I. Baudouin (Kudüs kralı)
I. Baudouin Boulognelu | |
---|---|
Edessa (Urfa) Kontu | |
Hüküm süresi | 1098 – 1100 |
Sonra gelen | Baudouin Bourglu |
Kudüs kralı | |
Hüküm süresi | 1100 – 1118 |
Taç giymesi | 25 Aralık 1110 Kudüs |
Önce gelen | Godfrey de Bouillon |
Sonra gelen | Baudouin Bourglu |
Doğum | yak. 1058 Aşağı Lorraine |
Ölüm | 2 Nisan 1118 El Ariş, günümüzde Mısır |
Defin | Kutsal Kabir Kilisesi, Kudüs |
Eş(ler)i | Godehilde de Tosny Ermenistanlı Arda Adélaïde de Montferrat |
Babası | II. Eustache, Boulogne Kontu |
Annesi | Ida Lorraineli |
Dini | Katolik |
Kudüs Kralı I. Boudouin, (d. 1058, Aşağı Lorraine – ö. 2 Nisan 1118, El Ariş, (günümüzde Mısır) Birinci Haçlı Seferi liderlerindendir. Sonra Edessa Kontluğu kontu ve abisi Godefroy de Bouillon liderliğindeki Haçlılar tarafından kurulan Kudüs Krallığı'nın ilk kralı.[1]
Hayatı
Gençliği ve Birinci Haçlı Seferi'ne katılması
Boulougne (günümüzde Fransa) Kontu olan II. Eustace ile İda Lorraineli'nin en küçük oğlu idi. En küçük oğul olduğu için diğer kardeşlerde bir takım yerler verildiğinden kendisine ait herhangi bir mülk bulunmamaktaydı. Bu nedenle ailesince kilise hiyerarşisine katılması kararlaştırılmış ve dini eğitim alması için Reims, Cambrai ve Liège'de dini eğitim gördü. Ancak bir süre sonra eğitimini bırakan Baudouin, bazı görüşlere göre küçük ağabeyi Godfrey de Bouillon'un hizmetine girdi. Normandiyalı asillerinden birinin kızı olan Godvera de Toeny ile evlendi.
Birinci Haçlı Seferi'ne ağabeyleri olan Godfrey de Bouillon ve Boulogne Kontu III. Eustace yanında katılmaya karar verdi. Karısı Godvera da onun yanında bu sefere katılmıştır. Ancak III. Eustace deniz yolu ile Kudüs seferine çıkarken, Baudouin ve küçük ağabeyi Godfrey de Bouillon karadan Kudüs üzerine harekete geçti. Orduyla Macar topraklarına geldiğinde, Macar Kralı Kalman tarafından haçlı ordusunun Belgrad'dan çıkışına kadar ailesiyle birlikte rehin tutuldu. 23 Aralık 1096'da İstanbul önlerine ulaştığında Bizans imparatoru Aleksios, Godfrey de Bouillon'dan Anadolu'da ele geçirecekleri yerlerde Bizans imparatorunun hakimiyetini tanıma ve daha önceden Bizans toprağı olan yerleri yine Bizans idaresine verilmesini istedi. Ancak bu istek yerine getirilmeyince Bizans tarafından Haçlı ordusuna gerekli erzak desteği sağlanmadı. Bunun üzerine Baudouin'de İstanbul'un dış yerleşimlerini yağmaladı. Bir süre bu kaotik durum bir süre devam ettikten sonra 5 Nisan 1097'de Baudouin ve Godfrey de Bouillon imparatorun isteğini yerine getirerek Anadolu'ya geçebildi. İznik şehrini ele geçirerek Bizans İmparatorluğuna veren Haçlılar Anadolu içlerine ilerleyişlerini sürdürdüler. Haçlı Ordusu 14 Eylül 1097'de Heraklia'ya vardığında Norman askerlerinin liderlerinden Tancred ana ordudan ayrılarak Kilikya topraklarına harekete geçti. Tancred kısa sürede Tarsus ve Adana'yı ele geçirse de Baudouin buraya gelerek onun ele geçirdiği yerleri aldı. Bir süre sonra Kilikya'dan ayrılan Baudouin ana orduya katılmak üzere Maraş'a gitti. Baudouin, 17 Ekim 1097'de Maraş'tan Antakya'ya doğru harekete geçen orduda yer almakla birlikte kısa süre sonra ana ordudan ayrılarak emrindeki kuvvetlerle Fırat'ın batı bölgesine doğru harekete geçti. İznik'ten beri yanında bulunan Bagrat adında bir Ermeni'nin yerel Ermenilerle iletişim kurmasıyla ilk olarak günümüz Oğuzeli ilçesinin Gündoğan köyünde bulunan Tilbeşar kalesini ele geçirdi. Sonrasında gene Ermeniler'in yardımıyla günümüz Belenözü köyündeki Ravanda kalesini de ele geçirdi.[2]
Edessa kontu oluşu
