grupları kılıçtan geçirip esir aldılar.[9] Şah'ın emriyle İsmail Mirza, Masum Bey Safevi ve Şahgulu Halife liderliğindeki kızılbaşların bir kısmı Van ve Vostan bölgelerine, diğer kısmı ise Sultan Hüseyin Mirza (Bahram Mirza'nın oğlu) ve Shahverdi Sultan Ziyad oğlu liderliğinde Pasin'e gönderildi. Bu baskınların amacı, yol üzerinde düşmanın geri çekileceği yerleri yok etmekti.[13] Şiddetli bir yiyecek kıtlığı ile karşı karşıya kalan padişah, önceden ateşe verdiği Nahçıvan'ı terk ederek Erzurum'a döndü. Kızılbaş birlikleri (İskender Bey Munşi'ye göre yaklaşık 40.000 kişi) geri çekilen Türkleri takip ederek Osmanlı topraklarına girdi. Kızılbaşlar, büyük bir Türk grubunu bir savaşta mağlup etti ve Türk padişahının yakın arkadaşlarından Sinan Bey'i esir aldı. Yürüyüş nedeniyle bitkin düşen padişah birlikleri arasındaki hoşnutsuzluk büyüdü. Elbette padişahın kendisi ve yakınları, ordunun ruh halini ve Azerbaycan'a yürüyüşlerinin beyhudeliğini hesaba katmak zorunda kaldılar. Bu nedenle Osmanlı Türkiyesi, Safevilerin defalarca ısrar ettiği barış görüşmelerini başlatmayı kabul etti.[14]

Savaşlarda başarılı olamayan ve ele geçirdiği yerlerde kendisini güçlendiremeyen Sultan Süleyman Şah, Şah Tahmasib'e yazdığı mektupta Safevilerin Anadolu'ya yönelik saldırılarını durdurmamaları halinde Erdebil'e giderek Safevilerin ecdadlarının mezarlarını yok edeceğini bildirmiştir.[15] Ancak güçlü Kızılbaş ordusunun buna izin vermeyeceği açıktı.[15] Sonunda her iki taraf da ağır kayıplar verdi ve hiçbir şey elde edemeyince barış antlaşması imzalamak zorunda kaldı.[15]

Sonuç

Osmanlı İmparatorluğu'nun önerisine dayanarak her iki taraf da barış görüşmelerine başladı.[15] Her iki taraf da arazi konularında bir anlaşmaya varmayı başardı. Anlaşmaya göre Azerbaycan toprakları Safevi Devleti'nde kaldı, karşılığında Şah Tahmasb, Irak ve Doğu Anadolu'nun Osmanlı Devleti'ne devrini kabul etti.[15] Safevi İmparatorluğu'ndan gelen hacılara, Osmanlı yönetimi altındaki kutsal yerleri ziyaret etmelerinin engellenemeyeceği sözü de verildi.[15]

Amasya'da imzalanan ve bu nedenle Amasya Antlaşması olarak anılan bu anlaşma ile Safevi-Osmanlı savaşı bir süreliğine durmuştur.[15]

Ayrıca bakınız

Notar

  1. ^ Mahmudi aşireti, Van çevresine yerleşen Yezidi Kürt aşiretlerinden biriydi. Önceleri Safeviler'in egemenliğinde olsalar da bu sefer sırasında Osmanlı egemenliğine girerek Müslüman oldular.[10]

Kaynakça

  1. ^ Gábor Ágoston-Bruce Masters:Encyclopaedia of the Ottoman Empire, 978-0-8160-6259-1, p.280
  2. ^ "Ottoman Empire - Süleyman I | Britannica". 19 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  3. ^ The Reign of Suleiman the Magnificent, 1520-1566, V.J. Parry, A History of the Ottoman Empire to 1730, ed. M.A. Cook (Cambridge University Press, 1976), 94.
  4. ^ The Cambridge history of Islam by Peter Malcolm Holt, Ann K. S. Lambton, Bernard Lewis p. 330
  5. ^ The Cambridge history of Iran by William Bayne Fisher p.384ff
  6. ^ a b c Yürekli 2016, s. 119.
  7. ^ a b Şahin 2013, s. 211.
  8. ^ a b c d Scherberger 2014, s. 59.
  9. ^ a b Əfəndiyev 2007, s. 102.
  10. ^ Açikyildiz-Şengül, Birgül (19 Aralık 2016). "From Yezidism to Islam: Religious Architecture of the Mahmudî Dynasty in Khoshâb". Iran and the Caucasus. 20 (3–4): 369-383. doi:10.1163/1573384X-20160307. ISSN 1609-8498. 30 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2022. 
  11. ^ University of Wisconsin 2003, ss. 123-134.
  12. ^ a b c Erdem 1996, s. 21.
  13. ^ Əfəndiyev 2007, s. 102-103.
  14. ^ Əfəndiyev 2007, s. 103.
  15. ^ a b c d e f g Scherberger 2014, s. 60.

