Ekoloji ya da doğa bilimi, canlıların hem kendi aralarında hem de fiziksel çevreleri ile olan ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Ekoloji canlıları birey, popülasyon, komünite, ekosistem ve biyosfer düzeylerinde inceler. Ekoloji çok yakından ilişkili olduğu biyocoğrafya, evrimsel biyoloji, genetik, etoloji ve doğa tarihi dallarıyla örtüşür. Ekoloji, biyoloji biliminin bir dalıdır.
Bakteri (İngilizce telaffuz: [bækˈtɪəriə] ( dinle); tekil isim: bacterium), tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu, kimi virgül şeklinde olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardır. Tipik olarak bir gram toprakta bulunan bakteri hücrelerinin sayısı 40 milyon, bir mililitre tatlı suda ise bir milyondur; toplu olarak dünyada beş nonilyon (5×1030) bakteri bulunmaktadır, bunlar dünyadaki biyokütlenin çoğunu oluşturur. Bakteriler gıdaların geri dönüşümü için hayati bir öneme sahiptirler ve gıda döngülerindeki çoğu önemli adım, atmosferden azot fiksasyonu gibi, bakterilere bağlıdır. Ancak bu bakterilerin çoğu henüz tanımlanmamıştır ve bakteri şubelerinin sadece yaklaşık yarısı laboratuvarda kültürlenebilen türlere sahiptir. Bakterilerin araştırıldığı bilim bakteriyolojidir, bu, mikrobiyolojinin bir dalıdır.
Yarasalar, ön ayakları kanat olarak uyarlanmış ve doğal olarak gerçekten uçabilen Chiroptera takımında sınıflandırılan memelilerdir. Yarasalar, üzerleri zar ve patagium ile kaplı çok uzun ve yayılmış parmaklarıyla kuşlardan daha kolay manevra yaparak uçabilirler. En küçük yaşayan memeli olduğu da iddia edilen yabanarısı yarasası 29 ila 34 mm. boyunda, 15 cm. kanat açıklığına sahip ve 2 ila 2,6 gram ağırlığındadır. En büyük yarasalar da "uçan tilki" adı verilen Pteropus cinsi yarasalardır. Acerodon jubatus türü 1,6 kg ağırlığındadır ve kanat açıklığı 1,7 m'yi bulur.
Mitokondri, hücre organellerinden biridir. Yunanca mitos (iplik) ve khondrion (tane) sözcüklerinden türetilmiştir. Boyları 0,2-5 mikron arasında değişir. Şekilleri ise ovalden çubuğa kadar değişkenlik göstermektedir. Bazı hücreler tek bir büyük mitokondri içerebilse de mitokondriler hücrelerde çoğunlukla fazla sayılardadır. Sayıları hücrenin enerji ihtiyacına göre değişir. Özellikle kas ve sinir hücreleri gibi enerji ihtiyacı fazla olan hücrelerde çok sayıda mitokondri bulunur. Bir karaciğer hücresinde sayıları 2500 civarına ulaşabilir.
- Bölünüp çoğalma özelliğine sahiptirler.
- Solunum sırasında monomer organik besinler, inorganik besinlere dönüşürler.
- Görevi: Oksijenli solunum ile ATP sentezini gerçekleştirmek
- Mitokondriler, oksijenli solunum yapan ökaryotik hücrelerde bulunur. Prokaryotik hücrelerde ve memelilerin alyuvarlarında bulunmaz.
- Mitokondri hücrede enerji üreten organeldir.
- Mitokondrilerin büyüklük ve şekilleri bakterilerinkiyle benzerlik gösterir.
- Kendilerine ait ribozom, DNA ve RNA ları vardır. Mitokondriyal DNA bakterilerde olduğu gibi daireseldir ve 16,569 baz çiftinden oluşur. Mitokondri ribozomları yaklaşık olarak bakteri ribozomlarının büyüklüğündedir. Tüm bunlar Endosimbiyoz Kuramını desteklemektedir. Endosimbiyoz Kuramına göre mitokondri bir aerob prokaryotun ökaryotik hücre içine girerek simbiyotik olarak yaşayamaya başlaması sonucu gelişmiş bir organeldir.
