İçeriğe atla

Hipertermi

Hipertermi
UzmanlıkYoğun bakım Bunu Vikiveri'de düzenleyin
Belirtilerileri seviyelerde terlemede eksiklik, düşük kan basıncı, hızlı kalp atışı ve nefes alıp verme
Komplikasyonbilinç kaybı, organ yetmezliği
NedenleriSıcak çarpması[1]
Risk faktörüSıcak ve/veya nemli ortamlara maruz kalma, fiziksel efor sarf etme, vücudu kapatan kişisel koruyucu ekipman kullanma
Tanıbelirtilere göre ya da 37,7°C'tan yüksek vücut sıcaklığı
Ayırıcı tanıAteş
KorunmaIlımlı bir sıcaklığı korumak, düzenli hidrasyon, düzenli molalar vermek
TedaviHafif: Sıcak ortamlardan uzak durma, su tüketimi, mekanik soğutma, nem alma cihazı kullanımı Şiddetli: intravenöz hidrasyon, buzlu tuzlu su ile gastrik lavaj, hemodiyaliz, buzlu suya daldırma
Ölümyılda yarım milyon

Hipertermi, dış etkenler nedeniyle insan vücut sıcaklığının yükselmesi anlamına gelir. Hipertermi hafif veya şiddetli şekillerde kendini gösterebilir. Genellikle çevresel faktörler sonucu oluşur; direkt olarak güneş ışınlarına maruz kalma, sıcak çarpması ve ortam sıcaklığının yüksek seviyelere ulaşması gibi. Ateş ile karıştırılmamalıdır.

Hipertermik durumları üç ana şekilde ifade edilebilir:

Isı krampları yoğun fiziksel aktivite (egzersiz vb.) sonucunda oluşur. Nedeni yoğun fiziksel aktivite ve bunun tetiklediği yüksek terleme oranı ile kaybedilmiş olan tuzun yerine geri konamamasıdır. Sıcak hâlsizliği ise yoğun sıcağa maruz kalındığında oluşan, baş dönmesi, bulantı ve tansiyon düşmesi gibi belirtiler gösteren durumdur. Hipertermi bir vücudun kendi yaydığından daha fazla ısı ürettiği durumlarda veya kendi yaydığından daha fazla ısı emdiği durumlarda termoregülasyondaki bir kırılma nedeniyle ortaya çıkan yüksek vücut sıcaklığıdır. Termoregülasyon, sıcak kanlı canlılardaki vücut sıcaklığını kontrol eden sistemdir. Hipertermiya, ateşten bu yönden farklıdır.

Hipertermi kelimesi Yunanca yüksek ve ısı kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Hiperterminin tersi ise vücut sıcaklığının normalin altına düşmesi anlamı gelen hipotermidir.

Belirtiler

Hiperterminin en açık belirtileri aşırı terleme ve hızlı nefes alıp-vermedir. Kurumuş cilt ve bayılma ileri seviyelerde görülebilir. Hipertermiyi, semptomlarından biri yüksek vücut sıcaklığı olan ateşten ayıran özelliği hipotalamustaki sıcaklık set noktasında bir değişiklik görülmemesidir. Eğer vücut sıcaklığı yüksek bir bireye ateş düşürücü ilaç verildiğinde sıcaklıkta değişim yoksa hipertermiden şüphelenilebilir.

Tedavi

Altta yatan neden ortadan kaldırılmalıdır. Sıcak bir günde efordan kaynaklanan hafif hipertermi; artırılan su tüketimi ve serin bir yerde dinlenme gibi kişisel bakım önlemleriyle tedavi edilebilir. İlaca maruz kalmaktan kaynaklanan hipertermi, o ilacın kullanımının derhal kesilmesini ve bazen karşı önlem olarak diğer ilaçların kullanılmasını gerektirir.

Ateş düşürücülerin yani antipiretikleri(örneğin, asetaminofen, aspirin, diğer nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar) sıcak çarpması tedavisinde hiçbir rolü yoktur çünkü antipiretikler, pirojenlerin neden olduğu hipotalamik ayar noktasındaki değişikliği kesintiye uğratır; sıcak çarpmasında olduğu gibi aşırı yüklenmiş sağlıklı bir hipotalamus üzerinde çalışması beklenmez. Bu durumda antipiretikler, kanama eğilimlerini artırabileceğinden hepatik, hematolojik ve renal komplikasyon gelişen hastalarda aslında zararlı olabilir.[2]

