İçeriğe atla

Hipotiroidi

Hipotiroidi, Hipotiroidizm, tiroit bezinin yapısal ya da işlevsel bozuklukları nedeniyle ortaya çıkan tiroit hormonu eksikliği olgusudur. Hipotalamus-Hipofiz-Tiroit aksındaki sorunlar hipotiroidiye neden olabilirler.[1][2][3][4]

Hipotiroidizmin nedensel tipleri

Hipotiroidizm, nedenlerine göre 3 grupta incelenir:

Primer hipotiroidizm

Hipotiroidizm olgularının çoğu “primer hipotiroidizm” kapsamına girmektedir. Bu gruptaki olguların bir bölümünde tiroit dokusu ya hiç oluşmamıştır ya da sonradan yitirilmiştir (tiroit disgenezisi). Bir bölümünde ise, yüksek TSH (thyroid-stimulating hormone) düzeyi nedeniyle ortaya çıkan büyüme (guatr) izlenir.[1][2][3][4] Başlıca nedenler:

Konjenital hipotiroidizm

Konjenital hipotiroidizm konjenital metabolizma hastalıkları arasında en sık görülenlerden biridir. Canlı doğumlarda ortalama 1/3500 gibi bir sıklıkta rastlanır. Tedavi görmeyen hastalarda sinir sisteminin gelişmesindeki önemli aksamalarla birlikte kısırlık bulgusu da vardır. Olguların çoğu izole (sporadik) olgulardır. %2 kadarı tiroid gelişimindeki kusurlara (tiroit disgenezisi) bağlı otosomal resesif ya da otosomasl dominant olarak aktarılan kalıtsal sendromlardır.[5][6]  Sendromları bir bölümünde tiroit dokusu normal boyutlarda olabilir, guatr bulgusu yoktur. Tiroit hormonlarının en önemli etkisi santral sinir sistemi (beyin-beyincik-omurilik) gelişimde görülür.

Konjenital olguların önemli bir bölümü tiroid bezinin oluşum kusurları sonucunda ortaya çıkar; tiroid bezi hiç oluşmamıştır (agenezis) ya da gelişmesi yetersizdir (hipoplazi). Doğumdan sonraki ilk haftalar içinde tedavi edilmeyen olgularda önemli psikomotor gelişmede ve zeka düzeyinde önemli sorunlar ortaya çıkar. Konjenital hipotiroidizm olguların bir başka bölümünde, tiroit bezinin salgı yapması için hipofizden gelen hormona (thyroid-stimulating hormone - TSH)” yanıt vermediği izlenir. Kalıtsal olguların otosomal resesif, otosomal dominant ya da X-kromozomu aracılığıyla aktarılan 9 fenotipi vardır.

Tiroit bezinin yitirilmesi (postablatif hipotiroidizm)

Tümör ya da hipertiroidizm nedeniyle tiroit bezinin çok büyük bir bölümünün çıkarılması ya da radyoaktif iyot verilerek etkisizleştirilmesi ile tiroit bezinin radyoterapi etkisiyle işlevlerini yitirmesi en sık görülen nedenlerden biridir.[1][2]

Otoimmun hipotiroidizm

Guatr

İyot eksikliği görülmeyen bölgelerdeki guatrlı hipotiroidizm olgularının en önemli nedenidir. Büyük bölümü Hashimoto tiroiditin sonucudur. Kandaki anti-TSH reseptör antikorlarının neden olduğu otoimmun bir hastalıktır.[1][2]

İyot eksikliği

Yetersiz iyot alımı sonucu ortaya çıkan olgulardır. Tanısı ve tedavisi en kolay olan hipotiroidi türüdür.[1][2]

İlaçlar

Hipertiroidizm tedavisinde kullanılan ilaçlar (methimazole, propylthiouracil) ile lityum ve tüberküloz tedavisinde kullanılan para-aminosalisilik asit içeren ilaçlar hipotiroidizme neden olabilmektedir.[1][2]

