İçeriğe atla

Hermann von Helmholtz

Hermann von Helmholtz
DoğumHermann Ludwig Ferdinand Helmholtz
31 Ağustos 1821(1821-08-31)
Potsdam, Brandenburg, Prusya Krallığı, Alman Konfederasyonu
Ölüm8 Eylül 1894 (73 yaşında)
Charlottenburg, Brandenburg, Prusya Krallığı, Alman İmparatorluğu
EğitimMedicinisch-chirurgisches Friedrich-Wilhelm-Institut (M.D., 1842)
Tanınma nedeni
  • Enerjinin korunumu hakkındaki çalışmalarıyla
  • Helmholtz koşulu
  • Helmholtz ayrışması
  • Helmholtz denklemi
  • helmholtz serbest enerjisi
  • Helmholtz serbest entropisi
  • Helmholtz katmanı
  • Helmholtz pitch notasyonu
  • Helmholtz karşıtlığı
  • Helmholtz rezonansı
  • Helmholtz akordu
  • Helmholtz klasik teoremi
  • Helmholtz teoremleri
  • Helmholtz minimum kayıp teoremi
  • Genelleştirilmiş Helmholtz teoremi
  • Gibbs–Helmholtz denklemi
  • Helmholtz-Ellis notasyonu
  • Helmholtz–Kohlrausch etkisi
  • Helmholtz-Smoluchowski denklemi
  • Helmholtz–Thévenin teoremi
  • Kelvin–Helmholtz dengesizliği
  • Kelvin–Helmholtz mekanizması
  • Young–Helmholtz teorisi
  • Katkı sentezi
  • Efferent kopya
  • Isı ölümü paradoksu
  • Hidrodinamik kararlılık
  • Keratometre
  • Oftalmoskopi
  • Yer teorisi
  • Prizma adaptasyonu
  • Saf ton
  • Entoptik fenomen
  • Süper kapasitör
  • Vorteks halkası
EvlilikAnna von Helmholtz
Ödüller
Kariyeri
DalıFizik, Fizyoloji, Psikoloji
Çalıştığı kurum
  • Albert University of Königsberg
  • Rhenish Friedrich Wilhelm University of Bonn
  • Ruprecht Karl University of Heidelberg
  • Friedrich Wilhelm University
TezDe fabrica systematis nervosi evertebratorum (1842)
Doktora
danışmanı
Johannes Peter Müller
Doktora öğrencileri
Diğer önemli öğrencileri
Etkilendikleri
EtkiledikleriFriedrich Albert Lange[3]
Ludwig Wittgenstein[4]

Hermann von Helmholtz (31 Ağustos 1821 - 8 Eylül 1894) Alman fizyolog ve fizikçi.[5] Çok yönlü ilgi alanları ve çalışmalarıyla, özellikle de sinir iletimi, işitme ve görme üzerine yaptığı klasikleşmiş araştırmalarla yaşadığı dönemde "fiziğin başbakanı" olarak adlandırılan araştırmacı.

Hayatı

Helmholtz babasının lise öğretmeni olarak çalıştığı Potsdam'da doğdu. Sağlık durumu elvermediği için ilk eğitimini önce evde gördü. 17 yaşında Berlin'de Friedrich Wilhelm Enstitüsü'nde tıp eğitimine başladı. Tıp eğitiminden sonra 1843'ten başlayarak orduda doktor olarak çalıştı. Bu süre boyunca çok sayıda bilimsel makale yayımladı. Enerjinin korunumu kanununu matematiksel olarak gösterdi.

1848'de ordudan terhis edildikten sonra önce Berlin Sanat Akademisi'nde anatomi dersleri verdi. Sonra 1849 yılında Königsberg Üniversitesi'nde fizyoloji profesörü olarak çalışmaya başladı. Daha sonra 1855'te Bonn ve 1858'de Heidelberg'de fizyoloji, 1871'de Berlin'de fizik alanlarında profesörlük elde ederek çalışmalarda bulundu. 1870'te Prusya Bilimler Akademisi'ne seçildi.

Çalışmaları

Ludwig Knaus'un 1881 tarihli von Helmholtz portresi

Fizyolojik optikler üzerine yaptığı çalışma sırasında gözün retina tabakasını incelemek için kullanılacak optitalmoskop adında bir alet geliştirdi. 1856-1866 yılları arasında yayımladığı Fizyolojik Optikler adlı üç ciltlik çalışması önemli bir etki yarattı. 1863 yılındaki Ses Duyumları Üzerine çalışmasında da akustik bulgularını yayımladı. Bu konuda özellikle bileşik ses algısı ve harmoni üzerine önemli çalışmalar yaptı.

