Psikoloji veya Ruh bilimi, içgüdüsel davranışları ve zihni inceleyen bilimdir. Bilinçli ve bilinçsiz olayların yanı sıra daha çok duygu ve düşüncenin incelemesini içeren Psikoloji, çok kapsamlı bir bilimsel alandır. Bu alanda uzman olan ve aynı zamanda bilgi araştırması yapanlara psikolog denir. Psikologlar, beyinin ortaya çıkan özelliklerini ve ortaya çıkan özelliklerle bağlantılı tüm fenomenleri anlamaya çalışırlar ve bu şekilde daha geniş nöro-bilimsel araştırmacı grubuna katılırlar. Psikoloji bilimi, bir sosyal bilim olmasına rağmen aynı zamanda doğa bilimleri olarak da kategorize edilebilir. Özellikle beyin biyolojisi bilgisini oldukça kullanır ve geliştirir.
Sigmund Freud veya doğum adı ile Sigismund Schlomo Freud, psikolojinin en önemli alt dallarından biri olan psikanaliz biliminin kurucusu olan Avusturya doğumlu Yahudi nörolog. Psikanaliz, hasta ile psikanalist arasında gerçekleşen diyalog yoluyla psikopatolojik vakaları tedavi etmekte kullanılan klinik yöntemidir. Hastaların zihinsel süreçlerinin bilinç dışı unsurlarla olan bağlantılarını ortaya çıkarmaya çalışır. Freud'a göre, bilinç dışına itimler yaşantıların kendileri değil, anıları üzerinde gerçekleşirler. Ancak söz konusu istekler gerçeğe dönüştürüldüğünde, daha doğrusu doyurulduğunda karşılaşılacak üzüntü ve pişmanlık duygusundan kaçınılmaktadır.
Bern, İsviçre'nin başkenti ve en büyük beşinci büyük şehri aynı zamanda İsviçre Konfederasyonunun ve Bern kantonunun resmi başkentidir. Bern şehrinin nüfusu 2020 yılı itibari ile 143.043'tür. Çevre yerleşim bölgeleri ile birlikte Bern nüfusu 419.000 kişiye ulaşır.
Erich Fromm, Yahudi kökenli Almanya doğumlu Amerikalı ünlü bir psikanalist, sosyolog ve filozoftur. Ruh bilimine Marksist-sosyalist ve insancıl yaklaşımın en önemli temsilcilerindendir. Frankfurt Okulu ve okulun genel yaklaşım biçimi olan eleştirel teori için yaptığı katkılar ile de tanınmaktadır.
Paul Klee, Alman kökenli İsviçreli ressam. İlk olarak oryantalizmi öğrenen Klee, kendisine özgü tarzı ile dışavurumculuk, kübizm, gerçeküstücülük gibi pek çok akımda etkili oldu. Sanatçı renk teorisi hakkında çok fazla tecrübe sahibiydi ve bu tecrübelerini yazdı. Çalışmaları ressamın çocuksu perspektifini, mizah anlayışını, kişisel hislerini, inançlarını ve müzikselliğini yansıttı. Klee ve Rus ressam arkadaşı Wassily Kandinsky, Bauhaus okulunda eğitmenlik yapmalarıyla da ünlendiler.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Türk yazar ve diplomattır. Türk Dil Kurumunun kurucularındandır.
Psikanaliz, kısmen bilinçdışı zihinle ilgilenen ve birlikte zihinsel bozukluklar için bir tedavi yöntemi oluşturan bir dizi teori ve terapötik tekniktir. Bu disiplin 1890'ların başında, çalışmaları kısmen Josef Breuer ve diğerlerinin klinik çalışmalarından kaynaklanan Sigmund Freud tarafından kurulmuştur. Freud, 1939'daki ölümüne kadar psikanaliz teorisini ve pratiğini geliştirmiş ve rafine etmiştir. Bir ansiklopedi maddesinde, psikanalizin temel taşlarını "bilinçdışı zihinsel süreçler olduğu varsayımı, bastırma ve direnç teorisinin kabulü, cinselliğin ve Oedipus kompleksinin öneminin takdir edilmesi" olarak tanımlamıştır. Freud'un meslektaşları Alfred Adler ve Carl Gustav Jung, psikanalizin bireysel psikoloji (Adler) ve analitik psikoloji (Jung) olarak adlandırdıkları dallarını geliştirdiler, ancak Freud'un kendisi bunlara yönelik bir dizi eleştiri yazdı ve bunların psikanaliz biçimleri olduğunu kesinlikle reddetti. Psikanaliz daha sonra Erich Fromm, Karen Horney ve Harry Stack Sullivan gibi neo-Freudyen düşünürler tarafından farklı yönlerde geliştirilmiştir.
Oidipus kompleksi ya da Oidipus karmaşası, Sigmund Freud'un kurucusu olduğu psikanalitik teoriye göre karşı cinsteki ebeveyni sahiplenme ve kendi cinsinden ebeveyni saf dışı etme konusunda çocuğun beslediği duygu, düşünce, dürtü ve fantezilerin toplamı.
Özdeşleşme, bireyin diğerinin bir yönünü, özelliğini veya niteliğini özümsediği ve diğerinin sağladığı model tarafından tamamen veya kısmen dönüştürüldüğü psikolojik bir süreçtir. Kişilik, bir dizi özdeşleşme aracılığıyla oluşturulur ve belirlenir. Kavramın kökleri Freud'un yazılarında bulunabilir. Freud tarafından tanımlanan en belirgin üç özdeşleşme kavramı şunlardır: birincil özdeşleşme, narsisistik (ikincil) özdeşleşme ve kısmi (ikincil) özdeşleşme.
