İçeriğe atla

Hıyanet-i Vataniye Kanunu

Hıyanet-i Vataniye Kanunu
Bölgesel kapsam Türkiye
Kanun numarası2
Kabul tarihi29 Nisan 1336 ve 30 Recep 1338 (1920)
İlga tarihi12 Nisan 1991

Hıyanet-i Vataniye Kanunu, Türkiye'de 29 Nisan 1920'de çıkarılan ve 12 Nisan 1991'de yürürlükten kaldırılan vatana ihanet suçuna dair bir yasadır.

Tarihi

Türkiye'de vatana ihanet suçu ilk kez Büyük Millet Meclisi (Bugünkü adıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi) tarafından 29 Nisan 1920'de çıkarılan 2 numaralı Hıyanet-i Vataniye Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kanun uyarınca, "Yüksek hilâfet ve saltanat makamını ve padişahın korunmuş memleketlerini ecnebilerin elinden kurtarmak ve taarruzları def etmek maksadına matuf olarak teşekkül eden Büyük Millet Meclisinin meşruiyetine isyani tazammun eden sözle, fiille veya yazı ile muhalefete veya ifsadatta (halka yolunu saptırmakta) bulunan kimseler vatan haini sayılırlar," (Madde 1) "Fiilen vatan hainliğinde bulunanlar asılarak idam edilir." (Madde 2) "Vaiz ve hitabet suretiyle alenen ve çeşitli zeminlerde söz ve hareketleriyle vatan hainliği cürmüne tahrik ve teşvik edenlerle işbu tahrik ve teşviki yazı ve resimlerle yayanlar geçici küreğe konulurlar." (Madde 3) "Vatana ihanet sanıklarının yargılanması en çok 24 gün içinde karara bağlanır (Madde 7) ve temyiz edilemez." (Madde 8)

TBMM tarafından çıkarılan ikinci kanun olan Hıyanet-i Vataniye Kanunu, İttihat ve Terakki hükûmetince Birinci Dünya Savaşı sırasında çıkarılan Hıyanet-i Askeriye Kanunu'ndan esinlenmiştir. Belirgin amaç, o aşamada henüz otoritesi ve meşrutiyeti tartışmalı olan TBMM'ye yönelik muhtemel direnişleri kırmaktır. Bu kanunu daha iyi uygulamak için 18 Eylül 1920'de kurulan İstiklal Mahkemeleri, 1923'e kadar olan dönemde 1000 ila 1500 arası idam kararı vermiştir.[1]

15 Nisan 1923'te çıkarılan 335 sayılı Kanun'la, Saltanatın İlgasına İlişkin Kanun'a ve TBMM'nin meşruiyetine yayın yoluyla muhalefet etmek vatana ihanet kapsamına alınmıştır.[2]

25 Şubat 1925'te Hıyanet-i Vataniye Kanunu'na eklenen bir madde ile "dini ve mukaddesatı siyasi amaçlara esas ve alet etmek maksadıyla cemiyet kuranlar" da vatan hainliği kapsamına alınmış ve idamla cezalandırılmıştır.

2 sayılı Hıyanet-i Vataniye Kanunu 12 Nisan 1991 tarih ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu düzenlemesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.

Günümüzdeki durum

Günümüz Türk ceza hukukunda vatana ihanet suçu tanımlanmamıştır. Ancak Türk Ceza Kanunu'nun devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, düşmanla işbirliği yapmak, devlete karşı savaşa tahrik, temel milli yararlara karşı hareket, askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, düşman devlete maddi ve mali yardım konularını işleyen 302-308. maddeleri, geleneksel olarak vatana ihanet kapsamına giren suçları içerir.

Kaynakça

  1. ^ Prof. Dr. Ergün Aybars, İstiklal Mahkemeleri, s. 155
  2. ^ Ahmet Demirel, Birinci Mecliste Muhalefet, sf. 527-531.

