
Karadeniz Bölgesi, ismini Karadeniz'den alan, Sakarya Ovası'nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar uzanan Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Gürcistan, Doğu Anadolu Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi, Marmara Bölgesi ve adını aldığı deniz ile komşudur. Türkiye'deki bölgeler arasında büyüklük bakımından üçüncü sırada yer almaktadır, ayrıca doğu batı genişliği ve yerel saat farkı en fazla olan bölgedir. Karadeniz Bölgesi'nin en büyük ve gelişmiş şehirleri sırasıyla 1.371.274 nüfusuyla Samsun, ardından Trabzon ve Ordu'dur.

Demirci, Türkiye'nin Batı Anadolu kısmında yer alan Manisa ilinin ilçelerinden biridir.

Karagöl-Sahara Millî Parkı, Türkiye'deki millî park alanlarından birisidir. Artvin'in Şavşat ilçesi sınırları içerisinde yer alan park, Karagöl ve Sahara Yaylası olmak üzere iki ayrı sahadan oluşur. Meşeli Peribacaları bu parkın sınırları içinde yer alır.

Akdeniz iklimi, yaz sıcaklığı güneşışınlarının düşme açısına, kuraklık ise alçalıcı hava hareketlerine bağlıdır. En sıcak ay ortalaması 26-28 °C, en soğuk ay ortalaması 8-10 °C dir. Yıllık sıcaklık ortalaması 18 °C dir. Kar yağışı ve don olayı çok ender görülür. En fazla yağış kışın, en az yağış yazın düşer. Kışın görülen yağışlar cephesel kökenlidir. Cephesel yağışlar en fazla bu iklimde görülür.

Erozyon, diğer adıyla aşınım, yer kabuğunun üzerindeki toprakların, başta akarsular olmak üzere türlü dış etkenlerle aşındırılıp, yerinden koparılması, bir yerden başka bir yere taşınması ve biriktirilmesi olayına denir.

Türkiye'nin coğrafi bölgeleri, 6 Haziran-21 Haziran 1941 tarihleri arasında Ankara'da toplanan Birinci Coğrafya Kongresi tarafından belirlenmiştir. Kongre ilk, orta ve lise müfredat programları ile okul kitapları, coğrafya terimleri ve coğrafi isimlerin yazılması, Türkiye Coğrafyası'nın ana hatları ve yerlerin adlandırılması üzerinde çalışmalar yapmak amacıyla toplanmıştı. Bu çalışmanın sonucunda Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrilmiş olması, dağların Anadolu'nun iç kesimlerini kıyılardan ayırması, iklim, ulaşım ve bitki örtüsü gibi kriterler dikkate alınarak Türkiye'nin coğrafi bölgeleri belirlenmiştir. İdari sınırları baz alan Türkiye'nin İBBS'si ile karıştırılmamalıdır.

Ilıman kuşak iklimi, tropikal bölgeler ile tundralar arasında kalan bölümde görülen iklim çeşididir. İklim özelliklerinin çeşitliği ve aşırı sıcak veya soğuk olmayışı en önemli özelliğidir. Dünya'nın yüzde 15'ini oluşturan bu kuşakta toplam nüfusun %48'i yaşar. Ekonomik ve teknolojik açıdan en güçlü ülkeler bu kuşak üzerinde yer alır.

Karstik sahalarda,kalkerlerin yüzeyinde görülen ve oluşumlarında rol oynayan faktörlere(kalkerlerin saflık derecesi ve masif veya diyaklazlı yapıda olması gibi litolojik özellikler ile kalker zeminin yatay veya eğimli olması ve çıplak veya bitki-humus örtüsüyle kaplı bulunması gibi özellikler) bağlı olarak oyuk, delik,çukur, oluk,kanal gibi çok çeşitli tiplerde olabilen küçük yer şekilleridir.

Marmara Bölgesi, Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinden biridir.

Büyükçekmece Gölü, Marmara Bölgesi'nde, Çatalca yöresinin güney kesiminde deniz kulağı gölü. Göl, İstanbul'un içme suyu kaynağı olarak kullanılmaktadır. Göl, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan yapılarla derinleştirilmiştir. Gölün deniz ayağına bir baraj yapılmıştır.

