
Etanol ya da etil alkol, renksiz, hoş kokulu ve yanıcı, hafif bir sıvıdır. Alkollü içeceklerde kullanılan tek alkol türüdür. Ayrıca çözücü olarak da kullanılır. Kimyasal formülü C2H5OH olup kısaca EtOH olarak da yazılabilir.
Hidrojen ekonomisi, taşıtların ve elektrik dağıtım şebekesinin dengelenmesi için ihtiyaç duyulan enerjinin, hidrojen (H2) olarak depolandığı, varsayılan bir gelecek ekonomisidir.

Kimya'da, hidrojen bağı öncelikle daha elektronegatif bir "verici" atom veya gruba (Dn) kovalent bağla bağlanan bir hidrojen (H) atomu ile ve yalnız bir çift elektron taşıyan başka bir elektronegatif atom arasındaki elektrostatik çekim kuvvetidir.

Hidrojen sülfür, renksiz, çürük yumurta kokusunda zehirleyici bir gazdır. 1796'da C. Louis Berthallet tarafından bileşiği meydana getiren elementler tâyin edildi. Formülü H2S şeklindedir.

Doğalgaz yer kabuğunun içindeki fosil kaynaklı bir çeşit yanıcı gaz karışımıdır. Bir petrol türevidir. Yakıt olarak önem sıralamasında ham petrolden sonra ikinci sırayı alır. Doğalgazın büyük bölümü (%70-90'ı), Metan (CH4) adı verilen hidrokarbon bileşiğinden oluşur. Diğer bileşenleri; etan (C2H6), propan (C3H8), bütan (C4H10) gazlarıdır. İçeriğinde eser miktarda karbondioksit (CO2), azot (N2), helyum(He) ve hidrojen sülfür (H2S) de bulunur. Doğalgaz konvansiyoneldir ve konvansiyonel olmayan doğalgaz türleri arasında kaya gazı, kum gazı ve kömür gazı bulunur.

Su gaz değişimi reaksiyonu karbon monoksit ve su buharının reaksiyona girerek karbon dioksit ve hidrojeni oluşturduğu bir kimyasal reaksiyondur. Su gaz değişimi önemli bir endüstriyel reaksiyondur. Genellikle, metan veya diğer hidrokarbonların buhar yapılandırması ile birlikte kullanılır. Su gaz değişimi reaksiyonu İtalyan fizikçi Felice Fontana tarafından 1780'de keşfedildi. Mol başına 41,1 kJ enerjinin açığa çıktığı reaksiyon az oranda ekzotermiktir.
- ;\quad \Delta H=-41,1\ kJ\cdot mol^{-1}} }


Türkiye her yıl birincil enerjisi 6 exajoule tüketiyor, kişi başı 20 megawatt saat (MW/s)'ten fazla. Türkiye'de enerji beşte dört'ten fazla fosil yakıtan: %31 petrol, %28 doğalgaz ve %27 kömür(2016 itibarıyla). Türkiye'nin enerji politikası fosil yakıtın ithalatını küçültmek ister, çünkü onlar ithalatın ödemelerinden dörtte biri kapsamaktadır.. Enerjisi kaynaklarının fosil yakıt olması yüzünden Türkiye’den sera gazı emisyonları dünyada ortalama kişi başından daha büyük, yılda kişi başına 6 ton'dan fazla gelmektedir.

Toyota Mirai, Toyota tarafından 2015 yılından bu yana üretilen bir hidrojen yakıt hücreli otomobil modelidir. Araç, ticari olarak satılan ilk hidrojen yakıt hücreli otomobillerden biridir. Mirai, 2014 Los Angeles Otomobil Fuarı'nda tanıtılmış olup Nisan 2015'te Japonya'da ve Ekim 2015'te ABD'de satışa sunulmuştur.

