Hunlar, MS 4-6. yüzyıllar arasında Orta Asya, Kafkaslar ve Doğu Avrupa'da yaşayan göçebe bir halktır. İlk olarak Volga'nın doğusunda, o zamanlar İskitya'nın bir parçası olan bir bölgede yaşadıkları tahmin edilmektedir. MS 370 yılına gelindiğinde Hunlar Volga bölgesine varmış ve 430 yılına gelindiğinde ise Avrupa'da kısa ömürlü de olsa geniş bir hakimiyet kurmuşlardır. Gotları ve Roma sınırları dışında yaşayan diğer birçok Cermen halkını fethetmiş ve diğerlerinin Roma topraklarına kaçmasına neden olmuştu. Hunlar, özellikle Attila döneminde Doğu Roma İmparatorluğu'na sık ve yıkıcı baskınlar yaptılar. 451'de Hunlar, Batı Roma eyaleti Galya'yı işgal ettiler ve burada Katalonya Tarlaları Savaşı'nda Romalılar ve Vizigotlardan oluşan birleşik bir orduyla savaştılar ve 452'de İtalya'yı işgal ettiler. 453'te Attila'nın ölümünden sonra Hunlar Roma için büyük bir tehdit olmaktan çıkmış ve Nedao Savaşı'ndan sonra imparatorluklarının çoğunu kaybetmişlerdir (454?). Hun isminin varyantları Kafkasya'da 8. yüzyılın başlarına kadar kaydedilmiştir.
ASALA veya tam adı ile Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu, 1975 ve 1994 yılları arasında, Türkiye dahil 16 farklı ülkede Türk ve diğer sivil, mülki ve diplomatik hedeflere karşı bombalı ve silahlı eylemlerde bulunmuş solcu ve aşırı milliyetçi silahlı örgüttür.
Urduca, Hindustani dilinin Pakistan'da kullanılan standart biçimine verilen isim. Pakistan'ın iki resmî dilinden biridir. Hindistan'ın bazı bölgelerinde de resmî dilidir. Hintçe ve Urdu Hindustani adlı dilin iki ayrı standart biçimi olarak kabul edilmekle beraber Urduca özellikle Pakistan ve Hindistan'ın kuzeyinde Müslümanların daha yoğun olduğu yerlerde konuşulmakta ve Hintçeye kıyasla daha fazla Farsça aktarma sözcük içermektedir.
Durga Hinduizm'de bir Devi, ulu tanrıça, formudur. Bir aslanı süren ve birçok kolunda öldürücü silahlar taşıyan, yüzünde bunların tam tersi barışcı ve güven verici bir ifade taşıyan, elleri mudra şeklinde bir kadın olarak tasvir edilir. Tanrıçanın bu formu dişil ve yaratıcı enerjinin (Şakti) tecessümü yani cismanileşmesi, vücut bulmasıdır.
Doğrusal cebir ya da lineer cebir; matematiğin, vektörler (yöney), vektör uzayları, doğrusal dönüşümler, doğrusal denklem takımları ve matrisleri (dizey) inceleyen alanıdır. Vektör uzayları, modern matematiğin merkezinde yer alan bir konudur. Bundan dolayı doğrusal cebir hem soyut cebirde hem de fonksiyonel analizde sıkça kullanılır. Doğrusal cebir, analitik geometri ile de alakalı olup sosyal bilimlerde ve fen bilimlerinde yaygın bir uygulama alanına sahiptir.
Brahmanizm, M.Ö. 2000 öncesi Brahmanların kurduğu bir din.
Makedonlar, Balkan Yarımadası'nda çoğunlukla Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nde yaşayan bir Güney Slav etnik grubudur. Güney Slav dili olan Makedoncayı konuşurlar. Makedon etnik unsurunun yaklaşık üçte ikisi Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nde yaşar. Ancak diğer ülkelerde bir dizi topluluklar da vardır.
4 Ay, 3 Hafta, 2 Gün, 2007 Romanya yapımı Cristian Mungiu filmidir. 2007 Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ile FIPRESCI ödülünü kazandı.
Aryan, antik Hint-Avrupa dil ailesine bağlı Hint-İran dilleri konuşmuş halkların kendilerini tanımlamak ve bölgedeki diğer halklardan ayırt etmek için kullanmış oldukları bir terimdir. Vedik döneminde Hindistan’ın Āryāvarta olarak adlandırılan bölgesine yerleşmiş, Hint-Aryan dilleri koluna dahil diller konuşan Hint-Aryan etnik grubu ve bu bölgeyi tanımlamak için günümüzde kullanılan bir ifadedir. Bu topluluklar yüzyıllarca bölge toplumları üzerinde aristokratik bir sınıf olarak hüküm sürmüşlerdir. Etnik olarak yakın topluluklardan olan Antik İran halkları, Avesta’da kendilerini tanımlamak için bu etnik tanımı kullandılar. Günümüzde İran adının Aryan sözcüğünden türediği ileri sürülür.
Hindular, kendilerini kültürel, etnik veya dini olarak Hinduizm'in yönlerine bağlı gören kişilerdir. Tarihsel olarak, terim aynı zamanda Hindistan alt kıtasında yaşayan insanlar için coğrafi, kültürel ve daha sonra dini bir tanımlayıcı olarak kullanılmıştır.
Hindu tapınağı veya mandir, Hinduizm'in düşüncelerini ve inançlarını ifade etmek için sembolizmi kullanarak insanları ve tanrıları bir araya getirmek üzere tasarlanmış bir yapıdır. Bir Hindu tapınağının sembolizmi ve yapısı Vedik geleneklerine dayanmaktadır. Bir tapınak, Hindu kozmosunun tüm unsurlarını, yani iyiyi, kötülüğü ve insanı sunmanın yanı sıra, Hindu'nun döngüsel zaman duygusu ve yaşam özü unsurlarını sembolik olarak dharma, kama, artha, mokşa ve karma yasasını sunarak bütünleştirir.