- Mitokondriler kloroplastlar gibi çift zara sahip organellerdir.
Ökaryotlar, hücrelerinde bir çekirdek ve –genellikle– organeller içeren bir canlılar grubu olup, bilimsel sınıflandırmada arkeler ve bakterilerle beraber tüm canlıları kapsayan üç ana gruptan biridir.
Kimya'da, hidrojen bağı öncelikle daha elektronegatif bir "verici" atom veya gruba (Dn) kovalent bağla bağlanan bir hidrojen (H) atomu ile ve yalnız bir çift elektron taşıyan başka bir elektronegatif atom arasındaki elektrostatik çekim kuvvetidir.
Bacillus subtilis, Gram pozitif, Katalaz-pozitif, spor oluşturan bir bakteridir. Bugüne kadar zorunlu aerob olarak bilinmesine rağmen, fakültatif anaerob olabildiği de gösterilmiştir. Üreme sıcaklığı 20-30 °C'dir. Vejetatif şekilleri yüksek ısıya dayanıksız olsa da, sporları bazen kaynama derecelerinde birkaç saat dayanabilirler. B. subtilis üzerinde en fazla çalışma yapılmış Gram-pozitif bakteri türü olarak bilinir ve bakteriyel kromozom replikasyonu ve hücre farklılaşması için bir model organizmadır. En fazla enzim üreten bakterilerden biridir ve biyoteknoloji firmaları tarafından endüstriyel ölçekte kullanılmaktadır. Panoftalmi ve iridosiklit gibi göz enfeksiyonlarına neden olur.
- Bulaşma kaynağı: Toz, toprak, su gibi temel alanlarda yerleştiklerinden besin maddelerine kolaylıkla bulaşırlar.
- Ekmeğin iç kısmı pişerken 100 °C derece olur. Bu sıcaklıkta ölmezse bu bakteri, ekmekteki karbonhidratı kullanarak ekmeğin içinde lifli bir yapı oluştururlar.
- Özellikle sütte çoğaldıkları zaman kazeini parçalayarak zehirli maddeler açığa çıkarırlar. Diğer besin maddelerinde üredikleri zaman toksin oluştururlar.
- Kuluçka süresi: 2-18 saat.
- Sürfaktin sentezini yapar.
- En yüksek K2 vitamini içeren gıda olan Japonya'nın batı bölgelerinin yöresel yiyeceği natto, bu bakteri türünün bir varyantı ile mayalanmış soya fasulyesi daneleridir.
Tek toynaklılar ya da tek parmaklılar, memeliler (Mammalia) sınıfından otobur hayvanları barındıran bir takımdır. Ayaklarında genelde tek sayıda toynağı bulunan bu takımdaki hayvanlar büyük ve çok büyük hayvanlar olarak nitelenebilir. Çift toynaklılar takımının geviş getiren hayvanlarının aksine tek toynaklılar bitki selülozunu midede değil bağırsaklarda sindirir. Atgiller, gergedanlar ve tapirler mevcut tek toynaklılardır.
Homo floresiensis ya da Flores insanı Pleyistosen'de Flores Adası'nda yaşamış bir arkaik insan türüdür. Bu türe ait ilk fosillerin 2003 yılında keşfedilmesi ve çok az olması nedeniyle bu insanlar hakkındaki bilgiler oldukça azdır. İlk aşamada bu insanların kretenizm hastalığına sahip olan bir Homo sapiens alt türü olduğu düşünülse de Homo erectus'un küçülmüş bir versiyonu olduğu da ortaya atılmıştır. Yeni incelemeler ışığında Homo floresiensis fosillerinin, Homo sapiens'lere ait olmadığı kesinleşmiştir.
