İçeriğe atla

Horner sendromu

Horner sendromu
Sol taraflı horner
UzmanlıkNöroloji Bunu Vikiveri'de düzenleyin

Horner sendromu, Claude Bernard-Horner sendromu, Claude-Bernard-Horner sendromu veya Bernard-Horner sendromu, sempatik sinir sistemi hasarının neden olduğu klinik bir sendromdur.[1]

Pupil, üst göz kapağı, fasial ter bezleri ve fasial damarlara giden sempatik liflerde lezyon biçiminde açıklanan Horner sendromu, anhidrozis, miyozis, enoftalmus ve pitozis semptomları ile belirginleşir. Çocuklarda heterokromi (iki göz renginin farklı olması) görülebilir. Sempatik inervasyonda sorun olan göz daha açık renkli olur. Miyosizin sebebi m. dilatatör pupillanın denervasyonudur. Pitozisin sebebi m. tarsalis süperior ve m. levator palpabralis superiorun denervasyonudur. Ciliospinal refleks kaybolur. Bu refleks ipsilateral boyun veya yüz bölgesine verilen ağrılı uyarı ile ipsilateral midriyasiz olmasıdır. Yüzde flashing görülebilir. Sempatik denervasyon nedeni ile vazodilatasyon gelişir.[2]

Horner sendromunun nedenlerinden biri apeks tümörüdür. Genellikle akciğer kanserlerinin stellat gangliona yaptığı metastazın simpatik sinir liflerinde yaptığı hasara bağlı gelişmesine karşın; akciğer kanseri dışında bazı beyin içi lezyonlarda, kafa sinirleri ile ilgili patolojilerde, omurilik zedelenmelerinde, komada ve boyun sempatik sinir ağı yakınındaki diğer problemlerde ve az da olsa ciddi boğaz enfeksyonlarında görülebilir.[3] Horner sendromunun nadir sebeplerinden biri de tüp torakostomi sırasında drenin torakal sempatik gangliyonlara temas etmesidir. Reversible ya da irriversible olabilir. Tanısında kokain testinin önemi büyüktür.

Nedenler

Bulgular

  • Endoftalmi (nöroblastomanın orbita metastazlarında unilateral ekzoftalmi)
  • Ptozis
  • Myozis
  • Disartri
  • Disfaji
  • Baş dönmesi
  • Bulantı
  • Etkilenen yüz yarısında terleme azalması
  • N. trigeminus trajesinde parestezi

Kaynakça

  1. ^ Costopoulos, C.; Patel, R. S.; Mistry, C. D. (Mayıs 2008). "Painful Horner's syndrome". Emergency medicine journal: EMJ. 25 (5): 295. doi:10.1136/emj.2007.051953. ISSN 1472-0213. PMID 18434470. 26 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Şubat 2024. 
  2. ^ Fetzer, S. J. (Nisan 2000). "Recognizing Horner's syndrome". Journal of Perianesthesia Nursing: Official Journal of the American Society of PeriAnesthesia Nurses. 15 (2): 124-128. doi:10.1053/pa.2000.5787. ISSN 1089-9472. PMID 11111529. 26 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Şubat 2024. 
  3. ^ Sharma, Vaishnavi S.; Yadav, Vaishnavi (Aralık 2023). "Effect of Prehabilitation in Lung Cancer Patients Undergoing Lobectomy: A Review". Cureus. 15 (12): e49940. doi:10.7759/cureus.49940. ISSN 2168-8184. PMID 38179388. 
  4. ^ a b Amonoo-Kuofi HS. Horner’s Syndrome revisited: with an update of the central pathway, Clinical Anatomy, 12:345–361, 1999
  5. ^ a b Reede DL, Garcon E, Smoker WR, Kardon R. Horner's syndrome: clinical and radiographic evaluation. Neuroimaging Clinics of North America, 18(2):369-385, 2008
  6. ^ a b Gonzalez Martín-Moro J, Sastre-Perez J, Pena Fernandez I. Horner syndrome after temporomandibular joint arthroscopy: a new complication. Journal of Oral & Maxillofacial Surgery, 67(6):1320-1322, 2009
  7. ^ Barrea C, Vigouroux T, Karam J, et al. Horner syndrome in children: A clinical condition with serious underlying disease. Neuropediatrics, 47(4):268-272, 2016
Sınıflandırma
Dış kaynaklar


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Rahim ağzı kanseri</span> Rahim ağzında meydana gelen kötücül kanser

Serviks kanseri, servikal kanser ya da rahim ağzı kanseri, rahim ağzının malign (kötücül) kanseridir. Serviks kanseri, epitelden köken alan malign tümör, yani karsinomdur. İlk belirtisi vajinal kanama olabilir, ama iyice ilerleyene kadar bir belirti göstermeme durumu da söz konusudur. Tedavisi, erken evrelerde ameliyat, ileri aşamalarda kemoterapi ve radyoterapidir.

