Özel hukuk, toplumun birbiriyle eşit haklara sahip üyeleri arasındaki ilişkileri düzenleyen hukuk alanıdır. Medeni hukuk, ticaret hukuku, devletler özel hukuku ve borçlar hukukunu kapsar. Türkiye'de bu alanı düzenleyen başlıca yasalar Medeni Kanun, Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu'dur.

Türk Kanunu Medenisi, Türkiye'de 17 Şubat 1926'da İsviçre Medeni Kanunu örnek alınarak TBMM'de kabul edilen ve 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe konulan 743 sayılı kanundur. 1 Ocak 2002 kabul tarihli Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle yürürlükten kalkmıştır.

Dava, bir hakkın, devlet kanalıyla devletin organları olan mahkemeler vasıtasıyla kullanılmasıdır. Dava; asli ve feri olur. İhtilaflı ve ihtilafsız veya ceza davası, hukuk davası, idari dava, amme (kamu) davası, şahsi dava olarak da tarif edilir. Tek başına dava sözcüğü, sıklıkla hukuk davalarını işaret eder.
Anonim şirket (AŞ) ya da anonim ortaklık (AO); sermayesi ortak tarafından taahhüt edilmiş ve paylara bölünmüş olan, tüzel kişiliği haiz, borçlarından dolayı kendi mal varlığıyla sorumlu bulunan şirkettir.
Dernek veya cemiyet, kazanç paylaşma dışında, belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere bir araya gelmiş insanların oluşturduğu tüzel kişidir. Dernek kelimesi eski Türkçe térin- "derinmek, toplanmak" fiilinden +Ak sonekiyle türetilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe tér- "dermek, toplamak" fiilinden+In- sonekiyle türetilmiştir.
Tüzel kişi, hukuk bakımından birçok kişinin veya malın topluluğundan doğan ve tek bir kişi sayılan oluşum. Belli bir amacı gerçekleştirmek üzere kişi veya emtia (mal) topluluğu şeklinde bağımsız olarak örgütlenmiş, haklara sahip olabilen, borç veya alacak edinebilen varlıklardır. Ör: Şirketler, vakıflar, dernekler, belediyeler, üniversiteler. Bir ülkedeki en büyük tüzel kişilik devlettir. Gerçek kişi olmadıkları hâlde gerçek kişi gibi işlem görürler. Kendilerini oluşturan ortaklardan, üyelerden veya temsilcilerden bağımsızdırlar. Örneğin üniversitenin mal varlığı rektöre değil, üniversite tüzel kişiliğine aittir.
Alacağın temliki, hukuki bir işleme dayalı olarak bir alacağın bütün hak ve vecibeleri ile birlikte alacaklıdan başka bir kişiye devir edilmesi. Değişik amaçlarla yapılan temlik, genellikle tediyenin sağlanması için yapılmaktadır.
Medeni hukuk, kişilerin birbiriyle ya da belirli ölçülerde kişilerle devletin doğrudan veya dolaylı özel ilişkilerinin kamu hukuku gibi başka bir hukuk dalının konusuna girmeyen hukuk dalına verilen addır. Temeli Roma hukukuna dayanır ve Cermen halkları tarafından geliştirilmiştir. Tüm Kara Avrupası'nda ve onlardan etkilenen birçok ülkede uygulanan bir hukuk dalıdır.
Şirket, Türkiye yasalarına göre iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelerek emek veya mallarını müşterek (ortak) bir amaçla bir sözleşme ile birleştirmeleri sonucu ortaya çıkan ticari işletmedir.
Adi şirket, sahibinden ayrı bir varlığı olmayan şirketlerdir. En basit şirket modelidir.
Zimmî, İslam devletinin egemenliğini kabul eden gayrimüslim kişilerdir.
Medeni Hukuk dalı olarak Kişiler Hukuku, Medeni Kanun'un birinci kitabında düzenlenmiştir. Kişi haklarıyla ilgilidir. Kişi, gerçek kişi (insan) ve tüzel kişi olarak ikiye ayrılır.

Hak, kişilerin hukuk düzenince korunan menfaatleridir. Kişilerin lehlerine olan bir durumun kanunlar tarafından korunması, bu korumaya uymayan kişilere karşı ise kanuni girişimlerde bulunulması gibi yetkiler verir. Esasen Arapçada hukuk kelimesinin tekil hâli olan bu kelime, zamanla kişilerin hukuken korunan menfaatlerini tanımlamak için kullanılırken, hakların oluşturduğu düzene ise hukuk adı verilmiştir.
Ehliyet', sözcüğü ile şunlardan biri kastedilmiş olabilir:
- Sürücü belgesi, Motorlu taşıtları kullanabilmek için gerekli olan belge.
- Ehliyet (hukuk), Hukukta hak ve borç sahibi olabilme yeterliliği.
Ticari işletme, insanların oluşturduğu bir pazarın, piyasası olan gereksinimlerini, yani iktisadi anlamda talebi, karşılama ve bu arzdan kâr etme amacı güden kuruluşlardır.
Vergi mükellefi, vergiyi doğuran olayı gerçekleştiren ve bu suretle üzerine düşen vergi borcunu ödemekle yükümlü olan gerçek veya tüzel kişidir.
Ehliyet, genel anlamda hak ehliyeti tanımı ile bilinen hukuki terimdir. Hukukta yetkin olma niteliğidir.
Dürüstlük Kuralı, dürüst, namuslu ve makul kimselerin toplum içerisinde geçerli ahlaka, güvene ve dürüstlüğe dayalı olarak gerçekleştirdikleri davranışları sonunda meydana gelmiş ve herkesce belirlenen kuralların bütünüdür. Medeni Kanun, dürüstlük kuralını genel bir ilke olarak kabul etmiş ve başlangıç hükümleri arasında düzenlemiştir. Dürüst davranma madde başlığını taşıyan MK 2 hükmüne göre "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır."
Fiil ehliyeti, kişinin kendi fiilleriyle hak edinebilme ve borç altına girebilme ehliyetidir. Fiil ehliyeti, Türk Medeni Kanununun 9 ila 16. maddeleri arasında düzenlenmiş ve fiil ehliyetine sahip olmanın şartları bu kanun maddelerinde açıklanmıştır. Fiil ehliyetinin tanımı ise Türk Medeni Kanununun 9 ve 10. maddelerinde şu şekilde düzenlenmiştir:
Hukukta hak ehliyetine sahip varlıklara kişi denilir. Hukuki anlamda kişi yalnızca insanlardan ibaret değildir. Kanun koyucu, insanın yanında belirli nitelikleri olan kişi ya da mal topluluklarını da kişi olarak kabul edebilir. Kişiler, gerçek kişiler ve tüzel kişiler olarak ikiye ayrılır. Kişinin toplum içerisindeki yeri dolayısıyla diğer kişilerde saygı yaratabilmesi ve gelişmesi için, onun hukuken korunan birtakım değerlere sahip olması gerekir. Bu değerlere örnek olarak; kişinin hayatı, vücut tamlığı, şerefi, itibarı ve adını gösterebiliriz. Kişi, onun toplum içindeki yerini belirleyen, onun varlığını dışa yansıtmasını temin eden değerlerle çevrilmiş bulunmaktadır.