İçeriğe atla

Hemedan

Hemedan
همدان
İran üzerinde Hemedan
Hemedan
Hemedan
Şehrin İran'daki konum
Ülkeİran İran
EyaletHemedan Eyaleti
ŞehristanHemedan şehristanı
BahşHemedan merkezî bahşı
Rakım1850 m
Nüfus
 (2007)
 • Toplam542.578
Zaman dilimiUTC+03.30 (IRST)
 • Yaz (YSU)UTC+04.30 (IRST)
Resmî site
(Farsça) www.e-hamedan.ir

Hemedan (Farsça: همدان, Hamadan), İran'ın aynı isimli Hemedan Eyaleti'nin yönetim merkezi olan şehir.

Şehrin eski Farsça ismi Hegmetane, antik Yunancada ise Ekbatan'dır. Hemedan sadece İran'ın değil, dünyanın da en eski şehirlerinden biri olarak kabul edilir. İbn-i Sina'nın mezarı bu kenttedir.

Nüfus ve coğrafya

Tarihi İpek yolu güzergahında ve stratejik konumuyla daima önemini koruyan şehir, İran'ın orta-batı kesiminde, 3574 m'lik Alvand Dağı'nın engebeli arazisine kurulmuştur. Denizden yüksekliği 1850 m'dir. 2005 itibarıyla 550.284 nüfusa[1] sahip kent, başkent Tahran'ın 360 km güneybatısındadır.

1997 yılı rakamlarına göre Hamedan Eyaleti'nin nüfusu 1.677.957 iken, Hamedan şehrinin nüfusu 563.444'tür. Eyalet nüfusunun 1/3'ünü oluşturan kentte konuşulan diller etnik yapı hakkında fikir verebilir: % 60 Farsça, % 38 Azerice ve % 8 Lurca, Kürtçe ve Lekçe.

Tarih

Antik çağdan İslam çağına

İbn-i Sina'nın kabri

Bazı Asur kaynaklarında, şehrin kuruluşunun MÖ 1.100 yıllarına denk geldiği görülse de, tarihçiler şehrin kuruluşunun MÖ 3.000 yıllarına kadar dayandığını söyler.

Herodot'a göre şehir Kral Deiokes (MÖ 728-673) tarafından MÖ VII. yüzyılda Med İmparatorluğu'nun başkenti olarak kuruldu (Ekbatan adıyla). Kalıntılarından, ilk yerleşimin bugünkü Hemedan'ın güneydoğusunda Elvend'in sol tarafındaki Musallâ tepesinde yeraldığı anlaşılmaktadır. İçiçe yedi surla çevrili kent, Medler'in Bâbilliler'le birlikte Asurluları yenmeleri üzerine önem kazandı. Asurluların başşehri Ninevâ'da elde edilen ganimetler Ekbatan'ın güzelleştirilmesine harcandı ve özellikle Asur tarzında büyük saraylar yapıldı.

Ahamenî hânedanının gerçek kurucusu kabul edilen II. Kiros (MÖ 559-530) burayı kendine yazlık başkent olarak seçti. Kent bu dönemde gerek tahkimatı gerek devlet hazinesinin korunması bakımından büyük önem kazandı. Ahamenî saltanatına son veren İskender'in üs olarak kullandığı kent, İskender İmparatorluğu'nun parçalanmasından sonra da Part İmparatorluğu'nun (MÖ 256-MS 214) başkenti oldu.

İslam egemenliği

Sâsânîler döneminde önemini kaybeden Hemedan, Nihâvend Muharebesi'nden (642) sonra burada imzalanan barış antlaşması uyarınca İslâm Devleti'ne bırakıldı. Ancak, daha sonra halk isyan edip Arapları şehirden çıkarınca 645'te Cerîr bin Abdullah el-Becelî tarafından ve bu defa savaş yoluyla tekrar ele geçirildi.

