
Atarca ya da pulsar [İngilizce: pulsating radio source'dan ], mıknatısal kutuplarından elektromanyetik ışınım yayan, oldukça mıknatıslanmış, dönen bir nötron yıldızıdır. Bu ışınım, yalnızca bir ışın Dünya'ya doğrultulduğunda gözlemlenebilir ve bu, yayınımın titreşimli (atımlı) görünümünden sorumludur. Nötron yıldızları çok yoğundur ve kısa, düzenli döngülere sahiptir. Bu, tek bir atarca için milisaniyeden saniyeye kadar değişen atımlar arasında çok kesin bir aralık oluşturur. Atarcalar, yüksek enerjili evrensel ışınların olası kaynaklarından biridir.

Messier 81, Büyük ayı takımyıldızında yaklaşık olarak 11,74 MIy (3,6 Mpc) uzaklıkta bulunan büyük tasarım sarmal gökadadır. 31 Aralık 1774 tarihinde Johann Elert Bode tarafından keşfedilmiş olup bazen kaşifinin onuruna Bode Gökadası olarak adlandırılır. 1993 yılında bir süpernova içerdiği anlaşılmıştır.

Ağız, Irmak takımyıldızının en parlak ve gökyüzünün de sekizinci en parlak yıldızıdır.
Sıkışık yıldız veya sıkışık nesne, gökbiliminde beyaz cüceleri, nötron yıldızlarını ve karadelikleri toplu olarak tanımlamak için kullanılır. Ayrıca, varsayımsal yoğun cisimlerin varlığı doğrulanırsa egzotik yıldızları da içerebilir. Tüm sıkışık nesneler yarıçaplarına oranla daha büyük bir kütleye sahiptir ve bu da onlara, sıradan atomik maddeye kıyasla çok yüksek bir yoğunluk kazandırır.

Batı Virginia, ABD'nin eyaletlerinden birisidir. Güneydoğuda Virginia'yla, güneybatıda Kentucky'yle, kuzeybatıda Ohio'yla ve kuzeydoğuda ise Pensilvanya ve Maryland ile sınırdır. Başkenti ve en büyük şehri Charleston'dur.

Aşağıda dikkate değer gökadaların bir listesi bulunmaktadır.

Gözlemleyebildiğimiz galaksilerin bir kısmı "aktif" olarak sınıflandırılır. Galaksiden çıkan toplam enerjinin önemli bir kısmı yıldızlar, toz ve yıldızlararası ortamdan değil, bir başka kaynaktan yayılmaktadır. Aktif galaksi çekirdeği için standart örnek, çekirdek bölgesindeki bir dev karadeliğin (SMBH) çevresinde oluşan bir yığılım diskine dayanır. Bir aktif galaksi çekirdeğinin ışınımı maddenin diskten hareketle kara deliğe doğru düşmesi sırasındaki kütleçekimsel enerjiden kaynaklanır. Bu tür kozmik cisimlerin %10'unda, yarıçapları bakımından birbirine zıt bir enerji akışı çifti, çekirdekten ışık hızına yakın hızlarda parçacıklar fırlatır. Bu akışları üreten mekanizma, yani bu akışların işleyişi henüz anlaşılamamıştır.

Gama ışını patlamaları (GIP), önceden öngörülemeyen zamanlarda ve uzay konumlarında, oldukça kısa süreler içinde meydana gelen, çoğunlukla yüksek enerjili (≥100KeV) fotonların atımlarıyla oluşan patlama olaylarıdır.

Erboğa A veya Centaurus A, Erboğa takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 35,87 MIy (11 Mpc)uzaklıkta bulunan bir merceksi veya dev eliptik gökadadır. James Dunlop tarafından 29 Nisan 1826 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve Arp 153 olarak "İç emilim ile bozulmuş gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir. NGC 5128, Dünya'ya en yakın radyo gökadalardan birisidir, bu nedenle etkin gökada çekirdeği, profesyonel gök bilimciler tarafından yoğun olarak incelenmiştir. Ayrıca gökyüzündeki en parlak beşinci gökadadır ve bu da onu sadece düşük kuzey enlemlerinden ve güney yarımküreden görülebilmesine rağmen ideal bir amatör gökbilim hedefi haline getirir.

