İçeriğe atla

Hasan Sabbah

Kontrol Edilmiş
Hasan Sabbah
حسن صباح
Nizârî-İsmaili Devleti'nin 1. Lideri
Görev süresi
4 Eylül 1090 - 23 Mayıs 1124
Yerine gelenKiyâ Büzürgümmîd
Kişisel bilgiler
Doğum y. 1050
Kum, İran, Büyük Selçuklu İmparatorluğu
Ölüm 23 Mayıs 1124
(74 yaşında)
Alamut Kalesi, Kazvin, İran
Çocuk(lar) Muhammed Sabbah
Hüseyin Sabbah
Dini İslam (İsmâilî-Nizârî)

Hasan Sabbah (Farsça: حسن صباح; d. Kum, İran – ö. 23 Mayıs[1] 1124, Alamut Kalesi), Nizârî-İsmaili Devleti'nin ve Haşhaşî fedai tarikatının kurucusu ve ilk lideridir. Şii mezhebine bağlı olan İsmaililik alt mezhebindendir.[2]

Aynı zamanda Suikastçılar (Farsça, Haşhaşin) olarak bilinen ve özel olarak eğitilmiş bir grup casustan oluşan istihbarat ekibinin de kurucusuydu.[3][4] Alamut adında bir dağ kalesini ele geçirdiği için Marco Polo'dan beri Batı'da Dağın Yaşlı Adamı olarak bilinir.[5][6] Hayatı boyunca birçok akademik konuyla uğraşmıştır. Dini ve askeri liderliğin yanı sıra matematik (özellikle geometri), astronomi ve felsefe (özellikle epistemoloji) konularında deneyimliydi.[7]

Hasan Sabbah, kurduğu tarikatın suikaste dayanan farklı askerî taktikleri ve 34 yıl boyunca dışına çıkmadan yaşadığı rivayet edilen Alamut Kalesi ile tanınmaktadır.[8]

Hayatı ve dinî eğitimi

İlk yılları ve soyu

1046-1047 veya 1053-1054 yıllarında On iki İmam Şiiliği'nin önemli bir merkezi olan Kum kentinde doğduğu rivayet edilir. Hasan Sabbah, hayatını anlattığı Sergüzeşt-i Seyyidina adlı eserinde Arabistan'da kurulmuş olan Himyerî Krallığı'nın soyundan geldiğini ve babasının Yemen'den Kufe'ye, oradan da Kum şehrine göç ettiğini belirtmektedir. Babası Ali bin Muhammed, On iki İmam Şiiliğinin önemli isimlerinden birisiydi. Oğlu Hasan'ın felsefe, kelâm, mantık, fıkıh ve matematik alanlarında iyi eğitim almasını sağladı.[1]

İsmaili mezhebiyle tanışması ve Alamut Kalesi öncesi faaliyetleri

Din âlimi olmak isteyen Sabbah, tahsilini devam ettirmek için Rey şehrine gitti. 17 yaşına kadar bağlı kaldığı On iki İmam Şiiliği'nden, karşılaştığı Fatımî daisinin etkisiyle İsmaililik mezhebine geçiş yaptı. Sabbah'taki yeteneği fark eden Irak bölgesi başdaisi Abd'ûl-Melik İbn Attaş, kendisine Fatımî halifesi olan Müstansır'ın yanına gitmesini ve Darülhikme'de İsmaili mezhebi hakkında eğitim almasını tavsiye etti. İsfahan civarında iki yıl İbn Attaş'ın vekili olarak davette bulunduktan sonra Azerbaycan, Musul, Sincar, Rahbe, Şam, Sayda, Sur ve Akka üzerinden 1078 yılında Kahire'ye ulaştı. Burada başdai Ebu Davud tarafından karşılandı ve Halife Müstansır ile görüştü, onun ilgi ve alakasına mazhar oldu. Halife, kendisini vekil olarak seçti ve ileride Horasan bölgesinde dailik yapmasını istedi.[1]