Tiroit metabolizması bozuklukları (konjental biyosentez defekti; dishormonogenetik guatr)

İyot transportu ve işlenmesindeki defektler ender görülen hipotiroidizm nedenleridir.[1][2]

Tiroit hormonu resistansı sendromu

Otosomal dominant yolla aktarılan, tiroit hormon reseptörlerinin etkilendiği kalıtsal bir sendromdur. Kandaki tiroit hormon düzeyinin yetersizliği nedeniyle kan TSH düzeyi yüksektir.[1][2][7]

Tiroit dokusunun yetersizliği

Tiroit bezinin konjenital eksikliği ya da hipoplazisi ender görülen hipotiroidizm nedenleridir. Tiroit transkripsiyon faktörü-2 (TTF-2) mutasyonu olgularında ayrıca yarık damak bulgusu da saptanır.[1][2]

Sekonder hipotiroidizm

Tiroit bezlerinin hormon üretebilmesi için hipofizden salgılanan TSH'nun (thyroid-stimulating hormone) uyarısı gerekir. Hipofiz bezinin yıkımına neden olan patolojilerde TSH eksikliği vardır. Sheehan sendromu[8] ve Simmonds hastalığı[4] (sendromu) yıkımına neden olan en önemli patolojilerdir. Sheehan sendromunda, doğum sırasında görülebilen ağır kanama ve şok hipofiz nekrozuyla sonuçlanır. Simmonds hastalığında ya da sendromunda hipofiz ön lobunun yıkımına neden olan sistemik embolizme bağlı infarkt, enfeksiyon hastalıkları (sifilis, tüberküloz, metastatik abseler, vd), primer ya da metastatik tümörler gibi patolojiler saptanır.[1][2][3][4]

Tersiyer hipotiroidizm

Tiroit bezlerinin hormon üretebilmesi için hipofizden salgılanan TSH'nun (thyroid-stimulating hormone) uyarısı gerekir. TSH ise, hipotalamusta üretilerek hipofize yollanan TRH'nun (thyrotropin-releasing hormone) tetikleyici etkisiyle olur. Santral hipotiroidizm olarak da anılan tersiyer hipotiroidizmde sorun hipotalamusta ya da hipotalamus-hipofiz arasındaki portal kan dolaşımındadır. Her iki durumda da hipotalamusta üretilen ve hipofize gelerek TSH üretimini tetikleyen TRH eksikliği söz konusudur. Hipotalamusun travma, kanserler ya da radyoterapi etkisiyle zarar görmesinin sonucudur.[1][2][3][4]

Hipotiroidizm: Klinik tipler

Kretinizm (cretinism)

Hipotiroidili çocukta eksik dişler (hipodonti) ve biçim bozuklukları

Bebeklerde ve küçük çocuklarda görülen hipotiroidizmdir. Belirgin zeka geriliği vardır. İyot eksikliğinin öneminin bilinmediği çağlarda dağlık bölgelerde sık görülen bir olgu olan kretenizm, iyot desteğinin sağlanmasıyla oldukça azalmıştır. Günümüzde konjenital tiroit metabolizması bozukluklarının sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Gebe annelerdeki iyot eksikliği fetüsü de etkileyebilmektedir.[1][2][3]

Başlıca bulgular iskelet sistemindeki ve santral sinir sistemindeki gelişmelerin etkilenmesi sonucudur; boy kısalığı, zeka geriliği, kaba yüz yapısı, dişlerin gelişmesinde ve sürmesine aksamalar, göbek fıtığı gibi bulgulara sıkça rastlanır.[1][2][3][9] Gebe annede de iyot eksikliği varsa bebekteki zeka geriliği oldukça ileri düzeydedir.[1][2][3]

Miksödem (myxedema)

