İçeriğe atla

Işık alanı

Işık alanı, ışığın uzayda taradığı alan miktarıdır. Michael Faraday bu konudan bahseden ilk kişidir. Faraday'a göre ışık da manyetik alan gibi alan ile yorumlanmalıydı. ışık alanı ifadesi Arun Gershun tarafından 3boyutlu uzayda ışığın radyometrik özellikleri adlı makalesinde ortaya çıkmıştır (1936). Bu ifade sonradan araştırmacılar tarafından bilgisayar grafiklerinde tekrar tanımlanmıştır.

5 boyutlu plenoptik fonksiyon

Işın boyunca parlaklık L, büyüklüğü katı açısı ve kesit alanıyla belirlenen bir tüpte olabildiğince düz yol alan ışık demeti olarak ifade edilebilir.

Eğer konsept geometrik optikle sınırlı ise-örneğin, tutarsız ışık ve ışığın dalgaboyundan büyük dalgaboyuna sahip cisimler- ışığın asıl taşıyıcısı ışık demetidir. Bir ışık demetinde yol alan ışık miktarı parlaklıktır, L ile gösterilir ve steradian (sr), watt (W) ve metre kare () ile ölüçülür. Burada steradian katı açının ölçü birimidir ve metre kare yanal alanın ölçü birmidir.

3 boyutlu uzaydaki bir ışık demetinin (x,y,z) pozisyonları ve (,) yönleri ile parametre edilişi.

Üç boyutlu düzlemde, değişime uğramamış ışıkların aydınlatmasıyla oluşan ışık demetindeki parlaklık plenoptic fonksiyon olarak adlandırılır. Plenoptic fonksiyon bilgisayar uzgörüşü ve bilgisayar grafiklerinde kullanılmak üzere idealleştirilmiş olup, herhangi bir zamanda herhangi bir yerden herhangi bir noktadaki görüntüyü ifade edebilmek için kullanılır. Aslında pratik bilgisayarlamada hiç kullanılmamıştır, ama konsept olarak görüş ve grafikteki diğer konseptlerin anlaşılmasında çok yardımı olur. Uzaydaki ışık demetlaeri x, y ve z olarak ve and şeklindeki iki açıyla parametrize edilebilir.

2 ışık kaynağından türeyen ışınınç vektörlerinin, ve , toplanması ile elde edlien sonuç vektörünün sahip olduğu büyüklüğü ve yönü şekilde gösterilmiştir.Gershun, fig 17).

Adelson gibi Gershun da ışık alanını uzaydaki 5 boyutlu fonksiyon ile tanımlamıştır. Ancak Gershun bu vektör toplamının, bir noktada çakısan her doğrultuda sonsuz vektör birleşimi gibi davrandığını dile getirmiştir.

Bu vektorlerin ışık toplamı veya tüm kürenin doğrultuları üzerindeki integral toplamı yapılması, o noktada tekil skalar bir toplam ışınma değeri ve bileşke doğrultusu buldurur. Sağdaki figürde, Gershun'un makalesinden yeniden türetilerek, bu hesaplamanın 2 ışık kaynağı kullanıldığı durumu gösterilmektedir. Bilgisayar grafiklerinde, 3 boyutlu düzlemdeki bu vektor-değerli fonksiyona vektor ışınım alanı denir. Işık alanındaki her bir vektör doğrultusu, çoğunluğu parlak bir şekilde aydınlatılmış oryantasyonlu olan düz bir yüzeyde yeniden yorumlanabilir.

Yüksek Boyutluluk

Zaman, dalgaboyu ve polarizasyon dalgaları açısının ek değişkenler olduğu, çökme foksiyonlarıdır.

4 Boyutlu Işık Alanı

Radiance along a ray remains constant if there are no blockers.

Plenoptik fonksiyonlarda, ilgili bölge içbükey poligon maddesi(kubbe yapılmış el gibi düşünülebilir), o zaman ışığın, cisimden ayrıldığı noktadan engelleneceği diğer bir noktaya gidiş mesafesi çok kısa olucaktır. Böyle bir bölgedem bu fonksiyonu ölçebilecek pratik bir alet bulunmamaktadır..