Holi, popüler bir antik Hindu bahar festivali. Festival, iyiliğin kötülüğe karşı zaferini, sevgiyi ve bağışlayıcılığı temsil eder. Hindistan'da ortaya çıkmış festival ağırlıklı olarak bu bölgede kutlanır ancak aynı zamanda Hint yarımadası diasporası aracılığıyla Asya'nın ve Batı dünyasının diğer bölgelerine de yayılmıştır.
Tavan göbeği düğümü, dönerek açılan göbeği ve dört köşe çevresi ile enden üç, boydan üç, yani dokuz bölmeli çin mabet ve saray tavanlarının ortasındaki dairevi kubbe süslemelerinden esinlenmiş, bir dizi yassı düğümü birbirine örerek elde edilmiş bir süsleme düğümüdür.
İlahi varlık, ilahi ya da kutsal kabul edilen doğaüstü varlıklardır. Dinler, taptıkları tanrı sayısına göre sınıflandırılabilir. Politeist dinler birden çok ilahi varlığı kabul ederken, monoteist dinler yalnızca bir tane ilahi varlığı kabul eder. Henoteist dinler, diğer tanrıları inkâr etmeden yalnızca bir ilahi varlığı kabul eder ve diğer inançları aynı ilahi ilkenin farklı yönleri olarak görür. Nonteist dinler, herhangi bir yaratıcıyı reddeder ancak bir panteonu kabul edebilir.
İşvara Hinduizmde Mutlak Varlık, Mutlak Benlik; Yüce Tanrı'dır. Hindu felsefesinde İşvara; Yüce Benlik, Hükümdar, Rab, kral, kraliçe veya koca anlamına gelebilir. Orta Çağ Hindu metinlerinde, Hinduizm ekolüne bağlı olarak İşvara; Tanrı, Yüce Varlık, kişisel Tanrı veya özel Benlik anlamına gelir.
Kapila, aynı zamanda Cakradhanus olarak da anılır, Hindu geleneğinde bir bilgedir. Bhagavata Purana'ya göre bilge Kardama ile Svayambhuva Manu'nun kızı Devahuti'nin oğludur. Kardama'nın çok bilgili dokuz kızı vardı. Kızları büyük bilgelerle evliydi. Kapila en çok Hindu felsefesinin Samkhya okulunun kurucusu olarak bilinir. Samkhya sayesinde ünlenen Kapila, MÖ 6. yüzyılda veya MÖ 7. yüzyılda yaşadığı tahmin edilen bir Vedik bilge olarak kabul edilir.^Evi Mithila'daydı. Buda ve Budizm üzerindeki etkisi uzun zamandır bilimsel çalışmaların konusu olmuştur.
Çaitanya Mahaprabhu öğrencileri ve çeşitli kutsal metinler tarafından Radha ve Krişna'nın ortak avatarı olarak kabul edilen bir 15. yüzyıl Vaişnava azizi.
Brihaspati, bir Hindu tanrısıdır. Brihaspati, Hinduizmin antik Vedik yazıtlarında ateşle ilişkilendirilen bir tanrıdır ve bu kelime aynı zamanda devalara ve devilere danışmanlık yapan bir tanrıya da karşılık gelir. Vedalardan sonra gelen bazı metinlerde, bu sözcük Güneş Sistemi'nin en büyük gezegeni olan Jüpiter'i ifade eder ve Brihaspati bu gezegenle bir Navagraha olarak ilişkilendirilir.
Şani veya Şanaişçara, Hinduizm'de Satürn gezegeninin ilahi kişileştirilmesidir, ve Hindu astrolojisindeki dokuz gök cismi (Navagraha) arasında yer alır. Şani'nin, Puranalar'da ikonografisi, koyu tenli, kılıç veya danda (asa) taşıyan ve bir bufalo veya bazen bir karga üzerinde oturan bir figürden oluşan erkek bir Hindu tanrısıdır. Şani, karma, adalet ve intikam tanrısıdır ve kişinin düşüncelerine, konuşmalarına ve eylemlerine bağlı olarak sonuçlara yol açar. Şani, uzun ömürlülüğün, sefaletin, üzüntünün, yaşlılığın, disiplinin, kısıtlamanın, sorumluluğun, gecikmelerin, hırsın, liderliğin, otoritenin, alçakgönüllülüğün, dürüstlüğün ve deneyimden doğan bilgeliğin kontrolcüsüdür. Aynı zamanda manevi çileciliği, kefareti, disiplini ve vicdanlı çalışmayı da ifade eder. Şani iki eşle ilişkilendirilir. Bunlar, değerli taş safirin kişileştirilmiş hali olan Neela ve bir gandharva prensesi olan Manda'dır.
Matsya Purana, Hinduizmdeki Sanskrit edebiyatının Puranik türündeki on sekiz büyük Puranasından (Mahapurana) biridir. Puranalar arasında en eski ve en iyi korunmuş olanlardandır. Vişnu'nun yarı insan yarı balık avatarının ardından isimlendirilmiş olan metinler, Vaişnavizm mezhebinin görüşlerini savunur. Metinler, 19. yüzyıl Sanskrit bilgini Horace Hayman Wilson tarafından "bir Şaivizm çalışması olsa da, yalnızca bundan ibaret değildir" şeklinde tanımlanmıştır. Metinler aynı zamanda çeşitli Hindu tanrı ve tanrıçalarını övmektedir.