Arap tarihçileri, Abbâsî halifeleri Emîn ile Memûn arasındaki iktidar mücadelesi sırasında uzun süre kuşatma altında tutulan (810) Hemedan’da, o dönemde Ahamenîler'den kalma birkaç sütun ile Elvend dağına açılan ve üstünde halkı soğuktan ve felâketlerden koruduğuna inanılan taştan bir aslan heykelinin yeraldığı görkemli bir kapıdan bahsetmektedirler. Burayı eski Medya (Cibâl) bölgesindeki yerleşim merkezlerinin en müstahkemi olarak tanıtan X. yüzyıl Müslüman coğrafyacıları, kenarları birer fersah uzunluğunda kare biçimindeki kentin önemli bir bölümünün Arap fethinden sonra inşa edildiğini, dört kapısı ve dört pazarıyla kalabalık varoşları bulunduğunu, çevresinin zengin su kaynaklarına ve bereketli topraklara, güzel bahçelere sahip olduğunu yazmaktadırarlar.[2]

Hemedan, 927'de İran'da hâkimiyet kuran Ziyârî Hanedanının egemenliğine geçti. Hemedan halkı 931 yılında Ziyârî Emîri Merdâvic bin Ziyâr’a karşı ayaklandılarsa da, isyan şiddetle bastırıldı. 955'te şiddetli bir depreme mâruz kalan kent 962 yılında ise büyük bir mezhep kavgasına sahne oldu. Bu gelişmeler sonucunda Hemedan nüfusu sürekli olarak geriledi. Ziyârîler'den sonra Hemedan Büveyhoğulları ve Kâkûyî hânedanları arasında el değiştirdi ve genellikle başkent kimliğini korudu.

Türk, Moğol ve Safevî hâkimiyetleri

Hemeden XI. yüzyılın ilk yarısından itibaren Türk kökenli handan/devletlerin egemenliğine girdi. Nitekim; kent ilk kez 1029 yılında Göktaş, Boğa ve Kızıl adlı komutanların komutasındaki Oğuzlar'ın istilasına uğradı. Dandanakan Muharebesi'nin (1040) ardından hızla İran'da egemenliklerini genişleten Selçukluların egemenliğine girdi ve yeniden gelişmeye başladı. XII. yüzyılın ilk yarısında Irak Selçuklu Devleti'nin başkenti oldu ve saray, medrese ve camilerle donatıldı. Bununla birlikte, 1136 yılında çıkan veba salgını kentin nüfusunu olumsuz yönde etkiledi.

Kent, Irak Selçuklu Sultanı II. Tuğrul'un Harezmşahlar Devleti'nin kurucusu Alâeddin Tekiş'e yenilmesi üzerine anılan devletin hâkimiyeti altına girdi (1194) ve İldenizliler'den Kutluğ İnanç'a verildi. Bununla birlikte adıgeçenin Harezmşah idaresine başkaldırması üzerine Tekiş 1196'da Hemedan'ı kuşatarak İnanç'ı öldürttü ve kenti de doğrudan Harezmşah topraklarına kattı.[3]

Harezmşahlar Devleti ile Moğol İmparatorluğu arasında 1220'de başlayan savaş sırasında 1221’de Cebe Noyan komutasındaki Moğol ordusu uzun bir kuşatma sonunda Hemedan'ı ele geçirerek tahrip etti ve halkının büyük bir kısmını öldürdü. Hülâgû Han burasını, Alamut Kalesi'nin zaptı ve Bağdat'ın işgali için giriştiği savaşlarda bir üs olarak kullandı. Kent İlhanlılar döneminde bir ölçüde imar gördü ve yeniden eski parlaklığını kazandı; bu hânedanın ikinci hükümdarı Abaka Han burada öldü. Keza İlhanlı işgalindeki Anadolu Selçuklularının İlhanlılar elinde rehin bulunan sultanlarından Gıyâseddin II. Mesud da ikinci defa tahta çıkıncaya kadar (1303) burada hapis kaldı. İlhanlılar döneminde Hemedan bir bilim ve kültür şehri olduğu gibi, aynı zamanda da çok önemli bir ticaret merkezi olmaya devam etti. Geniş İlhanlı İmparatorluğu’nun çeşitli noktalarından gelen ve Sultâniye şehrinde birleşen beş büyük ana ticaret yolunun "şehrâh-ı cenûbî" adındaki birincisi Hemedan üzerinden Bağdat'a ulaşıyor ve buna "Mekke yolu" da deniyordu.