Hasan Sabbah, Halife Müstansır'dan sonra hilâfet makamına veliaht Nizar'ın geçmesini isterken, vezir ve başkumandan Bedr el-Cemâli ise Ahmed el-Müsta'li'nin geçmesini istiyordu. Hasan Sabbah'ın muhalefetiyle karşılaşan el-Cemâli, Sabbah'ı önce hapse attı, ardından da ülkeden sürdü veya diğer bir rivayete göre Sabbah Mısır'dan kaçtı ve 1081 yılında İsfahan'a ulaştı. 9 yıl boyunca İran'ı baştan sona dolaşarak Bâtınîliğin propagandasını yaptı. İran'ın kuzeyine yöneldi. Özellikle Deylem bölgesi ile ilgilendi. Bu bölge İslam'ı zorla kabul etmeyen, toprakları zor fethedilen, savaşçı ve eski geleneğe bağlı yerli bir halkın kontrolündeydi. Bu propagandadan çok etkilenen Gilan, Mazenderan bölgelerinde 3 yıl boyunca çalışarak dağlardaki savaşçıları ve gönderdiği dailer sayesinde bölge halkını yanına çekti.

Sabbah'ın faaliyetlerini izleyen Selçuklu veziri Nizâmülmülk, Sabbah'ın yakalanması için emir verdi. Bunun üzerine Hasan, Kazvin'e kaçtı. Burada Alamut Kalesi'ni karargâhı olarak seçerek Nizârî-İsmaili Devleti'ni 4 Eylül 1090 tarihinde kurdu.[1]

Alamut Kalesi dönemi

Sonunda Hasan Sabbah, İran'ın Kazvin kentinin Elburz Dağları'ndaki Alamut Kalesi'nde karar kıldı. Kale, geniş bir vadiye egemen konumdaki büyük bir kayalık üzerine inşa edilmişti. Yaklaşık iki bin metre yükseklikteki bu kale, kayanın tabanının yüzlerce metre üzerinde, yalnızca sarp ve dolambaçlı bir patikadan çıkılabilen bir yerde bulunmaktaydı.

Rivayete göre kale, Deylem krallarından biri tarafından inşa edilmişti. Elbruz Dağları'nı kendi denetimi altına almak isteyen bir kral; eğitimli kartalını salmış, kartal ise bu kayalığa konmuş ve kral da böylece kalenin yapımına başlanmasını istemişti. Ve kaleye "kartalın öğretisi" anlamına gelen "Aluh Amut" ismi verilmiştir.

Alamut Kalesi'ne yerleştikten sonra kaleyi ele geçirilmeyecek ve kuşatmalara dayanacak bir şekilde tahkim ettirdi ve yiyeceklerin uzun süre bozulmaması için depolar yaptırdı. Bundan sonra Alamut'un askerî ve idari merkezi oldu. Halife Müstansır'ın ölümünün ardından yerine Sabbah'ın muhalif olduğu diğer oğlu Müsta'li-Billah geçti. Sabbah bu durumu kabul etmeyerek Nizar'ı destekledi ve adına hutbe okuttu. İsmaililer'in Müstaliyye ve Nizariyye olarak ikiye ayrılmasıyla Sabbah, Alamut'ta Nizariler'in lideri konumuna geldi ve Fatımîler'le ilişkilerini bütünüyle kesti.

Nizariler'i Fatımîler'den ayıran en önemli fark, Nizariler'e düşman olanların fedailer tarafından öldürülmesinin dinî bir vazife olarak kabul edilmesidir.

Kimliği

Şiîliğin İmâmiye-i İsnâ‘aşer’îyye mezhebinin gayba hâlindeki On İkinci İmâmı Muhammed Mehdi ile karıştırılmaması gereken, Zeydî-Alevîler Hanedanlığı mensubu En-Nâsır’ûl-Alevî Li’l-Hâkk soyundan gelen Alevî Mehdi,[9]:339 İran'ın Elemût Bölgesi'nde bulunan Elemût (Alamut) Kalesi'nin son Büyük Selçuklu komutanı idi.

