İçeriğe atla

Haydarpaşa Camii

Koordinatlar: 35°10′39″K 33°21′58″D / 35.17750°K 33.36611°D / 35.17750; 33.36611
Haydarpaşa Camii
Harita
Temel bilgiler
Koordinatlar35°10′39″K 33°21′58″D / 35.17750°K 33.36611°D / 35.17750; 33.36611
İnançİslam
Mimari
Mimari türCami
Mimari biçimGotik mimari
Tamamlanma14. yüzyıl
Özellikler
Minare sayısı1

Haydarpaşa Camii veya eskiden Azize Katerina Kilisesi (YunancaΝαός Αγίας Αικατερίνης Naos Ayias Ekaterinis), Lefkoşa'nın kuzey kesiminde yer alan bir camidir. Kirlizade Sokağı'nda yer almaktadır.[1] Lefkoşa'daki eski Frenk (Latin) katedrali olan Ayasofya'dan sonra en önemli Gotik yapıdır.[2] Harry Charles Luke tarafından adadaki en güzel Gotik yapı örneklerinden birisi olarak tanımlanmıştır.

Tarihçe

Frenk dönemi

Binanın ne zaman inşa edildiğine ve özgün isminin ne olduğuna dair doğrudan bir kanıt yoktur. Binanın özgün kimliğine dair en eski kaynak, 1767'de şehre gelen ve caminin eskiden Azize Katerina Kilisesi (FransızcaÉglise de Sainte-Catherine) olduğunu ifade eden Giovanni Mariti'dir. Mariti'nin bu ifadesine ek olarak araştırmalarını 1899'da yayımlayan Camille Enlart'ın da binayı Azize Katerina kilisesi olarak belirlemesi, günümüz literatüründe bu ismin kullanılmasına dayanak oldu.[3] Binanın esasen "çok büyük ihtimalle" rahibelerden oluşan bir dinî tarikata ait bir manastır olduğunu düşünen Philippe Plagnieux ve Thierry Soulard, Azize Katerina Kilisesi olduğuna dair kesin bir kanıt bulunmadığından başka hipotezleri de değerlendirmeye almaktadır.[4] 14. yüzyıldan kalma bir manastırlar listesi üzerinden giden Plagnieux ve Soulard, yapım tarihleri veya konumları itibarıyla diğer tüm seçenekleri dışlayarak, Haydarpaşa Camii'nin Benediktin tarikatının rahibelerine ait olan Notre-Dame de Sur Manastırı olması hipotezi üzerinde durmaktadır.[5]

Mihalis Olimpios ise binanın Azize Katerina'ya adanmış olduğuna dair şüpheye yer olmadığını ifade etmektedir. Buna dayanak olarak adanın Osmanlı İmparatorluğu tarafından ele geçirilmesine ağıt olarak yazılmış Yunanca bir şiir olan Thrinos tis Kipru ("Kıbrıs'a Ağıt") eserini göstermektedir. Bu eserde, 1570 yılında Lefkoşa'daki çeşitli kiliselerin camiye çevrildiği aktarılmakta, bunlara örnek olarak birbirine yakın olan Ayasofya ("kralın kilisesi"), Azize Katerina Kilisesi ("piskoposun kilisesi") ve Eleusa Kilisesi'ni göstermektedir. Haydarpaşa Camii'nin yakınında bulunan Yeni Cami'nin de kiliseden çevrilmiş olduğu düşünüldüğünde Olimpios Yeni Cami'yi Eleusa Kilisesi olarak değerlendirmekte ve Haydarpaşa Camii'nin de Azize Katerina Kilisesi olduğuna dair kesin bir çıkarım yapmaktadır.[6]