Özellikle sinir akımlarının hızı, görme ve duyma araştırmaları psikolojiye önemli bir katkı sağladı. Helmholtz sinir boyunca sinir iletim hızını ölçme teşebbüsünde bulunan ilk kişidir. Bilim adamları önceleri bu iletimin tellerde ortaya çıkan iletimle aynı olduğuna inandılar (yaklaşık ışık hızında). Helmholtz sinir iletim hızının daha yavaş olduğunu buldu. Sinir akımının sanılanın aksine ölçülemeyecek kadar hızlı olmadığını kurbağa bacağında yaptığı deneyle ortaya koydu. Sinir hızının ortalama olarak saniyede 83 metre olduğunu bulguladı. Bu bulgulara dayanarak insan bireylerinin duyu organlarının uyarılmasına verdiği motor tepki süresini ölçmeye çalıştı. Ancak hem bireysel farklılıklar hem de aynı bireyin farklı zamanlarda farklı performanslar sergilemesi üzerine bu deneylerinden vazgeçti.

Dış ve iç göz kaslarının göz merceğinin odaklanması üzerine etkisini araştırdı ve 1802'de Thomas Young tarafından yayımlanan görme gücü teorisini geliştirdi.

Kaynakça

  1. ^ David Cahan (1993). Hermann Von Helmholtz and the Foundations of Nineteenth-Century Science. University of California Press. s. 198. ISBN 978-0-520-08334-9. 
  2. ^ Hermann von Helmholtz 21 Nisan 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. entry at the Stanford Encyclopedia of Philosophy by Lydia Patton
  3. ^ Friedrich Albert Lange 12 Nisan 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. entry at the Stanford Encyclopedia of Philosophy by Nadeem J. Z. Hussain
  4. ^ Patton, Lydia, 2009, "Signs, Toy Models, and the A Priori: from Helmholtz to Wittgenstein," Studies in the History and Philosophy of Science, 40 (3): 281–289.
  5. ^ Buchwald, Jed Z. (2013). The Oxford handbook of the history of physics (1. bas.). Oxford, Birleşik Krallık: Oxford University Press. ISBN 978-0198805328. 


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Beyin</span> vücudumuzun kontrolünü sağlayan sinir sisteminin merkezi beyin

Beyin , sinir sisteminin merkezi olarak hizmet eden bir organıdır. Bütün omurgalı hayvanlar ve çoğu omurgasız hayvan -bazı süngerler, knidliler, tulumlular ve derisi dikenliler gibi omurgasızlar hariç- beyne sahiptir. Baş kısmında; duyma, tatma, görme, denge, koklama gibi duyulara hizmet eden organlara yakın bir noktada bulunan beyin omurgalıların vücudundaki en karmaşık organdır. Normal bir insanda serebral korteksin 15-33 milyar nörondan müteşekkil olduğu tahmin edilmektedir. Her biri birkaç bin nöronla sinaps denen bağlantılar yardımıyla bağlıdır. Bu nöronlar birbirleriyle akson denen uzun protoplazmik lifler yardımıyla iletişim kurar. Aksonlar bilgiyi beynin diğer kısımlarına yahut vücudun spesifik alıcı hücrelerine taşır.

Zooloji hayvanların bilimsel olarak incelenmesidir. Çalışmaları, hem yaşayan hem de soyu tükenmiş tüm hayvanların yapısını, embriyolojisini, sınıflandırmasını, alışkanlıklarını ve dağılımını ve ekosistemleriyle nasıl etkileşime girdiklerini içerir. Zooloji, biyolojinin ana dallarından biridir. Terim, Antik Yunanca ζῷον, zōion ('hayvan') ve λόγος, logos kelimelerinden türetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İbnü'l-Heysem</span> Arap fizikçi, matematikçi ve astonom (965–1040)

İbn-i Heysem, Ḥasan Ibn el-Heysem, Batılıların söyleyişiyle Alhazen veya tam ismiyle Ebū ʿAlī el-Ḥasan ibn el-Ḥasan ibn el-Heysem, Arap matematikçi, astronom, ve İslam'ın Altın Çağının önemli fizikçilerinden biriydi. "Modern optiğin babası" olarak da anılır. Özellikle görsel algı dinamiklerine önemli katkılarda bulunmuştur. En etkili eseri, 1011–21 yılları arasında oluşturduğu ve Latince baskılar sayesinde günümüze kadar gelmiş Kitāb el-Manāzir olmuştur. Polimat, felsefe, teoloji ve tıp üzerine yaptığı birçok çalışmayı da kitaplarına kaydetmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Roger Wolcott Sperry</span>