Büyük Selçuklu veziri Nizâmülmülk, daha 1090 yılına gelinmeden Hasan Sabbah'ın tutuklanması için gerekli emirleri çıkartmıştı. Bu nedenle de Hasan Sabbah, Alamut Kalesi'nden yaklaşık 60 km uzaklıktaki Kazvin'de gizlenmekteydi.[10]:23 Buradan kalenin zaptedilmesi ile alâkalı bir takım planlar hazırlamaktaydı.[10]:23 Hasan Sabbah, özel olarak daha önceden görevlendirdiği Hasan el-Ka’ini adındaki casusu aracılığıyla kaledeki muhafızların çoğunu İsmâil’îyye mezhebine döndürmeyi başarmıştı. Bu mühtedilerin tamamını ortadan kaldırmayı planlayan Mehdi, önce kendisini Hasan Sabbah’ın Dâvah hareketini kabullenir ve destekler gösterdi. Bu arada Kazvin'den gönderdiği bir başka dâî aracılığı ile Hasan Sabbah, kalede bulunan taraftarlarının sayısını iyice artırmayı başarmıştı.

4 Eylül 1090 tarihinde gizlice kaleye giren Hasan Sabbah, kendisini Dihkhudâ ismiyle tanıtarak bir süre burada yaşadı. Mehdi durumu anladığında ise kaledeki muhafızların tamamına yakını İsmâ‘îl’iyye mezhebini kabullenmişler ve Mehdi'yi tamamen kendisini savunamayacak bir duruma düşürmüşlerdi.[9]:339

Alamût Kalesi'nin teslim alınması

Hasan bin Sabbah tarafından kale Zeydî Mehdi'ye Üç Bin Altın Dinar ödenmek suretiyle teslim alındı. Ödeme İsmaili Dâvah hareketine gönül vermiş "Muzaffer Reis" ismindeki bir Selçuklu subayı tarafından gerçekleştirildi.[10]:23 Kalenin bu şekilde Mehdi'den alınması sırasında ise hiçbir vahşet gerçekleşmemiş oldu.[10]:24

Hasan Sabbah, Alamut'a yerleştikten sonra 34 yıl boyunca buradan hiç ayrılmamıştır. Rivayetlere göre Alamut'taki kendi odasından bile sadece birkaç kez çıkmıştır. Alamut ele geçirildikten sonra civardaki kaleler ve kasabalar üzerinde de denetim sağlandı. Alamut kalesine yönelik ilk saldırılar 1090 yılında Bölge kendisine ikta olarak verilmiş Selçuklu Emiri Yuruntaş tarafından gerçekleştirilmiştir saldırılar Nizarileri zor durumda bırakmıştır zira daha kale yeni ele geçirilmişti ve depolardaki erzak azdı. Garnizon kaleyi terk etmeyi bile düşündü ama Hasan Sabbah Fatimi Halifesi İmam el-Mustansır tarafından gönderildiğini iddia ettiği sahte bir mektubu müritlerine okuyarak kuşatmaya direnmelerini sağladı. Saldırılar sürerken Yuruntaş öldü saldırılar sona erdi. Saldırılar Nizarilere ağır kayıplar verdirmişse de kale alınamamıştır. 1092 yılında Nizamülmülk Sultan Melikşahı ikna ederek Alamut kalesini ele geçirmesi için bir ordu hazırlattı. Emir Arslantaş komutasındaki Selçuklu ordusu aylarca kaleyi kuşattı (I. Alamut Muharebesi) ancak kale alınamadı. Nizariler Rudbar halkının yardımı ile bir huruc hareketi yaparak Selçuklu ordusunu püskürttü.[11] Emir Kızıl sarık komutasındaki bir başka ordu Darah kalesini kuşattığı sırada Melikşah öldü. Ordu kuşatmaya son verdi. Hasan Sabbah ve fedaileri bu kuşatmaları düzenleyen ve destekleyen kişilere intikam amacıyla suikastler gerçekleştirdi. Hasan Sabbah döneminde elliye yakın suikast gerçekleştirmiştir. (Haşhaşilerin suikastına uğrayan kişilerin listesi) Bunların en önemlisi ve ilki Nizamülmülk'ün öldürülmesidir. Nizamülmülk başka saldırı planları yaptığı sıralarda suikaste kurban gitti. Diğerleri ise Selçuklu üst düzey devlet görevlileri ve Abbasi din adamlarına yönelik suikastlerdir. Suikastı yapan haşhaşinin adı Alamut'taki şeref listesine yazılırdı. Nizamülmülk'ün öldürülmesi ve ardından Melikşah'ın ölümü sonrasında Sencer, Berkyaruk ve Muhammed Tapar arasında taht kavgaları başlamış ve Selçuklular gerilemeye başlamıştır. Hasan Sabbah Selçuklu sarayındaki taht kavgalarını kendi lehine kullanmıştır. Ayrıca Hasan Sabbah döneminde başka önemli kaleler de ele geçirilmiştir.[12]

