Hudiler
Arap devletleri ve hanedanları |
---|
Hudiler ya da Banu Hud (بنو هود), İspanya'nın dağınık Müslüman emirliklere (Tavaif-ül Mülk) bölündüğü 11. yüzyıldaki siyasi kargaşa döneminde Zaragoza kenti çevresinde hüküm süren bir Müslüman Arap hanedanıdır.
Tarihçe
Hanedanın kurucusu olan Süleyman bin Muhammed bin Hudi, hanedanını Tucibi emiri ve yakın müttefiki olan II. Munzir'in 1039'da öldürülmesinden sonra ilan etmiştir. Tucibi zamanında kuzey sınırında görev yapan el-Mustain adıyla da anılan Süleyman bin Muhammed bin Hudi, askerî başarılarıyla adını duyurmuş ve Lerida valiliği görevinde bulunmuştur[]. Hudiler El-Mustain döneminde kısa sürede İber yarımadasının kuzeydoğusunda geniş topraklara sahip bir emirlik oluşturdular. Ancak El-Mustain'in ölümünden sonra beş oğlu arasında başlayan taht kavgası, oğullarından I. Ahmet el-Muktedir'in yönetimi ele almasıyla son buldu.
Ahmet el-Muktedir başarılı yönetimi ve Norman Robert Crespin'in 1064'te müslümanlardan aldığı Barbasto'yu yeniden fethi (1065) ile müslüman emirler arasında adını duyurdu[]. Ayrıca aralarında ünlü din bilgini Ebu'l Velid el-Baci'nin ve şair İbn Ammar'ın da bulunduğu önemli din adamlarını ve sanatçıları yanına aldı ve günümüzde sadece küçük bir kısmı ayakta kalmış olan Caferiye Sarayı'nı yaptırdı. el-Muktedir bunun yanında Tortosa (1061) ve Denia'yı (1075) ele geçirerek emirliği döneminde topraklarını genişletmeyi başardı.
Yerine geçen oğlu Yusuf el-Mutemin (1081-1085) askerî kimliğinden çok bilim insanı kimliği ile ortaya çıktı. El-Mutemin'den sonra tahtı devralan II. Ahmet el-Mustain'in hükümdarlık dönemiyse (1085-1110) Hristiyanlarla yapılan savaşlarla geçti. Hristiyanlar El-Mustain'i Alcoraz'da büyük bir yenilgiye uğrattıktan sonra Zaragoza'ya yürüdüler. Ancak Kuzey Afrika'nın müslüman hanedanlarından Murabıtların bölgeye bir ordu göndermeleri üzerine geri çekilmek durumunda kaldılar.
Murabıtlar Hristiyanlarla aralarında bir tampon bölge oluşturmak amacı ile Zaragoza'nın bağımsız bir emirlik olarak kalmasına izin verdiler. Lakin el-Mustain'in 1110'da Valtierra'da Hristiyanlarla çarpışırken ölmesi sonucu tahtın varisi olan İmadü'd-Devle'yi Rueda De Jalon'a kaçmaya zorlayarak kenti ele geçirdiler.
Hanedanın çöküşü
1130'da Rueda'da ölen İmad'ın öğlu III. Ahmed el-Mustansır Toledo bölgesinde kendisine toprak verilmesi karşılığında Rueda'yı bırakmak konusunda Kastilya ve Leon Kralı VII. Alfonso ile anlaştı. 1144'te Murabıtlara karşı başlatılan ayaklanmada yarımadanın her yanından kendisini desteklemeye gelen müslümanlardan bir ordu oluşturarak Kurtuba (Córdoba), Ceyyan (Jaén), Gırnata (Granada), Mursiye (Murcia) ve Balansiya'yı (Valensiya) ele geçirmek üzere bir saldırı başlattı. Ancak 1146'da Chinchilla yakınlarında yapılan savaşta yenilgiye uğradılar ve Ahmed el-Mustansır bu savaşta öldü[]. Bu ölüm sonunda Hudi hanedanı da son bulmuş oldu.