Hukuk ya da tüze birey, toplum ve devletin hareketlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini; yetkili organlar tarafından usulüne uygun olarak çıkarılan, kamu gücüyle desteklenen, muhatabına genel olarak nasıl davranması yahut nasıl davranmaması gerektiğini gösteren ve bunun için ilgili bütün olasılıkları yürürlükte olan normlarla düzenleyen normatif bir bilimdir. Ayrıca, toplumu düzen altına alan ve kişiler arası ilişkileri düzenleyen, ortak yaşamın huzur ve güven içinde akışını sağlayan, gerektiğinde adaleti yerine getiren, kamu gücü ile desteklenen ve devlet tarafından yaptırımlarla güvence altına alınan kurallar bütünüdür. Hukuk, birey-toplum-devlet ilişkilerinde ortak iyilik ve ortak menfaati gözetir.
Etik veya ahlak felsefesi, doğru davranışlarda bulunmak, iyi bir insan olmak ve insani değerler hakkında düşünme pratiğidir. Etik sözcüğü Yunanca "kişilik, karakter" anlamına gelen "ethos" sözcüğünden türemiştir.
Gazetecilik, olayların, olguların, fikirlerin ve insanların etkileşimi üzerine toplumu en azından bir dereceye kadar doğru bilgilendiren raporların araştırılması, yayınlanması ve dağıtımıdır. Bir isim olarak gazetecilik mesleği, bilgi toplama yöntemleri ve editoryal edebi tarzlar için geçerlidir. Gazetecilik mesleğini yapan kişilere gazeteci denir.
Türkiye Barolar Birliği (TBB), Türkiye'de bütün baroların katılımıyla oluşan, kamu kurumu niteliğinde, tüzel kişiliği olan bir üst meslek kuruluşudur. Birliğin merkezi Ankara'dır.
Hukuk felsefesi, hukukun doğasını ve hukukun diğer norm sistemleriyle, özellikle etik ve siyaset felsefesiyle ilişkisini inceleyen bir felsefe dalıdır. Felsefenin temel dallarından biri olan aksiyoloji içindeki etik başlığına bağlanır. Hukuk felsefesi ve içtihat sıklıkla birbirinin yerine kullanılır, ancak içtihat ekonomiye veya sosyolojiye uyan muhakeme biçimlerini kapsamaktadır.
Adalet, en geniş bağlamda, hem adil olanın sağlanmasını hem de felsefi açıdan neyin adil olduğunun tartışmasını içerir. Adalet kavramı; etik, akılcılık, hukuk, din, eşitlik ve hakkaniyeti de içeren birçok alana, farklı görüşlere ve perspektiflere dayanmaktadır. Sıklıkla adaletin genel tartışması felsefe, dinbilim ve dindeki genel durumu ve hukuk bilimi ve hukukun uygulanması gibi prosedürel adalette bulunan iki farklı alana yoğunlaşır.
Hâkim veya yargıç, adaleti sağlamak üzere bağlı bulunduğu topluluğun hukuk kural ve prensiplerine dayanarak bağımsız ve tarafsız olarak karar veren kimsedir. Bazı hukuk sistemleri tek hâkimli, bazı sistemler ise hâkimler heyetinden oluşan yargılama biçimlerini benimsemiştir. Hâkimler ceza, hukuk, idare veya askeri mahkemelerde görev yapabilirler. Yaptıkları görevden ötürü toplum içerisinde saygınlık sahibi, alanında uzman ve güvenilir kişilerden seçilmeleri gerekir.
Hukuki pozitivizm, hukuk felsefesi ve hukuk biliminde bir düşünce okulu. Hukuki pozitivizmin başlıca iddiaları şunlardır:
- Kanunlar insanlar tarafından yaratılan kurallardır.
- Hukuk ve etik (ahlaklılık) arasında doğal ve kaçınılmaz bir bağlantı yoktur.
Doğal hukuk kuramı, doğal hukuk veya doğa hukuku içeriği doğal olarak var olan, doğal olarak ayarlanmış ve her şeyin üzerinde geçerliliğe sahip bir hukuk olarak tanımlanabilir. Doğal hukuk; insanın akılla erişebileceği, yazılı olmayan hukuk kuralıdır. Bu kuramı destekleyenler arasında Aristoteles ve Thomas Aquinas da yer alır ki, Aquinas'ın tavrı Katolik Kilisesi tarafından da kabul edilmektedir. Doğal hukuk kuramı, gerek etik gerekse hukuk felsefesi açısından büyük önem taşımaktadır ve farklı filozofları farklı yönlerde etkilemiştir.
İslam ahlakı, İslamda etik anlamı olan anlayış ve uygulamalardır.
