Atom veya ögecik, bilinen evrendeki tüm maddenin kimyasal ve fiziksel niteliklerini taşıyan en küçük yapı taşıdır. Atom Yunancada "bölünemez" anlamına gelen "atomos"tan türemiştir. Atomus sözcüğünü ortaya atan ilk kişi MÖ 440'lı yıllarda yaşamış Demokritos'tur. Gözle görülmesi imkânsız, çok küçük bir parçacıktır ve sadece taramalı tünelleme mikroskobu vb. ile incelenebilir. Bir atomda, çekirdeği saran negatif yüklü bir elektron bulutu vardır. Çekirdek ise pozitif yüklü protonlar ve yüksüz nötronlardan oluşur. Atomdaki proton sayısı elektron sayısına eşit olduğunda atom elektriksel olarak yüksüzdür. Elektron ve proton sayıları eşit değilse bu parçacık iyon olarak adlandırılır. İyonlar oldukça kararsız yapılardır ve yüksek enerjilerinden kurtulmak için ortamdaki başka iyon ve atomlarla etkileşime girerler.
Hipertermi, dış etkenler nedeniyle insan vücut sıcaklığının yükselmesi anlamına gelir. Hipertermi hafif veya şiddetli şekillerde kendini gösterebilir. Genellikle çevresel faktörler sonucu oluşur; direkt olarak güneş ışınlarına maruz kalma, sıcak çarpması ve ortam sıcaklığının yüksek seviyelere ulaşması gibi. Ateş ile karıştırılmamalıdır.
Yıldız, ağırlıklı olarak hidrojen ve helyumdan oluşan, karanlık uzayda ışık saçan, gökyüzünde bir nokta olarak görünen plazma küresidir. Bir araya toplanan yıldızların oluşturduğu galaksiler, gözlemlenebilir evrenin hâkimidir. Dünya'dan çıplak gözle görülebilen yaklaşık 6 bin dolayında yıldız vardır. Dünya'ya en yakın yıldız, aynı zamanda Dünya üzerindeki yaşamın gerçekleşmesi için gerekli olan ısı ve ışığın kaynağı da olan Güneş'tir.
Hücre bir canlının yapısal ve işlevsel özellikler gösterebilen en küçük birimidir. Hücre kelimesi, ; Latince küçük odacık anlamına gelen "cellula" kelimesinden Robert Hooke tarafından türetilmiştir. Hücrenin içerisinde "Solunum, Boşaltım, Beslenme, Sindirim" gibi yaşamsal faaliyetler gerçekleşir.
Hücre çekirdeği ya da nükleus, ökaryot hücrelerin hepsinde bulunan zarla kaplı bir organeldir. Hücrenin genetik bilgilerinin çoğu, hücre çekirdeğinin içinde katlı uzun doğrusal DNA molekülleri ile histon gibi birçok proteinin bir araya gelerek oluşturduğu kromozomlarda bulunur. Bu kromozomların içindeki genler hücrenin çekirdek genomunu oluşturur. Hücre çekirdeğinin işlevi bu genlerin bütünlüğünü devam ettirmek ve gen ekspresyonunu düzenleyerek hücre işlevlerini kontrol altında tutmaktır. Çekirdeği çıkarılan her hücre bir süre sonra ölür.
Hayatta kalmak, büyümek ve çoğalmak için, insan dahil çok hücreli bir organizmanın, fizyolojik talepleri ve çevresel zorlukları karşılamak için dokular, organlar ve organ sistemleri arasında etkili bir uyuma sahip olması gerekmektedir. Endokrin sistem, iç ve dış koşullara yanıt vermektedir. Ayrıca kanalsız organ ve dokulardaki salgı hücreleri tarafından üretilen hormonlar aracılığıyla iletişim kurmaktadır.
Ökaryotlar, hücrelerinde bir çekirdek ve –genellikle– organeller içeren bir canlılar grubu olup, bilimsel sınıflandırmada arkeler ve bakterilerle beraber tüm canlıları kapsayan üç ana gruptan biridir.
