İçeriğe atla

Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi

Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi
Doğum9 Ocak 1778(1778-01-09)
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm29 Kasım 1846 (68 yaşında)
Mina, Mekke, Osmanlı İmparatorluğu
Takma adDede Efendi
MeslekÂlim, bestekâr
MilliyetTürk

Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi (9 Ocak 1778, İstanbul - 29 Kasım 1846, Mekke), Türk hânende, neyzen ve bestekâr.[1][2] Babası geçimini hamam işletmeciliğiyle sağladığı için kendisine "Hammâmîzâde" denilmiştir. Ancak günümüzde "Dede Efendi" diye anılır.[3]

Dede Efendi bestekârlığının yanı sıra neyzenliği ve hânendeliği ile de ünlüdür. Sesinin güzelliği ve müzik yeteneği çok küçük yaşta ortaya çıkınca, devrin meşhur mûsikîşinaslarından Uncuzade Mehmet Emin Efendi'den özel dersler almaya başladı. 1798'de Yenikapı Mevlevihanesi şeyhi Ali Nutkî Dede'ye bağlandı. Çilede iken bestelediği ilk şarkısıyla pâdişah III. Selim'in dikkatini çekti, art arda bestelediği yapıtlarla devrin gözde bestekârları arasına girdi. Yüksek saray görevlerinden pâdişah musâhipliğine ve müezzinbaşılığa atandı. Sultan III. Selim'den sonra Sultan II. Mahmud'un da yakın alâka ve desteğini gördü.

İsmâil Dede Efendi, bir yandan saray fasıllarına hânende (Ses Sanatçısı) olarak katılırken, bir yandan da Enderûn'da ve Yenikapı Mevlevihâne'sinde mûsikî dersleri verdi. Evliliğini de saraydan bir hanımefendi ile yapıyor. Fakat Dede Efendi'nin başına ilginç hadiseler geliyor. Evlendikten 1 sene sonra oğlunu, annesini ve üvey annesini kaybediyor. Bunu da eserlerinde işliyor.

Yetiştirdiği çok sayıda öğrenci arasında özellikle, kendisinden sonra XIX. yüzyılın en büyük bestekârları arasında yer alan Zekai Dede Efendi, Dellalzade İsmâil Efendi ve Eyyûbi Mehmet Bey sayılabilir.[4]

Art arda yeni makamların bulunduğu klasik Türk mûsikî repertuvarının en gözde parçalarının bestelendiği III. Selim devrinde ilk yapıtlarını veren İsmâil Dede Efendi bilhassa Sultan Abdülmecid devrinde Batı Mûsikîsi'ne ciddi alâka gösterilmesine üzülür, Türk Mûsikîsi'ne bağlı kalmış bir bestekârdır. Onun temel gereci insan sesidir. Mevlevî âyininden ilâhiye, kardan köçekçeye, her biçimde ürün veren Dede Efendi içtenlik ve akıcılığa büyük ehemmiyet vermiştir.

İsmâil Dede Efendi'nin bestelediği eserlerden 300'e yakınının notası günümüze ulaşmıştır. 500 dolayında beste yapmışsa da, nota kullanımının yaygın olmayışı ve mûsikî öğretiminin ezbere dayanması sebebiyle, bunların yarısına yakını unutulmuş 8'i çalgısal, geri kalanı sözlü olmak üzere 267 eseri günümüze ulaşabilmiştir. Sözlü eserlerinden 49'u dinsel tasavvufî, 218'i din dışıdır. En mühim tasavvufî eserleri Hüzzam, Sabâ ve Ferahfeza Mevlevî âyinleridir.

Dede Efendi, Hac vazîfesini yerine getirmek üzere gittiği Hicaz'da hastalanarak öldü.

Eserleri

  • Hüzzâm Mevlevî Âyîni Mâhest_ü ne-mî dânem hurşîd(i) ruhat yâ nê
  • Rast Semâi Yine bir gülnihâl aldı bu gönlümü
  • Hicaz köçekçe Şu karşıki dağda bir yeşil çadır
  • Rast Kar-ı Nev Gözümde daim hayali cânâ
  • Hicaz Yürük Semâi Yine neş'e-i Muhabbet etti dil-ü canım etti şeyda
  • Hüzzam Yürük Semâi Reh-i Aşkında edip kaddimi kütah gönül
  • Ferahfezâ Yürük Semâi Bu gece ben yine bülbülleri hâmûş ettim
  • Hicaz Semâi Ey büt-i nev-edâ olmuşum müptelâ
  • Talaa'l bedrü aleyna []

