
Gazel, Türkçe Divan edebiyatının en yaygın nazım şeklidir. Gazel sözcüğü sözlük tarifi ile "kadınlarla sevgi üzerine konuşmak, söyleşmek" anlamına gelir.
Methiye, edebiyatta bir kimseyi veya bir şeyi övmek için yazılmış şiirlerdir. Methiyeler, genellikle padişahları, sadrazamları, devlet ileri gelenlerini ve din büyüklerini övmek için yazılan kasidelerdir. Ancak kaside şeklinden başka nazım şekilleri ile söylenmiş methiyeler de vardır.

Ebu Nuvas veya tam ismiyle Ebu Nuvas el-Hasen b. Hani el-Hakami, Abbâsî Döneminin en meşhur şairidir. Özellikle hamriyyâtı ile tanınmaktadır.

Sahr bin Harb bilinen adıyla Ebu Süfyan, Mekke'nin fethi sırasında Müslüman olmuş ve 624-630 yılları arasında Mekke lideri. Tam adı "Ebu Süfyan Sahr bin Harb bin Ümeyye"dir.
Arap Edebiyatı, anadili Arapça olan ulusların ortaya koymuş oldukları edebiyat eserlerini kapsar. Arapça Arap Yarımadası'nda ilkçağlardan beri kullanılan bir dildir. İslam dininin ortaya çıkışından sonra yayılarak İspanya'dan Endonezya'ya kadar uzanan bir alanda 600 yıl boyunca kültür dili durumuna gelmiştir.

Abdullah b. Revâha el-Hazrecî, Sadru'l-İslam döneminin en meşhur şairlerinden birisidir. İslam peygamberi Muhammed'in sahabilerindendir ve İslam'ın müdafaası için şiirler söylemiştir. Döneminde özellikle bu bağlamda söylediği hiciv şiirleriyle tanınmıştır.
Ka'b bin Eşref, Arap-Yahudi şair. Klasik kaynaklarda Ka'b'ın kentin hahamlarından birisi olduğu kaydedilmektedir. İslam öncesinde söylediği şiirlerden beş beyitlik bir parça günümüze ulaşmıştır.
el-‘Abbâs b. el-Ahnef, Abbâsî Döneminin en önemli gazel şairlerinden birisidir. Benû ‘Adiyy b. Ḥanîfe'ye mensup olan Iraklı şairin tam ismi, el-‘Abbâs b. el-Ahnef b. el-Esved b. Talha b. Ceddân b. Kelede şeklindedir. Onun klasik Arap edebiyatındaki önemi, nazmettiği iffetli gazel şiirlerinden kaynaklanmaktadır. Selefleri olan Ömer b. Ebî Rebî‘a'dan ve özellikle Cemîl b. Ma‘mer, el-Ahvas ve el-‘Arcî'den esinlenerek biçimlendirdiği şiiri, batı Endülüs edebiyatını, dolaylı yoldan da Avrupa edebiyatlarını etkilemiştir.
en-Nâbiğa ez-Zubyânî ,Câhiliye döneminin en meşhur Arap şairlerinden birisidir. Gerçek adı Ziyâd b. Mu'âviye b. Dibâb'dır. Ne var ki bilgeliği nedeniyle, Arapçada "dahi" yahut "büyük sanatçı" anlamına gelen "en-Nâbiğa" lakabıyla şöhret kazanmıştır. Şairin bu lakabı genç yaşta aldığı düşünülmektedir. en-Nâbiğa, asrının en önemli hiciv şairlerinden biridir.
Zuheyr b. Ebî Sulmâ (520-609?), Câhiliye döneminin en meşhur Arap şairlerinden birisidir. Önemli bir muallaka ve hiciv şairidir.
el-Hutay'a Arap edebiyatındaki en meşhur muhadram şairlerden biridir. Özellikle hicviyeleri sayesinde şöhret kazanmıştır.
Medîh, klasik Arap şiirinde, şiirin temel konularından birisi olarak kabul görmektedir. Methiye sanatı için kullanılan tabirlerden birisidir ve aynı anlama gelmektedir. Klasik Arap edebiyatında, övgü şiirleri oldukça erken bir dönemde yaygın şekilde icra edilen bir tür haline gelmiştir.
Tahrîd veya bazen yanlış trankribe edilen haliyle tahrîz şiirleri, Arap edebiyatında ortaya çıkmış edebî bir terimdir. Bu tabir, belirli kişi veya toplumları kışkırtmak için söylenen şiirleri nitelemek için kullanılmaktadır.
Beşşâr b. Bürd el-'Ukaylî Abbasi döneminin en meşhur şairlerinden biridir. el-Muvelledûn denilen şairlerin en çok şiir nazmedenlerinden birisi olduğu bilinmektedir. Muhdes şairler arasında sınıflandırılmaktadır. Kaynaklarda, "ibikli" veya "küpeli" manasına gelen el-mura''as lakabıyla anıldığı belirtilmiştir. Şiirlerinde Zerdüştlük eğilimi gösteren bazı ifadelere rastlamak mümkündür. Döneminin önemli hiciv şairlerinden biridir. Buna karşın, methiye, mersiye ve gazel türlerinde de yeteneğini ortaya koyduğu şiirler nazmetmiştir.
Abd Yeğûs b. Vakkâs (ö.584) Cahiliye Dönemi'nin çok tanınmayan şairlerinden biridir. Günümüze ulaşan rivayetlerden birisi onun esir alınışı hakkındadır. Onu esir alanların, şairin kendilerini hicvedeceğinden korkarak ağzını bağladıkları rivayet edilir. Öldürülme yöntemi hakkında kendine tercih hakkı sunulmuştur. Şair, şarap içtikten sonra damarının kesilmesi suretiyle öldürülmeyi tercih etmiştir.
en-Necâşî el-Hârisî Arap edebiyatındaki muhadram şairlerden biridir. Şehirleri hicvetmek maksadıyla nazmedilmiş ilk kasidelerden birisi ona aittir.
Ebû Sumâme b. 'Ârim ed-Dabbî, Eski Arap şairlerinden biridir. Klasik kaynaklarda, Muhriz adındaki birisi için nazmettiği bir hicviyesi nakledilmiştir. Şair bu şiirinde, Muhriz'in evine sığınan kişilerin etlerinin yenileceğini iddia etmektedir. Klasik Arap edebiyatında yamyamlığın hicvedildiği bir takım örneklere rastlamak mümkündür. Ne var ki Ebu Sumâme'nin söz konusu kasidesinde mecazi bir anlamın olması da olasılık dahilindedir.
el-Velîd b. 'Ubeydi'l-lah el-Buhturî, Abbasi döneminde yaşamış meşhur bir Arap şairidir.

Ebû Temmâm, Abbasi döneminde yaşamış meşhur Arap şairlerinden biridir.
İbn Farid, mutasavvıf bir Arap şairdir. Şiirlerini Arapça söylemiştir. Onun özellikle bir hamriyyesi son derece meşhurdur. Söz konusu hamriyyenin oldukça ünlü olan ilk dizesinde, şair şarabı sevgilisinin hatırına içtiklerini ve henüz üzüm bağı yaratılmazdan evvel sarhoş olduklarını anlatmaktadır.