Behçet hastalığı, sistemik etkileri olan yangısal bir hastalıktır. Temel bulguları ilk kez Dr. Hulusi Behçet tarafından tanımlanan ve bu nedenle uluslararası literatürde Behçet Hastalığı ya da Behçet Sendromu olarak adlandırılır. Nedeni tam olarak bilinmemektedir; infeksiyon hastalıkları, alerji ya da otoimmun kökenli damar yangıları (vaskülitler) grubuna sokulmaktadır. Bazı araştırmacılar, Behçet hastalığının kalıtsal olabileceğini savunmaktadır. Hastaların çoğu 30-40 yaşlarındaki erkektir. Türkiye'de ve Asya ülkelerinde görece sık görülür. Dünya'da en çok Japonya, Türkiye ve İsrail'de görülür.

<span class="mw-page-title-main">Nöroblastom</span>

Nöroblastom, sinir hücrelerinden çıkan tümördür.

Reader paratrigeminal sendromu'nun başlıca nedenleri kafa travması, hipertansiyon, vaskülit, beyin tabanındaki (parasellar) bir kitle, boyun ana atardamarındaki anevrizmadır. Özellikle trigeminal sinirin göze giden (oküler) dalı etkilenir.

Pancoast sendromu akciğer tepesi kanserlerinin komplikasyonu niteliğinde bir sendromdur. Ender olarak pnömonilerde de görülebilir. Akciğerdeki tümör yukarı doğru gelişerek göğüs duvarını ve boynu etkiler. Pancoast sendromunun bulguları Horner sendromu ile çakışabilir.

22q11.2 deletion sendromu, kromozom anomalisi kökenlidir; olguların bir bölümünün kalıtsal olduğu saptanmıştır. Çok sayıda fenotipi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Arnold-Chiari malformasyonu</span>

Chiari malformasyonları, serebellum’daki ve medulla spinalis’teki yapısal defektlerin ön planda olduğu bir grup patolojiden oluşur; beyin sapının alt bölümündeki oluşum kusurlarının sonucu ortaya çıkar. Bu bölgedeki yetersiz gelişme kafatası boyutlarının da küçük kalmasına neden olur.

<span class="mw-page-title-main">Aksesuar sinir</span> kraniyal sinir

Aksesuar sinir, sternocleidomastoid ve trapezius kaslarını uyaran sinir. Kraniyal sinirler içerisinde 11. kranial sinir olarak tanımlanır. Sternocleidomastoid (SCM) kası kafanın karşı ve aşağı doğru döndürülmesini sağlarken, trapezius kası ise omuz ve skapula hareketlerinden sorumludur.

Costello sendromu, ektodermal displazi bulguları da içeren, otosomal dominant geçen kalıtsal bir sendromdur. Deri, yüz ve iskelet sistemi bulguları ön plandadır. Spontan gen mutasyonuna bağlı az sayıda olgu vardır. Doğumda iri bebek (makrosomi) olsa da, ileriki aylarda belirgin bir gelişme geriliği saptanır. Kısa bir boyun ve büyük bir kafatası (makrosefali) vardır. İnce-kıvırcık-seyrek erken dökülen saçlar erken yaşlanma (progeria) görümü oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Joubert sendromu</span>

Joubert sendromu, kalıtsal bir sendromdur; 36 fenotipinden 34'ü otosomal resesif yolla aktarılır, olguların bir bölümü Meckel sendromu ile çakışmaktadır. Joubert sendromunun tüm fenotiplerinde 3 temel bulgu vardır: santral sinir sistemi anomalileri, fizik gelişme geriliği, solunum sorunları. Serebellum (beyincik) vermisi ve beyin sapı hipoplazisi ile beyin radyolojisinde saptanan “azıdişi bulgusu ” santral sinir sistemi anomalilerinin başında gelir. Ataksi ve hipotoni sık görülür. Bazı hastalarda oksipital meningosel ya da meningomyelosel olabilir. Schinzel acrocallosal sendromu, önemli fenotiplerinden biridir.