1098'de Haçlı ordusu Güneydoğu Anadolu'ya geldiğinde Edessa (günümüzde Şanlıurfa), ismen Bizans İmparatorluğu'na tabi olan ve bir Bizanslı ordu lideri iken şehirde iktidarı gasp edip kendini kral ilan etmiş olan Thoros tarafından yönetilmekte idi. Thoros, gasp etmiş olduğu iktidarını güçlendirmek ve Türkler'in akınlarından korunmak maksadıyla şehir ileri gelenlerinin de ısrarıyla Tilbeşar kalesinde bulunan Baudouin'i Edessa'ya davet etti. Kendine bir hükümdarlık kurabilmek hedefiyle de bu Haçlı Seferine katılmış olan Baudouin daveti kabul etti. Bazı kaynaklara göre Urfa'ya geldiğinde Thoros'a evlatlık ve vâris olarak kabul edildi. 10 Mart 1098'de Ermeni Thoros şehirde meydana gelen isyanda öldürülünce, isyancıların da desteğini alan Baudouin Urfa'nın idaresini eline aldı. Edessa Kontluğu adlı bir Haçlılar devleti kurduğunu ilan etti ve kendini de bu devletin hükümdarı olarak Edessa Kontu yaptı. Böylece ilk Haçlı devletini kurmuş oldu. Antakya'yı Haçlı ordusunun kuşatması sırasında onlara Urfa'dan askeri ve mali yardımlar yaptı.
Antakya'yı kurtarmak için yola çıkan Musul atabeyi Gürboğa'nin ordusu tarafından üç hafta kadar süren Edessa (Urfa) kuşatmasında şehrin ona direnişini komuta etti. Şehri eline geçiremeyeceğini anlayan Gürboğa kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldı. Kont iken Samsat ve Suruç'u kendi kontluğuna kattı. Bölgede bazı kaleleri olan Taphnuz adındaki Ermeni reisinin kızıyla (bazı kaynaklarda Arda adında) evlendi. Baudouin gücünü iyice etkinleştirdikten sonra Urfa'daki yerel ileri gelenler yerine Urfa'ya gelen Frank unsurlarına itimat göstermesi nedeniyle bunlar tarafından kendisine kızgınlık duyulmaya başladı. Kendi aralarında Türkler'i gizlice içeri alarak Baudouin'den kurtulmayı düşünselerde bu girişimden haberdar olan Baudouin elebaşlarını yakalatarak bu planı başlamadan sonlandırdı.
1110'da bu kontluk idaresini bir düzgün duruma getirdikten sonra, Suriye'de Azaz'a kadar ilerlemiş Birinci Haçlı Seferi ordusunun ağabeyi Godfrey du Bouillon komutası altında bu kaleyi kuşatmasına katıldı ve kale ele geçtikten sonra geri döndü.
1099'da Haçlılar Kudüs'ü ele geçirdikten sonra Antakya Prensi olarak kabul edilen I. Boemondo ile birlikte Kudüs'e ziyarete bulundu. Ziyareti tamamladıktan sonra 1100 yılı başlarında Edessa'ya geri döndü. Aynı yıl Malatya hakimi Gabriel'in yardım talebi üzerine I. Beomondo, Danişmendliler'ce kuşatılan Meliten (modern Malatya) kalesine harekete geçmiş, ancak Malatya yakınlarına geldiğinde Gümüştekin Gazi ile yaptığı savaşta yenilgiye uğrayarak esir düştü. Bunun üzerine Edessa kontu olarak Baudouin Malatya üzerine harekete geçti. Bunun üzerine Gümüştekin kuşatmayı kaldırarak geri çekilmek zorunda kaldı. Kale ile şehrin yönetimini, kendine tabi olmayı kabul eden Ermeni idareci Gabriel'e verdi.[3]
Kudüs kralı oluşu
Temmuz 1100'de Haçlıların kurduğu Kudüs Krallığı hükümdarı olan, ama 'kral' unvanı kullanmayı reddeden ağabeyi Godfrey de Bouillon öldü. Bu devletin teokratik olmayan bir krallık olmasını isteyen Haçlı ileri gelenleri tarafından Kudüs Kralı olmaya çağrıldı. Edessa Kontluğu'nu (sonra II. Baudouin adı ile Kudüs Kralı olacak) Baudouin Bourglu'ya bırakarak Kudüs'e yöneldi. Yolda Beyrut yakınında Şam Emiri Dukak'in baskınına uğradı ama bundan savaşarak kurtuldu ve Kasım'da Kudüs'e vardı. Burada Kudüs Krallığı'nın bir teokratik devlet olmasını isteyen Tancred ve yeni Katolik Kudüs Patriği Dagobert Pisali onun kral olmasına itiraz ettiler. Baudouin Kudüs'e varınca önce güneydeki Fatımiler'e ait topraklara bir sefer yaptı ve bu seferden Aralık'ta dönebildi. 25 Aralık 1100'de Kudüs Kralı olarak taç giydirildi ama bu seremoniyi Kudüs Patriği kutsamadı.
