İçeriğe atla

Hayashi çizgileri

HR diagramı üzerinde Hayashi çizgisi (1-2 arası)

Hayashi çizgileri (İngilizceHayashi track) astronomide oluşmakta olan ve kütleleri Güneş kütlesinin üç katından az olan yıldızların geçirdiği evrelerden biridir. Bu çizgiler adlarını Japon astronum Chushiro Hayashi'den (1920-2010) almıştır.

Anakol yıldızlarının parlaklık ve yüzey sıcaklıkları Hertzsprung-Russell diyagramı (HR diyagramı) üzerinde gösterilecek olursa yıldızların parlaklıklarının kütle ile arttığı gözlenir. Ancak henüz oluşmakta olan önyıldızlar bu kurala uymazlar ve ana koldaki benzer yıldızlara göre çok daha parlak olurlar. Bununla birlikte, önyıldızların yüzey sıcaklıkları ana koldaki benzer kütleli yıldızlardan daha düşüktür. Daha parlak olmalarının sebebi daha düşük yoğunluklu, daha büyük hacimli olmaları ve daha geniş yüzeyden ışınım yapmalarıdır. Hayashi önyıldızların ana kol yıldızlardan daha serin olduklarını, fakat belli bir sıcaklıktan daha düşük olamayacaklarını ortaya koydu.[1]

Hayashi 1960 lı yıllarda önyıldızların bir süre sonra daha yoğunlaşacaklarını, yüzey alanlarının ve dolayısıyla parlaklıklarının azalacağını öngördü. Ayrıca, bu arada yüzey sıcaklıklarının da bir ölçüde arttığını hesapladı.[2] Hayashi'nin bu öngörüsü yeni oluşmakta olan yıldız kümelerindeki gözlemlerle de uyuştu.

Hayashi'nin ön görüsü HR diyagramında gösterilebilir. Buna göre önyıldız benzerlerinden çok daha parlaktır. Yani şamanın üst kısımlarındadır. Buna karşılık yüzey sıcaklığı daha düşük olduğu için anakol yıldızların sağ tarafındadır. Önyıldızın parlaklığını azalması önyıldızın HR diyagramında aşağı doğru hareket etmesi anlamına gelir. Diagram üzerinde önyıldızın hemen hemen dikey olarak aşağı doğru hareketi, Hayashi çizgisi olarak bilinir. Baştaki kütleye bağlı olarak her yıldızın kendi Hayashi çizgisi vardır. Fakat bu çizgiler birbirine benzer. Hayashi çizgileriyle tanımlanan bu evrede genellikle önyıldızlar çok kararsızdırlar ve çok güçlü patlama ve yıldız rüzgarlarına sebep olurlar. Bu karasızlık dönemindeki yıldızlara T Tauri yıldızı denilir.

Kaynakça

  1. ^ Patrick Betts: Astrophysics, sf 268
  2. ^ Eric Chaisson-Steeve McMillan: Astronomy Today, ISBN 978-1-292-05773-6, sf 502

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yıldız</span> nükleer füzyon ile karanlık uzayda etrafına ısı ve ışık saçan kozmik cisim, plazma küresi

Yıldız, ağırlıklı olarak hidrojen ve helyumdan oluşan, karanlık uzayda ışık saçan, gökyüzünde bir nokta olarak görünen plazma küresidir. Bir araya toplanan yıldızların oluşturduğu galaksiler, gözlemlenebilir evrenin hâkimidir. Dünya'dan çıplak gözle görülebilen yaklaşık 6 bin dolayında yıldız vardır. Dünya'ya en yakın yıldız, aynı zamanda Dünya üzerindeki yaşamın gerçekleşmesi için gerekli olan ısı ve ışığın kaynağı da olan Güneş'tir.

<span class="mw-page-title-main">Kahverengi cüce</span>

Kahverengi cüceler, ilk kez 1995 yılında keşfedilen, ne yıldız ne de gezegen kategorisine konabilen gök cisimleri. Ancak son yıllarda bazı gök bilimciler kütlelerinin büyüklüğüne ve buna bağlı olarak sıcaklıklarına ve buna da bağlı olarak renklerine göre O, B, A, F, G, K ve M olarak sıralanan geleneksel yıldız kategorilerine kahverengi cüceleri de T ve Y sınıfları olarak eklemektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kırmızı dev</span> yıldız evriminin geç aşamalarında ve düşük ya da orta kütlede olan bir dev yıldız

Kırmızı dev, yıldız evriminin geç aşamalarında ve düşük ya da orta kütlede olan bir dev yıldız. 4.700 °C ya da daha düşük sıcaklıkta olabilir. Dış atmosferi şişkin ve seyrektir. Kırmızı devin dış görünümü sarı-turuncudan kırmızıya uzanabilmektedir ve K ve M tayfsal tipini içerir ayrıca S sınıfı yıldız ve karbon yıldızı.