Roger Wolcott Sperry, bölünmüş beyin çalışmalarıyla ünlü bir nöropsikologtur. Bu çalışmalar sayesinde David Hunter Hubel ve Torsten Nils Wiesel ile birlikte 1981 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'nü kazanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Friedrich Albert Lange</span>

Friedrich Albert Lange. 1828-1875 yılları arasında yaşamış ve esas 1866 yılında yayınlamış olduğu Materyalizmin Tarihi adlı eseriyle ün kazanmış olan Yeni-Kantçı Alman filozofu. Doğa bilimlerinde metodolojik bir ilke olarak görüldüğü zaman tasdik edilmek durumunda olan maddecilik, genel bir dünya görüşü ya da felsefeye veya bir metafiziğe dönüştürüldüğü zaman, Lange'e göre, kesinlikle reddedilmelidir. Bu çerçeve içinde konuşulduğunda, empirik psikoloji kapsamı içinde psişik süreçleri fizyolojik yoldan açıklamak mümkün ve doğru olur. Fakat bilincin yalnızca maddeci bir yoruma elverişli olduğunu düşünmek ise, aynı ölçüde yanlış ve safdillik olur. Çünkü biz cisimler, sinirler ve fizyolojik süreçlerle ilgili her şeyi yalnızca bilinç marifetiyle biliyoruz.

<span class="mw-page-title-main">Wilhelm Wundt</span>

Wilhelm Maximilian Wundt, Alman fizyolog, psikolog, filozof, profesör, tıp doktoru ve modern psikolojinin kurucularındandır. Almanya'nın Leipzig şehrinde 1879 yılında ilk psikoloji laboratuvarını kurarak deneysel psikolojinin adımlarını atmıştır. Zihnin yapısını incelemeye alan yapısalcılık ekolünün kurucusu sayılır. Almanya'da Leipzig Üniversitesi'nde kurulan bu laboratuvar sayesinde insan davranışlarının sebepleri bilimsel ortamda araştırmaya tabi tutulmuştur. Wundt özellikle "KBY" olarak bilinen "konfüzyonel beden algısı" isimli konuda yaptığı çalışmaları ile kendisinden söz ettirmiştir. Halen bu çalışmaların psikolojik alanda geçerliliği bulunmamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">İvan Pavlov</span> Rus fizyolog

İvan Petroviç Pavlov , klasik koşullanma üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Rus fizyologdur.

<span class="mw-page-title-main">David Brewster</span> İskoç bilim insanı, mucit ve yazar (1781–1868)

Sir David Brewster, İskoç bilim insanı, mucit ve yazar.

<span class="mw-page-title-main">Ludwig Boltzmann</span> Avusturyalı fizikçi (1844-1906)

Ludwig Eduard Boltzmann. Avusturyalı fizikçi. İstatistiksel mekanik ve istatistiksel termodinamik alanındaki buluşları ve katkıları ile ünlüdür. Henüz tartışmalı olduğu günlerde dahi atom teorisinin en önemli savunucuları arasında yer almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Herbert Kroemer</span>

Herbert Kroemer, Nobel ödüllü Alman kökenli Amerikalı fizikçidir.

<span class="mw-page-title-main">Nörobilim</span> sinir sistemini inceleyen bilim dalı

Nörobilim, sinir sistemini inceleyen disiplinlerarası bir bilim dalıdır. Nöronların ve nöral devrelerin temel özelliklerini anlamayı hedefleyen bu bilim dalı, bu amaçla fizyoloji, anatomi, moleküler biyoloji, gelişim biyolojisi, sitoloji, matematiksel modelleme ve psikolojiyi birleştirir. Öğrenme, bellek, davranış, algı ve bilincin biyolojik temelinin anlaşılması Eric Kandel tarafından biyolojik bilimlerin "nihai zorluğu" olarak tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Wilhelm Wien</span>

Wilhelm Wien, Alman fizikçi. 1886'da Berlin Üniversitesi'nden fizik doktoru derecesini aldı ve aynı yerde fizikçi Hermann L.F. von Helmholt’un asistanı oldu (1890). 1896’da Aachen’de görev alan fizikçi 1900’de Würzburg Üniversitesi’nde profesörlüğe yükseldi. Yirmi yıl çalıştığı bu üniversiteden 1920'de Münih Üniversitesi’ne geçti. 1925–1926 arasında aynı üniversitenin rektörlüğünü yürüttü. Işıma yasasına ilişkin çalışmalarıyla 1911 Nobel Fizik Ödülü'nü kazandı. Daha sonra optik, X ışınları ve hidrodinamik üzerine eğildi.