Büyük çocuklarda ve erişkinlerde saptanan hipotiroidizm türüdür. Klinik bulgular hastaların yaşına göre farklılıklar gösterir. Büyük çocuklardaki bulgular, erişkinlerde saptanan bulguları içermekle birlikte kretinizmi de anımsatan özellikler gösterir. Erişkinlerdeki hipotiroidizm sessizce gelişir. Fiziksel ve mental yavaşlık en tipik iki bulgudur. Erken dönemlerde depresyon yakınmaları vardır. Konuşma ve zeka yavaştır. Uyuşuk, soğuğa duyarlı ve şişmandır. Akciğer vital kapasitesi düşüklüğü kalp işlevlerini de etkiler; dolaşıma atılan kanın azalması nedeniyle deri soluk ve soğuktur. Kabızlık vardır. Terleme azalmıştır. Deri ve mukozalarda biriken bağ dokusu matriksi maddelerinin neden olduğu ödem yüz yapısında kabalaşma, dilde büyüme (makroglossi) ve seste kalınlaşmalara neden olur.[1][2][3]

Tanı

Tanı için kan TSH düzeyi önemlidir. Primer hipotiroidizm olgularında TSH düzeyi yüksektir. Sekonder ve tersiyer olgularda TSH düzeyleri artmaz, düşük bile olabilir. Tiroit hormon (T3, T4) kan düzeyleri tüm hipotiroidi olgularında düşüktür.[1][2][3]

Tedavi

İyot eksikliğine bağlı olgularda iyot desteği oldukça etkilidir. Tiroit hormonunun yeterince üretilemediği hastalara sentetik hormon (levothyroxin) tedavisi denetimli olarak uygulanır.[1][2][3]

Semptomlar

Erken hipotiroidizm genellikle asemptomatiktir ya da belirsiz semptomlarla kendini gösterir.

Erken semptomlar

  • Soğuk intoleransı (soğuğa artmış duyarlılık)
  • Kabızlık
  • Kilo artışı[10][11][12]
  • Bradikardi (düşük kalp hızı - dakikada altmıştan az atım)
  • Halsizlik[13]
  • Azalmış terleme
  • Kas krampları ve eklem ağrısı
  • Kuru, kaşıntılı cilt
  • İnce, kırılgan tırnaklar
  • Depresyon
  • Azalmış kas tonusu (hipotoni)
  • Kadın infertilitesi; her türlü menstrüel siklus sorunları
  • Hiperprolaktinemi ve galaktore
  • Yükselmiş serum kolesterol seviyesi

Geç semptomlar

  • Guatr
  • Yavaş konuşma ve boğuk ses.
  • Kuru kabarık cilt, özellikle yüz bölgesi
  • Anormal menstruel siklus
  • Düşük bazal vücut ısısı
  • Tiroid ilişkili depresyon
  • Kısırlık
  • Ruh hali değişiklikleri
  • Akut yorgunluk sendromu
  • Stres
  • Erkeklerde azalmış libido
  • Çocuklarda dişlerin gelişiminde ve sürmesinde aksamalar[9]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q Kumar V, Abbas AK, Aster JC. Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease. 9th edt., Elsevier Saunders, Philadelphia, 2015
  2. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q Goljan EF. Rapid Review Pathology. 5th edt., Elsevier, Philadelphia, 2019
  3. ^ a b c d e f g h i j De Felice M, Di Lauro R. Thyroid development and its disorders: genetics and molecular mechanisms. Endocrine Reviews, 25: 722-746, 2004
  4. ^ a b c d e Heidelbaugh JJ. Endocrinology Update: Hypopituitarism. FP Essentials, 451:25-30, 2016
  5. ^ Macchia PE, Lapi P, Krude H, et al. PAX8 mutations associated with congenital hypothyroidism caused by thyroid dysgenesis. Nature Genetics, 19: 83-86, 1998
  6. ^ Park SM, Chatterjee VKK. Genetics of congenital hypothyroidism. Journal of Medical Genetics, 42: 379-389, 2005
  7. ^ Paschke R, Ludgate M. The thyrotropin receptor in thyroid diseases. New England Journal of Medicine, 337: 1675-1681, 1997
  8. ^ Kristjansdottir HL, Bodvarsdottir SP, Sigurjonsdottir HA. Sheehan's syndrome in modern times: a nationwide retrospective study in Iceland. European Journal of Endocrinology, 164(3):349-354, 2011
  9. ^ a b Manisalı Y, Çöloğlu AS,  Aygen A. Dişlerin sürme bozuklukları, Dişhekimliği Fakültesi Dergisi (İstanbul), 9: 63-68, 1975
  10. ^ "Hypothyroidism" (PDF). American Association of Clinical Endocrinologists. 8 Nisan 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Şubat 2013. 
  11. ^ Yeum, C; Kim, SW; Kim, NH; Choi, KC; Lee, J (2002). "Increased expression of aquaporin water channels in hypothyroid rat kidney". Pharmacological Research. 46 (1). ss. 85-8. doi:10.1016/S1043-6618(02)00036-1. PMID 12208125. 
  12. ^ "Thyroid and Weight" (PDF). The American Thyroid Association. 10 Nisan 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Haziran 2012. 
  13. ^ Hypothyroidism fact sheet[] CDC medical records on VoxHealth. Retrieved on 2013-01-01