Kaynakça

  1. ^ "Dede Efendi Biyografi". biyografi.info. 15 Ocak 2016. 22 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2016. 
  2. ^ "Hammâmîzâde İsmâil Dede Efendi Kimdir?". Youtube. 8 Ocak 2016. 5 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2016. 
  3. ^ "Hammâmîzade İsmail Dede Efendi'nin hayatı ve eserleri". turksanatmuzigi.org. 29 Temmuz 2011. 31 Ocak 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2016. 
  4. ^ "Klâsik Osmanlı Mûsikisinin Son Temsilcisi Hammâmîzâde İsmail Dede Efendi". yeniumit.com. 15 Ocak 2016. 26 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2016. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">II. Gazi Giray</span>

II. Gazi Giray veya Bora Gazi Giray 16. yüzyıl sonlarında iki kez Kırım Hanlığı tahtına oturdu.

Mahur, Klasik Türk musikisinde bir makam. En sevilen makamlardan biridir. İran ve Hindistan'da Mahur isminde şehirler vardır. Mahur makamı ismini muhtemelen bu şehirlerden almıştır. Çeşitli kâr-ı nâtık güftelerinde de Mahur adının coğrafi isim olarak kullanılması bu görüşü doğrulamaktadır.

Hâfız Post, Klasik Türk musikisi bestekârı olup, asıl adı Mehmet'tir. "Post" lâkabının kendisine, vücudunun çok kıllı olmasından dolayı verildiğine dair bir rivayet vardır. Sultan IV. Mehmed döneminin klâsik Türk büyük müzik ustalarındandır. Saray'da yapılan fasıllara sazı ve sesi ile katılmış, bütün çağdaşları gibi Selim Giray Han'dan yardım ve ilgi görmüş, bu sanatsever devlet adamının düzenlediği edebiyat ve müzik toplantılarına katılarak sanatçı kişiliğinin gelişmesini sağlamıştır. Gençliğinde resmî görev almamış, son zamanlarına Divan hocaları zümresine katılmış, daha sonra Bîrun Kâğıt Eminliği'ne getirilmiştir. Hafız Post 1694 yılında vefat ederek Karacaahmet Mezarlığı'nda, Divan şairi Nabi'nin mezarının yanı başında toprağa verildi. Ölümüne o dönem şairlerince anısına beyitler yazılmıştır.
Fenni, "Çergehte eyleyüb âhır karar/ Postu şîr-i ecel çâk eyledi", Itrî ise: "Dedi Itrî Hâfız'a mevâ ola ya Rab cinan" demiştir.

<span class="mw-page-title-main">Buhûrîzâde Mustafa Itrî</span>

Buhûrîzâde Mustafa Itrî, Türk bestekâr, şair ve hattat. Bestelediği 400 civarında eser arasından günümüze sadece yirmi kadarı gelebilmiş olsa da, Klasik Türk Musikisi’nin en büyük bestekârlarından biri olarak kabul edilmektedir.

Tab'î Mustafa Efendi, 18. yüzyılın en tanınmış Türk bestekârlarındandır.

<span class="mw-page-title-main">Rakım Elkutlu</span>

Rakım Elkutlu, Türk klâsik mûsikîsi bestekârlarındandır.

Klasik Türk mûsikisinin seçkin bestekârlarından biridir. İstanbul'da doğdu ve öldü. Doğum ve ölüm tarihleri tartışmalı olmakla birlikte 1730 yılı civarında doğup 1801 ile 1812 yılları civarında öldüğü kabul edilebilir. Sultan III. Selim devri bestekârlarındandır. Yüzlerce eser bestelemiş olan Hacı Sadullah Ağa'nın günümüze kadar gelen eserlerinin sayısı 30 civarındadır. Bu eserlerin hepsi dindışı büyük formda sözlü eserlerdir. Eserleri yüksek bir lirizm ve müzikaliteye sahiptir. Özellikle Bayati-Araban takımı oluşturan eserlerin tümü klasik mûsiki repertuvarının en güzel örnekleri arasında yer alır. Diğer seçkin ve tanınmış eserlerinden bazıları şunlardır: Nevrûziyye olarak bestelenmiş olan Arazbar-Buselik kâr, Şedaraban ağır semai, Muhayyer ağır semai, Muhayyer yürük semai, Muhayyer-Sünbüle nakış yürük semai, Hicaz-Hümâyun nakış yürük semai.