Hasan Sabbah Nizamülmülk'ün öldürülmesini şu şekilde yorumlamıştır "Bu şeytanın öldürülmesi mutluluğun başlangıcıdır"[13]

Hasan Sabbah döneminin en ilginç olaylarından biri de büyük Sünni tarihçi Alâeddin Atâ Melik Cüveynî'nin aktardığı olaydır. Cüveynî'ye göre Muhammed Tapar'ın ölümünden sonra tahta geçen Sencer'e barış elçileri gönderen Hasan Sabbah, tekliflerin kabul edilmemesi nedeniyle saraydan birilerini yanına çekerek sultanın başucuna bir hançer saplanmasını sağlamıştır. Ayıldığında büyük paniğe kapılan Sultan olayı gizli tutmaya çalışmış ancak olayın hemen ardından bir elçiyle gelen mesajda Hasan Sabbah,

Ben istemez miydim ki o hançer sert taşa değil de sultanın yumuşacık göğsüne saplansın.

demiştir. Bu olaydan sonra İsmaililer, Sencer döneminde oldukça rahatlamıştır.[12]

Ölümü

Mayıs 1124'te hastalanıp yatağa düşen Hasan Sabbah, ölümünün yaklaştığını düşünerek halefi olması için Lemeser Kalesi komutanı Kiya Buzrug Ummid'i seçti. Ebu Ali'yi sağına oturttu ve kendisini misyonerlik faaliyetlerinin başına getirdi. Kasranlı Adem'in oğlu Hasan'ı sağına ve ordularının komutanı Kiya Ebu Cafer'i de önüne oturttu ve onlara İmam'ın gelip devletin başına geçeceği güne kadar Kiya Buzrug Ummid'in liderliğinde uyum içinde çalışmalarını salık verdi ve 23 Mayıs 1124 tarihinde Cuma günü öldü.[14] Alpago tarafından öldürülür.

Bu, aynı zamanda göz alıcı bir liderliğin de sonuydu. Sünni ve Şiî İsmaili birçok vakanüvis onu keskin zekalı, yetkin, aritmetik, astronomi, büyü ve daha pek çok alanda bilgi sahibi biri olarak tarif eder. İsmaililer'i sevmeyen bir Arap biyografi yazarına göre ise, Alamut'ta ikamet ettiği 35 yıl boyunca ne bir kimse ortalık bir yerde şarap içebilmiş, ne de testilere şarap doldurulabilmişti. Oğlu Muhammed'i şarap içtiği için idam etmiş, diğer oğlu Hüseyin'i ise, asılsızlığı kanıtlanmış olan Dai Hüseyin Kaini'nin katlini azmettirmek suçundan idam ettirmişti.[12]

Hasan Sabbah aynı zamanda bir yazardı. Sünni yazarlar eserlerinden iki parçayı, bir otobiyografik metni olan ve bir ilahiyat risalesini muhafaza etmişlerdi. Hasan Sabbah asla imam olduğunu iddia etmemiştir. Yalnızca imamın bir temsilcisi olduğunu söylemiştir.[12] Hayatını anlattığı kitabın adı Sergi'ızeşt-i Seyyidinâ'dır. Fars asıllı Moğol tarihçisi Ata Melik Cüveyni, 1256 yılında Hülagû Han komutasındaki Moğol ordusunun Alamut kütüphanesini yakmalarından önce bu kitabı kütüphaneden almıştır.

