İçeriğe atla

Halaçlar

Halaçlar
Kalaçlar
Toplam nüfus
52.800[1] (2017)
Önemli nüfusa sahip bölgeler
İran İran52.800 (Kum Eyaleti)
Diller
Din

Halaçlar (Farsça: خلج, Khalaj; Azerice: Xələc), İran'da yaşayan ve Halaçça konuşan bir Türk boyunun adıdır. Lehçelerinin yazı dili yoktur. Ancak Göktürkçeye benzerliğiyle dikkat çeker. Dinleri Şii mezhebinden Müslümandır. Zamanında Selçuklu egemenliğinde oldukları biliniyor. Türkçenin d'li lehçesini konuştukları için ana Türkçeye yakınlıkları göz ardı edilemeyecek bir durumdur.

İsim kökeni

Divânu Lügati't-Türk’de boy ismi şöyle anlatılır;

..... Yirmi ikiler onlara Türkçe kal aç derler, “aç kal” demektir. Sonradan bunlara “Xalaç” denilmiştir; asılları budur.[2]

Oğuzlar ve Kıpçaklar x yı k ya çeviriler. Bunlar “Xalaçlar”dan bir bölüktür. Bunlar Türklerin “kızım” dediği yerde “xızım” derler. Ve yine öbür Türklerin “kande erdinğ” dediği yerde bunlar “xanda erdinğ” derler ki, “nerede idin” demektir.”.[3]

Oğuz Destanında da kalaç kelimesinin bir Türk boyunun ismi olarak görülür[4] ve “aç kalmak” söyleminden türediği belirtilmiştir.[4]

Halaçlara uygulanan baskılar

Halaç Türkleri en çok Farslaşma baskısında kalan Türk halkıdır.

Uygulanan baskılardan bazıları: Halaç Türkçesinin yasaklanması, yoğun asimilasyona maruz kalmaları, Halaç Türkçesinde kitapların yasak olması, Halaç Türklerine ait tarih ve kültür ögelerinin yok edilmeye çalışılması, Türk olmadıkları yönünde yoğun baskı, Türk dünyasına yeteri kadar sesini duyuramaması, rejimin Halaç Türklerini tanımaması, geleneklerin engellenmesi, Halaçları kırbaçlamak ve başka şehirlere göç ettirmeye çalışmak.[5][6][7][8][9][10]

Yaşadıkları bölgeler

Halaçlara ilk değinenler Orta Çağ İslam coğrafyacıları olmuştur. 9. ve 10. yüzyıl kaynaklarına göre Halaçlar Seyhun'un yakasında, Afganistan'da yaşayan göçebe halklardandır. Muhammad ibn Mūsā al-Khwārizmī, Mafātīh al-‘Ulūm ismindeki eserinde Halaç ve Kancina Türkleri Eftalitlerden arta kalan boylar olarak gösterir.

Türkiye'de

1932 yılında yayınlanan Köylerimiz ismindeki kitapta, o dönem Türkiye'de, Halaç, Halaçlar ya da Halaçlı isimlerinde on altı köy listelenmiştir. Bunlar şu illerdedir: Uşak, Antalya, Afyon, Niğde, Kütahya, Bolu, Balıkesir, Aydın, Çankırı, Kastamonu, Zonguldak, Yozgat, Ankara, Tokat, Giresun, Kırşehir ve İstanbul. Gününümüzde ise, Ağrı ili Doğubayazıt ilçesine, Niğde ili Bor ilçesine ve Sakarya ili Hendek ilçesine bağlı Halaç isminde üç köy, Bolu ili Gerede ilçesine ve Uşak ili Banaz ilçesine bağlı Halaçlar isminde iki köy bulunur.

Türkmenistan'da

Türkmenistan'ın Lebap vilayetinde nüfusu yaklaşık 150 bin olan Halaç ilçesi (Halaç etrafı) bulunmaktadır. İlçede yaşayanlar Selçuklu hanedanının ait olduğu Kınıklardan geldiği sanılan Ersarı Türkmenleridir.