Hemedan, İlhanlılar’dan sonra Celâyir Sultanlığı'nın (1340-1432) ve Timur İmparatorluğu'nun (1370-1507) eline geçti ve özellikle Timur'un seferleri sırasında çok zarar gördü. Daha sonra da sırasıyla Karakoyunlular (1375-1468), Akkoyunlular (1378-1508) ve Safevîler'in (1502-1736) hâkimiyeti altında kaldı.

Osmanlılar ve Safevîler arasında

Matrakçı Nasuh'un çizimiyle 16. yüzyılda Hemedan

Osmanlı İmparatorluğu'nun Safevî egemenliğindeki Hemedan'la ilgisi Kanuni Sultan Süleyman'ın Irakeyn Seferi (1534) sırasında oldu. Padişahtan önce Tebriz'e girerek İran'ın batısını ele geçiren Sadrazam Pargalı İbrahim Paşa Padişaha gönderdiği bir arzda Hemedan'ı Osmanlı topraklarına bağlanan Irak-ı Acem'e bağlı sancaklar arasında gösterdi ve buraya 900.000 akçe has geliriyle Uluğ Bey Mirza'yı vali tayin ettiğini belirtti.[4] Bununla birlikte, seferin sonuçlanmasıyla Osmanlılar sadece Irak-ı Arab'da doğrudan yönetim kurdular ve Irak-ı Acem Safevîlerin elinde kalmaya devam etti. Dolayısıyla, Hemedan da kağıt üzerinde Osmanlı toprağı gösterilse de filliyatta Safevî idaresi sürdü.

1548 yılında ise Osmanlı İmparatorluğu'na sığınan Safevî şehzadelerinden Elkas Mirza Kanuni Sultan Süleyman'ın İkinci İran Seferi öncesinde İran içlerine gönderildi. Kerkük'ten Hemedan üzerine yürüyen Elkas Mirza kenti ve Behram Mirza'nın sarayını yağmaladı.[5]

Hemedan 1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı sırasında ilk kez resmen Osmanlı topraklarına katıldı. Ciğalazade Sinan Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Safevî ordusunu 30 Ekim 1588'de Camasâb Muharebesi'nde mağlup ettikten sonra kente girdi. 1590 yılında imzalanan Ferhat Paşa Antlaşması'yla Safevîler Hemedan'ın Osmanlı toprağı olduğunu tanıdılar. Bununla birlikte, taraflar arasında 1603'te yeniden başlayan savaşın ilk yılında Hemedan yeniden Safevîlerin eline geçti. 1612'deki Nasuh Paşa Antlaşması'yla Osmanlılar bu durumu kabullendiler.

1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı sırasında 1630 yılında Bağdat'ı kuşatmakla görevlendirilen Hüsrev Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu bu harekâttan önce İran içlerine yürüyerek 9 Haziran 1630'da Hemedan'ı zaptettiyse de, yıkıma uğratmakla yetinerek Bağdat'a yöneldi. Kasr-ı Şirin Antlaşması (1639) uyarınca kent İranlıların elinde kalmaya devam etti.

Taraflar arasında 1723'te yeniden başlayan savaşta Kara Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 29 Haziran 1724'te kuşattığı Hemedan'ı 1 Eylül'de ele geçirdi.[6] Osmanlılar ile İran'da hâkimiyeti ele geçiren Hotakîler arasında 1727'de akdedilen Hemedan Antlaşması'yla kentteki Osmanlı hakimiyeti tekrar tanındı. 1730'da yeniden başlayan savaşın başlarında Hemedan civarındaki Melayer Muharebesi'nde yenilen Osmanlılar Hemedan'ı da tahliye ederken, Eyyubizade Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 1731'de Kürican zaferini kazanınca Hemedan'a yeniden girdi. Bununla birlikte; 1732'de imzalanan Ahmed Paşa Antlaşması'yla Hemedan yeniden Safevîlere bırakıldı.