<span class="mw-page-title-main">Mavi dev</span>

Mavi dev, aydınlatma sınıfı III (dev) veya II olan yüksek yüzey sıcaklığına sahip bir dev yıldız türüdür. Mavi devler, Hertzsprung-Russell diyagramında anakolun üst kısmında yer alan yıldızların hemen sağında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Kırmızı cüce</span>

Hertzsprung-Russell diyagramına göre kırmızı veya kızıl cüce, küçük ve nispeten soğuk, ya geç K ya da M spektral tipi bir yıldıza verilen isimdir. Yıldızların büyük çoğunluğunu oluşturan kırmızı cüceler yaklaşık olarak Güneş'in yarısından daha az kütleye sahiptirler ve yüzey sıcaklıkları 3.500 K'den düşüktür.

<span class="mw-page-title-main">Hertzsprung-Russell diyagramı</span>

Hertzsprung-Russell diyagramı veya Hertzsprung-Russell çizeneği yıldızları ışınım güçleri, etkin sıcaklıkları gibi özellikleri arasındaki ilişkileri gösteren bir çizenektir. 1910 yılı civarında Ejnar Hertzsprung ve Henry Norris Russell tarafından oluşturulmuş olup yıldızların evrimini anlama çalışmalarında önemli bir rol oynamıştır. Yıldızın çizelgedeki konumunun değişimine bakılarak yıldızın evrimi izlenebilir.

<span class="mw-page-title-main">Önyıldız</span>

Önyıldız ya da protostar, yıldızlar arası ortamda, dev bir moleküler bulutun gazlarının daralmasıyla meydana gelen büyük bir kütledir. Önyıldız, yıldız evrimi sürecindeki en erken evredir. Bu oluşum, Güneş kütleli yıldız için yaklaşık 10 milyon yıl sürer. Süreç, moleküler bir bulutun kendiliğinden kütleçekimi kuvveti altında çöktüğü zaman başlar. Artan yıldız kütlesinin radyasyon enerjisine dönüşümünü gösteren süpersonik güneş rüzgarı biçimi olan T Tauri rüzgarı, önyıldızın oluşacağını gösterir.

<span class="mw-page-title-main">T Tauri yıldızı</span> Genç değişken yıldızlar sınıfı

T Tauri yıldızları, on milyon yıldan genç olan bir değişken yıldızlar sınıfıdır. Genelde moleküler bulutların yakınlarında bulunup, değişken ışıksallıkları ve güçlü renkyuvarı çizgileri ile tanınırlar.

Parıltılı yıldızlar (Flare), birkaç dakika veya saatliğine beklenmedik ve olağanüstü miktarlarda aydınlık artışına gidebilen değişken yıldızlardır. Aydınlık artışı tüm elektromıknatıssal izgeyi kapsayarak, X ışınlarından radyo dalgalarına kadar uzanır.

<span class="mw-page-title-main">Dev yıldız</span>

Dev yıldız, aynı yüzey sıcaklığına sahip bir anakol yıldızından önemli ölçüde daha büyük bir yarıçapa ve aydınlatma gücüne sahip olan yıldızdır. Büyük bir boyut mutlaka büyük kütle anlamına gelmez, dev bir yıldızın yoğunluğu bazen çok düşük olabilir. Hertzsprung-Russell diyagramındaki anakolun tepesinde yer alırlar ve aydınlatma sınıfları II ve III'e karşılık gelir. Dev ve cüce terimleri, 1905 civarında Ejnar Hertzsprung tarafından benzer sıcaklık veya tayf tipine rağmen oldukça farklı aydınlatma gücüne sahip olan yıldızlar için türetilmiştir.

Yıldız evrimi bir yıldızın yaşamı boyunca maruz kaldığı radikal değişikliklerin bir sürecidir. Yıldız'ın kütlesine bağlı olarak bu yaşam süresi, birkaç milyon yıldan, trilyonlarca yıla ulaşabilir, evrenin yaşı göz önüne alındığında bu çok fazladır.

Yarıdüzenli değişen yıldızlar yüksek ışınım gücüne sahip soğuk yıldızların hemen hemen tamamı değişkenlik gösterir. Bu onların temel karakteristiklerinden biridir. Bu nedenle geç tür yıldızlar arasından fotometrik standartlar bulmak oldukça güçtür.

RV Tauri değişenleri, maksimum ışıkta, tayflarında F ve G türü, minimum ışıkta ise G ve K türü yıldızların tipik çizgilerini gösteren parlak, sarı üstdevlerdir. Görsel bölge ışık eğrileri benzer minimumlar arası 30 – 150 günlük dönemlerle ardışık sığ ve derin minimumlar göstermektedir ve değişim genlikleri genellikle 2-3 kadir arasındadır. Bazı örneklerinde 3 kadiri geçebilmektedir. Çapsal zonklama yaparlar.