Kuzey Anadolu Dağları ya da Pontus Alpleri, Anadolu'nun kuzeyini kıyıya paralel, birkaç sıra halinde kuşatan sıradağlarıdır. Orojenez sonucu oluşan bu kıvrım dağları batıdan doğuya şöyle sıralanır: Köroğlu Dağları, Ilgaz Dağları, Küre Dağları, Canik Dağları, Köse Dağları, Giresun Dağları, Doğu Karadeniz Dağları, Mescit Dağı, Yalnızçam Dağları, Tecer, Mercan, Allahuekber Dağları. Erzurum-Kars yaylasında Palandöken Dağları ile Doğu Anadolu Dağları birleşir.

Türkiye, iklim kuşaklarından ılıman kuşak ile subtropikal kuşak arasında yer alır. Türkiye'nin coğrafî konumu ve yer şekilleri sonucunda iklimi, farklı özellikte iklim tiplerinin oluşmasına yol açmıştır. Kıyı bölgelerinde denizlerin etkisiyle daha ılıman iklim özellikleri görülür. Dağların yüksekliği ve uzanışı deniz etkilerinin iç kesimlere ulaşmasını engeller. Bu nedenle iç kesimlerinde karasal iklim özellikleri görülür.

Konya iline bağlı Karapınar ilçesi sınırlarında bulunan, Tuz Gölü havzası (950m) ile Konya Ovasını (1000m) birbirinden ayıran Obruk Platosu, doğu-batı yönünde yaklaşık 75–80 km uzunluğa, kuzey-güney yönünde 35–65 km genişliğe sahiptir.

Bozkır veya step, fiziki coğrafyada kurakçıl otsu bitkilerden oluşan, sıcak ve ılıman iklimlerdeki ağaçsız ekolojik bölge.

Madra Dağları ya da Madra Dağı, Ege Bölgesi’nin Asıl Ege Bölümü ile Marmara Bölgesi’nin Güney Marmara Bölümü’nün sınırlarında yer alır. Madra Dağı, Balıkesir ilinin İvrindi, Havran, Burhaniye, Gömeç ve Ayvalık ilçeleri ile İzmir ilinin Bergama ilçesi topraklarında yer almaktadır.

Kargapazarı Dağları Doğu Anadolu Bölgesi'nde, Erzurum sınırlarındaki sıradağlardır. 8–10 km genişliğe, 30–35 km uzunluğa sahip dağın en yüksek yeri 3288 m'dir. Pasinler, Oltu, Narman, Tortum, Yakutiye topraklarında, KD–GB doğrultusunda uzanır.

Bartın Çayı, Antik Partenios, MÖ yıllarda Parthenios adı ile anılan ve kente adını veren Bartın Irmağı'dır.Kastamonu ve Karabük'te bulunan Ilgaz Dağları'nda doğar, kuzeye doğru akar, şehir merkezinde Gazhane Burnu'nda birleşen Kocaçay ve Kocanazçay'ının oluşturduğu ırmak, 15 Km. akarak Boğaz mevkiinde Karadeniz'e ulaşır.

Acarlar Longozu, Sakarya'nın kuzeyinde Karasu ve Kaynarca ilçeleri arasında yer alan Türkiye'nin tek parça halindeki en büyük longoz (subasar) ormanı. Genişliği 250–1250 m, uzunluğu 7,5 km'dir. Oluşumu açısından tipik bir kıyı set gölüdür. Karadeniz'le arasında 20–25 m yüksekliğinde kumullar, güneyinde ortalama 100 m yüksekliğinde alçak tepelerle sınırlanır. Sakarya nehrinin 6 km batısında yer alır, fazla suları Okçu deresiyle Sakarya Nehri'ne dökülür. Ulaşım açısından Karasu ile arasında yaklaşık 26 kilometre, Sakarya ile arasında yaklaşık olarak 50 kilometre mesafe vardır.

Zinav Gölü, Tokat ili Reşadiye ilçesi sınırlarında yer alan heyelan seti gölüdür. Gölün en derin yeri 15 m, uzunluğu 1 km, genişliği 70–500 m, alanı 26 hektardır.

Dış kuvvetler; akarsular, rüzgârlar, yer altı suları, buzullar, dalgalar ve akıntılar gibi çeşitli etmenlerin Dünya'yı şekillendirmesidir. Bu etmenler atmosfer kökenli olup enerjilerini güneşten alırlar. Dış kuvvetler, iç kuvvetlerin etkisiyle oluşan yüksek yerleri aşındırarak deniz seviyesine indirmeye çalışır. Dünyanın şekillenmesinde iç ve dış kuvvetler değişim halindedir, bu değişim uzun bir zaman aralığını kapsadığından insanlar tarafından gözlenme şansı yoktur.