Bu teokratik krallık taraftarları ve Kral Baudouin buna aleyhtarlığı çatışmaları 1101 ilkbaharına kadar sürdü. O zaman Kral Baudouin Kudüs'teki Papalık temsilcisine tesir ederek Dagobert'in Kudüs Patriklik görevinden atılmasını sağladı. Fakat iki taraf bu sefer da Kudüs Patriği'nin Kutsal Ülkenin savunmasında Kudüs Patriği'nin ne katkısı olabileceği konusu üzerinde gayet ciddi tartışmalara giriştiler. Bu çatışmalar 1102'de Dagobert'in görevden alınması ile sona erdi.
Baudouin 1101'de Cenevizliler filosu desteği ile Akdeniz sahillerindeki Arsuf ve Kaysariya kalelerini eline geçirdi. Bu limanlar için ticaret imtiyazları Cenevizli tacirlere verdi. O yılın Eylül ayında "Ramalah Muharebesi"'nde Fatımi ordusunu yendi. Fakat bunun haberi Kudüs'e hatalı yetişti. Kudüs'ün Haçlılar halkı kralın ve ordunun kaybının yasını çekmeye başladıklarında Kudüs'e yetişebildi.
1102'de Fatımiler Mısır ordusuna karşı kendi ordusu ve 1101'de yapılan ek Haçlı orduları kalıntıları ile birlikte (örneğin Blois Kontu Stephen, Akitanya Dükü IX. Guillaume ve IV. Hugh Lusignanlı) yeni bir "Ramla Muharebesi" yapıldı. Bu sefer Fatımiler galip geldi ve Kudüs Kralı Baudouin ordusunun yarısından çoğunu kaybetti. Fakat Yafa yakınlarında Fatımiler yapılan bir çarpışmayı kazanıp onların Filistin kıyılarında ilerlemesini önledi.
1103'te Baudouin Akka kalesini kuşatmaya aldı ama kaleye destek için gelen Fatımi Mısır donanması bu kuşatmayı kırdı. O yıl Melitene (Malatya) kalesi kuşatmasında Müslüman ordusuna esir düşmüş olan Beomondo'nun fidyesini vererek onun serbest kalmasını sağladı. Bunu ona iyi niyet ve yandaşlık uğruna değil Beomondo'nun yerine Antakya hükümdar naipliği yapmakta olan Tancerd'den nefret etmesinden dolayı olduğu iddia edilmektedir.
1104'da Antakya Prensi I. Boemondo yine Cenevizler filosu desteği ile Akka kalesinin eline geçirdi. 1105'te Fatımiler ile bir diğer "Ramla Muharebesi" de yaptı ve bu sefer Kudüs Krallığı ordusu galip geldi.
1108'de Kral Baudouin'in ikinci karısı olan Ermeni asıllı Arda'dan ayrıldığını bildirdi. Fakat bu ayrılma kilise otoriteleri tarafından legal boşanma olarak sayılmamıştır.
1109'da Trabluşsam'ı Haçlılar orduları ile kuşatmaya aldı. Bu kuşatma sırasında yapılan bir savaş meclisinde Tancerd'in bu şehrin hükümdarı olma talebi kabul edilmedi. Sonunda bu şehir teslim oldu ve bu şehir ve etrafından yeni bir Haçlılar devleti olan Trablus Kontluğu kuruldu.
1110'da Beyrut şehri kalesi bir Cenevizli deniz filosu desteği ile Kudüs Krallığı ordusu tarafından kuşatıldıktan sonra Haçlılar eline geçti. Aynı yıl içinde Baudouin kuzeyde Edessa şehrini kuşatan Musul Atabeyi Mevdud'un şehri kuşatmasına karşı şehre destek için Edessa'ya gitti ve kuşatmayı kırmayı başardı. Oradan döndüğünde Doğu Akdeniz'e yeni gelmiş olan Haçlı ordularından 100 gemilik bir Venedik filosu ile gelen Ordelafo Faliero ve Norveç'ten bir Haçlı kuvvetiyle gelmiş olan Norveç Kralı I. Sigurd komutasındaki Haçlı orduları Sidon şehrini ellerine geçirerek Kudüs Krallığı arazilerine kattılar.
1111'de Kudüs Kralı Baudouin, Tancerd desteği ile Şayzar kalesini kuşattı. Fakat Şam Emiri Tuğtekin komutasındaki Müslüman ordusu tarafından geriye püskürtüldüler.