Hasan İbn-i Sabbah

Hakkında yazılan akademik eserler

Bahsedilen eserlere örnek

Popüler kültürdeki yeri

2020-2021 yılları arasında TRT 1'de yayınlanan Uyanış: Büyük Selçuklu dizisinde Gürkan Uygun tarafından canlandırılmıştır.

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ a b c d "HASAN SABBAH". Abdülkerim ÖZAYDIN. TDVİA. 22 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2020. 
  2. ^ "Hasan Sabbah kimdir?". haberturk.com. 17 Kasım 2020. 27 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mart 2021. 
  3. ^ "Hasan-e Sabbah | Biography, History, & Assassins order | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 22 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2023. 
  4. ^ Lewis, Bernard (2003). The Assassins: A Radical Sect in Islam (İngilizce). Phoenix. ISBN 978-1-84212-451-2. 27 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2023. 
  5. ^ Daftary, Farhad (2012). Historical Dictionary of the Ismailis (İngilizce). Scarecrow Press. ISBN 978-0-8108-6164-0. 17 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2023. 
  6. ^ Wasserman, James (8 Ağustos 2017). Templar Heresy: A Story of Gnostic Illumination (İngilizce). Simon and Schuster. ISBN 978-1-62055-659-7. 27 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2023. 
  7. ^ Browne, Edward Granville (1997). A literary history of Persia, Vol. 1 (İngilizce). Iranbooks. ISBN 978-0-936347-62-2. 
  8. ^ Peter Willey, Elemût Kalesi, Haşhaşiler, Hasan Sabbah ve Fedaileri, Nokta Yayınları.
  9. ^ a b Defterî, Ferhad (1990). Cambridge Üniversitesi (Ed.). The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge: Cambridge Üniversitesi Yayınları. s. 339. 13 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Kasım 2017. 
  10. ^ a b c d Willey, Peter (2005). Eagle's Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria. Londra: I.B. Tauris. ISBN 978-1-85043-464-1. 
  11. ^ Cüveni,Tarih-î Cihanı Gûşa. 
  12. ^ a b c d Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; nokta isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: )
  13. ^ Halm (2014), s. 76. 
  14. ^ Farhad Daftary, İsmaililer, Tarihleri ve Öğretileri, Doruk Yayınları, ?.

;Notlar

Alıntılar
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
2. İmâm Hüseyin
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
3. İmâm Ali Zeyn el-Âb’ı-Dîn
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
4. İmâm Muhammed el-Bakır
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
İmamet
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
5. İmâm Câ'fer-i Sâdık
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
6. İmâm İsmâil bin Câ'fer el-Mûbarek
 
Musa el-Kâzım
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
8. İmâm ʿAhmed el-Vâfî (ʿAbadullâh‘bin’Muhammed)
 
7. İmâm Muhammed bin İsmâ‘îl eş-Şâkir
 
Ali er-Rızâ
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
9. İmâm Takî Muhammed (ʿAhmed bin ʿAbadullâh)
 
İsmaililik/Yedicilik
(Bâtınîlik İsmaililik)
 
Muhammed el-Cevâd
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
10. İmâm Razî/Zekî ʿAbd Allâh (Hüseyin bin ʿAhmed)
 
 
Kufeli Hamdan Karmat
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
11. İmâm Ebû Muhammed ‘Ubayd Allâh el-Medhî
 
Ebû’Saʿid‘Hasan bin Behrâm Jennâbî
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Sâbiîlik
 
 
 
Fâtımî Devleti
 
Karmatîlik (Yediciler/elʿBakl’îyye)
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Üniter Çağrı
 