Ancak, eğer kendimizi cismin dışındaki convek Hull (öğütücü-parçalayıcı gibi düşünülebilir) ile sınırlandırırsak, dijital kamera ile birçok fotoğraf çekerek plenoptic fonksiyonu hesaplayabiliriz. Bu durumda fonksiyon fazla bilgi içerir, çünkü ışık demeti boyunca gerçekleşen ışınma uzunluğu boyunca sabit kalır. Cisme çarpan ışık demetindeki ışınma, cisimden geleninkiyle eşit değildir ancak cismin diğer tarafı eşittir. Hatta, bu fazla bilgi tam olarak tek boyutludur, 4 boyutlu fonksiyondan ayrıldığımıza göre, cisme gelen,çarpan ve yansıyan ışık demetini dahil etmemize gerek kalmadı. Bu fonksiyona bilgisayar grafiklerinde çalışan araştırmacılar 4boyutlu ışık alanı derken, Parry Moon bu fonksiyonu photic alan olarak dublajlamıştır. Formal olarak 4boyutlu ışık alanı boş uzayda ışık demetlerinin ışınım yapması olarak tanımlanmıştır.

Işık alanındaki ışık demetleri topluluğu birçok şekilde parametrize edilebilir, birkaç tanesi aşağıda gösterilmiştir. Bunlardan en bilindik olanı sağ tarafta gösterilen 2 yüzeyli parametrizasyondur. Bu parametrizasyon tüm ışık demetlerini temseil edemese de, örneğin iki yüzey birbine paralelken bu iki yüzeye paralel olan ışık demeti, perspektif görüntü açısından büyük avantaj sağlar. iki-yüzey ışık alanı st yüzeyinin perspektif görüntüsü, her gözlemci pozisyonundan alınan uv alanıdır. Işık alanı bu şekilde (light slab diye adlandırılır) parametrize edilir.

Light slab 4boyutlu ışık alanı, yakalanan 2boyutlu yüzeydeki bilgilerin dengidir demek değildir.

Some alternative parameterizations of the 4D light field, which represents the flow of light through an empty region of three-dimensional space. Left: points on a plane or curved surface and directions leaving each point. Center: pairs of points on the surface of a sphere. Right: pairs of points on two planes in general (meaning any) position.

Ses Analoğu

Sesin 4 boyutlu ışıktaki analoğu ses alanı veya dalga alanı olarak bilinir. Bu analoğun parametrizasyonuna karşılık gelen Kirchoff-Helmholftz integralidir. Bu integral, engellerin varlığında, ses alanının zaman içerisindeki değişimini bölgedeki basınca bağlı olduğunu ifade eder. Bundan dolayı,zamandaki herhangi bir noktadaki 2 boyutlu bir bilgi ve geçen zaman da 3 boyutlu bir alandır.

Bu iki boyutluluk ışığın 4 boyutluluğuyla kıyaslandığında,ışık demetler halınde ilerlediğinden dolayı ve Huygens-Fresnel prensibinden ötürü küresel dalgalar halinde ilerleyen bir ses elde edilir: ses basitce her yönde genişlerken ışık tek yönde ilerler. Ancak bu ayrım gerçek değildir, çünkü ışık aynı zamanda dalgalar halinde de ilerler ve prensipte, boyutlarına indirgenebilir.

Işık Alanlarının Uygulamaları

Bilgasarsal görüntüleme dijital bilgisayarları kapsayan herhangi bir görüntü formatındaki metodlara verilen addır. Bu metodların birçoğu görünür dalgaboylarında çalışır ve birçoğu ışık alanları oluşturur. Işık alanı uygulamalarının tümü aşağıdaki listelenmiştir:

A downward-facing light source (F-F') induces a light field whose irradiance vectors curve outwards. Using calculus, Gershun could compute the irradiance falling on points () on a surface. (Gershun, fig 24)
  • Aydınlanım Mühendisliği: Gershun'un ışık alanlarında çalışma sebebi, yüzeyde gözlemlenen ışık şekillerinin aydınlanım çizgilerini türevleyebilmekti, Bir örneği sahda gösterilmiştir. Bunun daha modern bir çalışması da vardır. (Ashdown 1993).
  • Işık alanı Oluşturumu : Bir görüntüdeki 4 boyutlu ışık alanından uygun şekilde 2 boyutlu dilimler alındığında, bunlardan birisi görüntüde ilginç izlenimler elde edbilir. (Levoy 1996; Gortler 1996) Işık alanı ve dilimlerinin parametre edilmesine bağlı olarak, bu izlenimler perspektif izdüşüm, ortografik izdüşüm, çapraz-yarık, lineer kameralar, multiperspektif veya harhangi bir izdüşüm türü olabilir. Işak alanı oluşturumu görüntü bazlı modellemenin bir formudur.
  • Sentetic Gedik Fotoğrafcılığı: integral toplamı yapılmasıyla, kameranın yakaladığı izlenimdeki ışık alanlarında bulunan 4 boyutlu uygun alt kümelerin, belirli gedikleri vardır. Böyle bir izlenimin belirli bir alan derinliği vardır. İntergral toplamı yapılmadan önceki ışık alanın kırpılması ve yolundan sapmasıyla, görüntüde birbirinden farklı fronto-pararlel ve eğimli düzleme odaklanabilir. Eğer ışık alanı elde kullanılır kamera ile yakalanmışsa, dijital kameranın çektiği fotoğrafa yeniden odaklanabilmesine olanak sağlar.
  • 3 Boyutlu Görüntü: Işık alanlarının gösterilmesinde, fiziksel uzaydaki uygun olan ışık demetlerinin her örneğini saptayan teknoloji kullanılarak, orijinaline yakın görüntülemeler olan görsel otostereskopic efekt elde edilir. Dijital olmayan teknolojiler bu olayı integral fotoğraf, parallax panoramagrams ve holografi içerenleriyle beraber yapar; dijital teknolojiler ise yüksek çözünürlüklü ekrana iliştirilmiş lensletlel içereni ile yapar. Eğer ikincisi video kamera ile birlikte kombin edilirse, farklı ışık alanlarında görüntü yakalayan ve gösteren bir araç olur.Bu önemli özellik 3boyutlu TV'lerde de kullanılmaktadır.

Holografik stereogramların sentetik imajinerinin görüntü jenerasyonu ve öndistorsiyonu, hesaplanan ilk ışık alanı örneklerindendir,algılaması ve sonrasında güdülenmesi, Levoy ve Hanrahan'ın işlerinde kulllanılmıştır (Halle 1991, 1994).

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Işın izleme</span>

Işın izleme, gerçek dünyada ışığın ne şekilde hareket ettiğini göz önünde bulundurarak bir sahnenin görüntüsünü çizen bir grafik oluşturma yöntemidir. Ancak bu yöntemde işlemler gerçek yeryüzündeki yolun tersini izler. Gerçek dünyada ışık ışınları bir ışık kaynağından çıkar ve nesneleri aydınlatırlar. Işık, nesnelerden yansır ya da şeffaf nesnelerin içinden geçer. Yansıyan ışık gözümüze ya da kamera merceğine çarpar. Yansıyan ışık ışınlarının çoğu bir gözlemciye erişmediği için bir sahnedeki ışınları izlemek sonsuza dek sürebilir.

<span class="mw-page-title-main">Mikroskop</span> küçük cisimlerin mercek yardımıyla incelenmesini sağlayan alet

Mikroskop, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük cisimlerin birkaç çeşit mercek yardımıyla büyütülerek görüntüsünün incelenmesini sağlayan bir alettir. Öncelikle adından da anlaşılacağı üzere, mikro, yani çok küçük hücrelerin incelenmesinin yanı sıra, sanayi, menakür, genetik, jeoloji, arkeoloji ve kriminalistik alanında da büyük hizmetler görmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Teleskop</span> uzaydan gelen her türlü radyasyonu alıp görüntüleyen, astronomların kullandığı, bir rasathane cihazı

Teleskop veya ırakgörür, uzaydan gelen her türlü radyasyonu alıp görüntüleyen astronomların kullandığı, bir rasathane cihazıdır. 1608 yılında Hans Lippershey tarafından icat edilmiştir ve 1609 yılında Galileo Galilei tarafından ilk defa gökyüzü gözlemleri yapmakta kullanılmıştır. Uzaydaki cisimlerden yansıyarak veya doğrudan gelen görülen ışık, ultraviyole ışınlar, kızılötesi ışınlar, röntgen ışınları, radyo dalgaları gibi her türlü elektromanyetik yayınlar; kozmos hakkında bilgi toplamak için çok gerekli kanıtlardır. Bu kanıtlar, klasik manada optik teleskoplarla ya da çok daha modern radyo teleskoplarla incelenir.