Lüzinyan dönemi Lefkoşa'sında Azize Katerina'ya adanmış üç kilise bulunmakta olup, bunlardan günümüze ulaşan Haydarpaşa Camii dışındaki ikisi 1567'de Venedik yönetiminin Lefkoşa surlarını güçlendirip çevresini küçültme çalışmaları sırasında sur dışında kalarak yıkıldı. Lüzinyan dönemindeki belgelerden günümüzde Haydarpaşa Camii olan Azize Katerina Kilisesi'nden bahsettiği en olası olarak değerlendirilen, 31 Mart 1362 tarihli bir belgedir. Bu belgede, "kısa zaman önce" inşa edilmiş ve Azize Katerina'ya adanmış olan fakirler hastanesinin şapeline endüljans verilmesinden bahsedilmekteydi. Belgede konum bilgisi verilmese, şapel ile hastanede çalışanların kimliğine dair bir bulgu bulunmasa da, söz konusu tarih araştırmacıların binanın mimarisini bağdaştırdığı inşa tarihiyle uyuşmaktadır. Giovanni Mariti, Azize Katerina Kilisesi'nin rahibelerce yönetildiğini ifade etmiştir. Mihalis Olimpios'a göre hastane ve yanındaki şapelin ilk önce seküler bir kurum tarafından inşa edilmiş olup, sonra bir tarikatın mülkiyetine geçmiş olması dönem koşulları göz önünde bulundurulduğunda olasılık dâhilindedir. Azize Katerina Kilisesi'nden bahseden bir diğer belge, 16. yüzyılda, Venedik egemenliğinde Azize Katerina şapelinin (İtalyancaCapella di Santa Caterina) yıllık 200 düka gelir getiren üç casalia'ya sahip olduğunu belirten bir belgedir. Bu belgenin de günümüzdeki kiliseyle ilişkilendirilip ilişkilendirilemeyeceği belirsizdir.[7]

Binanın 1362'deki belgede kaydedilmiş hastaneyle ilişkili olmuş olabileceğine dair bulgular mevcuttur. Bu bulgular, binanın güney apsisindeki bir bölmeden girilen bir odayla alakalıdır. Koro yerinin vaftiz teknesinden gelen su, burada toplanmaktaydı. Burada duvardan açılan olukla bir kapta toplanan su, daha sonra kullanılabilmekteydi. Orta Çağ'da ayin sırasında kullanılan suların hastaları iyileştirebileceğine inanılır, bu sular hasta bedenine sürülerek mucizevi iyileşmeler beklenirdi. Orta Çağ hastanelerinde bunun gibi kutsal ritüeller hastanın "ruhani" sağlığı ve ahiret hayatına hazırlığı için önemli addedilirdi, vaftiz suyunun bu dönemde Avrupa hastanelerinde kullanımı belgelerde yer almıştır. Mihalis Olimpios, böyle bir kullanımın Azize Katerina Kilisesi'nde de var olmuş olabileceğini ifade etmektedir. 1893 yılında Kıbrıs anılarını yazan bir gezgin de, bu odaya çocukların getirildiğini, böylece hastaysalar iyileşebileceklerine, sağlıklıysalar da talihlerinin açılabileceğine inanıldığını söylemekteydi. Bu da odanın kutsal iyileştirme söylencesinin camiye döndürülmesinden yüzyıllarca sonra da hayatta kaldığına dair bir emare olarak değerlendirilmiştir. Eğer ki kompleks gerçekten de hastane olarak kullanılmışsa, 1361-63 yıllarında adayı vuran ve Kara Ölüm olarak adlandırılan, özellikle de çocukları öldüren veba salgınında bu kompleks hizmette bulunmuş olmalıdır.[8]