Hipotalamus, beyinde talamusun altında bulunan ve üçüncü ventrikülün tabanını oluşturan önbeyin bölgesidir. Küçük nukleuslardan oluşur ve en önemli görevlerinden birisi hipofiz bezi aracılığı ile beyin ve endokrin sistem arasındaki bağlantıyı sağlamaktır.
Hipofiz bezi veya diğer adıyla Pitüiter bez, bir fasulye tanesi büyüklüğünde yaklaşık 0,5 gram ağırlığında bir endokrin bezdir. Beyin tabanında, hipotalamusun altında bir çıkıntı şeklinde uzanır. Beyni örten dura mater ile çevrilmiştir. Hipofiz hormonu üretip salgılayarak Homeostasiyi düzenler. Bunu bütün iç salgı bezlerini denetleyerek yapar. Bu anlamda hipofiz, endokrin sistem ve sinir sistemi arasındaki en büyük organizasyon ağını kontrol eder. Hipotalamusun salgısı olan RF, kan yoluyla hipofizi uyarır ve hipofizin hedef organının uyarılmasını sağlayan hormonu üretmesini sağlar. Hipofiz bezi ön, orta ve arka lop olmak üzere üç parçalıdır. Ara lob insan embriyosunda görüldüğü halde, ergin insanda körelmiştir.
Nükleer fizik veya çekirdek fiziği, atom çekirdeklerinin etkileşimlerini ve parçalarını inceleyen bir fizik alanıdır. Nükleer enerji üretimi ve nükleer silah teknolojisi nükleer fiziğin en çok bilinen uygulamalarıdır fakat nükleer tıp, manyetik rezonans görüntüleme, malzeme mühendisliğinde iyon implantasyonu, jeoloji ve arkeolojide radyo karbon tarihleme gibi birçok araştırma da nükleer fiziğin uygulama alanıdır.
Vasopressin ve Antidiüretik Hormon (ADH) olarak da bilinen Arginin Vasopressin (AVP), insan dahil olmak üzere memelilerin büyük çoğunluğunda bulunan bir hormondur. Vasopressinin birincil görevi, böbreklerden su geri emilimini artırmaktır.
Andrew Victor Schally, Polonya asıllı Amerikalı endokrinoloji doktoru. Hipotalamusta yapılan ve bazı iç salgı bezlerinin işlevini denetleyen hormonları ayırıp elde etme ve bireşimleme alanındaki çalışmasıyla 1977 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü' nü Roger Guillemin ve Rosalyn Sussman Yalow ile paylaşmıştır.
İnsan beyni, insan sinir sisteminin merkezi organıdır ve omurilikle birlikte merkezi sinir sistemini oluşturur.
Hipotalamus-hipofiz-adrenal aks ya da Limbik-Hipotalamus-hipofiz-adrenal aks (LHPA), kompleks geribildirim mekanizmalarına sahip nöroendokrin bir yolak.
Linux çekirdeği, Unix benzeri açık kaynak bir monolitik işletim sistemi çekirdeğidir. Linux işletim sistemleri ailesi bu çekirdek üzerine inşa edilmiştir. Kişisel bilgisayarlar ve sunucular gibi genellikle Linux dağıtımı kullanan geleneksel bilgisayar sistemleri; router, kablosuz erişim noktaları, set üstü kutuları, smart TV'ler gibi gömülü sistemler bu çekirdeği kullanır. Android işletim sistemine sahip olan tablet bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve akıllı saatler de ayrıca bu çekirdeğin sağladığı hizmetlerden yararlanmaktadır. Kasım 2017 itibarıyla Dünya'nın en güçlü 500 süper bilgisayarı, Linux tabanlı işletim sistemi kullanmaktadır.
Diensefalon ya da ara beyin, beynin talamus, hipotalamus, epitalamus, subtalamus (pretalamus) ve pretektumdan oluşan parçasıdır. Mezensefalonun üzerinde ve beyin orta hattında bulunur. Diensefalonda yer alan zona limitans intertalamika talamus ile pretalamus arasında yapısal bir sınır ve sinyal merkezi oluşturur.