İran ve Yakın Doğu'da

Halaçlar, 11. yüzyılda Büyük Selçuklular ile başlayan göçlerle, İran ve Yakın Doğu içine taşınmışlardır. Günümüz İran'da Huzistan ve Kerman Eyaletinde yaşamaktadır. Ayrıca Halaçlardan büyük bir toplulukta Orta İran'da Fars Eyaletinde yaşamaktadır, ama onların tam olarak ne zaman geldikleri bilinmemektedir. Halaçlardan büyük bir başka toplulukta, Merkezi Eyaletinde Save şehrinin güneybatısında alçak dağlık bölgede yerleşiktir ve pek çoğu bu gün dahi kendi kimliklerini korumuştur. Hatta, bu alanda Ḵalajestān denilen bir yöre vardır. İraj Afşar-Sistani'nin yakın tarihli bir çalışmasında, "Bu boyun insanları Aştiyan ve Tafreş çevresinde oturduklarını ve geçim kaynaklarının hayvancılık olduğunu" yazar.[11]

O. Garrod, Dehbid yaylasında (kuzey Şiraz) birçok köy'de Halaç Türklerinin yaşadığını iddia eder. Son olarak, Luristan Eyaletinde Halaj-Darra, Halaj-e ʿOlya ve Halaj-e Sofla köyleri ve Horasan Eyaletinde Halaç isminde üç köy bulunur. M. F. Köprülü, Kırım'da Halaç adında bir köy olduğunu ve Vladimir Feodoroviç Minorsky ise, güney Rusya'da Don Nehrindeki Kalach kenti adını, bu boydan aldığını düşünmektedir.

Dilleri

Halaçların dillerinden ilk söz eden Kaşgarlı Mahmud'dur. Divânu Lügati't-Türk'te dillerinden örnekler vermiştir. İkinci olarak Rus doğubilimci Vladimir Feodoroviç Minorsky, Halaçların dilleri ile ilgili bilgiler toplamıştır. Bu bilgilerini ise ancak 1940 yılında yayımlayabilmiştir.

Araştırmacılardan Alman bilim insanı Gerhard Doerfer Halaçlarla ilgili araştırmalar yapmıştır. G. Doerfer ve S. Tezcan'ın çalışmaları ile Halaççanın ses ve sözvarlığı açısından yaşayan en eskicil Türk dilleri arasında yer aldığı ortaya konmuştur. Halaçça'nın Türk dilleri arasındaki yeri konusunda en belirleyici yönü, Ana Altayca p sesinin devamı sayılan Ana Türkçe varsayımsal h sesini yaşatıyor olmasıdır.

Notlar

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2021. 
  2. ^ Divanü Lügat-it – Türk Tercümesi, çev. Atalay Besim, TDK Yayınları 523, Ankara, 1992, Cilt III, s. 415.
  3. ^ Divanü Lügat-it – Türk Tercümesi, çev. Atalay Besim, TDK Yayınları 523, Ankara, 1992, Cilt III, s. 218.
  4. ^ a b Ögel B., Türk Mitolojisi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, Cilt 1, s. 178.
  5. ^ "HALAÇ - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. 18 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022. 
  6. ^ "İRAN'DA YAŞAM MÜCADELESİ VEREN TÜRK TOPLULUĞU: HALAÇLAR- AKIN LAÇİNER". Tebriz Araştırmaları Enstitüsü (İngilizce). 4 Şubat 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022. 
  7. ^ "Ali Asgar Cemrâsi ile Halaç Türkleri ve Halaç Türkçesi Üzerine Bir Röportaj - Umut BAŞAR". www.turkyurdu.com.tr (İngilizce). 3 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022. 
  8. ^ "Ulusal Tez Merkezi | Anasayfa". tez.yok.gov.tr. 6 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022. 
  9. ^ "Halaç Türkleri - Derleyen: Yrd. Doç. Dr. Elnur Hasan MİKAİL - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi - http://www.turansam.org". www.turansam.org. 21 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022.  |başlık= dış bağlantı (yardım)
  10. ^ "Pehlevi rejiminin asimilasyon siyaseti: Artan zulüm". MİSAK- Millî Strateji Araştırma Kurulu. 14 Mayıs 2020. 21 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2022. 
  11. ^ Iraj Afšār-Sistāni, Ilhā, c¡ādornešinān wa ṭawāyef-e ʿašāyeri-e Irān, Tahran, 1987, cilt 2, s. 115.