1113'te Şam Emiri Tuğtekin ve Musul Atabeyi Aksungur'un birleşik orduları Kudüs Krallığı'na büyük bir askeri sefere girdiler. Bu ordular ile Kudüs Krallığı ordusu arasında yapılan" El-Sannabra Muharebesi"'nde Avrupa'dan yeni gelen Haçlıların ve Antakya Prensliği ordusunun sağladıkları destek dolayısıyla Kudüs Krallığı bu Müslüman ordusunu durmayı başardı.
1113'te Baudouin, Sicilya Kralı I. Rugerro'nun boşanmış olduğu Adelaide del Vasto ile evlilik yaptı. Bu evlilik için yapılan anlaşmaya göre eğer bu evlenmeden Adelaide ve Baudouin'in bir çocukları olmazsa Baudouin'in Kudüs Krallığı'nın varisi Adelade'in birinci kocasından olan erkek çocuğu II. Rugerro olacaktı. Fakat bu evlenme Kudüs Patriği Arnulf tarafından takdis edilmekle beraber, kilise tarafından Baudouin'in ikinci karısı Arda'dan ayrılması bir legal boşanma sayılmadığı için ve Arda o zaman Kudüs'te bir manastırda yaşamakta olduğu için bu yeni evlilikle Baudouin kilise kanununa göre yasak olan çifte evlilik yapmış olmaktaydı. Bundan dolayı daha sonradan birçok sorun ortaya çıkmıştı.
1115'te Kral Baudouin Suriye'de "Ürdün Nehri Doğusu" (Transjordan) arazilerine bir askeri sefer yaptı ve bu sefer sonunda "Montreal" (Arapça:Savbak) adı verilen büyük bir kale yapılmaya başlandı. Bu bölgelerde yaşamakta bulunan Arap asıllı Hristiyanlar Kudüs'e gelip yerleşmek için teşvik edildiler. Kudüs şehir kuşatmasından sonra 1099'da yapılan büyük katliamla Kudüs'te yaşayan şehir nüfusunun gayet düşük seviyelere inmesi buna başlıca nedendi.
1117'de Fatımiler'in elinde bulunan Sur şehri ve kalesi yakında "Scandalion" adlı bir büyük kale yaptırmaya başlandı.
1118 ilkbaharında I. Baudouin Haçlı ordusu ile Fatımiler idaresi altında bulunan Mısır'a hücum etti ve yukarı Mısır'da Akdeniz kıyısındaki Farama şehrine kadar ilerledi; buraları talan ettirdi. Ama hastalandığı için sedye üzerinde geriye dönmek zorunda kaldı. Kral I. Baudouin bu seferden Kudüs'e geri dönmekte iken yolda 2 Nisan 1118'de El Ariş'da (günümüzde Mısır) ölmüştür. Mezarı, Kudüs'te Kutsal Kabir Kilisesi'nde bulunmaktadır.
Ayrıca bakınız
- Kudüs kralları listesi
- Birinci Haçlı seferi
Kaynakça
- ^ "Baldwin I: king of Jerusalem". Baldwin I, byname Baldwin of Boulogne, French Baudouin de Boulogne, (born 1058?—died April 2, 1118, Al-ʿArīsh, Egypt), king of the Crusader state of Jerusalem (1100–18) who expanded the kingdom and secured its territory, formulating an administrative apparatus that was to serve for 200 years as the basis for Frankish rule in Syria and Palestine. In December, after leading a campaign in the south to impress the Egyptian Fāṭimids with his strength and after subduing the opposition of the Crusader nobles, he was crowned the first king of Jerusalem. Encyclopedia Britannica. 24 Ağustos 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ Demirkent, Işın (2013). "Urfa haçlı Kontluğu Tarihi (1098-1118) I. Cilt". Ankara: Türk Tarih Kurumu. ISBN 978-975-16-0221-3.
- ^ Sonradan fidye vererek I. Beomondo'yu da esirlikten kurtardı.
Dış bağlantılar
- Maalouf, Amin (çev. Ali Berktay), (2006) Arapların Gözünden Haçlı Seferleri, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Yayınları, ISBN 975-08-1121-6
- Runciman, Steven (çev. Fikret Işıltan) (1998),Haçlı Seferleri Tarihi: I. Cilt Birinci Haçlı Seferi ve Kudüs Krallığının Kuruluşu, Ankara:Turk Tarih Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0187-8
- Runciman, Steven (çev. Fikret Işıltan) (1992), Haçlı Seferleri Tarihi: II. Cilt Kudüs Krallığı ve Frank Doğu Ankara:Türk Tarih Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0497-4
- Ferdinandi, Sergio. La Contea Franca di Edessa. Fondazione e Profilo Storico del Primo Principato Crociato nel Levante (1098-1150), Pontificia Università Antonianum - Rome (2017). ISBN 978-88-7257-103-3