Binanın inşa tarihine dair Mihalis Olimpios, yaptığı mimari analiz sonucunda 1350'lerin sonları veya 1360'ların başlarında yapıldığı sonucunu çıkarmıştır. Olimpios, kilisenin mimarisini etkileyen en geç tarihli binanın Bellapais Manastırı olduğuna, burasının da 1340'lar ve 1350'lerde inşa edildiğine işaret etmektedir. Kilise ve hastaneyi kimin yaptırdığına dair belgelerde bir emare bulunmamaktadır. Bununla birlikte Olimpios binanın bu dönemde Lefkoşa'da inşa edilen diğer binalara kıyasla çok daha "kaliteli" bir mimarisi olduğunu not düşmekte, bu nedenle "en yetenekli taş ustalarıyla çalışabilecek en zengin ve güçlü kesim"den birilerinin kiliseyle hastaneye banilik etmiş olması gerektiğini ifade etmektedir. Binanın nefindeki kilit taşı kabartmalarında Lüzinyan hanedanının arması yer almaktadır. Olimpios bunu kraliyetin baniliğine işaret olarak yorumlamakta, Kral IV. Hugues'ün veya daha küçük bir ihtimalle oğlu Kral I. Pierre'in hem Bellapais Manastırı'nda kraliyetin yaptırmış olduğu hem de Ayasofya Katedrali'nde Başpiskoposluk tarafından yaptırılmakta olan taş işçiliğine hâkim bir taş ustasıyla anlaşıp kiliseyi ve hastaneyi yaptırmış olması gerektiğini ifade etmektedir.[9] Plagnieux ve Soulard ise aynı mimari benzerliklere dikkat çekerek kiliseyi katedralle manastırın çağdaşı olarak 14. yüzyılın ikinci çeyreğine, IV. Hugues'ün dönemine tarihlemektedir.[10]

Osmanlı dönemi

Caminin 1881 tarihli bir çizimi

Lefkoşa'nın 1570 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliğine girmesini müteakiben mihrap, minber ve kadınlar mahfilinin eklenmesiyle camiye çevrildi. "Haydarpaşa Camii" olarak anılmasına rağmen cami ismini Lefkoşa'nın ele geçirilmesinde rol oynayan bir Osmanlı paşasından almadı. 5 Eylül 1573 tarihli, Lefkoşa kadısı ve Kıbrıs Beylerbeyi'ne hitaben yazılan bir belgede, gönüllüler ağası Haydar'ın kiliseyi tamir ederek camiye çevirmiş olduğu ve cami yanına hayrat olarak çeşme yaptırmasına izin verildiği kaydedildi.[11] Haydar Ağa'nın ismi daha sonra halk arasında "Haydar Paşa"ya dönüştü. Caminin bakımını üstlenmek üzere "Haydar Paşa Cami-i Şerifi Vakfı" isimli bir vakfın varlığı kayıtlarda yer alırken, bunun yanı sıra Lapta'da mülkleri bulunan ve esasen Haremeyn-i Şerifeyn Vakfının parçası olan Haydar Paşazade Mehmet Bey vakfının da varlığı belgelendi. Bu vakfın mütevellisi 1709 tarihli şeriyye sicilinde Derviş Mehmet Ağa olarak kayda geçti.[12] Tarihsel olarak, civarda yaşayan Türk yerel ileri gelenlerinin sıkça kullanıldığı gibi "Ağalar Camisi" olarak da adlandırılmıştır.[13]

1878-günümüz

Eskiden Evlendirme Dairesi olarak hizmet veren yapı günümüzde bir sanat galerisi olarak işlev görmektedir.

Mimari

Binanın zemin planı. 1918'de George Jeffery tarafından çizilmiştir. Çizimdeki sol, doğuda kalmaktadır.
İç kısım

Binanın mimarisindeki iki ilham kaynağı, Lefkoşa'daki Selimiye Camii (Ayasofya Katedrali) ve Bellapais Manastırı'dır.[14]

Binanın uzunluğu 17 m, genişliği 8 m ve yüksekliği 12 m'dir.[15] Tek nefi, bu nefte dikdörtgen şeklinde iki bölmesi bulunur. Nefin tavanı dört parçalı kaburgalı tonozdan oluşur.[15] Nefin yanındaki beş kenarlı apsisin tavanı altı kaburga tarafından desteklenir. Olimpios'a göre binanın planı ve yüksekliği, "Kıbrıs'taki küçük Gotik kiliseleri" arasında normaldir.[16] Plagnieux ve Soulard, binanın boyutlarının nispi küçüklüğünün ve mimari planının basitliğinin dilenci tarikatlarına ait kiliseleri çağrıştırdığını, ancak bunun gösterişli dış süslemeleriyle tezat oluşturduğunu söylemektedir. Binanın dış yüzeyinde yamuk şeklinde kesiti olan payandalar yer alır, bunlar dış yüzeye dalgalı bir görünüm katar. Bu payandalar tonozların kesişim noktalarında dışa dönük oluşan kuvveti taşır. Payandalar arasında nispeten uzun ve dar pencereler yer alır, bu pencerelerde taş kafesler yer alır. Bir tek batı cephesinde taş kafesli pencereler yerine oculus yer alır.[15][16]