Kaynak

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">I. Selim</span> 9. Osmanlı padişahı (1512–1520)

I. Selim veya bilinen adıyla Yavuz Sultan Selim, Osmanlı İmparatorluğu'nun 9. padişahı ve 88. İslam hâlifesidir. "Hâdimü'l-Haremeyni'ş-Şerîfeyn" unvanına ve divan edebiyatındaki "Selîmî" mahlasına sahiptir. Babası sekizinci Osmanlı padişahı II. Bayezid, annesi II. Gülbahar Sultan'dır. 1512-1520 yılları arasında süren yalnızca 8 yıllık saltanatında imparatorluğu muazzam bir hızla genişletti ve özellikle 1516 ile 1517 yılları arasında düzenlediği sefer ile tüm Doğu Akdeniz ile Mısır dahil önemli Orta Doğu bölgelerini ele geçirdi. Padişahlığı döneminde Anadolu'da birlik sağlandı ve Mısır'da hüküm süren Memlûk Devleti'ne son verildi. Devrin en önemli iki ticaret yolu olan İpek ve Baharat Yolu'nu da ele geçiren Osmanlılar, bu sayede doğu ticaret yollarını da tamamen kontrolleri altına aldılar.

<span class="mw-page-title-main">Safevîler</span> 1501–1736 arasında İranda varlığını sürdürmüş devlet

Safevî İmparatorluğu, Safevîler veya Safevî Devleti, 1501 ve 1736 yılları arasında varlığını sürdürmüş, sıkça modern İran tarihinin başlangıcı olarak kabul edilen, İran tarihindeki en önemli hanedanlıklardan biri olan Türk kökenli Safevi Hanedanı tarafından yönetilmiş devlet. Bugünkü İran, Azerbaycan, Ermenistan, Irak, Afganistan, Türkmenistan ve Türkiye'nin doğu kesiminde varlığını sürdürmüş, Şiî Onikiciliği resmî mezhep olarak kabul etmiş ve İran'ın varisi olduğu Safevî Hanedanı'nın devletidir.

<span class="mw-page-title-main">Çaldıran Muharebesi</span> I. Selim ve I. İsmail arasındaki askeri muharebe

Çaldıran Muharebesi, Osmanlı padişahı I. Selim ile Safevi hükümdarı Şah İsmail arasında 23 Ağustos 1514'te, günümüzde İran sınırları içinde yer alan Maku şehri yakınlarındaki Çaldıran Ovası'nda yapılan meydan muharebesidir. Muharebe, Osmanlı imparatorluğu'nun kesin zaferiyle sonuçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İran-Osmanlı savaşları</span> 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar İran ve Osmanlı arasında süren bir dizi savaş

İran-Osmanlı Savaşları, 16 ilâ 19. yüzyıl arasında Osmanlı İmparatorluğu ile İran'da otoriteyi elinde bulunduran birbirinin devamı niteliğindeki çeşitli hanedanlar arasında gerçekleşmiştir. Osmanlılar ile İran arasındaki ilk savaş 1514 Çaldıran Muharebesi'dir. Son savaş ise 1821-1823 Osmanlı-İran Savaşı'dır.

Şahkulu İsyanı, 1511 yılı Nisan ayında, Şah İsmail'i kurtarıcı olarak kabul eden Şahkulu önderliğindeki Kızılbaşlar tarafından II. Bayezid yönetimindeki Osmanlı İmparatorluğu'na karşı gerçekleştirilmiş bir isyandır. Bu isyan, Antalya, Manisa, İzmir, Karaman, Mersin, Konya, Kırşehir, Tokat, Amasya, Yozgat ve Çorum'a yerleşen Aleviler tarafından başlatıldı. Şahkulu Baba isyanı, Anadolu'da Osmanlı'ya karşı yapılan ilk büyük dini isyanlardan biridir. Şahgulu Baba isyanının ortaya çıkışı her ne kadar öncelikle Safevi mezhebinin Osmanlı topraklarına yerleşen Şiiler üzerindeki etkisi ile ilişkilendirilse de, aynı zamanda derin toplumsal kökenlere de sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">I. Tahmasb</span> 2. Safevî şahı

I. Tahmasb, Safevî Devleti'nin ikinci hükümdarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Bağdat Seferi</span> Türk devleti

Bağdat Seferi, 1623-1639 Osmanlı-Safevi Savaşı'nın başında 1624 yılında Safevîlerin eline geçen Bağdat'ın geri alınması amacıyla padişah IV. Murat'ın 1638-39 yıllarında Bağdat üzerine düzenlediği seferdir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı-Safevî Savaşı (1548-1549)</span> 1548-1549 yılları arasında Osmanlı ve Safevîler arasında gerçekleşmiş savaş

1548-1549 Osmanlı-Safevî Savaşı, 29 Mart 1548 tarihinde I. Süleyman ordusuyla İstanbul'dan hareket edip bir yıl boyunca sürdürdüğü seferin adıdır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Alevilere yapılan haksızlıklar, Osmanlı Sultanı I. Selim'in hükümranlığıyla (1512–1520) ve 1514'te Safevîlere karşı savaşıyla bağlantısı olan bir durumdur. Ancak 14. yüzyıldan beri Osmanlı İmparatorluğu ve Alevi vb. toplumları arasında önceden bulunan problemleri işaret eden örnekler vardır.