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Hormon</span> İç salgı bezlerinden kana geçen ve organların işlemesini düzenleyen adrenalin, insülin, tiroksin ve benzeri fizyolojik etkisi olan maddelerin genel adı

Hormon,, çok hücreli organizmalarda fizyoloji ve davranışı düzenlemek için karmaşık biyolojik süreçler yoluyla uzak organlara veya dokulara gönderilen sinyal molekül sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Tiroksin</span>

Tiroksin veya T4 ; tiroid bezi tarafından salgılanan, tirozin aminoasitlerinden üretilen, iyot atomları içeren bir hormondur.

<span class="mw-page-title-main">Endokrin sistem</span>

Hayatta kalmak, büyümek ve çoğalmak için, insan dahil çok hücreli bir organizmanın, fizyolojik talepleri ve çevresel zorlukları karşılamak için dokular, organlar ve organ sistemleri arasında etkili bir uyuma sahip olması gerekmektedir. Endokrin sistem, iç ve dış koşullara yanıt vermektedir. Ayrıca kanalsız organ ve dokulardaki salgı hücreleri tarafından üretilen hormonlar aracılığıyla iletişim kurmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Prolaktin</span> Prolaktin (LTH)

Prolaktin, hipofiz bezinin ön lobu tarafından salgılanan iç salgı hormonudur. İnsanlarda PRL geni tarafından kodlanır.

<span class="mw-page-title-main">Tiroit bezi</span> Boyunda bulunan endokrin bez; metabolizmayı etkileyen hormonlar salgılar

Tiroit bezi, tiroit ya da kalkan bezi, boynun ön ve yanlarını saran kelebek şeklinde çok damarlı iç salgı bezi. Her biri ortalama 5 cm uzunluğunda, 3 cm genişliğinde ve 2 cm derinliğinde, sağ ve sol olmak üzere 2 lobu ve bu lobları birleştiren isthmus adı verilen bir parçası bulunur. İnsanların yaklaşık %40'ında isthmustan hyoid kemiğe uzanım gösteren piramidal lob adı verilen bir bölüm de bulunabilir. Normal ağırlığı insanda 20 gr'dır. Paratiroit bezi genellikle tiroidin arkasında mercimek şeklinde 4 tane küçük bezdir.

Sendrom ya da belirgi, birbirleriyle ilişkisiz gibi görünen, ancak bir araya geldiklerinde tek bir olgu olarak kendilerini gösteren bulgular bütünüdür. Sendromlar, kalıtsal olabilir ya da edinsel nedenlerle de oluşabilir. Kalıtsal sendromlar otosomal dominant, otosomal resesif ya da X-kromozomu aracılığıyla aktarılırlar; bir bölümünün nedeni bilinmemektedir. Sendromlar bir hastalık tablosunun gelişmesi içinde bir bulgu olabildiği gibi, bazı hastalıklar bazı sendromların komplikasyonu olarak belirlenirler.

