İçeriğe atla

Hyperion (uydu)

Hyperion
Cassini uzay aracı tarafından fotoğraflanan yaklaşık olarak doğal renkleriyle Hyperion
Keşif
Keşfeden
Keşif tarihi16 Eylül 1848
Adlandırmalar
MPC belirtmesiSaturn VII
Adın kaynağı
Ὑπερίων Hyperīon
SıfatlarHyperionian[1][2]
Yörünge özellikleri
Yarı büyük eksen
1.481.009 km (920.256 mi)
Dış merkezlik0,1230061[3]
21,276 g
Eğiklik0,43° (Satürn'ün ekvatoruna)[4][5]
Doğal uydusuSatürn
Fiziksel özellikler
14,1[6]
Boyutlar360,2 km × 266,0 km × 205,4 km (223,8 mi × 165,3 mi × 127,6 mi)[7]
Ortalama çap
270±8 km[7]
Kütle(5,6199 ± 0,05) × 1018 kg[7]
Ortalama yoğunluk
0,544 ± 0,050 g/cm3[7]
0,017–0,021 m/s2 yere bağlı olarak[7]
45–99 m/s yere bağlı olarak[8]
~13 g (kaotik)[9]
değişken
Albedo0,3[10]
Sıcaklık93 K (−180 C)[11]
  Wikimedia Commons'ta ilgili ortam

Hyperion (ayrıca Saturn VII olarak da bilinir), Satürn'ün doğal uydusudur. William Cranch Bond, George Phillips Bond ve William Lassell tarafından 1848 yılında keşfedildi. Düzensiz şekli, kaotik dönüşü ve açıklanamayan sünger benzeri görünümü ile dikkat çekicidir. Keşfedilen ilk yuvarlak olmayan uydudur.

İsimlendirme

Uydunun ismi, Yunan mitolojisinde bir Titan olan Hyperion isimli uyanıklık ve gözlem tanrısından gelmektedir. Hyperion'un ağabeyi Kronos, Roma mitolojisindeki Satürn'e denktir. Bir diğer ismi Saturn VII'dir.

Hyperion'un keşfi, John Herschel'in 1847'de Ümit Burnu'nda Yapılan Astronomik Gözlemlerin Sonuçları[12] isimli yayınında Satürn'ün bilinen 7 uydusunu isimlendirmesinden hemen sonra gerçekleşti. Wiliam Bond'un Hyperion'u keşfinden 2 gün sonra bu uyduyu gözlemleyen William Lasell, Herschel'in bu yayınına uyumlu olarak, bu yeni uyduya Hyperion ismini önerdi.[13]

Fiziksel özellikler

Şekil

Hyperion, Güneş Sistemi'nde yüksek oranda düzensiz şekle sahip olduğu bilinen (elipsoit olmayan, hidrostatik dengede olmayan) en büyük cisimlerden birisidir. Şeklinin düzensiz olduğu bilinen tek büyük uydu, Neptün'ün uydusu Proteus'tur. Hyperion'un kütlesi, bilinen sonraki en az kütleli elipsoidal cisim olan Mimas'ın kütlesinin %15'i kadardır. Bu değer Hyperion'u kütlesi en düşük olan elipsoit uydu yapmaktadır. Hyperion'un üzerindeki en büyük kraterin çapı yaklaşık olarak 121,57 km, derinliğiyse 10,2 km'dir. Sahip olduğu bu düzensiz şekil için getirilen bir açıklama, Hyperion'un uzak bir geçmişte bir çarpışmanın etkisiyle parçalanan daha büyük bir cismin kalan bir parçası olduğu yönündedir.[14] Çarpışmadan önceki Hyperion'un çapının 350–1000 km arası, yani Mimas'tan daha büyük, Tethys'den daha küçük olduğu tahmin ediliyor.[15] Yaklaşık 1000 yıllık sürede eski Hyperion'dan dışarı atılan parçalar düşük hızlarda Titan'a çarparak, Titan'ın atmosferindeki uçucuları oluşturduğu düşünülüyor.

Doğal renkleriyle Hyperion

Bileşim

Satürn'ün birçok uydusu gibi Hyperion'un da düşük yoğunluğu, içeriğinin çoğunlukla su buzundan, kalan az bir kısmının da kayadan oluştuğunu akla getiriyor.