Birinci Dünya Savaşı Osmanlılar ile Rusya'nın İran'ın batısında da çekişmesine sahne oldu. 1916 Mayıs'ında Albay Ali İhsan Bey komutasındaki Osmanlı XIII. Kolordusu Hanikin Muharebesi'nde Boratov komutasındaki Rus ordusunu bozarak takibe başladı ve 2 Temmuz'da Kirmanşah'ı, 10 Ağustos'ta (12 Aralık 1915'ten beri Rus işgalindeki) Hemedan'ı ele geçirdi ve karargahını buraya taşıdı.[7] Buna mukabil, 1917 yılında Bağdat yeniden İngiliz tehdidi altına girince 1 Mart 1917'de Hemedan Osmanlılarca tahliye edildi ve iki gün sonra yeniden Rus işgaline girdi.

İklim

Hamedan'da el yapımı ayakkabılar

Hamedan, Zagros Dağları'nın doğusunda yüksek bir konumda olmasına rağmen ılıman bir iklime sahiptir. Kuzeyindeki düzlük arazide yıl boyunca kuvvetli rüzgarlar eser ve kentin havasını yumuşatarak bol yağış getirir. Havası ılıman olsa da Hemedan oldukça soğuk ve bol kar yağışlı kışlar da geçirir. Sıcaklığın -30 geçtiği zamanlar görülür.


 Hamedan iklimi 
Aylar Oca Şub Mar Nis May Haz Tem Ağu Eyl Eki Kas Ara Yıl
En yüksek sıcaklık (°C) 17,0 19,0 25,0 28,0 33,0 39,0 40,6 39,4 36,4 30,0 23,0 18,8 40,6
Ortalama en yüksek sıcaklık (°C) 2,0 4,3 11,5 18,1 23,9 30,9 34,9 34,2 29,8 21,9 13,7 5,9 19,3
Ortalama sıcaklık (°C) −4,6 −2,2 4,5 10,4 15,5 21,3 25,3 24,3 19,0 12,1 5,3 −0,9 10,8
Ortalama en düşük sıcaklık (°C) −10,5 −8,2 −2,1 2,7 6,4 9,8 13,9 12,8 7,0 2,5 −2,1 −6,6 2,1
En düşük sıcaklık (°C) −34 −33 −21 −12 −3 2,0 7,0 4,0 −4 −7 −14,5 −29 −34
Ortalama yağış (mm) 46,3 43,6 49,4 49,8 37,8 3,7 2,0 1,8 0,8 20,7 26,9 40,9 323,7
Kaynak: Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi[8]


Kültür

Baba Tahir'in kabri

Şehir tarih boyunca pek çok sanatçı ve edebiyatçı yetiştirmiştir ki bunda Hemedan'ın dünyanın en eski kentlerinden biri olmasının etkisi büyüktür. Bunlar arasında, 11.asırda yaşamış ünlü şair Baba Tahir ve Makamat yazarı Badi'ul-Zaman el-Hamedani sayılabilir. Ayrıca 2003 yılında Nobel Barış Ödülü'nü alan avukat Şirin Ebadi de Hemedanlı'dır. Iran's Cultural Heritage Organization adlı kurum, şehirde 207 adet kültürel miras listesine giren eser olduğunu bildirmiştir.

Hamedan yüzyıllar boyunca deri işlemeciliği,seramik ve el yapımı halıların en güzel örneklerinin verildiği şehir olmuştur.

Hamedan halısı

Günümüzde Hemedan

Hemedan halkı, kentin tarihi mirasıyla gurur duyar. Halkın başka bir gurur kaynağı ise İbn-i Sina'nın mezarının şehirlerinde olmasıdır. İlköğretim okulları, liseler ve şehrin üniversitesi onun adını taşır. Hatta dükkânlar ve iş yerlerine bile bu büyük hekimin ismi verilmektedir. Bouali Caddesi, şehrin merkezi ve eğlence bölgesidir.