<span class="mw-page-title-main">Animasyon</span> animasyon filmleri ve dizileri oluşturma süreci

Animasyon (canlandırma), birden çok resmin arka arkaya hızlı bir şekilde gösterilmesiyle elde edilen hareketli görüntüdür. İlk animasyonlar birkaç kâğıda istenen resimlerin çizilmesi, kâğıtların hızlıca geçirilmesi veya bir çemberin içine konup döndürülmesi ile yapılıyordu. Animasyon yapan kişilere animatör denir.

<span class="mw-page-title-main">Holografi</span>

Holografi, lazer ışınlarına dayanılarak gerçekleştirilen üç boyutlu görüntü işlemine verilen addır.

<span class="mw-page-title-main">Barkod okuyucu</span>

Barkod bir ışık kaynağının barkotlu yüzeye çarparak siyah çizgilerden daha az aralardaki beyaz boşluklardan daha fazla yansıyan ışığı çözümleyip elektriksel sinyallere çevirerek çalışan cihazdır. Düz tarayıcılar gibi, bir ışık kaynağı, bir lens ve optik işaretleri elektriksel sinyallere çeviren bir fotoiletken içerir. Ek olarak günümüzde üretilen tüm barkod okuyucular fotoiletken tarafından sağlanan barkod verisini analiz eden ve barkodun içeriğini tarayıcının çıkışına gönderen bir kod çözücü devre içerir.

<span class="mw-page-title-main">Kalkülüs</span>

Başlangıçta sonsuz küçük hesap veya "sonsuz küçüklerin hesabı" olarak adlandırılan kalkülüs, geometrinin şekillerle çalışması ve cebirin aritmetik işlemlerin genellemelerinin incelenmesi gibi, kalkülüs sürekli değişimin matematiksel çalışmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Görüntü</span> görme duyusu ile ilgili olan; görüntü ve gözle izlenebilen her şeyin taşıdığı özellik

Görüntü veya imge, bir şeyin görsel temsilidir. Bir görüntü; çizim, resim ve fotoğraf gibi iki boyutlu (2B) bir sunum ya da oyma ve heykel gibi üç boyutlu (3B) bir nesne olabilir. Bir görüntü; bir yüzeye yansıtma, elektronik sinyallerin etkinleştirilmesi veya dijital ekranlar dahil olmak üzere diğer ortamlar aracılığıyla görüntülenebilir. İki boyutlu görüntüler hareketsiz veya hareketli olabilir. Durağan görüntüler, baskı veya fotokopi gibi mekanik yollarla çoğaltılabilir. Bazı durumlarda, üç boyutlu görüntüler de canlandırılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Karmaşık analiz</span>

Karmaşık analiz ya da başka bir deyişle kompleks analiz, bir karmaşık değişkenli fonksiyonları araştıran bir matematik dalıdır. Bir değişkenli karmaşık analize ya da çok değişkenli karmaşık analizle beraber tümüne karmaşık değişkenli fonksiyonlar teorisi de denilir.

<span class="mw-page-title-main">Çizgi integrali</span>

Matematikte bir çizgi integrali, integrali alınan fonksiyonun bir eğri boyunca değerlendirildiği integraldir. Çeşitli farklı çizgi integralleri kullanılmaktadır. Kapalı eğrinin kullanıldığı durumlarda integrale kontür integrali denildiği de olmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lebesgue integrali</span>

Matematikte Lebesgue entegrasyonu bir fonksiyonun entegrasyonunun genel teorisi için genel bir ölçü ile ilgili bir işlev, gerçek hat veya Lebesgue ölçümü bakımından daha yüksek boyutlu Öklid uzayının bir alt etki alanı ile tanımlanan bütünleşme özel durum anlamına gelir. Lebesgue entegrasyonu gerçek analizde önemli bir rol oynar, olasılık aksiyomatik teorisi ve matematik bilimleri için birçok diğer alanlardaki hesaplamalara yardımcı olur.