Fiziksel bileşenlerinden ötürü, zamanında Hyperion'un gevşekçe yığılmış bir moloz yığınına benzediği düşünüldü. Ancak, Satürn'ün birçok uydusunun aksine, Hyperion'un düşük Albedosu (0,2-0,3) onun yüzeyinin karanlık malzemelerle kaplı olduğunu gösterir. Bu malzemeler daha karanlık olan Phoebe'den gelmiş olabilir. Hyperion'un yüzeyi Phobe'den daha kızıldır ve Iapetus'un karanlık yüzeyine daha çok benzer.

Hperion'un gözeneklilik değeri 0,46 civarlarındadır. Bu da Satürn'ün en büyük 8. uydusu olmasına rağmen en büyük kütleye sahip 9. uydusu olmasına sebep olur. Her ne kadar Phoebe Hyperion'dan daha küçük bir yarıçapa sahip olsa da, daha kütleli ve daha yoğundur.

Yüzey özellikleri

Voyager 2 Satürn sisteminden geçse de, Hyperion'u sadece uzaktan gözlemleyebildi. Birkaç büyük krateri ve büyük bir dağ sırtını fark etti, fakat yüzey dokusunu ortaya çıkaramadı. 2005'te Cassini yörünge aracından gelen ilk görüntüler, alışılmadık bir yüzeyinin olduğunu gösterdi, ancak 25 Eylül 2005'teki Hyperion hedefli Cassini uçuşuna kadar yüzey özellikleri tam olarak gözlemlenemedi.

Hyperion'un yüzeyi onu bir süngere benzeten, derin ve keskin kenarlı kraterlerle doludur. Bu kraterlerin dipleri karanlık malzemeyle doludur. Kırmızımsı madde, uzun karbon ve hidrojen zincirleri içerir ki bunlar, Satürn'ün başka uydularında da özellikle Iapetus'ta bulunanlara çok benzerdir. Bilim insanları bu süngerimsi şeklin sebebini Hyperion'un bu denli büyük bir cisim olmasına karşın, düşük bir yoğunluğa sahip olmasına bağlıyorlar. Bu düşük yoğunluk sonucu Hyperion'un zayıf bir kütle çekimine sahip olması, onu gözenekli hale getirir. Bütün bu karakter özellikleri, ortalama meteoritlerin yüzeyi kazmak yerine sıkıştırma eğiliminde olduğu ve yüzeyden uçan çoğu malzemenin asla geri dönmediği anlamına gelir.[16]

Cassini'nin 2005 ve 2006 yıllarındaki Hyperion geçişinden elde ettiği son verilerin analizleri, %40'ının boş alan olduğunu göstermektedir. Temmuz 2007'de, bu gözenekliliğin kraterlerin uzun zaman dilimlerinde bile neredeyse hiç değişmeden kalmasına yol açtığı öne sürüldü. Son analizler Hyperion'un çoğunlukla çok az kaya içeren su buzundan oluştuğunu doğruladı.[17]

Dönüş

Hyperion'un kaotik yörüngesi.
       Satürn ·        Hyperion ·       Titan
Detayları ortaya çıkaracak şekilde montajlanmış Hyperion fotoğrafı

Voyager 2 görüntüleri ve yer bazlı fotometri verileri Hyperion'un dönme hareketinin kaotik olduğunu doğruladı. Dönme ekseninin yalpalaması o kadar fazladır ki, uzaydaki yönü tahmin edilemez. Lyapunov zamanı yaklaşık 30 gündür.[18][19][20] Hyperion, Plüton'un uyduları Nix ve Hydra[21][22] ile beraber Güneş Sistemi'nde kaotik yörüngeye sahip olduğu bilinen nadir uydulardandır. Sistemin bu kaotik yörüngesi, aslında ikili asteroit sistemlerinde beklendiği gibidir.[23] Aynı zamanda Hyperion, kütle çekim kilidi'nde olmayan tek düzenli doğal uydudur.

Hyperionun sahip olduğu düzensiz şekil ve yüksek dış merkezli yörüngesi, kendisinden çok daha büyük bir uydu olan Titan'a çok yakın olması sebebiyle büyük boyutlu uydular arasında çok özeldir. Ancak bu koşullar, düzenli bir yörüngeye sahip olmamasının da muhtemel sebeplerindendir. Ayrıca, Titan ile 3:4 yörünge rezonansında olması da kaotik yörüngesinin muhtemel bir sebebi olabilir.