Dış bağlantılar

"Hıyanet-i Vataniye Kanunu". www.ataturktoday.com. 24 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2016.  24 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İstiklâl Madalyası</span> Türk Kurtuluş Savaşında savaşmış askerlere verilen madalya

İstiklâl Madalyası, Türk Kurtuluş Savaşı’nda yararlılık gösteren askerlere ve sivillere, o dönemde milletvekili olanlara, savaşa katılan alayların sancaklarına, Erzurum ve Sivas kongrelerine katılanlara, İstiklâl Madalyası Kanunu adlı özel bir yasaya göre verilen madalyadır. 1 Kasım 1926 tarihine kadar Türkiye Büyük Millet Meclisince verilmiş olan İstiklâl Madalyaları'nı, bu tarihten sonra müracaat edenlere Millî Savunma Bakanlığı vermektedir. Toplam 95.261 kişiye verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">TBMM 1. dönem milletvekilleri listesi</span> 1920 genel seçimleri sonucu (1920–1923)

Birinci Dönem Büyük Millet Meclisi ya da kısaca Birinci Meclis, 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanmış, 1 Nisan 1923'te yeni seçim kararı alarak 15 Nisan 1923'te son oturumunu yapmıştır. Yeni Türk devletinin kurucu meclisi olarak kabul edilir. Meclisin açılış günü olan 23 Nisan, Türkiye'de millî bayram olarak kutlanmaktadır.

Yeşil Ordu Cemiyeti, 1920 yılında Anadolu'da kurulmuş siyasi-askeri örgüt.

Yüce Divan, Türkiye'de Anayasa Mahkemesinin; Cumhurbaşkanını, TBMM Başkanını, Cumhurbaşkanı yardımcılarını, bakanları, yüksek yargı mensuplarını, Genelkurmay Başkanını ve kuvvet komutanlarını görevleriyle ilgili suçlarından ötürü yargılarken kullandığı sıfattır. Mahkemenin bu yetkisi Anayasa'nın 148. maddesinin 6. fıkrasına dayanır.

<span class="mw-page-title-main">İstiklâl mahkemesi</span> Türk Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında faaliyet gösteren özel mahkemeler

İstiklâl mahkemesi, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında ayaklanma çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait silah ve mühimmatı çalanları, casusları, asker kaçaklarını ve bağımsızlık hareketini engelleme amacıyla propaganda yapanları yargılamak için, çıkarılan özel bir kanunla ilk olarak 18 Eylül 1920 tarihinde kurulan mahkemelerdir. İlk dönem İstiklâl Mahkemeleri, Ankara'daki hariç olmak üzere 17 Şubat 1921 tarihinde kapatıldı. İkinci dönem İstiklâl Mahkemeleri, çalışmalarına 30 Temmuz 1921'de başladı ve 1923'ün Ekim ayına dek faaliyetlerini sürdürdü. Üçüncü ve son dönem İstiklâl Mahkemeleri ise 1923 ile 1927 yılları arasında etkin oldu.

Vatana ihanet, vatan hainliği ya da hıyanet-i vataniye, meşrû egemenlik organını devirmeye veya otoritesini yıkmaya, bağlı olduğu devlete karşı savaşmaya veya düşmanla iş birliği etmeye yönelik eylemleri kapsayan suç türü. Tarih boyunca birçok hukuk sisteminde tüm suçların en büyüğü olarak değerlendirilmiş ve en şiddetli biçimlerde cezalandırılmıştır.

Türk Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu’nun çeşitli yerlerinde birçok ayaklanmalar çıkmıştır. Bu ayaklanmaların bir bölümü, Anadolu topraklarının bir bölümü üzerinde yeni bir devlet kurmayı amaçlayan, diğer bölümü ise, saltanat ve hilâfete geleneksel ve dinsel bakımdan bağlı olanlarca çıkarılmış isyan hareketleridir. Hıyanet, kin ve taassubun yarattığı isyanların amacı; millî hareketi boğmaktır. Atatürk, öncelikle iç isyanların bastırılmasına, ülkede iç güvenliğin sağlanmasına son derece önem vermiştir. Bir yandan vatana ihanet yasası çıkarılırken, öbür yandan da iç isyanları bastırmada kullanılmak üzere Seyyar Jandarma Müfrezeleri kurulmuştur. Ayaklanmalar Millî Mücadele’nin neticelenmesini geciktirmiştir.

Çerkez Ethem Ayaklanması, Kuvâ-yi Milliye komutanı Çerkez Ethem tarafından Ankara'da kurulan düzenli orduya karşı gerçekleştirilen ayaklanmadır. I. İnönü Muharebesi sırasında bastırılmıştır. Kuva-yi Seyyare döneminde oldukça başarılı hizmetler veren Çerkez Ethem bu yenilgi sonunda Yunan ordusuna teslim olmuş ve TBMM tarafından vatan haini ilan edilmiştir.