Şehrin nüfusu varoşlarıyla birlikte 600.000'e yaklaşmıştır. Hemedan genellikle müreffeh bir kenttir. Kuzey bölgelerinde alt ve orta sınıf ya da işçi sınıfı, güney bölgelerinde ise üst orta ve zengin sınıf oturmaktadır.

Turizm

Hemedan'da eski bir kent olması dolayısıyla görülmesi gereken pek çok yer mevcuttur. Başlıcaları şunlardır:

  • İbn-i Sina mozolesi: Kendi adıyla anılan meydanda bulunan bu yapı, İran mimarisinin en eski binası olan Kavus Kümbeti örnek alınarak yapılmıştır.
  • Gencnâme Yazıtı: Darius ve Hoşayar zamanından kalan bu yazıtlar şehrin 5 km. batısında, Alvend Dağı'nın kayalıkları üzerine kazınmıştır. Her bir yazıt üç sütun ve yirmi satırdan oluşmaktadır. Antik Farsça, Babilce ve Antik İlamî dilinde yazılmışlardır.

Kardeş şehirler

Resimler

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "World Gazetteer". 28 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2013. 
  2. ^ "İslam Ansiklopedisi, "Hemedan" maddesi, Tahsin Yazıcı, Türk Diyanet Vakfı, İstanbul (1988), c.17, s.184". 22 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2024. 
  3. ^ "Azerbaycan Atabeyleri devleti (1136-1225 yıllar)", Ziya Bünyadov, "Şərq-Qərb", Bakü (2007), s.83
  4. ^ "Kanunî Sultan Süleyman'ın Irakeyn Seferi'nde (1533-1535) Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki gelişmeler", Remzi Kılıç, Bilig dergisi, 1999, s.124
  5. ^ "Elkas Mirza İsyanı", Umut Muhammed Şefkat, Hacettep Üniversitesi, Ankara (2022), s.84
  6. ^ "Iran at War", Dr. Kavekh Farookh, Osprey Publishing (2011), Oxford (2011), s. 83
  7. ^ "Birinci Dünya Savaşı'nda XIII. Kolordunun İran Harekâtı ve Menzil Hizmetleri", Halit Baş, İRTAD, sy.3 (Aralık 2019), s.21
  8. ^ "Hamedan İklim Verileri 1961-1990". Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi. Erişim tarihi: 28 Aralık 2012. 


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İran-Osmanlı savaşları</span> 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar İran ve Osmanlı arasında süren bir dizi savaş

İran-Osmanlı Savaşları, 16 ilâ 19. yüzyıl arasında Osmanlı İmparatorluğu ile İran'da otoriteyi elinde bulunduran birbirinin devamı niteliğindeki çeşitli hanedanlar arasında gerçekleşmiştir. Osmanlılar ile İran arasındaki ilk savaş 1514 Çaldıran Muharebesi'dir. Son savaş ise 1821-1823 Osmanlı-İran Savaşı'dır.

<span class="mw-page-title-main">1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1623-1639 yılları arasında yapılmış savaş

1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında, Irak meselesi için çıkan savaş.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah</span> 1. Afşar Devleti Şahı

Nadir Şah Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Türkmen şahtır. İran tarihinin en güçlü hükümdarlarından biri kabul edilip, 1736'dan 1747'deki suikastına kadar Afşar İmparatoru ve İran şahı olarak hüküm sürmüştür. Batı Asya, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya'da birçok seferde savaşmıştır. Askeri dehası nedeniyle, bazı tarihçiler onu İran'ın Napolyonu veya İkinci İskender olarak tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">I. Tahmasb</span> 2. Safevî şahı

I. Tahmasb, Safevî Devleti'nin ikinci hükümdarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hemedan Antlaşması</span>

Hemedan Antlaşması, 4 Ekim 1727 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ile İran'da yönetimi Safevîlerden ele geçirmiş olan Afgan Hotakî Devleti arasında imzalanan ve 1723-1727 Osmanlı-İran Savaşı'nı Osmanlılar lehine sona erdiren barış antlaşması.