Türkiye'de iklim değişikliği, Türkiye iklimindeki değişiklikleri, bu değişikliklerin etkilerini ve ülkenin bu değişikliklere nasıl uyum sağladığını kapsamaktadır. Türkiye'nin yıllık sıcaklıklarının yanı sıra en yüksek sıcaklıkları da yükselmektedir. 2020 yılı, Türkiye'de kayda geçmiş en sıcak üçüncü yıldı. Türkiye, iklim değişikliğinden büyük ölçüde etkilenecek olmakla beraber, şimdiden sert hava koşullarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu durumun başlıca tehlikeleri kuraklık ve sıcak hava dalgalarıdır. Türkiye'nin mevcut sera gazı emisyonları, küresel toplamının yaklaşık %1'ine karşılık gelmektedir ve kömüre yoğun bir şekilde devlet desteği yapılması, Türkiye'nin enerji politikası kapsamındadır. Türkiye, Paris Anlaşması'nı Aralık 2015 yılında imzalamıştır. 4 Kasım 2016 tarihinde yürürlüğe giren anlaşma, Türkiye tarafından ancak 6 Ekim 2021 tarihinde onaylandı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin iklim değişikliğine uyum sağlamasını koordine etmektedir. Nehir havzasındaki su kaynakları ve tarım için iklim değişikliğine uyumu, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından planlanmıştır.
Doğal gaz kondensatı, birçok doğalgaz alanından üretilen ham doğal gazda gaz bileşenleri olarak bulunan düşük yoğunluklu hidrokarbon sıvıları karışımıdır. Ham doğal gaz içindeki bazı gaz türleri, sıcaklık ayarlı bir basınçta hidrokarbon çiy noktası sıcaklığının altına düştüğü takdirde sıvı halde yoğuşmaktadır.

Yakıt hücreli otomobil, elektrik motorunu çalıştırmak için bir yakıt hücresi kullanan veya bir akü veya süper kapasitörle birlikte kullanan bir elektrikli otomobil türüdür. Araçlardaki yakıt hücreleri, genellikle havadan oksijen ve sıkıştırılmış hidrojen kullanarak motora güç vermek için elektrik üretir. Çoğu yakıt hücreli araç, yalnızca su ve ısı yayan sıfır emisyonlu araçlar olarak sınıflandırılmaktadır. İçten yanmalı taşıtlarla karşılaştırıldığında, hidrojenli taşıtlar, hidrojenin tipik olarak reforme edilmiş doğalgazdan türetildiği hidrojen üretimi sahasında kirleticileri merkezileştirmektedir. Hidrojenin taşınması ve depolanması da kirletici maddeler yaratabilir.

Doğal gaz işleme, saf doğalgazları, çeşitli metan olmayan hidrokarbonları ve sıvıları, boru hattı kalitesinde kuru doğalgaz olarak adlandırmak üzere ayırarak, ham doğalgazı temizlemek için tasarlanmış karmaşık bir endüstriyel işlemdir.
Sentez gazı veya sentetik gaz, başta hidrojen ve karbon monoksit olmak üzere karbon dioksit, metan gibi bileşenleri içeren bir yakıt gazı karışımı. İsmini sentetik doğalgaz (SNG) oluşturmak ve amonyak veya metanol üretilmesi için ara ürün olarak kullanılmasından alır. Genellikle kömür gazlaştırmasıyla elde edilir ve ana kullanım alanı elektrik üretimidir. Ayrıca yanıcı özelliği sayesinde içten yanmalı motorlarda yakıt olarak kullanılabilir. Nitekim benzin tedarikinin yetersiz olduğu dönemlerde sentez gazı benzin yerine kullanılmıştır: Örneğin, 2. Dünya Savaşı zamanında Avrupa'daki araçlarda odun gazı kullanılmıştır. Öte yandan sentez gazının enerji yoğunluğu doğalgazın enerji yoğunluğunun yarısı kadar bile değildir.
Uluslararası Petrol ve Doğalgaz Üniversitesi, Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'ta bulunan bir üniversitedir. 25 Mayıs 2012 tarihinde Türkmen Devlet Petrol ve Doğalgaz Enstitüsü olarak kurulmuş olup 10 Ağustos 2013 tarihinde günümüz adını almıştır. Türkmenistan'ın petrol ve doğalgaz topluluğunun ana üniversitesidir ve Balkanabat'ta bir kampüsü bulunmaktadır.