<span class="mw-page-title-main">Dağınık yansıma</span>

Dağınık yansıma, gelen ışığın yüzeye geldiği açıyla yansıması yerine birçok açıyla yansıması durumudur. İdeal dağınık yansıma yüzeyinde, yüzeyi çevreyen yarım küre içerisinde her doğrultuda eşit aydınlanma şiddeti görülür.

Bilgisayar grafikleri, bilgisayarların ve özel bir grafik donanımı ve yazılımının yardımıyla bir bilgisayar tarafından görüntü verisinin temsilini kullanarak oluşturulmuş grafiklerdir. Bilgisayarların etkileşimi ve anlaşılması ve verinin yorumlanması bilgisayar grafikleri sayesinde oldukça kolaylaşmıştır. Bilgisayar grafik gelişimi birçok çoklu ortam (media) tiplerinde önemli bir etkiye sahiptir ve animasyon, sinema ve video oyun endüstrisinin gelişmesini sağlamıştır.

Arago noktası, Fresnel parlak noktası veya Poisson noktası Fresnel kırınımına göre dairesel cismin ortasındaki gölgedir. Bu nokta ışığın doğal dalgasının keşfinde ve ışığın dalga davranışı sergilediğini göstermek için önemli rol oynar.

Spektroskopi’de spektral akı yoğunluğu, gerçek ya da sanal bir yüzeyde elektromanyetik radyasyon ile enerjinin değişim oranını yüzey alan ve dalga boyu başına tanımlayan bir değerdir.

Uyarlanabilir optik, optik sistemlerinin performansını artırmak için geliştirilmiş ve dalga cephesi bozulmalarını en aza indirmek amacıyla kurulmuş bir teknolojidir.

Hesaplamalı elektromanyetik, hesaplamalı elektrodinamik veya elektromanyetik modelleme elektromanyetik alan ile fiziksel nesnelerin ve çevrenin etkileşimini modelleme işlemidir.

Fourier optiği dalgaların yayılma ortamını kendisinin doğal modu olduğunu kabul etmek yerine, belirli bir kaynağa sahip olmayan düzlemsel dalgaların üstdüşümlerin olarak addeden Fourier dönüşümlerini kullanan klasik optiğin bir çalışma alanıdır. Fourier optiği, dalgayı patlayan bir küresel ve fiziksel olarak Green's fonksiyon denklemleriyle tanımlanabilen tanımlanabilen ve bu kaynağından dışarıya ışıma yapan dalganın üstdüşümü olarak adddeden Huygens-Fresnel prensibinin ikizi olarak da görülebilir.

Vektör analizi ve modern haliyle diferansiyel geometride ''Stokes teoremi'' ya da güncel haliyle ''genelleştirilmiş Stokes teoremi'' veya ''Stokes-Cartan teoremi'' Vektör Analizi'nden çeşitli teoremleri hem basitleştiren hem de genelleştiren çokkatlılar üzerindeki diferansiyel formların integrasyonu ile ilgili önemli bir teoremdir. Klasik anlamı için Kelvin-Stokes teoremine bakılması gerekir. Modern anlamına 20. yüzyılın önemli matematikçilerinden Ellie Cartan ile kavuşmuştur. Yani teorem ismini İrlandalı matematikçi ve fizikçi George Gabriel Stokes ve modern haliyle Fransız matematikçi ve fizikçi Ellie Cartan'dan almaktadır. Modern anlamda Stokes teoremi bir diferansiyel form olan ω'nın bazı yönlendirilebilir Ω çokkatlısının sınırları üzerindeki integralinin Ω'nın tamamı üzerindeki dış türevi dω'nın integraline eşit olduğunu söyler. Yani;

<span class="mw-page-title-main">Otomotiv tasarımı</span>

Otomotiv tasarımı, otomobiller, motosikletler, otobüsler, şehirler arası otobüsler ve minibüsler, kamyon dahil olmak üzere motorlu taşıtların görünümünü ve bir dereceye kadar ergonomisini geliştirme sürecidir.