19. yüzyılda, Azize Katerina'ya ait olduğuna inanılan bir mezar binanın sağ tarafında bulunmaktaydı ve Kıbrıslı Rumlar buraya sık sık gelir ve kandil yakarlardı. Ön kapı, kemerli pervazı gelincik başlığı ile sonlanan ince bir Gotik tarzdadır. Üzerinde bir de Catherine tekerleği bulunur. Sağ tarafta, Ayasofya'dakinden sonra eski kentin en yüksek ikinci minaresi yer alır[17] İki güzel girişi vardır. Batı kapısında üç kez tekrarlanan iki ejderha arasında bir gül olan bir mermer lento bulunur. Daha ağır olacak bir şekilde inşa edilmiş bir diğer kapı ise güney tarafındadır.[2]

Caminin sol tarafında, camiye bir şekilde, sadece birkaç Gotik kemeri kalmış olan yarı yıkık bir bina yer alır. Sağ tarafta çerçeve ve süslemelerin bulunduğu bir kapı bulunur. İkisi ince sütunlarla bölünmüş üç Gotik pencere, üstünde çörtenler bulunan payandalar arasındaki boşluğu doldurur. Caminin solunda benzer payandalar ve bir tür kare taret vardır.

Bu camide hem mihrap (Mekke yönü) hem de minber sağda yer alır.[17]

Galeri

Kaynakça

Özel
  1. ^ Gürkan, Haşmet Muzaffer. Dünkü ve Bugünkü Lefkoşa (3.3dil=Türkçe bas.). Galeri Kültür. ss. 128-132. ISBN 9963660037. 
  2. ^ a b "Historic Cyprus - A Guide to its Towns and Villages, Monasteries and Castles", by Rupert Gunnis (former Inspector of Antiquities in Cyprus), pub 1936, reprinted 1973 by Halkin Sesh Ltd, Nicosia. Pp 58-60
  3. ^ Plagnieux ve Soulard 2006, s. 160.
  4. ^ Plagnieux ve Soulard 2006, s. 168.
  5. ^ Plagnieux ve Soulard 2006, s. 169.
  6. ^ Olympios 2018, s. 284.
  7. ^ Olympios 2018, s. 285.
  8. ^ Olympios 2018, ss. 288-9.
  9. ^ Olympios 2018, s. 294.
  10. ^ Plagnieux ve Soulard 2006, s. 166.
  11. ^ Bağışkan 2019, s. 127.
  12. ^ Bağışkan 2019, s. 128.
  13. ^ Keshishian, Kevork K. Nicosia: Capital of Cyprus Then and Now (2. bas.). Lefkoşa: The Moufflon Book and Art Centre. s. 186. 
  14. ^ Olympios 2018, s. 291.
  15. ^ a b c Plagnieux ve Soulard 2006, s. 161.
  16. ^ a b Olympios 2018, s. 289.
  17. ^ a b Levkosia, the capital of Cyprus" by Archduke Louis Salvator, 1881
Genel

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bazilika</span> Hristiyan kutsal mekanı

Bazilika, eski Roma kentlerinde forumun yanında bulunan, içinde mahkemelerin görüldüğü veya diğer resmi hizmetlerin görüldüğü büyük çatılı kamusal binalara; Erken Hristiyanlık ve Orta Çağ dönemlerinde ise yan geçitleri bulunan, galerili veya galerisiz olabilen kiliselere verilen isim.

<span class="mw-page-title-main">Küçük Ayasofya Camii</span> Türkiyenin İstanbul şehrinde yer alan bir Bizans eseri

Küçük Ayasofya Camii, İstanbul'un Küçük Ayasofya Mahallesi'ndeki cami. Bizans İmparatoru I. Justinianus ve karısı Theodora tarafından 527-536 yılları arasında Aya Sergios ve Bakhos Kilisesi adıyla yaptırılan kilise, 1497'de II. Beyazıt dönemi Darüssaade ağası Hüseyin Ağa tarafından camiye çevrilmiştir.