GRB 970508, 8 Mayıs 1997 günü, saat 21.42'de (UTC) tespit edilmiş bir gama-ışın patlamasıdır. Bir gama-ışın patlaması, uzak galaksilerde meydana gelen ve gama ışını üreten patlamalar ve bunların yol açtığı çok parlak parıltıdır. Genelde uzun süren bir "artık parıltı" tarafından izlenirler.
Radyo yayını bozma, Sahte sinyaller gönderilerek radyo yayınının bozulması. Bu şekilde, gürültü oranı, radyo yayınının sinyalini azaltarak iletişimi bozabilir.

Sagittarius A*, Samanyolu'nun Galaktik Merkezi'ndeki süper kütleli kara deliktir. Yay ve Akrep takımyıldızlarının sınırında, ekliptiğin yaklaşık 5,6° güneyinde, Kelebek Kümesi (M6) ve Lambda Scorpii'ye görsel olarak yakın bir konumda yer alır.

Epsilon Eridani, Irmak takımyıldızında yaklaşık olarak 10,5 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir yıldızdır. 3,73 kadir görünür büyüklüğüyle çıplak gözle görülebilen üçüncü en yakın bireysel yıldız veya yıldız sistemidir.

WR 104, Dünya'dan yaklaşık 2.580 parsek uzaklıkta bulunan üçlü yıldız sistemidir. Birincil yıldız, yakın yörüngede bir B0.5 anakol yıldızına ve daha uzakta daha soluk bir eşe sahip olan bir Wolf-Rayet yıldızıdır.

Gökada iplikçikleri kozmolojide kütleçekimsel olarak bağlı olan gökada süperkümelerinin duvarlarından oluşan evrendeki bilinen en büyük yapılardır. Bu devasa iplik benzeri oluşumlar, 80 megaparsek h−1'e ulaşabilir ve büyük boşluklar arasındaki sınırları oluşturur.
Herkül-Kuzeytacı Büyük Duvarı veya sadece Büyük Duvar, yaklaşık 10 milyar ışık yılını aşan uzunluğuyla gözlemlenebilir evrende boyut ve kütle olarak bilinen en büyük yapıdır. Bu devasa süper yapı, gama ışını patlamalarının (GRB) veri kümesi haritalamasında görülen ve beklenen ortalama dağılımdan benzer uzaklıktaki GRB'lere göre alışılmadık derecede daha yüksek konsantrasyona sahip olduğu tespit edilen gökyüzünün bir bölgesidir. Kasım 2013'ün başlarında István Horváth, Jon Hakkila ve Zsolt Bagoly liderliğindeki Amerikalı ve Macar gök bilimcilerden oluşan bir ekip tarafından Swift Gama Işını Patlaması Görevi'nden elde edilen veriler ve yer tabanlı teleskoplardan elde edilen diğer veriler analiz edilirken keşfedildi. Daha önce keşfedilen Huge-LQG'nin boyutunu yaklaşık iki kat aşan, evrendeki bilinen en büyük oluşumdur.

Grote Reber, amatör astronomi ve W9GFZ çağrı işareti ile amatör telsizcilik hobileriyle uğraşmış ve bunları tek bir alanda birleştirerek radyo astronomisi alanının öncülerinden olmuş ABD vatandaşıdır. Reber, Karl Jansky'nin öncü çalışmalarının araştırılmasında ve genişletilmesinde etkili oldu ve radyo frekanslarıyla ilk gökyüzü araştırmasını gerçekleştirdi.

Atarca rüzgarı bulutsusu, bazen merkezindeki bir atarca tarafından üretilen rüzgarlarla güçlendirilmiş süpernova kalıntısı (SNR) kabuğunun içinde bulunan bir bulutsu türüdür. Yunanca "πλήρης", "pleres", yani "tamamlamak" anlamına gelen kelimeden türetilen pleryon olarak da adlandırılır. Bu bulutsular, 1976 yılında süpernova kalıntılarının içinde radyo dalga boylarında artışlar gösteren bir sınıf olarak önerildi. O zamandan beri bunların, kızılötesi, optik, milimetre, X-ışını ve gama ışını kaynakları olduğu bulunmuştur.

Bu, şu ana kadar keşfedilen en büyük kozmik yapıların bir listesidir.

Astrofiziksel jet, iyonize olmuş maddenin dönüş ekseni boyunca uzamış ışınlar şeklinde dışarı atıldığı astronomik bir olgudur. Işındaki büyük ölçüde hızlandırılmış madde ışık hızına yaklaştığında, astrofiziksel jetler özel görelilik etkileri gösterdiği için relativistik jetler haline gelir.