Hacı Faik Bey, Klasik Türk mûsikisinin büyük bestekârlarından biridir. Ondokuzuncu yüzyılın ilk yarısında Üsküdar'da doğdu ve 1891 yılında öldü. Dîni ve dindışı mûsiki alanında eserler verdi. Yılmaz Öztuna'nın verdiği listeye göre günümüze 170 kadar eserinin notası gelmiştir. TRT repertuvarında ise 120 kadar eseri mevcuttur. Dini mûsiki alanında Mevlevi ayini, tevşih, şugl ve ilahiler bestelemiştir. Durak bestelediği ise bilinmiyor. Dindışı musiki alanında ise özellikle büyük formdaki eserleri dikkat çeker. Kâr, beste, ağır semai ve yürük semai formlarındaki bu eserlerin sayısı 40 kadardır. Ayrıca çok sayıda şarkı da bestelemiştir. Saz eseri bestelediği ise bilinmiyor. Hacı Faik Bey, klasik tarzın gerilemeye başladığı, Hacı Arif Bey ve Şevki Bey gibi müstesna bestekârların şarkı formunu ön plana çıkardığı bir dönemin bestekârıdır. Bununla birlikte, şarkı formunda çok sayıda ve seçkin eserler meydana getiren bestekârımız, klasik formlarda da yüksek bir seviyeyi tutturmuştur. Fantezi şarkı türünün de ilk örneklerine Hacı Faik Bey'in eserleri arasında rastlamak mümkündür.

Dügâh Kâr, Hacı Fâik Bey'in Dügâh makamında ve Kâr formunda bestelediği mûsikî eseridir.

Hekimbaşı Abdülaziz Efendi, Osmanlı tıp bilgini, bestekâr ve şairdir. Osmanlı Devleti'nde Subhizadeler diye bilinen ve çok sayıda devlet adamı, hekim, şair ve bestekâr yetiştiren bir aileye mensuptur.

Mustafa Muzaffer İlkar, Türk müziği solisti, bestecisi.

Mısırlı İbrahim Efendi, Klasik Türk müziği'nin ünlü udisi ve bestecisidir.

<span class="mw-page-title-main">Zekai Dede Efendi</span> Osmanlı besteci

Zekâi Dede Efendi, Osmanlı klasik Türk müziği bestecisi.

<span class="mw-page-title-main">Hacı Arif Bey</span> Türk besteci ve güfte yazarı

Hacı Arif Bey, (d. 1831, İstanbul - ö. 28 Haziran 1885, Türk güftekâr, bestekâr, hanende.

Ali Rıza Şengel yahut Eyyubî Ali Rıza Bey, Klasik Türk müziği bestekârı ve hocası, nevbezen.

Salih Zeki Ataergin,, Türk musikişinas, bestekâr ve hukukçu. Kanun virtüözü Hacı Arif Bey'in oğludur. Asıl ismi Salih Zeki olmasına rağmen, babasına izâfetle Zeki Ârif adıyla tanınmıştır. Annesi Hatice Huriye Hanım’ dır.

Cüneyd Kosal,, kanun üstâdı, bestekâr.

<span class="mw-page-title-main">Rauf Yekta</span> Türk müzikolog

Râuf Yektâ Bey,, Türk bestekâr, müzikolog ve neyzen. Asıl adı Mehmet Rauf'tur. Hat hocası Nasûhî Efendi tarafından kendisine yekta unvanı verildi. 1917 yılında Dârülelhan'ın kuruluşunda yer alan isimlerden biri oldu. Araştırma ve çalışmalarıyla Türk müziğinin temelini oluşturdu. Mevlevî tarikatına girerek önemli mevlevihanelerde baş neyzenlik yaptı. Tifo nedeniyle hayatını kaybetmesi sonrasında Cemal Reşit Rey tarafından "musikî şehidi" olarak nitelendirildiği yönünde söylentiler de mevcuttur.

Leon Hanciyan/Hancıyan, Osmanlı Ermenisi klasik Türk müziği sanatçısı ve bestekar. Eserlerinin çoğunun unutulmasına rağmen bir peşrev, üç saz semaisi, bir aksak semai ile onbeş kadar şarkısı bilinmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Yenikapı Mevlevihanesi</span>

Yenikapı Mevlevihanesi, Türkiye'nin İstanbul ilinin Zeytinburnu ilçesinde 16. yüzyılda kurulmuş bir mevlevihane.