<span class="mw-page-title-main">1723-1727 Osmanlı-İran Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1723-1727 yılları arasında yapılmış savaş

1723-1727 Osmanlı-İran Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile çöküş devrine girmiş olan İran'daki Safevî Devleti, ardından ise İsfahan'ı ele geçirerek İran'a egemen olan Afgan Hotakîler arasında süren ve Osmanlıların kesin zaferiyle sonuçlanan askerî mücadele.

<span class="mw-page-title-main">1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1578-1590 yılları arasında yapılmış savaş

1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında tüm Kafkaslar ile Güney Azerbaycan'da cereyan eden ve Osmanlıların zaferiyle sonuçlanan savaş.

Bağdat Kuşatması, 1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda bir evre. Hüsrev Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu 1623'te İranlıların eline geçen Bağdat'ı 1625-26'daki başarısız kuşatmadan sonra ikinci kez kuşattıysa da, 39 günlük kuşatmanın sonucunda geri alamadı.

Çemhal Muharebesi, 14 Temmuz 1630'da Osmanlı Devleti ile Safevi kuvvetleri arasında Çemhal civarında yapılan ve Osmanlıların zaferiyle biten meydan savaşı, 1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda bir evre.

<span class="mw-page-title-main">Hemedan Kuşatması (1724)</span>

Hemedan Kuşatması, 1723-1727 Osmanlı-İran Savaşı'nda evre, Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun Safevî Devleti'nin elindeki Hemedan kalesini 29 Haziran-1 Eylül 1724 tarihleri arasında kuşatarak büyük bir zafer sonunda ele geçirmesiyle sonuçlanan askerî mücadele.

<span class="mw-page-title-main">Revan Kuşatması (1724)</span>

Revan Kuşatması, 1723-1727 Osmanlı-İran Savaşı'nda evre, Ahmed Arifî Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun Safevî Devleti'nin elindeki Revan kalesini 24 Haziran-28 Eylül 1724 tarihleri arasında kuşatarak büyük bir zafer sonunda ele geçirmesiyle sonuçlanan askerî mücadele.

<span class="mw-page-title-main">Tebriz Kuşatması (1585)</span>

Tebriz Kuşatması, 1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre, Özdemiroğlu Osman Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun Safevîlerin eski başkenti Tebriz'i 23-25 Eylül 1585'te kuşatarak zaptetmesiyle sonuçlanan askerî çarpışma.

<span class="mw-page-title-main">1774-1779 Osmanlı-İran Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile İran arasında 1775-1779 yılları arasında yapılmış savaş

1774-1779 Osmanlı-İran Savaşı, İran'da 1750 yılında yönetimi ele geçiren Zend Hanedanı'nın Osmanlı İmparatorluğu'yla Irak cephesinde karşı karşıya geldiği askerî mücadele.

<span class="mw-page-title-main">Melayer Muharebesi</span>

Melayer Muharebesi, 1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

<span class="mw-page-title-main">Revan Kuşatması (1731)</span>

Revan Kuşatması, 1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

<span class="mw-page-title-main">Şenbigazan Muharebesi</span>

Şenbigazan Muharebesi ya da Şenb-i Gazan Muharebesi, 1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı esnasında 28 Ekim 1585'te Osmanlı ve Safevî güçleri arasında yaşanan muharebedir.

<span class="mw-page-title-main">Mayan Muharebesi</span>

Mayan Muharebesi, 1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

<span class="mw-page-title-main">Van Kuşatması (1548)</span>

Van Kuşatması, Safevî Devleti'nin elinde bulunan Van'ın 1548 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından kuşatılması. 25 Ağustos 1548 günü sona eren kuşatma sonrasında şehir, Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girdi.

<span class="mw-page-title-main">Camasâb Muharebesi</span>

Camasâb Muharebesi ya da Darmayan Geçidi Muharebesi, 1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.