Aşağıda camiye dönüştürülmüş kiliselerin bir bölümü bulunmaktadır. Eğik olarak yazılan isimler günümüzde artık cami olarak kullanılmamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Gül Camii</span> İstanbulun Ayakapı semtindeki Bizans İmparatorluğu döneminden kalma dinî yapı

Gül Camii veya Azize Teodosya Kilisesi, İstanbul'un Ayakapı semtindeki Bizans İmparatorluğu döneminden kalma ve fetihten sonra camiye dönüştürülmüş bir dinî yapıdır. Eski adı ve yapım tarihi hakkında kesin bilgiler olmamakla birlikte 10. ya da 11. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir.Bu kilise, Bizans tarafından inşa edilen en yüksek kilise olarak bilinir. İkonoklazm akımı sırasında Büyük Saray'ın ana girişi Halki Kapısı üzerindeki İsa ikonasının indirilmesine karşı çıktığı için öldürülen Theodosia adlı kadının kutsal emanetlerinin bu kiliseye konduğu ve bu kilisenin Aya Theodosia olduğuna inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Selimiye Camii (Lefkoşa)</span>

Selimiye Camii, tarihsel ismiyle Ayasofya Camii veya Ayasofya Katedrali, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde bulunan cami ve eski Katolik katedralidir. Kentin ana camisidir. Selimiye Camii, Kıbrıs'taki hayatta kalan en büyük ve en eski Gotik kiliseye ev sahipliği yapmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ayasofya (İznik)</span> Türkiyenin Bursa şehrinde yer alan bir cami

İznik Ayasofya Camii veya İznik Ayasofya Orhan Camii veya eskiden Azize Sofya Kilisesi, İznik'in tam ortasında, surlarla çevrili kentin dört kapısından gelen yolların kesiştiği yerde inşa edilmiş olan yapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kilisesi (Lefkoşa)</span>

Ermeni Apostolik Kilisesi, Lefkoşa'da, Ermeni Apostolik Kilisesi'ne inanların kullandığı bir kilise. Şehrin kuzey kesiminde kalmıştır. Arabahmet mahallesinde, Şehit Salahi Şevket Sokağı veya eski adıyla Victoria Sokağı'ndadır.

<span class="mw-page-title-main">St. Paul Anglikan Kilisesi</span>

St. Paul Anglikan Kilisesi, Lefkoşa'da bulunan bir Anglikan kilsesi. Bina Gotik tarzdadır ve tipik bir İngiliz mahalle kilisesi gibi inşa edilmiştir. Temeli 21 Mart 1893'te atılan kilise, aynı yıl tamamlanmıştır. 2 Byron Caddesi'nde bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Apsis (mimarlık)</span>

Apsis, Hristiyanlığın dini mabetleri olan kiliselerin sunak odasını kapsayan, çoğunlukla yarım daire ya da çokgen, çok nadir durumlarda dikdörtgen planlı bir yapı unsurudur. Apsisler antik döneme ait bazilikalarda yaygın olarak da mimari öğe olarak kullanılmıştır. Apsisler, yapının cephesinde dışa doğru göbekli bir yapı olabildiği gibi, bina içlerinde ya da dikdörtgen planlı duvarlarla da sarılı olabilir. Apsislerin çatısı çoğunlukla yarım kubbe biçiminde olur, ancak düz çatılı apsisler de mümkündür. Çoğunlukla kiliselerin yan neflerinden, yan şapellerinden veya apsislerinden açılan küçük apsislere ise, mimarlıkta apsidiyol denir.

<span class="mw-page-title-main">Sarayönü Camii</span> Kuzey Lefkoşada yer alan bir cami

Sarayönü Camii, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde yer alan bir camidir. Mevcut cami 1902 yılında tamamlanmış olup, daha önce aynı yerde bulunan bina kiliseden camiye çevrilmişti. Tarihsel olarak Lefkoşa'nın idari merkezi niteliğindeki Sarayönü Meydanı'nda yer almış olan caminin meydanla bağlantısı 1960'larda kesildi.