Tek çenekliler (Liliopsida), monokotiller, çoğunlukla tek yıllık, palmiyeler haricindeki otsu bitkileri kapsayan çiçekli bitkiler sınıfıdır.
Nükleoit veya nükleoid, prokaryotların genetik materyalinin bulunduğu, düzenli bir biçime sahip olmayan, hücre içi bölgeleridir.
Mitokondriyal DNA (mtDNA), mitokondri organelinin sitoplazmaya benzer bir sıvı ile dolu olan matriks adı verilen bir kompartımanında bulunan, çift zincirden oluşmuş halkasal yapılı bir nükleik asittir. Her hücrede bir çift Kromozomal DNA bulunurken, mtDNA hücre başına 100-10.000 kopyaya sahip olabilir. Mitokondriyal DNA maternal kalıtım gösterir, bir başka deyişle anneden çocuklara aktarılır.
Bir mikroorganizma veya mikrop mikroskobik bir organizmadır. Mikroorganizmaları inceleyen, Anton van Leeuwenhoek'un kendi tasarımı olan bir mikroskop kullanarak 1675'te mikroorganizmaları keşfetmesi ile başlayan bilim dalına mikrobiyoloji denir.
Erken Kretase veya Alt Kretase, Kretase'nin iki ana bölümünden daha erken/altta olanıdır. Genellikle 145 milyon yıl öncesinden 100,5 milyon yıl öncesine kadar uzandığı kabul edilir.
Orbiton, holonlar ve spinonlar ile birlikte, katıların içindeki elektronların spin-yük ayrımı sırasında bölünerek oluşturduğu ve mutlak sıfıra yakın sıcaklıklarda hapsedilen sanki parçacıktır. Elektron, teorik olarak her zaman bu üç sanki parçacığın bir bağlı durumu olarak kabul edilmektedir. Bunlardan orbitron, elektronun yörüngesel konumunu taşımaktadır. Belli şartlar altında ise hapis durumlarından kurtularak bağımsız parçacıklar olarak davranabilmektedirler.
Candidatus Carsonella ruddii, karakterize edilmiş herhangi bir bakterinin en küçük genomlarından biri olan zorunlu bir endosimbiyöz Gamma Proteobacterium.
Sir Gregory Paul Winter Nobel Ödülü sahibi, İngiliz biyokimyagerdir. En bilinen çalışması monoklonal antikorların tedavide kullanımı üzerinedir.
Güneş kütlesine (M☉) göre keşfedilen en büyük yıldızların listesidir.
Archaeplastida, kırmızı algler (Rhodophyta), yeşil algler ve kara bitkilerini ve glokofitler gibi bazı küçük grupları içeren önemli bir ökaryot grubudur. Archaeplastida'nın tüm soyları, fotosentetik olmayan ökaryotrofik bir kamçılı olan Rhodophyta'nın kardeş taksonu Rhodelphidia dışında fotoototrofiktir. Archaeplastida üyeleri, iki zarla çevrili kloroplastlara sahiptir, bu özellikleri bu canlıların bir siyanobakteri ile beslenerek endosimbiyoz olayı yoluyla doğrudan elde edildiğini düşündürür. Amoeboid Paulinella chromatophora'nın yanı sıra kloroplastlara sahip diğer tüm gruplar, ikincil olarak kırmızı veya yeşil alglerden elde edildiklerini düşündüren üç veya dört zarla çevrili kloroplastlara sahiptir. Kırmızı ve yeşil alglerin aksine, glokofitler hiçbir zaman ikincil endosimbiyoz olaylarına dahil olmamıştır.
Ichthyolestes, Erken Eosen döneminde Kuzey Pakistan'da yaşamış arkaik balina cinsi. Cins, tek ve tip türü Ichtyolestes pinfoldi ile bilinir. Ichthyolestes, Pakicetidae familyasının diğer üyelerinden daha küçüktü.