<span class="mw-page-title-main">Elkas Mirza</span> İranlı şair

Elkas Mirza, Safevi şahzadesi ve Şirvan Beylerbeyi, Şah Tahmasb'a karşı isyanın lideri. Elkas Mirza, Şah İsmail'nin hayatta kalmış dört oğlundan biridir.

Pül-i Şikeste Muharebesi ya da Serav Muharebesi, Kırıkköprü Muharebesi, 1603-1612 Osmanlı Safevi Savaşı'nda bir evre. Muharebe Safevi ordusunun galibiyetiyle sonuçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ovacık Muharebesi</span>

Ovacık Muharebesi; Bıyıklı Mehmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu ile Nur Ali Halife komutasındaki Safevi ordusu arasında gerçekleşip, isyanla birlikte Nur Ali'nin hayatını da bitirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Fırat-Dicle Seferi</span> 1514 yılında Osmanlı Ordusu tarafından başlatılan askeri harekât

Fırat-Dicle Seferi, 1514 yılında Osmanlı Ordusu tarafından Safevilere ve Memlûklara karşı Doğu Anadolu'da yapılan askerî harekât.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı-Safevî savaşları</span> 1532-1555 yılları arasında Osmanlı ve Safevîler arasında gerçekleşmiş savaşlar

1532-1555 Osmanlı-Safevî Savaşları, Kanuni Sultan Süleyman liderliğindeki Osmanlı İmparatorluğu ve I. Tahmasp liderliğindeki Safevî İmparatorluğu arasında çıkan birçok askeri çatışmalardan birkaçıdır.

<span class="mw-page-title-main">1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1730-32 yılları arasında yapılmış savaş

1730-1732 Osmanlı-İran Savaşı, 18. yüzyılda Osmanlı Devleti ile İran'daki Safevi Hanedanı arasında yapılmış olan bir savaştır.

<span class="mw-page-title-main">Trabzon Seferi (1510)</span>

Trabzon Seferi, 1510'da Şah İsmail'in Trabzon'a bir askeri birlik göndermesi olayıdır.

Şah İsmail'in Gürcistan seferleri; Safevi şahı I. İsmail (1501-1524) döneminde, günümüz Gürcistan topraklarına yapılan Kızılbaş yürüyüşleri olarak bilinir.

I. Tahmasb'ın Gürcistan seferleri - Safevi imparatorluğunun ikinci hükümdarı I. Tahmasb'ın Günümüz Gürcistan topraklarında bulunan Kartli ve Kaheti krallıklarının topraklarına yaptığı seferler olarak bilinir.

<span class="mw-page-title-main">I. Tahmasbın Seferi (1552)</span>

I. Tahmasb'ın Anadolu seferi (1552) — Safevi imparatorluğunun ikinci hükümdarı Şah Tahmasb'ın Sultanı Süleyman'ın seferlerine yanıt olarak gerçekleştirilen yürüyüşü kabul edilir. Seferin amacı, Osmanlı İmparatorluğu'nun Osmanlıların bir sonraki seferde erzak sıkıntısı çekmesi, esir almak ve barışa zorlamaktı.

1535 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın ordusuyla Safevi komutanları Emir Sultan Rumlu ve Çırak Sultan Ustaclu arasında Deregezin'de yapılan savaş. Kanuni Sultan Süleyman'ın Irakeyn Seferi'nde Şah Tahmasb Emir Sultan Rumlu ve Çırak Sultan Ustaclu'yu Osmanlılarla savaşmaya gönderdi. Deme ve ya Dema isimli köyde Osmanlı ordusuna yetişen Safevi ordusu, Osmanlılarla savaşmaya başladı. Osmanlı ordusu savunmaya başladı ve bunun sonucunda Çırak Sultan Ustaclu firar etdi, fakat Emir Sultan Rumlu savaşı devam ettirdi. Savaşın sonucunda Safeviler zafer kazandı ve Osmanlı askerleri kaçmaya başladı. Emir Sultan Rumlu, kaçan askerleri takip etmemişti. Bazı Osmanlı kaynakları bu savaş ile bir bilgi vermeyip Şah Tahmasb'ın bizzat Sultan Süleyman'la savaşmadığı için seferin sonlandırlığını diyor, fakat gerçekte bu savaşın sonucu olarak geri çekilmiştir. Hatta modern Türkiye kaynaklarında, Şah Tahmasb'ın İsfahana çekildiğini diyor, fakat Şah Tahmasb'ın saray tarihçisi Hasan bey Rumlu, Şah Tahmasb'ın Sultaniye yakınlarında olduğunu demektedir.