Mehmet Münir Ertegün, Türk diplomat ve devlet adamı. Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde görev yapmıştır.
Öğretmen veya eğitmen, eğitim kurumlarında önceden belirlenmiş hedefler doğrultusunda öğretim etkinliklerini planlı ve programlı bir biçimde düzenleyerek yürüten uzman eğitmendir. Anaokulu, okul, üniversite, akademi ve başka yerlerde görev yapar. Öğrencilerin öğretim uygulaması yoluyla bilgi, yeterlilik veya erdem kazanmalarına yardımcı olur.
Zekai Baloğlu, Türk siyasetçidir.
Fahri Kaya, Türk öğretmen, öykücü ve şair.
Kâmuran Şipal, Türk romancı, öykü yazarı ve çevirmen.
Hans Albert Einstein, İsviçreli-Amerikalı mühendis ve öğretmen.
Melanie Klein Avusturya asıllı İngiliz psikanalist. Çağdaş psikanaliz ve çocuk psikolojisi alanların etkili olan Klein, serbest oyun gözlemleri sayesinde çocuğun bilinçaltına ilişkin içgörüler sahibi olabileciğini göstererek iki ya da üç yaşlarındaki çocuklarına psikanaliz edilmesinin önünü açmıştır. Aynı zamanda Nesne İlişkileri Okulu'nun kurucusu olarak kabul edilir.
Johann Heinrich Pestalozzi, İsviçreli pedagog, hayırsever, Okul ve sosyal reformcu, filozof ve politikacı. Eğitim, hukuk ve insan gelişimi üzerine önemli çalışmalar yapmıştır. Hem Fransız Devrimi'ni yaşamış hem de devrimden derin bir şekilde etkilenmiştir. Çocukluk yıllarında yaşadığı sosyal çevreyi gezip görmesi, fakir halkın eğitimi konusundaki fikirlerinin gelişiminde kökler oluşturmuştur. Çalışmalarının büyük kısmını insan ırkının eğitim süreçlerinin ve kavrama güçlerinin doğallık ile ilgisi ve beyinde geliştirilen buna dair yöntemler olarak tarif eder. Çalışmalarında, insan doğası, gerçek varlık ve insan doğasının ayırt edici özelliklerine yönelik sorulara yanıtlar aramıştır. İnsan gelişiminin tek taraflı ve tek boyutlu olamayacağını savunmuştur. Yalnızca duygusal, zihinsel ya da salt sanatsal gelişimin ön plana çıktığı diğer unsur ve yönlerin önemsenmediği, eksik kaldığı bir gelişim sürecini reddetmiştir. Ona göre eğitimde; duygu, akıl ve inanç birlikteliği gereklidir, ancak böyle tasarlanmış bir eğitim toplumun kurtuluşu olabilir. Kalbimiz sevmeyi ve inanmayı arzu eder, zihnimiz de düşünmeyi ve yeteneklerimizin ortaya çıkmasını ister. Dolayısıyla insanın gelişiminde ilköğretimin önemi çok büyüktür. İnsanlara bilgeliğin yolunu açacak mutlak anahtar bu eğitimdir. Eğitimin seçkinlerin elinde olduğu ve yalnızca onların eğitim alabileceği düşüncesinin hakim olduğu bir zamanda; eğitimin herkesin hakkı olduğunu savunmuştur. Yoksul öğrencilerin dahi yetkin eğiticiler tarafından eğitim alması gerekliliğini vurgulamıştır. Kendi okullarında kimsesiz ve yoksul öğrencileri çoğunlukla maddi bir beklenti içinde olmadan kendi idealleri çerçevesinde yetiştirdi. Her çocuğun mutlaka okula gitmesi gerektiğini savundu.
Hermann Nunberg, Polonyalı psikiyarist ve Sigmund Freud'un öğrencisi olmuş bir psikanalist.
Otto Rank, Avusturyalı psikanalist, yazar ve filozoftu.
Psikanalitik teori, psikopatolojiyi tedavi etmek için klinik bir yöntem olan psikanalizi yönlendiren kişilik organizasyonu teorisi ve kişilik gelişiminin dinamiğidir. İlk olarak 19. yüzyılın sonlarında Sigmund Freud tarafından ortaya konan psikanalitik teori, ortaya atılışından bu yana birçok iyileştirme geçirdi. Psikanalitik teori, yirminci yüzyılın son üçte birinde, 1960'lardan sonra psikolojik tedavilerle ilgili eleştirel söylem akışının bir parçası olarak tam olarak öne çıktı. Freud, beyin analizini ve fizyolojik çalışmalarını durdurmuş ve odağını zihni ve zihni oluşturan ilgili psikolojik özellikleri incelemeye, özgür birliktelik ve aktarım olgularını kullanarak tedaviye kaydırmıştı. Çalışması, yetişkinlerin zihinsel işleyişini etkileyebilecek çocukluk olaylarının tanınmasını vurguladı. Genetik ve daha sonra gelişimsel yönleri incelemesi psikanalitik teoriye özelliklerini kazandırdı. 1899'da Rüyaların Yorumu'nu yayınlamasıyla başlayan teorileri öne çıkmaya başladı.