
İzlenimcilik veya empresyonizm, ışık, renk ve an kavramını öne çıkartan, doğadaki görünümlerin sürekli değişim içinde olduğundan herhangi bir zamanın herhangi bir anına denk gelen görünümün bir daha aynı şekilde görünemeyeceğini fikrini temel alan sanat akımdır.

Osman Hamdi Bey, Türk arkeolog, müzeci, ressam ve Kadıköy'ün ilk belediye başkanı.

Jules Gabriel Verne, Fransız romancı, şair ve oyun yazarıydı. Yayıncı Pierre-Jules Hetzel ile yaptığı işbirliği, Dünyanın Merkezine Seyahat (1864), Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870) ve Seksen Günde Devr-i Alem (1872) gibi çok satan macera romanları serisi olan Voyages extraordinaires'in yaratılmasına yol açtı. Her zaman iyi belgelenmiş olan romanları, dönemin teknolojik ilerlemeleri dikkate alınarak genellikle 19. yüzyılın ikinci yarısında geçmektedir.

Louvre Müzesi, dünyanın en büyük sanat müzesidir. Fransa'nın başkenti Paris'te, Louvre Sarayı'na kurulmuştur. Şehrin içinden geçen Sen Nehri'nin kıyısında yer alır. Tarih öncesi çağlardan, 21. yüzyıla kadar uzanan, oldukça geniş bir koleksiyon yelpazesi vardır. Yaklaşık 35.000 kadar tarihî sanat eseri, 72.735 metrekarelik bir alanda sergilenmektedir. 2017 yılında, 8,1 milyon ziyaretçi oranıyla dünyanın en çok ziyaret edilen sanat müzesi seçilmiştir.

Pierre Auguste Renoir, İzlenimcilik akımının başta gelenlerinden Fransız ressam.

Jean-Léon Gérôme, Fransız ressam, heykeltıraş ve öğretmen.
William-Adolphe Bouguereau Fransız akademik ressamıydı. Klasik konuların modern yorumlarını kadın vücudunu vurgulayarak resim yaptı. Gerçekçi tür resimlerinde mitolojik konuları kullandı.

Bugünkü Yunanistan topraklarına Yunanlar ayak basmadan önce, Girit, kültürel gelişimin öncülerindendi. Burada Neolitik'ten son Tunç Çağına kadar sürekli bir gelişim izlenilebilir. Minos kültürü; Girit'teki Bronz Çağ kültüründeki kral Minos'a bağlanarak adlandırılmaktadır. Bununla birlikte bir tür akraba olarak tanımlayabileceğimiz Yunan topraklarındaki kültür için "Hellas" terimi kullanılmıştır. Ayrıca "Kiklad" terimi de Kiklad'larda bulunan 3000 yıllık mermer heykelcikleri ve çömlekleri için kullanılmıştır. Bu adlandırmalar dönemi inceleyen arkeologlar tarafından verilmiştir. Kiklad yapıtları, Minos ve Hellas kültürü ile ilişkili değildir. Tam tersine bu yapılar yerel olarak sınırlanmış ve bugüne dek az tanınmış bir kültür çevresine bağlıdır. Erken Minos kültürünün en önemli kalıntıları Girit'in doğu bölümünde, özellikle Gurnia, Vasiliki, Palaikastro gibi küçük kentlerle komşu adalardan Pseira ve Mochios'da bulunmuştur. Akdeniz çevresiyle de karşılıklı ilişkiler kurduğu açıkça bellidir.

Honoré Daumier, Fransız ressam, heykeltıraş, karikatürist ve baskı resim sanatçısıydı.

Kırda Öğle Yemeği ya da Kırda Piknik Fransız ressam Édouard Manet'nin 1862 - 1863 yılları arasında tamamladığı tablosudur. Eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesi'nde sergilenmektedir.

Jean-Baptiste Carpeaux, Fransız heykeltıraş ve ressam.

Aristide Maillol, Katalan asıllı Fransız heykeltıraş, grafiker ve dokuma duvar halısı yapımcısı.

Henry Spencer Moore, İngiliz heykeltıraştır. Taş ve tunçtan yaptığı soyut ama organik biçimli yapıtlarıyla, 20. yüzyılın önde gelen sanatçılarından biri olmuştur. Dünya üzerinde çeşitli yerlerde kamuya açık olarak sergilenen soyut anıtsal bronz heykelleri bulunmaktadır.