Smith'in Bulutu, Kartal takımyıldızı bölgesinde bulunan yüksek hızlı bir hidrojen gazı bulutudur. Bulut, 1963 yılında Hollanda'daki Leiden Üniversitesi'nde bir astronomi öğrencisi olan Gail Bieger-Smith tarafından keşfedildi. 11.000 ışıkyılı uzunluğunda ve 2.300 ışıkyılı genişliğindeki bulut, yaklaşık bir milyon M☉ kütleye sahiptir.

Piroliz malzemelerin asal bir ortamda yüksek sıcaklıklarda termal ayrışmasıdır. Kimyasal bileşim değişikliğini içerir. Kelime Yunanca kökenli pyro ("ateş") ve lysis ("ayırma") unsurlarından türetilmiştir.
Hidrojen yakıtı, oksijenle yakılan sıfır karbonlu bir yakıttır. İçten yanmalı motorlarda ve yakıt hücrelerinde kullanılabilir. Uzun yıllardır yakıt hücreli otobüslerde kullanılmaktadır ve binek otomobiller gibi ticari yakıt hücreli araçlarda da kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca uzay araçlarının çalıştırılmasında da yakıt olarak kullanılmaktadır. 2018 itibarıyla hidrojenin büyük bir bölümü (~%95) buhar reformasyonu ya da kısmi metan oksidaysonu ve kömür gazlaştırma gibi fosil yakıtlardan elde edilir. Geriye kalan bölümü suyun elektrolizi, güneş termokimyası gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla elde edilir.

Buhara-Taşkent-Bişkek-Almatı boru hattı, Özbekistan'ın ana doğalgaz ihraç boru hattıdır. 1.020 milimetre çapı ve yıllık 22 milyar metreküp kapasitesi bulunan doğalgaz hattı, Kırgızistan ve Kazakistan'ın güney kesimi için ana gaz kaynağıdır. Boru hattının gelecekte yapılması planlanan Orta Asya-Çin doğalgaz boru hattı ile bağlantılı olması beklenmektedir.
Proton exchange veya polimer elektrolit membran (PEM), genellikle iyonomerlerden yapılmış, protonları iletirken aynı zamanda oksijen ve hidrojen gazı gibi bir elektronik yalıtkan ve reaktan bariyeri görevi görecek şekilde tasarlanmış yarı geçirgen bir membrandır. Bir proton değişim membranın temel işlevi şudur: reaktanların ayrılması ve membran boyunca doğrudan bir elektronik yolu bloke ederken protonların taşınması.

Enerji geçişi, bir enerji sistemindeki enerji arzı ve tüketiminde yapılan büyük bir yapısal değişikliktir. Şu anda iklim değişikliğini hafifletmek için sürdürülebilir enerjiye geçiş süreci devam etmektedir. Sürdürülebilir enerjinin çoğu yenilenebilir olduğundan, yenilenebilir enerji geçişi olarak da bilinmektedir. Mevcut geçiş, çoğunlukla fosil yakıtları aşamalı olarak azaltarak ve mümkün olduğunca çok sayıda süreci düşük karbonlu elektrikle çalışacak şekilde değiştirerek enerjiden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını hızlı ve sürdürülebilir bir şekilde azaltmayı amaçlamaktadır. Bir önceki enerji geçişi belki de Sanayi Devrimi sırasında 1760'tan itibaren odun ve diğer biyokütlelerden kömüre, ardından petrole ve daha sonra da doğalgaza doğru gerçekleşmiştir.