Vücut sıcaklığı önemli ölçüde yükseldiğinde, ısıyı uzaklaştırmak ve vücudun kendi sıcaklıklarını düzenleme yeteneğini geri kazanmak için mekanik soğutma yöntemleri kullanılır. Ilık veya soğuk su içeren bir küvette oturmak (daldırma yöntemi), nispeten kısa bir süre içinde önemli miktarda ısıyı uzaklaştırabilir. Bir zamanlar, ciltte vazokonstriksiyona neden olduğu ve böylece ısının vücut çekirdeğinden kaçmasını engellediği için çok soğuk suya daldırmanın ters etki yaptığı düşünülüyordu. Bununla birlikte, çeşitli çalışmaların bir İngiliz analizi şunları belirtti: "Bu, deneysel olarak hiçbir zaman kanıtlanmadı. Gerçekten de, normal gönüllülerin kullanıldığı yakın tarihli bir çalışma, en soğuk su kullanıldığında soğutma hızlarının en hızlı olduğunu gösterdi.""[3]

Sıcak çarpması

Vücut sıcaklığının çok yükseldiği, termoregülatör mekanizmaların görevini yapamaması ve pozitif geribesleme yüzünden vücut sıcaklığının gittikçe arttığı durumdur. Yüksek sıcaklık yüzünden hücreler ve böylece de dokular ciddi oranda hasara uğrar; proteinler denatürasyona uğrar. Birçok önemli metabolik reaksiyon sekteye uğrar, enzimler hasar görür. Çoğunlukla kişi bilincini yitirir veya ciddi duyumsal sorunlar yaşar. Acil yardım uygulanmazsa ölüme veya kalıcı bozukluklara yol açabilir.

Kaynakça

  1. ^ Bouchama, Abderrezak; Knochel, James P. (20 Haziran 2002). "Heat Stroke". New England Journal of Medicine. 346 (25): 1978-1988. doi:10.1056/nejmra011089. ISSN 0028-4793. PMID 12075060. 1 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Aralık 2021. 
  2. ^ eMedicine'de Heatstroke~treatment
  3. ^ Smith, J E (2005). "Cooling methods used in the treatment of exertional heat illness". British Journal of Sports Medicine. 39 (8): 503-7; discussion 507. doi:10.1136/bjsm.2004.013466. PMC 1725271 $2. PMID 16046331. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Su</span> H2O formülüne sahip kimyasal bileşik, yaşam kaynağı

Su, Dünya üzerinde bol miktarda bulunan ve tüm canlıların yaşaması için vazgeçilmez olan, kokusuz ve tatsız bir kimyasal bileşiktir. Sıklıkla renksiz olarak tanımlanmasına rağmen kızıl dalga boylarında ışığı hafifçe emmesi nedeniyle mavi bir renge sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Termal kamera</span> Termal kamera, normal şartlar altında göremediğimiz ısı enerjisini görüntüleyebilen kameradır.

Termal kamera, görüntüleme yöntemi olarak gözle görülmeyen IR enerjiyi (ısıyı) esas alan ve görüntünün genel yapısını IR enerjiyi göre oluşmuş renkler ve şekillerin belirlendiği görüntüleme sistemidir. Genelde güvenlik amaçlı da kullanılabilir ama çok çeşitli sektörlerin de kullanımına açıktır. Özellikle ısıya güdümlü füze, gece görüş sistemleri ve benzeri askeri tekniklerin gelişmesi ile önemi artmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Şarbon</span> Bacillus anthracis adlı bakteri nedeniyle oluşan bulaşıcı bir hastalık

Şarbon, antraks veya anthrax; Bacillus anthracis adlı bakteri nedeniyle oluşan zoonotik karakterde bulaşıcı bir hastalık.

<span class="mw-page-title-main">Carnot çevrimi</span>

Carnot çevrimi, Sadi Carnot tarafından 1820'lerde ortaya konmuş özel bir termodinamik çevrimdir ve Benoît Paul Émile Clapeyron tarafından 1830 ve 1840'lı yıllarda geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Stirling motoru</span>

Stirling motoru, sıcak hava motoru olarak da bilinir. Dıştan yanmalı motorlu bir ısı makinesi tipidir. Isı değişimi prosesi, ısının mekanik harekete dönüşümünün ideal verime yakın olmasına izin verir.