 
 
16. Dâ’î-Â’zam Târik’ûl-Hâkim bi-EmrʿAllâh
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Hamza
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
El-Mu'tenâ
 
 
 
18. Dâ’î-Â’zam Ebû Tamîm Ma’add el-Mûstensir
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Hikmet Risaleleri
 
 
 
19. İmâm Ebû’l-Kâsım ʿAhmed el-Mustâ‘lî
 
19. Ebû Mansûr Nizâr el-Mustafâ
 
 
 
 
Nâsır-ı Hüsrev
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Dürzîlik
 
 
 
Mustalilik
 
Nizarîlik
 
 
 
 
 
Türkistan Aleviliği
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Hafızilik
 
Tâyyîb’îyye
 
Alamut Kalesi
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Süleymanî Buhra
 
Davudî Buhra
 
Haşhaşiler
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Hebtiahs Buhra
 
 
Etbe-î Melek Buhra
 
Sünnî Buhra
 
İleri Davudî Buhra
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Alavî Buhra
 
Câferî Buhra
 
Patanî Buhra
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 


İlgili Araştırma Makaleleri

<i>Semerkant</i> (roman) Amin Maaloufun 1988 tarihli romanı

Semerkant, Lübnan asıllı Fransız yazar Amin Maalouf'un yazdığı tarih ve dram türündeki bir romandır. Yapıt, İranlı şair ve gök bilimci Ömer Hayyam'ın Rubaiyat adlı elyazması eserinin 1072 yılında Semerkant'ta başlayan ve 1912'de Titanik'te biten hikâyesini ele almaktadır. Roman, ilk olarak Esin Talu Çelikkan tarafından Türkçeye çevrilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Haşhaşîler</span> Nizârî–İsmaili koluna mensup dinî ve siyasi tarikat

Haşhâşîler (Arapça: حشیشیة Haşîşiyye ya da Arapça: حشاشون Haşşaşun), Sabbâhîler ya da Suikastçılar (İngilizce: Assassins), Şî'a mezhebinin İsmâîliyye koluna mensup din adamı Hasan bin Sabbah tarafından 1090 yılının Eylül ayında Alamut Kalesi'ni (Elemût) zapt ettiğinde kurulmuş olan dinî tarikat ve siyasî örgüt.

<span class="mw-page-title-main">İsmaililik</span> İslâmın Şiilik koluna bağlı bir mezhep

İsmâilîlik, adını İsmâil b. Ca'fer es-Sâdık'tan alan Şii mezhebi.

<span class="mw-page-title-main">Alamut Kalesi</span> Haşhaşîler tarikatının merkezi olan kale

Alamut Kalesi, ya da Elemût – Belde't-ûl'İkbâl ; Nizârî-İsmaili Devleti'nin ve Haşhaşîler tarikatının yönetim merkezi konumunda olan ve Hazar Denizi güneyinde, İran'ın Kazvin şehri sınırları içerisinde yer alan bir kaledir. Kelime mânâsı olarak "Kartal Yuvası" anlamına gelmektedir. Rivayete göre Cüstânîler kralı Veşudan İbn-i Cüstan tarafından inşa ettirilmiştir. Ebced hesabına göre ise "Elemût", Hicrî 483 yılına tekâbül etmektedir ki, bu sayı da kalenin tarikat kurucusu Hasan Sabbah tarafından zaptedildiği yıla karşılık gelmektedir. Alamut Kalesi, Hasan bin Sabbah tarafından fethedilene kadar Cüstânîler'in denetimi altında kalmıştır. Hasan Sabbah'ın eline geçen kale, Haşhaşiler'in karargâhı hâline gelmiştir. Kale, 1256 yılında, Bağdat İşgali'ne giden Hülâgû Han komutasındaki Moğol ordusu tarafından Haşhaşiler'i yok etmek amacıyla ele geçirilmiş ve kalede bulunan neredeyse tüm Haşhaşiler öldürülmüştür. Kale tahrip edilmiş, içinde bulunan ünlü kütüphanesi de yakılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nizarîlik</span> Şii İslamın bir kolu