Kaynakça

  • Köylerimiz, İstanbul, 1932.
  • Oliver Garrod, “The Qashqai Tribe of Fars”, JRCAS 33 (1946), s. 293-306.
  • M. F. Köprülü, “Halaç” Belleten, s. 109-116.

Dış bağlantılar

  • Halaç Kültürünün Sanat Eserlerinde Akisleri Prof. Dr. Emel Esin [1][]

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Azerice</span> Azerbaycanın resmî dili olan Türk dili

Azerice, Azerbaycanca veya Azerbaycan Türkçesi, Türk dilleri dil ailesinin Oğuz grubu içerisinde yer alan ve bir Türk halkı olan Azerilerin ana dilini oluşturan dil. En çok konuşucusu İran Azerbaycanı'nda bulunan dil, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Rusya'ya bağlı özerk bir cumhuriyet olan Dağıstan'ın ise resmî dilleri arasında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Türk devletleri listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Bu liste tarih boyunca Türk halkları tarafından kurulmuş özerk cumhuriyet, bağımsız cumhuriyet, beylik, imparatorluk ve hanedanlık hakkındadır.

<span class="mw-page-title-main">Sözlük</span> dilin veya dillerin kelime haznesini (sözvarlığını), söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, sözcüğün kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren yazılı

Sözlük, bir dilin veya dillerin kelime haznesini (sözvarlığını), söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, sözcüğün kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren yazılı eserdir. Eski dilde lügat, kamus denir. Leksikografi sözlükbilimidir. Sözlükçüye leksikografır denir. Lügatça, sadece bir kitapta geçen terimleri anlatır (glossary).

<span class="mw-page-title-main">Dîvânu Lugâti't-Türk</span> Kâşgarlı Mahmudun yazdığı Türkçe-Arapça sözlük

Kitâbu Dîvânu Lugâti't-Türk Orta Türkçe döneminde Kâşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072-1074 yılları arasında yazılan Türkçe-Arapça bir sözlüktür.

<span class="mw-page-title-main">Türk dilleri</span> Çinin batısından, Sibirya ve Doğu Avrupaya dek uzanan bir alana yayılmış dil ailesi

Türk dilleri veya Türkî diller, Doğu Avrupa'dan Sibirya ve Çin'in batısına dek uzanan bir alana yayılmış ve içerisinde 35 yaşayan dil barındıran dil ailesi. Toplamda yaklaşık 180 ile 200 milyon kişi tarafından konuşulan Türk dillerinin en çok konuşulan lehçesi Türkçe olup tüm Türk dili konuşurlarının %40'ı bu dili konuşmaktadır. Bu dili Azerice, Özbekçe, Uygurca, Kazakça, Türkmence ve Tatarca takip etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">İğdir boyu</span> Oğuz boyu

İgdir boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden ondördüncüsü; "İgdir"lerdir. Belgeleri şudur : diye tanımladığı bir Oğuz boyudur. Yazıcızāde ʿÂlì'nin, Tevārih-i Āl-i Selçuḳ adındaki eserinde “Yani eylük ve ululuk ve bahadırluk” anlamındadır ve ongunları Çakır’dır.

<span class="mw-page-title-main">Oğuz dil grubu</span> Türki diller dil ailesinden Şaz Türkçesinin güneybatı kolu

Oğuz grubu Türkî diller dil ailesinden Şaz Türkçesinin güneybatı koludur. Bu gruba ait dillerin toplam konuşan sayısı 120 milyon civarında olup Azerice, Türkçe ve Türkmence, bu gruptaki dillerin yaklaşık %95'ini oluştururlar. Gagauzca, Balkan Gagauz Türkçesinden farklı bir dildir.