<i>Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir</i> Türkiye Büyük Millet Meclisinin temel dayanağını oluşturan ve T.C. Anayasasında yer alan ilke

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, Teşkilat-ı Esasiye Kanunundan bu yana Türkiye anayasasında yer alan, TBMM'de kürsünün arkasındaki duvarda tamamı büyük harflerle yazılı bulunan ve Türk milleti adına Türkiye'nin kuruluşunu ilan eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin temel dayanağını oluşturan ilkedir.

İkinci Grup, Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Mustafa Kemal Paşa'ya muhalif milletvekillerince oluşturulan meclis grubu. 1922-1923 döneminde etkin olan grup, 8 Nisan 1923'te yapılan İkinci Meclis seçimlerinde parlamento dışında kalarak etkinliğini kaybetmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mehmed Kemal</span> Türk bürokrat

Mehmed Kemal Bey, Osmanlı idareci ve öğretmendir. Ermeni Kırımı'nda vazife almasıyla ve idam edilmesiyle bilinir. I. Dünya Savaşının son yıllarında Yozgat mutasarrıflığı ve Boğazlıyan kaymakamlığı görevlerinde bulunmuştur. Osmanlı'nın teslimiyetinin ardından başa gelen Damad Ferit Paşa Hükûmeti'nin kararıyla yargılanmak üzere 7 Ocak 1919 tarihinde gözaltına alındı. 30 Ocak 1919'da İstanbul'a getirildi. Nemrud Mustafa Paşa başkanlığındaki Harp Divanı'nın kararıyla savaş suçlarından ve katliamlardan suçlu bulunarak 10 Nisan 1919 tarihinde saat 17.20'de Beyazıt Meydanı'nda idam edildi. 1922'de TBMM tarafından millî şehit ilan edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yusuf Ziya (1882 doğumlu siyasetçi)</span> Kürt siyasetçi

Koçzade Yusuf Ziya Bey, Birinci Meclis üyelerinden Kürt asıllı Türk siyaset adamı.

<span class="mw-page-title-main">Gaz odası</span>

Gaz odası, idam için kullanılan bir yöntemdir. Kilitli bir oda ve içine konulan zehirli veya boğucu gazlardan oluşur. Bu oda için en çok kullanılan gaz, hidrojen siyanürdür; karbon dioksit ve karbon monoksit de kullanılabilir.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ölüm cezası, 1984'ten bu yana uygulanmamaktadır ve 2004'te kaldırılmıştır. Ölüm cezası önce 2001'de savaş tehdidi ve terör suçları hâlleri dışındaki suçlar için kaldırılmış, 3 Ağustos 2002'de "savaş ve çok yakın savaş tehdidi hâllerinde işlenmiş suçlar hariç" şartı ile kaldırılmıştır. 7 Mayıs 2004 tarihli 5170 sayılı Kanun ile Anayasa'dan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı Kanun ile Türk Ceza Kanunu'ndan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, böylece ölüm cezası Türk Hukuku'ndan tamamen kaldırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İskilipli Âtıf Hoca</span> Türk imam, müderris

İskilipli Mehmed Âtıf Hoca, Türk imam, müderris.

Genel af, Türk Dil Kurumunun tanımına göre, kamu yararına uygunluğu anlaşıldığında belli bir veya birkaç suç çeşidi için yapılan kovuşturmaların durdurulması, verilmiş cezaların kaldırılması veya azaltılmasıdır.

Muhittin Baha Pars, Türk gazeteci, avukat, siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Saltanatın kaldırılması</span> 1 Kasım 1922de TBMM tarafından Osmanlı saltanatının kaldırılması

Saltanatın kaldırılması veya padişahlığın kaldırılması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 1 Kasım 1922'de kabul ettiği 308 numaralı "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, hukuku hâkimiyet ve hükümraninin mümessili hakikisi olduğuna dair" adlı kararnamesi ile gerçekleşmiştir. Saltanatın kaldırılmasıyla beraber Osmanlı İmparatorluğu resmen sona ermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Reşat Halis</span> Osmanlı devlet adamı

Reşat Halis Bey, Osmanlı İmparatorluğu adına Sevr Antlaşması'nı imzalayan delegelerden biri olan diplomattır.

Ankara İstiklâl Mahkemesi, iki ayrı dönem görev yapmış Olağanüstü yetkilere sahip yargı organıdır.