Nizârîlik, İslam'ın Şia mezhebi olan İsmâilîyye mezhebinin alt kollarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Râşidüddîn Sinân el-İsmâîlî</span>

Raşidüddin Sinan (Arapça: رشيد الدين سنان ; Rašīd ad-Dīn Sinān) ; 1126'lı yıllarda Basra yakınlarında Vâsıt yolu üzerindeki Akrüssûdan Köyü'nde İmamiye Şiası'na mensup bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Nizari İsmailiyye'ce genellikle Sinan Râşidüddin diye anılır. Aynı zamanda "Dağın Yaşlısı" ve "Öğretmen" olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Abd’ûl-Melik bin Attaş</span>

Abd'ûl-Melik bin Attaş Fâtımîler Hâlifeliği devrinde Ebû Tamîm Ma’add el-Mûstensir bil-Lâh'ın İsfahan Bâb-ı Hûcceti ve Dâ’î-i Â'zamı.

Kıyâm-ı Kıyâmet, Elemût Devleti hükümdârı ve Nizârî Bâtınî-İsmâ‘îl’îyye Mezheb'inin Yirmi Üçüncü İmâm-ı Zamânı “Hasan-ı Sâni Alâ Zikrihi’s-Selâm” Hicrî 559 yılının Ramazan Ayı'nın On Yedinci günü, 8 Ağustos 1164 tarihinde Elemût Kalesi’de yapılan büyük merâsimde İslâmî bütün dînî ibâdetlerin tamamıyla ilga edildiğini ilân etti.

<span class="mw-page-title-main">I. Muhammed (Haşhaşî lider)</span>

El-Môhtadî bin el-Hâdî ; "Elemût İkinci Gizlenen-İmâmı". Hicrî: 530-552 / M: 1136-1157 yılları arasında Elemûtlar-Nizârî Devleti hükümdârı ve Nizârî Bâtınî-İsmâ‘îl’îyye Mezheb'inin Yirmi Birinci İmâm-ı Zamânı.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed bin Kiyâ Büzürgümmîd</span>

Muhammad bin Kiya Buzrug Ummid Alamut Kalesi'nin hakimi.

<span class="mw-page-title-main">Kiyâ Büzürgümmîd</span>

Kiyâ Büzürgümmîd, Nizarîler'in Alamut Kalesi'nde Hasan Sabbah'tan sonraki ikinci komutanı.

<span class="mw-page-title-main">III. Hasan (Haşhaşi)</span>

Celâl'ed-Dîn Hasan-ı Sâlis ya da III. Hasan ( Doğum: Hicrî 583 / M. 1187 ) (III. Hasan) Hicrî 607-618/ M. 1210-1221 yılları arasında Elemûtlar-Nizârî Devleti hükümdârı ve Nizârî Bâtınî-İsmâ‘îl’îyye Mezhebi'nin Yirmi Beşinci İmâm-ı Zamânı.

<span class="mw-page-title-main">III. Muhammed (Haşhaşi)</span> hükümdar

Alâ'ed-Dîn Muhammed ya da Alâ’ed-Dîn III. Muhammed bin Celâl’ed-Dîn Hasan-ı Sâlis ( Doğum: Hicrî 609 / M. 1213 - Ölüm: Hicrî 653 / M. 1255 ) Hicrî 618-653 / M. 1221-1255 yılları arasında Elemûtlar-Nizârî Devleti hükümdârı ve Nizârî Bâtınî-İsmâ‘îl’îyye Mezhebi'nin Yirmi Altıncı İmâm-ı Zamânı.

<span class="mw-page-title-main">Rükneddin Hürşah</span>

Rûkn’ed-Dîn Hûr-Şâh ( Doğum: Hicrî 627 / M. 1230 - Ölüm: Hicrî 655 / M. 1257 ) Hicrî 653-655 / M. 1255-1257 yılları arasında Elemûtlar-Nizârî Devleti hükümdârı ve Nizârî Bâtınî-İsmâ‘îl’îyye Mezhebi'nin Yirmi Yedinci İmâm-ı Zamânı.