<span class="mw-page-title-main">Johannes Peter Müller</span> Alman zoolog (1801-1858)

Johannes Peter Müller, Alman fizyolog, karşılaştırmalı anatomist ve ihtiyolog.

Görsel algı çevredeki objelerin görülebilir spektruma yansıttığı ışığı kullanarak çevreyi yorumlayabilme yeteneğidir. Bu, etrafı ne kadar net görmeyi ifade eden görsel keskinlikten farklıdır. Bir kişi 20/20 vizyonu olsa bile görsel algısal işleme ile ilgili problemler yaşayabilir.

<span class="mw-page-title-main">Optik illüzyon</span>

Optik illüzyon ya da göz yanılsaması, görsel olarak algılanan görüntüler ile nesnel gerçekliğin farklı olduğu durumlar için kullanılan terimdir. Göz tarafından toplanan ve beyinde işlenen bilgiler uyaran kaynağının fiziksel ölçümü ile uyuşmayan bir algı oluşturur. Temel olarak 3 tipi vardır: Değişmez optik illüzyonlar ile temsil ettiği nesnelerden farklı algılanan görüntüler oluşturulur, fizyolojik optik illüzyonlar gözlerin ve beynin belirli bir tür aşırı uyarılması ile etki gösterir ve bilişsel illüzyonlar, bilinçsiz çıkarımlar sonucu oluşur.

Orta Çağ İslam dünyasında fizik, İslam'ın Altın Çağı, Antik Yunan yeniliklerine ek olarak doğa bilimlerinde birçok gelişmeler görüldü. Bu zaman aralığında İslam Teolojisi bilgiye ulaşmaya çalışan düşünürleri cesaretlendirirken, bilim etkisinin ya da gücünün dini inanç adına herhangi bir çelişkinin ya da sakıncanın olmadığı yargısına sahipti. Bu dönemde sayabileceğimiz düşünürler arasında Farabi, Kindî, İbn-i Sina, İbn-i Heysem ve İbn Bacce yer alır. Bu düşünürlerin önemli çalışmaları Orta Çağ Döneminin bilimsel kaynaklarıydı ve Lingua franca olarak kabul edilen Arapça esas alınarak yazılmıştı.

<span class="mw-page-title-main">Nörofizyoloji</span> psikoloji ve nörobilim branşı

Nörofizyoloji sinir sisteminin işleyişi ile ilgilenen bir fizyoloji ve sinirbilim dalıdır. Temel nörofizyolojik araştırmanın birincil araçları arasında yama kelepçesi, voltaj kelepçesi, hücre dışı tek birimli kayıt ve yerel alan potansiyellerinin kaydedilmesi ve ayrıca kalsiyum görüntüleme, optogenetik ve moleküler biyoloji gibi elektrofizyolojik kayıtlar bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Algı felsefesi</span> Felsefi Yaklaşım

Algı felsefesi, algısal deneyimin doğası ve algısal verilerin durumuyla, özellikle de dünya hakkındaki inançlar veya dünya hakkındaki bilgilerle nasıl ilişkili olduklarıyla ilgilidir. Herhangi bir açık algı açıklaması, çeşitli ontolojik veya metafizik görüşlerden birine bağlılığı gerektirir. Filozoflar, nesnelerin algılarının ve bunlarla ilgili bilgi veya inançların bireyin zihninin yönleri olduğunu varsayan içselci açıklamaları ve bunların bireyin dışındaki dünyanın gerçek yönlerini oluşturduklarını belirten dışsalcı açıklamaları birbirinden ayırır. Son zamanlardaki felsefi çalışmalar, tek görme paradigmasının ötesine geçerek algının felsefi özelliklerini genişletmiştir.

Enformasyon felsefesi ya da Bilgi felsefesi, bilgi işleme, temsil sistemi ve bilinç, bilgisayar bilimi, bilgi bilimi ve bilgi teknolojisi ile ilgili konuları inceleyen bir felsefe dalıdır.

Hans Winterstein, Alman fizyologdur. 1941'den itibaren de Türk vatandaşı olmuştur. 1911'den 1927'ye kadar Rostock'ta, 1927'den 1933'e kadar Breslau'da ve 1934'ten 1953'e kadar Türkiye'de İstanbul Üniversitesi'nde çalıştı. 1956'dan itibaren Münih Üniversitesi'nde misafir profesör olarak bulundu.