<span class="mw-page-title-main">Sâmânîler</span> Orta Asya ve Iranda Kurulmuş Emirlik

Sâmânîler (819-999), Orta Asya ve doğu İran'da kurulmuş, adını kurucusu Sâmân Hüdâ'dan alan bir Fars hanedanlıktır. İslâm ordularının İran'ı ele geçirmesinin ve Seferî egemenliğinin yıkılmasının ardından İran'da iktidarı ele geçiren ilk yerli yönetimdir.

<span class="mw-page-title-main">Argu grubu</span>

Argu grubu Türk dillerinin Genel Türkçe öbeğine giren bir koludur. Öbeğin diğer gruplarına kıyasla bu grup çok dilli değildir. Argu dili ve Halaçça bu grubun tek temsilcileridir. Günümüzde sadece İran(merkez il, Kom ve Arak arasında) ve Afganistan'da 42.000 kişi tarafından konuşulan Halaçça yaşamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Horasan Türkçesi</span>

Horasan Türkçesi, İran'ın kuzeydoğusunda ve komşu Türkmenistan'ın Amu Derya ötesine kadar yaşayan Horasan Türkleri tarafından konuşulan Oğuz öbeğine ait yazı dili olmayan bir Türk dilidir. Anadili olarak konuşanların sayısı 2014 yılında 886 bin olarak tespit edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Halaçça</span>

Halaçça, İran'da konuşulan bir Türk dilidir. Yazı dili kimliği yoktur, ağız olarak konuşurlara sahiptir. 2017 sayımlarına göre 52.800 konuşanı vardır. Bu dil Alman türkolog Gerhard Doerfer'in dikkatini çekmesiyle o güne kadar dilleri açısından sıradan bir Türk halkı oldukları, Azericenin bir ağzını konuştukları düşünülen Halaçlar ve dilleri Türk dilbilim araştırmalarında önemli bir yere sahip oldu. Fakat daha sonra Halaçlar'ın bir Azeri halkı olmadığı gibi dilleri de Azericenin bir ağzı olmayıp Eski Türkçeden de özellikler gösteren bir Türk dili olduğu ortaya çıktı. Dil, günümüzde büyük ölçüde Farslaşmıştır. Dilde belirsiz kökenli yaklaşık 150 kelime vardır.

<span class="mw-page-title-main">Türkler</span> Türkî etnik grup

Türkler, çoğunlukla Türkiye ve Osmanlı İmparatorluğu'nun eski topraklarında yaşayan bir Türk halkıdır.

Yassıçemen Muharebesi, 10-12 Ağustos 1230 tarihinde Erzincan yakınlarında, Anadolu Selçuklu Devleti - Eyyubiler ittifakı ile Harezmşahlar Devleti arasında yapılan muharebedir. Kesin Selçuklu ve Eyyubi zaferiyle sonuçlanan bu muharebe sonrasında Harezmşahlar Devleti yıkılma sürecine girmiş ve Anadolu Selçuklu Devleti ile Moğollar sınır komşusu olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Yağma</span> Orta Çağda yaşamış bir Türk boyu

Yağma, Orta Çağ'daki bir Türk boyudur, bu boy günümüz Uygurlar'ın ve Özbekler'in atalarıdır. Bu boy bir kolu olan ve Üç Oğuzlar denilen birlik, Yağma, Karluk ve Çiğil boylarından oluşmuştur. 7. yüzyıldan itibaren Karahanlılar dönemi boyunca Yağma boyu Müslüman Araplar ve Çinliler tarafından kuvvetli ve kudretli siyasi varlıklar olarak Tarım Havzası, Cungarya havzası ve Yedinehir (Yedisu) bölgesinde göze çarpmışlardır.