<span class="mw-page-title-main">Elemût Bölgesi</span>

Elemût Coğrafi Bölgesi ; İran'ın Hazar Denizi güney sahillerinde yer alan bir Coğrafi Bölgesidir. Elbruz Sıra Dağları'ın batısında "Elemût-u Garbî" (Batı-Elemût/eski adıyla Rudbar-ı Şehristan Mıntıkası) ve "Elemût-u Şarkî" (Doğu-Elemût/eski adıyla Rudbar-ı Elemût Mıntıkası) olmak üzere iki ayrı kesimden oluşmaktadır.

Selçuklu veziri Nizâmülmülk, İsmâililerin bölgedeki faaliyetlerine son vermek ve Hasan Sabbah'ı ortadan kaldırmak için Sultan I. Melikşah'ı ikna ederek 1092 yılının Haziran-Temmuz aylarında Emir Arslantaş komutasında 1000 kişilik bir ordu hazırladı ve Alamut Kalesini kuşattı. Kuşatma aylarca sürdü. Tarihçi Ata Melik Cüveyni'nin aktardığına göre, kalede başta 60-70 asker vardı ve erzakları azdı. Dai Dihdar Ebu Ali el- Ardistani, Rudbar ve Kazvin'den topladığı 300 kişi ile yardıma geldi. Emrindeki askerler kuşatmayı yarıp, kaleye girmeyi başardı. Ekim-Kasım ayları arasında karşı saldırı yapıldı ve Selçuklu ordusu geri çekildi. Aynı yıl Sultan Melikşah, bu sefer Kızıl Sarığ komutasındaki bir orduyu Alamutu alması için gönderdi. Kuşatma sürerken Sultan Melikşah öldü bunun üzerine kuşatma kaldırıldı. Hasan Sabbah Nizamülmülk'ten intikam almak için Ebu Tahir Arrani isimli bir fedaiyi görevlendirdi. Fedai 14 Ekim 1092'de Nizamülmülk'ün Karargahına şikayeti olan bir Sufi kılığında girdi. Vezire dilekçe vermek için yanına yaklaştı ve koynundan çıkardığı bıçakla onu öldürdü. Kaçarken ayağı çadır ipine takıldı ve düştü. Askerler üstüne atlayıp onu öldürdüler. Bu Haşhaşi'lerin düzenlediği ilk suikasttır.

Nizârî-Selçuklu savaşları, Büyük Selçuklu İmparatorluğu, bağlı eyaletler, beylikler ve azınlık Nizari İsmaililere (Suikastçılar) karşı yerel Sünni nüfus arasında yeni bir düzen kurma misyonu başladığında çatışmalar başladı. İmparatorluk içindeki hanedan mücadelelerinden faydalanan ve etkili, geleneksel olmayan taktikler uygulayan Nizariler, başlangıçta inançlarını yayma ve bir güç tabanı oluşturmada başarılıydı, ancak hareket kısa süre sonra zayıfladı. Selçuklular uzun süreli savaşlardan sonra Nizarileri yok etmeyi başaramadılar ve Nizari gücünün varlığını kabul ederek onlarla anlaşmaya çalıştılar.

Fedailerin Kalesi: Alamut, Vladimir Bartol'un 1938 yılında Slovenya'da yayımlanan, Alamut Kalesi'nde yaşayan Hasan Sabbah ve İsmaililer'i konu alan tarihi romanıdır.

Şems’ed-Dîn Muhammed, yaklaşık 1256-1310 yılları arasında Nizari İsmaili cemaatinin 28. imamıydı. Hayatı hakkında çok az şey biliniyor. Nizari devletinin Moğol İmparatorluğu tarafından yıkılmasından sonra hüküm süren ilk imamdı. Hayatını gerçek kimliğini gizleyerek geçirdi.