<span class="mw-page-title-main">Klima</span>

Klima, elektrikli klima veya pasif soğutma ve havalandırmalı soğutma dâhil olmak üzere çeşitli diğer yöntemlerin kullanımıyla daha konforlu bir iç ortam elde etmek için kapalı bir alandaki havanın ısı ve nem kontrol edilmesi işlemidir. Klima, "ısıtma, havalandırma ve klima" (HVAC) sağlayan sistem ve teknikler ailesinin bir üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Buzdolabı</span>

Buzdolabı; yaygın olarak buhar sıkıştırma çevrimine göre çalışan, gıdaların soğuk tutularak uzun zaman muhafaza edilmesini sağlayan soğutma makinesidir. Bu bağlamda absorpsiyonlu soğutma ve ayrıca Peltier soğutma sistemleri ile çalışan buzdolapları da mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Isı pompası</span> Isıyı bir alandan diğerine aktaran sistem

Gerçekte bir soğutma çevrimi olan ısı pompası çevriminin temel prensibini Nicolas Léonard Sadi Carnot 1824 yılında ortaya atmıştır. 26 yıl sonra 1850 yılında Lord Kelvin'in, soğutma cihazlarının ısıtma maksadı ile kullanılabileceğini ileri sürmesiyle ısı pompası uygulamaya girdi. II. Dünya Savaşı'ndan önce ısı pompasının geliştirilmesi ve kullanılır hâle getirilmesi için birçok mühendis ve bilim insanı bu alanda araştırmalar ve çalışmalar yaptı. Savaş yıllarında endüstri, imkânlarını daha acil problemlere yönelttiği için ara verilen bu çalışmalara savaştan sonra tekrar başlandı.

Isıtma sistemleri, kullanım mekanlarının istenen sıcaklıkta tutulabilmesi için iç ortamdan dış ortama olan ısı kaybının karşılanması prensibi ile çalışan sistemlerdir. Merkezi ve lokal (bölgesel) olarak iki ana başlıkta toplanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Soğutma kulesi</span> Su kulesi

Soğutma kuleleri, çeşitli amaç ve büyüklükteki endüstriyel tesislere soğutma suyu sağlamak için tasarlanmış yapılardır. Değişik ölçülerde olabilir; 100 metre çapına ve 120 metre yüksekliğe erişen kuleler mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Sıcak daldırma galvanizleme</span> demir veya çeliğin erimiş çinko ile kaplanması işlemi

Galvaniz, 450-455 derecedeki erimiş çinkonun içine daldırılan çeliğin kaplanmasına denir. Çinko, demirle kuvvetli bağlar yaparak üçlü bir faz tabakası meydana getirir.

<span class="mw-page-title-main">Ter</span> Sudorifer bezlerinden salgılanan sıvı

Ter, su ve çözünmüş katılardan (başlıca kloritler) oluşan ve memelilerin derilerindeki ter bezlerinden salgılanan sıvı. Ter salgılama sürecine terleme denir. Ter, 2-metilfenol (o-kresol) ve 4-metilfenol (p-kresol) ve hatta eser miktarda da olsa üre, amonyak, ürik asit, bikarbonat, potasyum gibi koku verici maddeler veya kimyasallar içerir.

<span class="mw-page-title-main">Ateş (tıp)</span> vücut sıcaklığının yükselmesi ile karakterize olan yaygın tıbbi belirti

Ateş veya pireksi insanlarda, organizmanın enfeksiyona karşı savunma mekanizmasının bir belirtisidir ve vücut sıcaklığının hipotalamustaki sıcaklık set noktasının artması nedeniyle normal aralığı aşmasıyla ortaya çıkar. Normal sıcaklık için üzerinde mutabık kalınmış tek bir üst sınır yoktur: Kaynaklar insanlarda 37,2 ve 38,3 °C aralığında değerler kullanmaktadır. Set noktasındaki artış, artan kas kasılmalarını tetikler ve soğuk veya üşüme hissine neden olur. Bu durum, daha fazla ısı üretimine ve ısıyı koruma çabalarına yol açar. Set noktası sıcaklığı normale döndüğünde, kişi sıcak hisseder, kızarır ve terleme başlayabilir. Nadir olarak, ateş ateşli nöbeti tetikleyebilir, bu durum özellikle küçük çocuklarda daha yaygındır. Ateşler genellikle 41 ila 42 °C aralığını geçmez.

Bazal metabolizma; Canlının tam dinlenme sırasında kas hareketi yapmadan, vücuttaki canlılık olaylarının sürmesi için gereken enerjiyi sağlayan metabolizmaya bazal metabolizma denir. Yemekten 12 saat sonra tam dinlenme anında vücudun sadece yaşamaya yetecek fonksiyonlarını sürdürecek kadar ihtiyacı olan enerji seviyesidir. Bazal metabolizma hızı kullanılan oksijen miktarı ve oluşan kalori ölçülerek bulunabilir. Bazal metabolizma canlının yaşına, vücut ağırlığına, cinsiyetine ve çevre faktörlerine göre değişir.