Araştırma

Hyperion daha önce Cassini tarafından makul mesafelerden birkaç defa görüntülendi. İlk yakın hedefli uçuş 26 Eylül 2005'te 500 km'lik bir mesafede gerçekleşti.[24] Sonraki yakın geçişi 25 Ağustos 2011'de 25.000 km mesafede ve 3. yaklaşma 16 Eylül 2011'de 58.000 km ile oldu.[25] Cassini'nin son yaklaşmasıysa 15 Mayıs 2011'de 34.000 km ile gerçekleşti.[24]

31 Mayıs 2015'te 37.000 km öteden çekilen Hyperion fotoğrafı
31 Mayıs 2015'te 38.000 km öteden çekilen Hyperion yakın plan fotoğrafı

Kaynakça

  1. ^ "JPL (ca. 2008) Cassini Equinox Mission: Hyperion". 10 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ocak 2011. 
  2. ^ Bill Yenne (1987) The Atlas of the Solar System, p. 144
  3. ^ Pluto Project pseudo-MPEC for Saturn VII 29 Mayıs 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^ NASA's Solar System Exploration: Saturn: Moons: Hyperion: Facts & Figures 3 Kasım 2004 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ "MIRA's Field Trips to the Stars Internet Education Program: Saturn". 19 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ekim 2022. 
  6. ^ Observatorio ARVAL (15 Nisan 2007). "Classic Satellites of the Solar System". Observatorio ARVAL. 20 Eylül 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Aralık 2011. 
  7. ^ a b c d e Thomas, P. C. (July 2010). "Sizes, shapes, and derived properties of the saturnian satellites after the Cassini nominal mission" (PDF). Icarus. 208 (1): 395-401. Bibcode:2010Icar..208..395T. doi:10.1016/j.icarus.2010.01.025. 23 Aralık 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ekim 2022. 
  8. ^ Thomas, P.C.; Armstrong, J. W.; Asmar, S. W.; Burns, J. A.; Denk, T.; Giese, B.; Helfenstein, P.; Iess, L.; Johnson, T. V. (2007). "Hyperion's Sponge-like Appearance". Nature. 448 (7149): 50-56. Bibcode:2007Natur.448...50T. doi:10.1038/nature05779. PMID 17611535. 
  9. ^ "Hyperion In Depth". NASA. 13 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2019. 
  10. ^ D.R. Williams (18 Eylül 2006). "Saturnian Satellite Fact Sheet". NASA. 19 Aralık 1996 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Kasım 2007. 
  11. ^ "About Saturn & Its Moons: Moons – Hyperion". Cassini @ JPL/NASA. 4 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ocak 2011. 
  12. ^ Lassell, W. (14 January 1848). "Observations of satellites of Saturn 11 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Monthly Notices of the Royal Astronomical Society. 8 (3): 42–43. Bibcode:1848MNRAS...8...42L 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1093/mnras/8.3.42. Retrieved 2011-12-18.
  13. ^ W. Lassell (1848). "Discovery of a New Satellite of Saturn 21 Kasım 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Monthly Notices of the Royal Astronomical Society. 8 (9): 195–197. Bibcode:1848MNRAS...8..195L 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1093/mnras/8.9.195a.
  14. ^ R.A.J. Matthews (1992). "The Darkening of Iapetus and the Origin of Hyperion". Quarterly Journal of the Royal Astronomical Society. 33: 253–258. Bibcode:1992QJRAS..33..253M 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  15. ^ Farinella, P.; Marzari, F.; Matteoli, S. (1997). "The Disruption of Hyperion and the Origin of Titan's Atmosphere". Astronomical Journal. 113 (2): 2312–2316. Bibcode:1997AJ....113.2312F. doi:10.1086/118441
  16. ^ "Cassini Prepares for Last Up-close Look at Hyperion". Jet Propulsion Laboratory. 28 Mayıs 2015. 15 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2015. 
  17. ^ "Key to Giant Space Sponge Revealed 24 Mayıs 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Space.com. 4 July 2007. Retrieved October 26, 2007.
  18. ^ M. Tarnopolski (May 2015). "Nonlinear time-series analysis of Hyperion's lightcurves". Astrophysics and Space Science. 357 (2): 160. arXiv:1412.2423. Bibcode:2015Ap&SS.357..160T 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1007/s10509-015-2379-3. S2CID 56311141.
  19. ^ M. Tarnopolski (Feb 2017). "Influence of a second satellite on the rotational dynamics of an oblate moon". Celestial Mechanics and Dynamical Astronomy. 127 (2): 121–138. arXiv:1607.07333. Bibcode:2017CeMDA.127..121T 17 Mayıs 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1007/s10569-016-9719-7. S2CID 118512400.
  20. ^ M. Tarnopolski (Oct 2017). "Rotation of an oblate satellite: Chaos control". Astronomy & Astrophysics. 606: A43. arXiv:1704.02015. Bibcode:2017A&A...606A..43T 17 Mayıs 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1051/0004-6361/201731167. S2CID 119360690 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
  21. ^ M. R. Showalter, D. P. Hamilton (Jun 2015). "Resonant interactions and chaotic rotation of Pluto's small moons". Nature. 522 (7554): 45–49. Bibcode:2015Natur.522...45S 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1038/nature14469. PMID 26040889 16 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. S2CID 205243819.
  22. ^ Kenneth Chang (2015-06-03). "Astronomers Describe Chaotic Dance of Pluto's Moons 27 Temmuz 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". New York Times.
  23. ^ Nadoushan, M. J.; Assadian, N. (2015). "Widespread chaos in rotation of the secondary asteroid in a binary system". Nonlinear Dynamics. 81 (4): 2031. Bibcode:2015NonLD..81.2031J 7 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. doi:10.1007/s11071-015-2123-0. S2CID 124747289.
  24. ^ a b "Cassini Prepares for Last Up-close Look at Hyperion 15 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Jet Propulsion Laboratory. 28 May 2015. Retrieved 2015-05-29.
  25. ^ "Saturn's Odd Pockmarked Moon Revealed in New Photos 28 Eylül 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Space.com. 30 August 2011. Retrieved 31 August 2011.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Satürn</span> Güneş Sisteminin 6. gezegeni