Aksiyoloji, etik ve estetik olmak üzere ikiye ayrılır. Etik, insanların ahlaki değerlerini sorgular; estetik ise neyin güzel olduğuyla ilgilenir. Neyin etik, neyin estetik olduğunu açıklamak oldukça güçtür, buradan hareketle aksiyoloji, bireylerin davranışlarına temel teşkil eden değerleri araştırmaktadır.
Ahlâkî konular listesi, ahlâkla ilgili konuları bir araya getiriyor.
Mühendislik etiği, mühendislerin mühendislik uygulamaları için geçerli olan ve mesleğe, topluma, işe, işverene, meslektaşlarına karşı uymaları gereken etik davranışlar bütünüdür. Bilimsel bir disiplin olarak bilim felsefesi, mühendislik felsefesi ve teknoloji etiği gibi konularla yakından ilgilidir. Mühendislik etiğinin tek bir uygulaması ve standardı yoktur, dallara göre değişen anlamı ve uygulaması vardır.
Kara Avrupası hukuk düzeni ya da diğer bir adla Kıta Avrupası hukuk sistemi, modern dünyadaki en yaygın hukuk düzenidir. Temellerini Roma hukukundan alan Kara Avrupası hukuk düzeni, derlenmiş yazılı kurallara dayanmaktadır. Bu düzenin en önemli parçaları kamu hukuku-özel hukuk ayrımı ve adlî yargı-idarî yargı ayrılığıdır.
Ronald Myles Dworkin, FBA, hukuk ve siyaset felsefesine etkili katkılarda bulunan Amerikalı filozof ve anayasa hukukçusudur.
Lon L. Fuller hukuk ve ahlak arasında zorunlu bir ilişki olduğunu iddia eden Amerikalı bir hukuk felsefecisidir. Fuller, uzun yıllar Harvard Üniversitesi Hukuk Fakültesinde çalışmıştır. Hukuk felsefesi alanında 1964 yılında basılmış "The Moralitiy Of Law"(Hukukun Ahlakı) kitabıyla tanınmıştır. Bu kitap aslında 1963 yılında Yale Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde verdiği konferansların genişletilmesiyle oluşmuştur. Diğer önemli eserleri arasında Kendini Arayan Hukuk(Law in Quest of Itself-1940), Hukuk Biliminin Problemleri(Problems of Jurisprudence-1949), Hukuki Faraziyeler(Legal Fictions-1967) ve Hukukun Anatomisi(The Anatomy of Law-1968) sayılabilir.
Hemşirelik etiği, uygulama etiğinin hemşirelik alanındaki faaliyetlerle ilgilenen bir dalıdır. Hemşirelik etiği, fayda, zarardan koruma ve özerkliğe saygı gibi tıp etiği ile birçok ilkeyi paylaşır. İlişkilere, insan onuruna ve işbirlikçi bakıma verdiği vurgu ile ayırt edilebilir.
Hukuki şekilcilik ya da hukuki formalizm, hakimlerin yargılama sürecinde nasıl karar vermesi gerektiğini açıklayan teorilerden biri. Hukuki gerçekçilikten farklı olarak, hukuki şekilcilik, hukuki işlemlerin yasalarca öngörülen şekil kurallarına uygun olarak yapılması, hakların yasalarda belirlenen zaman aralıklarında kullanılması ve sonuçlarının kategorik ilkelerle belirlendiği sistemdir. Yapılmak istenen işlemin birtakım şekil şartlarına bağlı olarak yapılabilmesini, böylece işlemin yapılmasını güçleştirmeyi amaçlar. Böylece bu işlemi yapmak isteyenler, öncesinde bu işlemi yapmak isteyip istemediklerini değerlendirerek daha isabetli kararlar alabilecektir.
İlişkisel Sözleşme Teorisi, taraflar arasındaki ekonomik ve hukuki ilişkilerin yalnızca yazılı sözleşmelerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda sosyal normlar, güven ve etik değerler tarafından şekillendiğini savunan bir teoridir. Bu teori, özellikle uzun vadeli ve dinamik ilişkilerin düzenlenmesinde önem taşır.
Fizyoterapide etik, fizyoterapistlerin mesleki uygulamalarında rehberlik eden ahlaki ilkeleri ve davranış kurallarını kapsar. Etik, fizyoterapistlerin hasta haklarına, mesleki sorumluluklarına ve topluma karşı görevlerine uygun şekilde hareket etmelerini sağlar. Fizyoterapide etik kurallar, meslek mensuplarının profesyonelliklerini korumalarına ve hastalarına en yüksek düzeyde bakım sunmalarına yardımcı olur.