1900 Paris Dünya Fuarı veya 1900 Paris Dünya Sergisi, 1900 yılının 14 Nisan-12 Kasım tarihleri arasında düzenlenen bir dünya sergisidir. Fransa'nın başkenti Paris'te gerçekleştirilmiş ve geçen yüzyıldaki başarıları kutlamak ve gelişmeyi ivmelendirmek amaçlanmıştır. Les Invalides Meydanı, Champ de Mars, Trocadéro, Sen Nehrinin kıyıları ve Vincennes Ormanında düzenelenen bu etkinliği 50 milyondan fazla kişi ziyaret eder. Fuar süresi boyunca 1900 Yaz Olimpiyatları da dahil olmak üzere bir sürü uluslarası kongre, etkinlik gerçekleşir.

Vincent van Gogh, izlenimcilik akımının yayıldığı zamanlarda yaşamıştır. Fotoğrafın ortaya çıkmasından sonra ressamlar artık fiziksel formları taklit etmek yerine resmettikleri kişiler, mekânlar ve nesnelerin ardındaki duygu ve düşünceleri aktarma yoluna girmişlerdir. İzlenimci ressamlar buna kuvvetli fırça darbeleri kullanarak, bazı renk tonlarını vurgulayarak ve ışıklandırmaya dikkat ederek ulaşmaya çalışmışlardı. Vincent van Gogh, bu ideolojiyi resimlerinde kullandığı özne ve nesnelerle olan ilişkisini ve onlara karşı duyduğu hisleri tasvir edebilmek için kullandı. Van Gogh’un yaptığı portreler, ressamın portresini yaptığı kişilerle olan ilişkilerini ve bu öznelerin iç özelliklerini yansıtmak için renk ve fırça darbelerinin kullanımına odaklanır.

Teresa Feoderovna Ries, Rusya doğumlu Avusturyalı heykeltıraş ve ressam.
Henri Alfred Marie Jacquemart veya yaygın olarak bilinen adıyla Alfred Jacquemart, Fransız heykeltıraş. Genellikle eserlerine imza olarak A. Jacquemart yazardı.

Nabiler, 1888 ile 1900 yılları arasında etkin olmuş, izlenimcilik ve akademik sanattan soyut sanat, sembolizm ve diğer erken dönem modernist hareketlere geçişte önemli bir rol oynamış genç Fransız sanatçılardan oluşan grup. Grubun üyeleri arasında Pierre Bonnard, Maurice Denis, Paul Ranson, Édouard Vuillard, Ker-Xavier Roussel, Félix Vallotton ve Paul Sérusier vardı. Bu sanatçıların pek çoğu 1880'lerin ikinci yarısında Paris'teki Académie Julian'de öğrenciydi. Gruptaki ressamlar Paul Gauguin ve Paul Cézanne'ın eserlerini beğeniyor, resim sanatını yenileme isteğini paylaşıyordu, ancak bireysel tarzları birbirinden oldukça farklıydı. Onlara göre bir sanat eseri doğanın betimlemesi değil, metaforların ve sembollerin sanatçı tarafından oluşturulmuş bir sentezi olmalıydı. 1900'de son sergisini düzenleyen grup üyeleri, bu tarihten sonra kariyerlerine bireysel olarak devam etti.

Jules Bastien-Lepage . Fransız ressam. En çok Saman Tarlası gibi kırsal yaşamın duygusal sahneleriyle ve Fransa ve İngiltere'de yaygın olarak taklit edilen rustik dış mekan türü sahneleri ile tanınır. Aynı zamanda bir portreciydi.

Bal du moulin de la Galette, Fransız sanatçı Pierre-Auguste Renoir'in 1876 tarihli bir tablosudur. Paris'teki Musée d'Orsay'de yer alıp İzlenimciliğin en ünlü şaheserlerinden biridir. Resim, Paris'in Montmartre semtindeki orijinal Moulin de la Galette'de tipik bir Pazar öğleden sonrasını tasvir ediyor. 19. yüzyılın sonlarında, işçi sınıfı Parisliler giyinir ve akşama kadar orada dans ederek, içki içerek ve galet yiyerek vakit geçirirlerdi.