Satürn veya Eski Türkçedeki adıyla Sekentir ya da Sekendiz, Güneş'e en yakın altıncı gezegen ve Jüpiter'den sonra Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci gezegendir. Ortalama yarıçapı Dünya'nın yaklaşık dokuz buçuk katı olan bir gaz devidir. Dünya'nın ortalama yoğunluğunun yalnızca sekizde birine sahiptir, ancak Dünya'dan 95 kat daha büyüktür. Satürn, neredeyse Jüpiter büyüklüğünde olmasına rağmen, Jüpiter'in kütlesinin üçte birinden daha azına sahiptir. Satürn, Güneş'in etrafında 9,59 AU (1.434 milyon km) mesafede 29,45 yıllık bir yörünge periyoduyla dolanır.

<span class="mw-page-title-main">Satürn'ün doğal uyduları</span> Vikimedya liste maddesi

Satürn'ün doğal uyduları, sadece onlarca metre çapındaki minik uydulardan, Merkür gezegeninden daha büyük olan muazzam Titan'a kadar çok sayıda ve çeşitlidir. Satürn, halkalarında gömülü olmayan ve yörüngeleri doğrulanmış 146 uyduya sahiptir ve ayrıca milyonlarca gömülü küçük uydu ve daha küçük sayısız halka taneciklerini içeren yoğun halkaları vardır. Yedi Satürn uydusu, elips şekline sahip olabilecek kadar büyüktür, ancak bunlardan sadece Titan ve muhtemelen Rhea şu anda hidrostatik dengededir. Satürn'ün uyduları arasında özellikle dikkat çekici olanlar; azot bakımından zengin, Dünya benzeri bir atmosfere, kurumuş nehir ağları ve hidrokarbon göllerinden oluşan bir manzaraya sahip, Güneş Sistemi'ndeki ikinci en büyük uydu olan Titan, güney kutup bölgesinden gaz ve toz jetleri çıkan Enceladus ve tezat oluşturan siyah ve beyaz yarım küreleriyle İapetus'dur.

<span class="mw-page-title-main">Triton (uydu)</span>

Triton, Neptün gezegeninin en büyük doğal uydusudur. 10 Ekim 1846'da İngiliz gök bilimci William Lassell tarafından keşfedilen ilk Neptün uydusuydu. Güneş Sistemi'nde, gezegeninin tersi yönünde bir yörüngeye sahip tek büyük uydudur. Ters yön yörüngesi ve Plüton'a benzer kompozisyonu nedeniyle Kuiper kuşağından yakalanan bir cüce gezegen olduğu düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Titan (uydu)</span> Satürn uydusu

Titan, Satürn'ün en büyük uydusu ve yoğun bir atmosferi olduğu bilinen tek doğal uydudur. Dünya dışında, yüzeyinde kararlı sıvı bulundurduğu kanıtlanan 2. gök cismi olan Titan'daki büyük su kütleleri gibi görünen okyanusların, metan gazının sıvı hali olduğu görülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Galilei uyduları</span> Jüpiterin en büyük 4 uydusu İo, Europa, Ganymede, ve Callistonun ortak adı