<span class="mw-page-title-main">Hipotermi</span> 35 °C altı insan merkezî vücut sıcaklığı

Hipotermi, insanlarda merkezî vücut sıcaklığının 35 °C'den aşağı düşmesine denir. Sanılanın aksine hipotermiya bir hastalık değildir. Genellikle yağmur, rüzgâr, kar veyâ soğuk suya maruz kalma gibi faktörler tarafından tetiklenir. Belirtiler sıcaklığa bağlıdır. Hafif hipotermiyada şiddetli titreme görülürken sıcaklığın daha fazla düşmesi ile orta derecede hipotermiyada titreme durur ve zihinsel karışıklık artar. Şiddetli hipotermiya başlangıcında paradoksal soyunma yaşanabilir, hipotermik kişi bilincini kaybeder ve kalp durması riski artar.

<span class="mw-page-title-main">Termoelektrik etki</span>

Termoelektrik etki, ısının doğrudan elektrik enerjisine veya tam tersine dönüşümüdür. Bir termoelektrik cihazın her bir tarafında bir sıcaklık farklı olduğunda gerilim meydana gelir. Tam tersine, bir cihaza gerilim uygulandığında, sıcaklık farkı oluşur. Atomik boyutta uygulanan sıcaklık gradyanı, malzemedeki yüklerinin sıcak taraftan soğuk tarafa yayılmasına neden olur.

Sıcak çarpması, aynı zamanda güneş çarpması olarak da bilinen bu tıbbi durum çevresel koşullar nedeniyle ısıya maruz kalınması ve termoregülasyon eksikliği nedeniyle vücut sıcaklığının 40,6 °C'nin üzerine çıktığı hipertermi olarak tanımlanan ciddi bir ısıya bağlı hastalıktır. Vücut sıcaklığının homeostaz noktasından fizyolojik nedenlerle yükselmesi olan ateşten farklıdır. Önleyici tedbirler çok miktarda soğuk sıvı almak ve parketmiş araçların içi gibi kısa sürede aşırı ısınabilen ve havalandırılmayan ortamlardan yani aşırı sıcak ve nemden uzak durmaktır. Tedavisi, fiziksel olarak vücudun sıcaklığının düşürülmesini gerektirir.

İnsanın normal vücut sıcaklığı genellikle iki yöntem ile ölçülür. Birinci yöntem olan oral yol ile ölçüldüğünde 36.8±0.4 derecedir. İkinci yöntem olan içsel bölgeler anal, vajinal yolla ölçüldüğünde ise 37.0 derece olarak çıkmaktadır. Ancak günümüzde ilerleyen teknoloji ile birlikte alından veya termal kameralar ile daha hızlı ve hijyenik olarak ölçülmektedir. Bu ölçümler esnasında kişinin yaşı, cinsiyeti, sağlık durumu, üreme yetisi, ölçüm yapılan yerin bölgesi,günün hangi saatinde yaptığı,kişinin ayık veya baygın olma durumu, kişinin aktivite durumu (hareketlilik) ve duygusal durumu vücut sıcaklığının değişmesine sebebiyet olmaktadır. Rektal ya da vajinal ölçümler vücudun içinden geldiği için oral yolla yapılan ölçümlere göre daha sıcaktır, hatta oral yol ile yapılan sıcaklık ölçümleri de deri üstünden yapılan ölçümlerden de daha yüksek çıkmaktadır. Ayrıca koltuk altı ve kulaktan yapılan ölçümlerde farklı sıcaklıkları da göstermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Radyatör (motor soğutma)</span>

Radyatörler, içten yanmalı motorları soğutmak için, özellikle otomobiller olmak üzere aynı zamanda piston- motorlu uçak, demiryolu lokomotifleri, motosikletler, sabit üretim tesisi veya bu tür bir motorun benzer herhangi bir kullanımı için kullanılan ısı eşanjörleridir.

<span class="mw-page-title-main">Waon terapisi</span>

Waon terapisi, ısı terapisinin bir türü olarak, Japonya'da geliştirilen ve özellikle kardiyovasküler, pulmoner ve nörolojik hastalıkların yönetimi ile ilişkilendirilen bir tedavi yöntemidir. "Waon", Japoncada "huzur içinde ısınma" anlamına gelir ve bu terapinin temel amacı, hastaların vücut sıcaklığını güvenli bir şekilde artırarak sağlıklarını iyileştirmektir. Waon terapisi genellikle düşük ısıda, yaklaşık 60 °C'lik bir ortamda uygulanan, kişinin tüm vücudunu saran bir sauna tedavisidir. Bu tedavi süreci, geleneksel saunalara benzer, ancak daha düşük sıcaklık ve daha uzun sürelerle uygulanır, bu da daha fazla rahatlama ve iyileşme süreci sağlar.