<span class="mw-page-title-main">Bedesten (Lefkoşa)</span>

Bedesten, Lefkoşa'nın kuzeyinde, Selimiye Camii'nin hemen yanında yer alan tarihi bir yapıdır. Yapının bin yıldan uzun bir geçmişi vardır. Aslen 6. yüzyıl civarında arazisine bir kilise yapılmış, bunun yerine daha büyük bir kilise olarak günümüzdeki Bedesten binası 12.-16. yüzyıllar arasında inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde bedesten olarak kullanılmaya başlanmıştır. Şu anda kültür merkezi olarak kullanılmaktadır.

Selimiye Meydanı, Lefkoşa, KKTC'de yer alan tarihi meydan. Lefkoşa, Suriçi'nde, Selimiye Mahallesi'nde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Ayluka Kilisesi</span> Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Lefkoşa şehrinde yer alan bir kilise

Ayluka Kilisesi, Lefkoşa'da yer alan bir kilise. Kuzey Lefkoşa'nın Ayluka (Ayyıldız) mahallesinde, Lozan Sokak üzerinde yer almaktadır. Adını Luka'dan alır. 2019 yılı itibarıyla Halk Sanatları Derneğine (HAS-DER) ait bir bina olarak kullanılmaktadır.

Yeni Cami, Lefkoşa, KKTC'de yer alan bir mahalle, pariş, semt ya da bölgedir ve adını merkezinde yer alan camiden alır. Yunancada Γενί Τζαμί olarak da bilinen alan Türkçede "yeni cami" anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Hamam (Lefkoşa)</span>

Büyük Hamam, Kuzey Lefkoşa'nın İplik Pazarı-Korkut Efendi Mahallesi'nde yer alan bir hamamdır. İplik Pazarı Camii yakınlarında yer alır. Çevreleyen alanların zemininin zaman içindeki yükselişinin bir sonucu olarak, kapısı taban seviyesinin yaklaşık 2 metre, hamam odaları 3 metre altında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">İplik Pazarı Camii</span>

İplik Pazarı Camii, Kuzey Lefkoşa'da bulunan surlariçi bölgesinde, İplik Pazarı-Korkut Efendi Mahallesi'nde yer alan bir camidir. İplik Pazarı Caddesi'nde yer almaktadır. Minaresi, Kıbrıs'taki minareler içinde tepesi taştan yapılmış ender örneklerdendir.

<span class="mw-page-title-main">Arabahmet Camii</span> camii

Arabahmet Camii, diğer isimleriyle Arap Ahmed Paşa Camii veya Ahmed Paşa Camii, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde yer alan bir camidir. Arabahmet Mahallesi'nde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Yeni Cami (Lefkoşa)</span> Kuzey Lefkoşada yer alan bir cami

Yeni Cami, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde yer alan bir camidir. İçinde bulunduğu Yenicami Mahallesi'ne adını verir. Mevcut cami 1898-1899 yılında tamamlanmış olup, yanında bulunan ve günümüze kalıntıları ulaşan eski cami ise kiliseden çevrilmişti.

<span class="mw-page-title-main">Tarsus Eski Cami</span> Mersin ili Tarsus ilçesinde yer alan kentin en eski camisi

Tarsus Eski Cami Mersin ili Tarsus ilçesinde yer alan bir kentin en eski camisidir. 12. yüzyıldan kalma bir Gotik kilise binasının dönüştürülmesiyle oluşturulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Haydarpaşa, Lefkoşa</span> Lefkoşa mahallesi

Haydarpaşa Lefkoşa'da bir mahalle. İsmini Lefkoşa'nın Osmanlı fethi sırasında Osmanlı ordusunu yöneten 12 generalden biri olduğu söylenen Haydar Paşa'dan alır. Aynı adda bir cami de vardır. Her general bu fetih sırasında başka bir mahalleye gönderilmişti. Daha sonradan, bu mahalleler isimlerini oraya gönderilen generalin isminden aldı.