<span class="mw-page-title-main">Hipofiz</span>

Hipofiz bezi veya diğer adıyla Pitüiter bez, bir fasulye tanesi büyüklüğünde yaklaşık 0,5 gram ağırlığında bir endokrin bezdir. Beyin tabanında, hipotalamusun altında bir çıkıntı şeklinde uzanır. Beyni örten dura mater ile çevrilmiştir. Hipofiz hormonu üretip salgılayarak Homeostasiyi düzenler. Bunu bütün iç salgı bezlerini denetleyerek yapar. Bu anlamda hipofiz, endokrin sistem ve sinir sistemi arasındaki en büyük organizasyon ağını kontrol eder. Hipotalamusun salgısı olan RF, kan yoluyla hipofizi uyarır ve hipofizin hedef organının uyarılmasını sağlayan hormonu üretmesini sağlar. Hipofiz bezi ön, orta ve arka lop olmak üzere üç parçalıdır. Ara lob insan embriyosunda görüldüğü halde, ergin insanda körelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Guatr</span> Tiroksin hormonu iyot ile çalışabilen bir hormon olduğundan iyot eksikliğinde aktif şekilde çalışamaz ve hipotalamusa geri bildirim etkisi yapamaz.Bu durumda hipotalamus hipofizi,hipofiz ise tiroit bezini uyarmaya devam eder ve tiroit bezi büyü

Guatr tiroid bezinin normal dışı olarak büyümesi hastalığıdır.

<span class="mw-page-title-main">Folikül-uyarıcı hormon</span>

FSH, Folikül Uyarıcı Hormon ya da Follicle-Stimulating Hormone), Hipotalamusdan salınan GnRH ile hipofiz bezinden salgılanan bir hormondur. Bu hormonun erkekte ve dişide moleküler yapısı benzerdir. Lütein yapıcı hormonla beraber yumurtalığın ve testislerin işlevlerine katkıda bulunur. Dişilerde yumurtalık foliküllerinin olgunlaşmasını, erkeklerde spermatozoonların üretimine ve olgunlaşmasına yarar.

<span class="mw-page-title-main">TSH</span> Omurgalılarda glikoprotein hormon ailesi

Tiroit Uyarıcı Hormon (tirotropin, tirotropik hormon veya kısaltılmış TSH olarak da bilinir), tiroit bezini tiroksin (T4) ve ardından vücuttaki hemen hemen her dokunun metabolizmasını uyaran triiyodotironin (T3) üretmesi için uyaran bir hipofiz hormonudur.

Plummer hastalığı; aşırı işlevli tiroid adenomu, toksik adenom veya toksik multinodüler guatr. Bu hastalık genellikle kadınlarda görülür. Adenom genellikle 40-50 yaş arasında görülür.

Ön hipofiz (adenohipofiz), endokrin sistemin önemli bir organı olan hipofiz bezinin özelleşmiş bir bölümüdür. Arka hipofiz ile birlikte hipofiz bezini oluşturur. Ön hipofiz, stres, büyüme, üreme ve laktasyon da dahil olmak üzere birçok fizyolojik süreci düzenler.

<span class="mw-page-title-main">İyot eksikliği</span>

İyot eksikliği, kalbin hareketlerini, uyarılan sinirlerin verdiği yanıtı, canlının büyüme hızını ve metabolizmayı denetleyen tiroit bezi salgısını doğrudan etkileyen iyot elementinin vücuda yeterli miktarda alınamaması durumudur.

<span class="mw-page-title-main">Endokrin hastalıkları</span>

Endokrin hastalıkları endokrin sisteme ait bozukluklarıdır. Endokrin bozukluklarla ilişkili tıp dalı endokrinoloji olarak bilinir.

