Hemşehri
Hemşehri, aynı yerde ikamet eden ya da aynı yerde doğmuş kişilerin birbirine göre durumunu ifade eden toplumsal bir ilişkidir.
Hemşehrilik, Türk mevzuatında geçmişte "aynı yerde doğmuş olma" ile tanımlanırken 2005 yılında yapılan mevzuat değişikliği ile "aynı yerde ikamet etme" ye dayalı olarak tanımlanmaktadır[1] ve vatandaşlar yerel yönetimleri denetim yetkisini Belediye Kanunu ile tanımlanan"hemşehrilik hukuku"ndan almaktadır.[2]
Türkiye'nin büyük şehirlerde kurulan ve aynı yerden o şehre göç etmiş insanların kaynaşmasına hizmet eden hemşehrilik dernekleri, hemşehrilik kavramını "aynı yerde doğmuş olma” anlayışına dayandırmaktadır.[1]
Etimoloji
Farsçada aynı memleketli anlamına gelen "hamşahrī" (همشهری) sözcüğünden Türkçeye girmiştir.[3] Farsça ve Orta Farsçadaki "şahr" (شهر) (ülke, memleket, kent) sözcüğünün,[4] Avestaca ve Eski Farsçadaki "hama" (bir, beraber, aynı) sözcüğünden evrilmesi ile Farsça ve Orta Farsçaya geçmiş olan "ham" (هم) (de, dahi (edat), bir, beraber, aynı (önek)) sözcüğünden türemiş olan "hem-" ön eki[5] ile birleştirilmesi ve "+ī" eki eklenmesi ile türetilmiştir.
Latincede "hemşehri, yurttaş" anlamlarına gelen "civis", "civit-" sözünden, "yurttaşlığa ilişkin, siyasi, medeni" anlamlarına taşıyan Fransızca "civilis" sözcüğü türemiş ve Türkçeye "sivil" sözcüğü olarak girmiştir.
Belediyecilik Kanunu'nda hemşehri kavramı
Hemşehri kavramı, Türkiye Cumhuriyeti Belediyecilik Kanunu'nun "Hemşehri Hukuku" başlılı 13. maddesinde şu şekilde tanımlanır[6]
"Herkes ikamet ettiği beldenin hemşehrisidir. Hemşehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye faaliyetleri hakkında bilgilenme ve belediye idaresinin yardımlarından yararlanma hakları vardır. Yardımların insan onurunu zedelemeyecek koşullarda sunulması zorunludur. Belediye, hemşehriler arasında sosyal ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi ve kültürel değerlerin korunması konusunda gerekli çalışmaları yapar. Bu çalışmalarda üniversitelerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, sivil toplum kuruluşları ve uzman kişilerin katılımını sağlayacak önlemler alınır. Belediye sınırları içinde oturan, bulunan veya ilişiği olan her şahıs, belediyenin kanunlara dayanan kararlarına, emirlerine ve duyurularına uymakla ve belediye vergi, resim, harç, katkı ve katılma paylarını ödemekle yükümlüdür.
Hemşehrilik kavramı, 1930 tarihli 1580 sayılı Kanunu'nun 13. maddesi ile düzenlemekte ve şu şekilde tanımlanmaktaydı: “'Her Türk, nüfus kütüğüne yerli olarak yazıldığı beldenin hemşehrisidir”'' 2005 tarihli 5393 sayılı Kanun ile kapsamı genişletilmiş, "Herkes ikamet ettiği beldenin hemşehrisidir." tanımı ile “aynı yerde doğmuş olma” anlamından farklı olarak, “o yörede ikamet eden” herkesi kapsayacak şekilde ele alınmaya başlamıştır.[1]
Kanunun mevcut hali hemşehrilerin şu haklara sahip olduğunu ifade eder:[2]
- Belediyenin karar ve hizmetlerine katılma
- Belediye faaliyetleri hakkında bilgi edinme
- Yapılan yardımlardan yararlanma.
Kaynakça
- ^ a b c Şahnagil, Sinem; Güler, Tahsin (30 Aralık 2019). "KENTLİLİK BİLİNCİNİN OLUŞUMU VE KENTE ENTEGRASYON SÜRECİNDE HEMŞEHRİ DERNEKLERİNİN ETKİSİ". Journal of Management and Economics Research. 17 (4): 91-105. doi:10.11611/yead.570262. ISSN 2148-029X. 9 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Aralık 2022.
- ^ a b "Sivil Toplumun Yerelden Kamuya Müdahale Hakkı". yereldemokrasi.net sitesi. 14 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Aralık 2022.
- ^ "hemşehri". Nişanyan Sözlük. 25 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2022.
- ^ "şehir1". Nişanyan Sözlük. 25 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2022.
- ^ "hem". Nişanyan Sözlük. 25 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2022.
- ^ "Mevzuat Bilgi Sistemi". www.mevzuat.gov.tr. 25 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2022.