Galilei uyduları, Jüpiter'in en büyük dört uydusu olan Io, Europa, Ganymede ve Callisto'dur. Klasik gezegenlerin en sönüğü olan Satürn'den sonra çıplak gözle en kolay görülebilen Güneş Sistemi cisimleridir. Parlak Jüpiter'e olan yakınlıkları çıplak gözle gözlemi çok zorlaştırsa da, yüksek ışık kirliliği olan gece gökyüzü koşullarında bile sıradan dürbünlerle kolayca görülebilirler. Teleskobun icadı, uyduların 1610 yılında keşfedilmesini sağladı. Bu sayede, insanlar klasik gezegenleri takip etmeye başladığından beri keşfedilen ilk Güneş Sistemi cisimleri ve Dünya'nın ötesindeki herhangi bir gezegenin yörüngesinde bulunan ilk cisimler oldular.

<span class="mw-page-title-main">İapetus (uydu)</span>

Iapetus, tahmini 1469 km çap ile Satürn'ün üçüncü, Güneş Sistemi'nin 11. büyük uydusudur. İsmini Yunan Mitolojisi'nde bir Titan olan Iapetos'tan alır. Giovanni Domenico Cassini tarafından 1671 yılında keşfedildi.

Dione, Satürn'ün bir uydusu. Cassini'nin Paris'te keşfettiği ve isimlendirdiği 4 uydudan birisidir. 1847 yılına kadar isimlendirilmedi. Daha sonra, Yunan mitolojisi tanrılarından Titanların kız ve erkek kardeşlerinin isimleri verildi. 1122 km çapında olan Dione, Güneş Sistemi'nin 15. büyük uydusudur.

<span class="mw-page-title-main">Epimetheus (uydu)</span> Satürn uydusu

Epimetheus, Satürn'ün düzensiz uydularından biridir ve çapı 119 km genişliğindedir. Satürn XI olarak da bilinir. Satürn'ün en büyük 11'inci uydusudur. Adını bir mitolojik karakter olan Prometheus'un kardeşi Epimetheus'dan almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Skathi (uydu)</span> Satürnün bir uydusu (Saturn XXVII)

Skathi, Satürn'ün İskandinav uyduları grubundaki düzensiz uydularından biridir. 23 Eylül 2000'de Brett Gladman liderliğindeki bir grup gökbilimci ekip tarafından keşfedildi. Ekip, 7 Aralık 2000'de Satürn'ün diğer yedi uydusu olan Tarvos, Ijiraq, Thrymr, Siarnaq, Mundilfari, Erriapus ve Suttungr ile birlikte keşiflerini duyurdu. Uydu, astronomik cisimlerin büyük ölçüde Yunan ve Roma isimleri ile adlandırılma çabasının bir parçası olarak, İskandinav mitolojisindeki bir figür olan Skaði'nin adını aldı.

Bebhionn, Satürn'ün küçük, düzensiz bir doğal uydusudur. Scott S. Sheppard, David C. Jewitt, Jan Kleyna ve Brian G. Marsden tarafından 12 Aralık 2004 ve 9 Mart 2005 tarihleri arasında yapılan gözlemlerle keşfedildi ve keşfi 4 Mayıs 2005 tarihinde açıklandı. Voyager 2 uzay aracının geçişinden 23 yıl sonra keşfedilen birkaç Satürn uydusundan birisidir.

Jarnsaxa veya Saturn L, Satürn'ün düzensiz uydularından biridir. Keşfi, Scott S. Sheppard, David C. Jewitt, Jan Kleyna ve Brian G. Marsden tarafından 5 Ocak - 29 Nisan 2006 tarihleri arasında yapılan gözlemler sonucunda 26 Haziran 2006'da duyuruldu ve geçici olarak S/2006 S 6 adı verildi.