Ağız-Yüz-Parmak sendromu , günümüze dek 16 fenotipi belirlenmiş olan bir sendromlar kümesidir. Bilinen fenotiplere yenileri eklenebilir. Ağız-Yüz-Parmak sendromunun OFD arasında en sık ratlanılanı OFP tip I temel bulguları içerir; sıkça rastlanan öteki fenotiplerde, tip I'e eklenen ya da çıkarılan yan bulgular vardır.

Multipl endokrin neoplazi (MEN), endokrin bezlerden kökenli çok sayıda tümörlerinin saptandığı, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendrom kümesidir. Endokrin tümörlerin yanı sıra, endokrin nitelik taşımayan organlardan ve dokulardan kökenli tümörler de görülmektedir; endokrin kökenli olsun ya da olmasın, iyi huylu ya da kötü huylu (kanser) tümör özelliklerini taşırlar.

Aşırı büyüme sendromları , çocuklarda, doğum öncesi (prenatal) dönemde ya da doğumdan sonra (postnatal) dönemde ortaya çıkabilen, bebeklerin/çocukların vücutlarının tümünde ya da bir bölümünde ortaya çıkan irileşmeyle karakterize olgulardır; aşırı büyümelerin görüldüğü sendromlarda, kilo ve boy artışı, çeşitli anomaliler ile zeka geriliği ve tümör riskinin varlığı en sık rastlanan bulgulardır.

Hipogonadizm (hypogonadism), cinsiyet hormonlarının yetersizliğidir. Gonadotropik hormonlar (GnRH) hipotalamusta üretilir ve özel bir kan dolaşım sistemiyle hipofize yönlendirilir. Gonadotropik hormonlar (GnRH), gonadotropin salgılatıcı hormonlardır; hipofizi uyarır ve hipofiz gonadotropinleri üreterek kan dolaşımına boşaltır. Hipofiz ön lobuna ulaşan GnRH, follitropin (FSH) ve lutropin (LH) adı verilen iki gonadotropin hormonun aralıklı olarak kana verilmesini (sekresyonunu) tetikler. Pulsatil sekresyon olarak bilinen bu mekanizmada; her 60-90 dakikada bir, 1 dakika süreyle hipofize gelen GnRH uyarısıyla gonadotropin hormonlar kan dolaşımına verilir. Hipofizden kan dolaşımına dökülen gonadotropin hormonlar, kadınlarda ovaryumlara (yumurtalık), erkeklerde testislere ulaşarak cinsiyet hormonlarının üretimini tetikler; GnRH, kadınlarda yumurtlamayı ve östrojen hormon üretimini düzenleyen folikül uyarıcı hormon (FSH) ve luteinize edici hormon (LH) sentezini tetikler. LH testislerdeki Leydig hücrelerinden testosteron salgılanmasını denetler ve sperm üretimini uyarır. FSH ve LH sekresyonu, yine hipofiz ön lobunda üretilen ve prolactin adı verilen hormon tarafından frenlenir. LH testislerdeki Leydig hücrelerinden testosteron salgılanmasını denetler.

Otoimmün tiroidit veya özbağışıklı tiroidit, vücudun tiroid bezlerini ve onun hormon ürünleri olan T3, T4 ve TSH'yi tehdit olarak algılayarak tiroid hücrelerini hedef alan özel antikorlar üreterek onu yok ettiği kronik bir hastalıktır. Hipotiroidizm veya hipertiroidizm ile ve guatrlı veya guatrsız olarak ortaya çıkabilir.

<span class="mw-page-title-main">De Quervain tiroiditi</span>

De Quervain tiroidi, subakut granülamatöz tiroidit veya dev hücreli tiroidit olarak da bilinir, geçici tiroiditler olarak bilinen bir grup tiroidit hastalıklarının bir üyesidir. De Quervain tiroiditinden her yaştan ve her cinsiyetten insan etkilenebilir.