Adrenokortikotropik hormon (ACTH), hipofizin ön lobunda üretilen polipeptid yapıda bir hormondur. Böbrek üstü bezinin kabuk bölgesini uyarır ve buradan steroid yapılı hormonların salgılanmasını sağlar.Hipotalamus-hipofiz-adrenal aksın önemli bir öğesidir. Genelde biyolojik gerilime karşılık olarak üretilir [hipotalamustan CRH ile birlikte]. En önemli etkisi, kabuk bölgesinde kortikosteroid hormonların ve kortizolün salgılanmasını uyarıcı etkisidir.
Cinsel yönelim, bir bireyin, cinsellikle ilgili davranışlarını, düşüncelerini ve/veya duygularını kapsayan kişisel veya toplumsal kimliğini ifade eder. İnsanların cinsel yöneliminin gelişiminin nasıl olduğu ve mekanizmaları belirsizliğini sürdürmektedir. Bu konuda ortaya atılan birçok teori kurgusal ve tartışmalıdır. Ama nöroloji bilimindeki gelişmeler sonucu cinsel yönelimle bağlantılı karakteristikler açıklanabilmektedir. Araştırmalar insanların cinsel yönelimiyle ilgili yapısal sinirler bağlantılar, fonksiyonel ve/veya bilişsel ilişkiler keşfetmiş ve gelişimsel teoriler ortaya atmıştır.
İç salgı bezleri endokrin sistemi oluştururlar. Önemli iç salgı bezleri bezlerine örnek olarak:
- Hipotalamus
- Supraoptik paraventriküler çekirdekte oluşanlar: Antidiüretik hormon ve oksitosin. ADH ve oksitosin, hipotalamusun supraoptik paraventriküler çekirdeğinde oluştuktan sonra nörofizin denilen taşıyıcı proteinlere bağlanırlar, aksonlar boyunca hipofiz arka lobuna taşınırlar ve gerektiğinde salıverilmek üzere burada depolanırlar.
- Adenohipofiz hormonlarının sekresyonunu düzenleyen hormon veya faktörler: Kortikotropin salgılatıcı hormon, TSH salgılatıcı hormon, gonadotropin salgılatıcı hormon, büyüme hormonu salgılatıcı hormon, somatostatin, prolaktin inhibe edici hormon.
- Hipofiz
- Ön lop hormonları: Follikül stimüle edici hormon, Lüteinize edici hormon, Prolaktin, Adrenokortikotrop hormon (ACTH), Tiroit stimüle edici hormon (TSH), Büyüme hormonu.
- Orta lop hormonu: Melanosit stimüle edici hormon (MSH).
- Arka lop hormonları: Antidiüretik hormon ve Oksitosin.
- Epifiz (pineal bez): Melatonin.
- Timus: Timik hormonlar.
- Tiroit: Tiroksin (T4), triiyodotironin (T3), Kalsitonin.
- Paratiroid: Parathormon (PTH, PH). Paratiroit hormonu ve kalsitonin, hormon olarak da kabul edilen 1,25-dihidroksikolekalsiferol (Aktif vitamin D3) ile birlikte kalsiyum ve fosfor metabolizmasını etkileyen hormonlar olarak bilinirler.
- Pankreas: İnsülin, glukagon.
- Böbrek üstü bezi (sürrenal)
- Korteks hormonları: Kortizon, Kortizol, Kortikosteron, aldosteron), androstenedion, Dehidroepiandrosteron (DHEA).
- Medülla hormonları: Katekolaminler (Adrenalin, Noradrenalin).
- Cinsiyet bezleri
- Testis: Androjenler (Testosteron, Dehidroepiandrosteron (DHEA), Androstenedion).
- Yumurtalıklar: Östrojenler (Östron dışında), Gestajenler (Progestron).
Diyabetes insipitus (DI) , yüksek miktarda seyreltik idrar ve aşırı susuzluk hissi ile karakterize bir durumdur. Üretilen idrar miktarı günde yaklaşık 20 litre kadar olabilir. Sıvı alımının azaltılması idrarın konsantrasyonu üzerinde çok az etkiye sahiptir. Komplikasyonlar dehidratasyon veya nöbetleri içerebilir.