<span class="mw-page-title-main">Tarvos (uydu)</span>

Tarvos veya Saturn XXI, Satürn'ün doğrusal yönlü bir düzensiz uydusudur. B. J. Gladman ve arkadaşları tarafından 23 Eylül 2000 tarihinde keşfedildi ve geçici olarak S/2000 S 4 adı verildi. Ağustos 2003'te verilen ad, Galya mitolojisinde sırtında üç turna kuşu taşıyan bir boğa tanrısı olarak tasvir edilen Tarvos'tan gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Enceladus</span> Satürnün doğal uydularından biri

Enceladus Satürn'ün en büyük altıncı uydusudur. Yaklaşık 500 kilometre çapında olan Enceladus Satürn'ün en büyük uydusu olan Titan'ın onda biri büyüklüğündedir. Yüzeyinin büyük oranda temiz buzla kaplı olması sonucunda Enceladus güneş sisteminde ışığı en fazla yansıtan gök cisimlerinden biri konumundadır. Doğal olarak ışığı tutan tüm gök cisimlerinden daha soğuk olan Enceladus'un yüzeyi öğle vakitlerinde en yüksek -198 °C dereceye ulaşmaktadır. Enceladus'un yüzeyi yoğun yaşlı kraterlerle kaplı bölgeleri ve 100 milyon yıla kadar yakın geçmişte oluşmuş genç tektonik deformasyon alanları gibi pek çok farklı yüzey özelliğini barındırmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Paaliaq</span> Satürnün doğal uydusu

Paaliaq, Satürn'ün ters yön yörüngede hareket eden düzensiz uydusudur. Ekim 2000'in başlarında J. J. Kavelaars, Brett J. Gladman, Jean-Marc Petit, Hans Scholl, Matthew J. Holman, Brian G. Marsden, Philip D. Nicholson tarafından keşfedilmiş ve geçici olarak S/2000 S 2 adı verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Tarqeq</span>

Tarqeq, Satürn'ün doğal uydusudur. Scott S. Sheppard, David C. Jewitt, Jan Kleyna ve Brian G. Marsden tarafından 5 Ocak 2006 ve 22 Mart 2007 tarihleri arasında yapılan gözlemler sonucunda keşfedildi ve 13 Nisan 2007 tarihinde duyuruldu. Adını İnuit ay tanrısı Tarqeq'ten almıştır ve İnuit grubunun bir üyesidir. Çapı yaklaşık yedi kilometredir. Cassini uzay aracı Tarqeq'i 15-16 Ocak 2014 tarihlerinde 1,5 gün boyunca gözlemlemişti.

<span class="mw-page-title-main">Alt uydu</span>

Alt uydu, diğer bir deyişle uydu uydusu, bir gezegenin veya cismin uydusunun etrafında dönen başka bir uydudur.

<span class="mw-page-title-main">Uyducuk</span>

Bir uyducuk, aycık, küçük ay, küçük doğal uydu veya küçük uydu, bir gezegenin, cüce gezegenin veya diğer küçük gezegenlerin yörüngesinde dönen özellikle küçük bir doğal uydudur.

<span class="mw-page-title-main">Gezegen kütleli uydu</span>

Gezegen kütleli uydular, gezegen kütlesine sahip olan ancak aynı zamanda birincil başka bir gezegenin doğal bir uydusu olan gök cisimleridir. Şekilsel olarak oldukça büyük,elipsoit ya da küreseldirler. Uydular, kimi durumlarda bir yüzey altı okyanus oluşumu meydana getirebilecek gelgit veya radyojenik ısıma sebebiyle hidrostatik denge noktasında olabilirler. Güneş sisteminde yer alan iki doğal uydu olan Ganymede ve Titan, Merkür gezegeninden daha az kütleli olmakla birlikte daha büyüktür. Aynı zamanda cüce gezegenler Plüton ve Eris'ten daha büyük ve kütleli olan yedi adet doğal uydu bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Anthe (uydu)</span> Satürnün doğal uydusu

Anthe, Satürn'ün diğer uyduları Mimas ve Enceladus'un yörüngeleri arasında yer alan çok küçük bir doğal uydusudur. Aynı zamanda Saturn XLIX olarak da bilinen Anthe'nin geçici adı S/2007 S 4 idi. Adını, Yunan mitolojisinde, dev Alkioneus'un yedi kızı Alkyonitler'den biri olan "süslü" Anthē'den almıştır. Satürn'ün 60. teyit edilen uydusudur.

<span class="mw-page-title-main">Rhea'nın halkaları</span> Rhea uydusunun etrafında dönen üç dar toz halkasından oluşan muhtemel sistem

Satürn'ün ikinci en büyük uydusu olan Rhea, taneciklerden oluşan bir disk içinde yer alan, üç dar ve nispeten yoğun kuşaklardan oluşan zayıf bir halka sistemine sahip olabilir. Bu, bir uydunun etrafındaki halkaların ilk keşfi olacaktır. Olası keşif, 6 Mart 2008'de Science dergisinde duyuruldu.