<span class="mw-page-title-main">Anakol öncesi yıldız</span>

Anakol öncesi yıldız yıldızlararası ortamdaki maddelerden yeni oluşmuş ve merkezlerinde nükleer tepkimeleri başlatacak sıcaklığa henüz erişmemiş yıldızlardır. Dolayısıyla çekimsel büzülme sonucu sıkışan yıldız maddesinin sağladığı enerji ile ışınım yapmaktadırlar. Anakol öncesi yıldızların ışınım enerjisini sağlayan bu büzülme türüne Kelvin-Helmholtz büzülmesi denmektedir. PMS yıldızları genellikle püsküren değişenler olarak dikkate alınmış ve GCVS de çok sayıda alt gruba bölünmüştür. Ancak bu sınıflama tamamen gösterdikleri fotometrik özelliklere göre yapıldığından, oldukça karmaşık bir gruplama ortaya çıkmıştır. Fiziksel anlamda birbirinden pek de farklı olmayan bazı yıldızlar ayrı alt gruplar oluşturmuşlardır. Örneğin RW Aur türü değişenler ile T Tauri yıldızları olarak adlandırılan düşük kütleli PMS yıldızları arasında fiziksel açıdan hiçbir fark yoktur. FU Ori türü değişenler ise evrimlerinin özel bir safhasında yer alan T Tauri yıldızlarıdır. Bu türden değişenlere bazen genel olarak Orion Değişenleri veya Orion Popülasyonu da denmektedir. Çünkü Orion yıldız oluşum bölgesinde, bahsedilen tüm türlerden yıldız bulabilmek mümkündür. Bu yıldızların çoğu hâlen oluştukları bulutsuların içinde yer aldıklarından “Bulutsu değişenleri” olarak da adlandırılmışlardır.

R Coronae Borealis değişeni ani olarak 9 kadire ulaşan parlaklık azalmaları gösteren patlayan değişen yıldız.

<span class="mw-page-title-main">Seyfert galaksisi</span> Galaksi

Seyfert Galaksileri, kuasarlar içinde aktif galaksiler içinde en büyük iki gruptan birini teşkil eder. Bunlar, kuasarlardan farklı olarak, ev sahibi galaksileri kolayca tespit edilebilen, yüksek iyonizasyon emisyon hatları ortaya çıkartan spektrumları olan oldukça yüksek yüzey parlaklıkları ile kuazar benzeri çekirdeklere sahiptirler.

<span class="mw-page-title-main">Mavi üstdev</span>

Mavi üstdev, bilimsel olarak OB üstdevleri olarak adlandırılan sıcak parlak yıldızlardır. Parlaklık sınıfı I ve spektral sınıf B9 veya daha öncekilere sahiptirler.

<span class="mw-page-title-main">B-tipi ana kol yıldızı</span> yıldız sınıflandırma

B-tipi ana kol yıldızı, tayf tipi B ve aydınlatma sınıfı V olan ana kol (hidrojen-yakan) yıldızıdır. Kütleleri Güneş'ten 2 ile 16 kat daha fazla ve yüzey sıcaklıkları 10.000 ile 30.000 K arasındadır. B-tipi yıldızlar son derece parlak ve mavidir. Spektrumları, en çok B2 alt sınıfında ve orta derecede hidrojen çizgilerinde göze çarpan nötr helyuma sahiptir. Örnekler arasında Regulus ve Algol A sayılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Yatay kol</span> Hertzsprung-Russell diyagramında kararlı helyum yanması durumundaki orta kütleli yıldızlar

Yatay kol yıldızları yıldız evriminde kırmızı devlerden sonraki aşamaya geçen, Güneş kütlesine yakın kütleye sahip yıldızlardır. Hidrojen füzyonu yapan anakol yıldızları çekirdekteki hidrojenleri bittiğinde kendi içlerine çökerler ve çekirdek etrafındaki kabukta hidrojen füzyonu yapmaya başlarlar. Bu yıldızlara kırmızı dev adı verilir. Zamanla çekirdeğin etrafındaki hidrojen de bittiğinde yıldız tekrar kendi içine çöker ve bu sefer helyum füzyonu yapabilen yatay kol yıldızları meydana gelir. Bu yıldızlar çekirdekte helyumu ve çekirdeğin etrafında da hidrojeni füzyona uğratabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Henyey çizgileri</span> Hertzsprung-Russell diyagramında anakol öncesi yıldızların izlediği yol

Henyey çizgileri, Hayashi çizgilerinin sona ermesinden sonra Hertzsprung-Russell diyagramında 0,5 güneş kütlesinden büyük kütleli anakol öncesi yıldızların izlediği bir yoldur. 1950'lerde gök bilimci Louis G. Henyey ve meslektaşları, anakol öncesi yıldızın ana kola ulaşana kadar küçülme sürecinin bir kısmında ışınımsal dengede kalabileceğini göstermişlerdir.