Multipl endokrin neoplazi (MEN), endokrin bezlerden kökenli çok sayıda tümörlerinin saptandığı, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendrom kümesidir. Endokrin tümörlerin yanı sıra, endokrin nitelik taşımayan organlardan ve dokulardan kökenli tümörler de görülmektedir; endokrin kökenli olsun ya da olmasın, iyi huylu ya da kötü huylu (kanser) tümör özelliklerini taşırlar.

<span class="mw-page-title-main">Cowden sendromu</span> Tıbbi durum

Cowden sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. PTEN hamartoma tümör sendromları kümesi üyelerindendir. Bazı kaynakların listelerinde, PTEN kümesi sendromlarının tümü Cowden sendromu başlığı altında toplanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Proteus sendromu</span>

Proteus sendromu, AKT1 geni somatik mutasyonu ile ortaya çıkar. Bazı kaynaklarda, PTEN hamartoma tümör sendromları kümesi üyelerinden biri olarak nitelendirilir ya da Cowden sendromu başlığı altında toplanan sendrom grubu içinde sayılır. Son yıllarda, aşırı büyüme sendromlarından biri olarak değerlendirilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sotos sendromu</span>

Sotos sendromu, 3 fenotipi olan aşırı büyüme sendromlarından biridir. Sotos 1, serebral gigantizm olarak da bilinen, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. Sotos 2, Malan sendromu olarak da bilinir; olguların çoğu nedensiz (spontan) olarak ortaya çıkar, kalıtsal olan birkaç olgu vardır. Sotos 3, otosomal resesif yolla aktarılan, çok ender görülen kalıtsal bir fenotiptir.

<span class="mw-page-title-main">Mowat-Wilson sendromu</span>

Mowat-Wilson sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur. Goldberg-Shprintzen sendromu ile çok sayıda ortak bulgusu vardır. Bunlar arasında mikrosefali, psikomotor gerilik, hipotoni, zeka geriliği ve epilepsi en önemlileridir.

<span class="mw-page-title-main">Bohring-Opitz sendromu</span>

Bohring-Opitz sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan, gelişme ve zeka geriliği bulgularının ön planda olduğu, hastaların çoğunun çocukluk yaşlarında kaybedildiği bir sendromdur. C sendromu'nun fenotipi olarak benimsenir.

<span class="mw-page-title-main">Klippel-Feil sendromu</span>

Klippel-Feil sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan, kalıtsal bir sendromdur. 4 fenotipi vardır; fenotip 2,3 ve 4 çok enderdir. Temel bulgu, Klippel-Feil anomalisidir; bu tabloda, servikal vertebralarda saptanan hipoplazi ve kaynaşma görülür. Servikal vertebralardaki anomali nedeniyle boyun kısa ve hareketleri sınırlıdır (torticollis). Trapez kasında yelkensi görünüm izlenir. Servikal spinal kanalda darlık, spina bifida ve skolyoz görülebilir. Skapula yukarı doğru yer değiştirmiştir. Ensedeki düşük saç çizgisi oldukça aşağıda gibi algılanır.

<span class="mw-page-title-main">Rubinstein-Taybi sendromu</span>

Rubinstein-Taybi sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan, 2 fenotipi olan kalıtsal bir sendromdur. 16. kromozom üzerindeki(16p13.3 delesyon) CREBBP(CREB bağlayıcı protein) gen defektiyle bu hastalık oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Pitozis</span>

Pitozis veya blefaropitozis, sarkan veya aşağı inmiş olan üst göz kapağı durumudur. Bireyin kasları yorulduğunda, uzun süre uyanık kaldıktan sonra bu durum daha net gözlenebilir. Bu duruma bazen "Whitaker gözü"de denir, ancak bu terim normalde ambliyopi durumunu ifade eder. Yeterince şiddetliyse ve tedavi edilmezse, sarkık göz kapağı ambliyopi veya astigmatizma gibi başka durumlara neden olabilir. Bu nedenle, bu bozukluğun çocuklarda görme gelişimini engellemeden önce küçük yaşta tedavi edilmesi özellikle önemlidir.

Gliom, beynin veya omurganın glial hücrelerinde başlayan bir tümör türüdür. Gliomlar, tüm beyin tümörlerinin ve merkezi sinir sistemi tümörlerinin yaklaşık yüzde 30'unu ve tüm habis beyin tümörlerinin yüzde 80'ini oluşturur.