Basmil veya Basmıl göçebe bir Türk boyu 7.- 8. yüzyıllarında Cungarya Havzası denilen bölgede yaşamışlardır. Basmiller Doğu Türk Kağanlığı zamanında çok önemli rol oynamışlardır hatta bir devir Kağanlar bu boydandır. Göktürk Kağanlığına karşı direnmişlerdir. Ancak belli bir süre sonra yok olup, öbür Türk kavimleriyle karışmışlardır. Güçlü bir boy olan Basmiller, tarihe izlerini fazla bırakamamışlardır. Bugünkü Türk cumhuriyetlerinde Basmiller'in hâlâ yaşadığı konusunda bir delil yoktur. Ancak bugünkü Türk boylarının içinde Basmil boyuyla karışmış olan mutlaka bulunur. Çünkü bir halk ya da boy ancak karışarak ve asimile olarak yok olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Efrasiyab</span> Türklerin efsane kahraman yiğit atası

Efrasiyab veya Afrasiyab, Şehnâme'nin karakterlerinden efsanevi kral ve Turan kahramanı.

<span class="mw-page-title-main">İran Türkleri</span>

İran Türkleri, İran'da yaşayan Türk halkları. Başta İran Azerileri olmak üzere Türkmenler, Kaşkaylar, Horasan Türkleri, Halaçlar, Sungurlar, Ebiverdiler, Kazaklar ve Özbekler gibi Türk dilli halklar İran’ın belirli bölgelerinde yaşamaktadırlar.

Baharlı oymağı, Karakoyunlu hanedanlığı boy birliğine katılmış olan bir oymaktır. Bu oymağın, büyük olasılıkla 1408 yılında Kara Yusuf tarafından Hamedan fethinin ardından, Karakoyunlu boy birliğine katıldığı anlaşılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Türkmenleri</span> Anadoluda yaşamını sürdüren çoğunlukla Oğuz kökenli Türk halkları

Türkiye Türkmenleri ya da Anadolu Türkmenleri, Anadolu Oğuzları veya kısa söylenişiyle Türkmenler, Selçuklular döneminde Anadolu ve çevresinde Türkmeneli denen bölgelerde yerleşmeye başlayan, dilleri Türkiye Türkçesine bağlı Anadolu ağızları içinde ele alınan ve Türkiye Türklerini oluşturan Oğuz oymakları Müslüman olup, Hanefi Sünni ve Anadolu Aleviliği olarak görülür. Anadolu’nun Türkleşmesi sürecinde etkili olmuşlardır. Türkmen (تركمنلر) ve Yörük (يوروك) kelimeleri tarihî belgelerde eş anlamlı olarak da kullanılmıştır. Osmanlı arşiv belgelerinde, yerleşim durumuna ve şekline bağlı olarak köylü «Türk» olarak adlandırılırken, göçer veya yarı-göçer topluluklar «Türkmen» ya da «Yörük» tabiriyle anılmışlardır. Aşiretler, yerleşik veya konar-göçer olma durumlarına ve bulundukları bölgelere göre «Türkmen» ya da «Yörük» adını almışlardır. Kimilerine göre Kızılırmak'ın doğusundakilere Türkmen batısındakilere ise Yörük denir. Maraş ve çevresinde yaşayan Dulkadirli Türkmenleri için Osmanlı kaynaklarında hem Türkmen hem de Yörük tabiri birlikte kullanılmıştır. Etnik olarak akraba oldukları Türkmenistan Türkmenleri ile aynı adı taşıdıkları gibi kimi uruğ/oymak adları da ortaktır.

Farslaşma ya da Persleşme bir şeylerin "Farslaşmış" hale geldiği kültürel değişimin sosyolojik bir süreçidir. Genellikle dil asimilasyonunu içeren bir kültürel asimilasyon şeklidir. Bu terim yalnızca kültürlere değil, aynı zamanda Fars kültürüne alışan ve "Farsileşmiş" hale gelen bireyler için de geçerlidir.