İçeriğe atla

Hüseyin Üye

Hüseyin Üye
Doğum20 Şubat 1953
Nazilli, Aydın, Türkiye
Ölüm30 Mart 1983 (30 yaşında)
Nazilli, Aydın, Türkiye

Hüseyin Üye (20 Şubat 1953; Nazilli, Aydın – 30 Mart 1983; Nazilli, Aydın) 12 Mart 1979 gecesi, kan güttüğü ailenin evine gidip, kapıları ve pencereleri içten açılmayacak şekilde kapatıp, damdaki bacadan içeri gaz döküp, gaz bidonunu da içeri atıp evi yaktı ve bir kadınla dört çocuğunun yanarak ölümüne sebep oldu. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Öncesi

Hüseyin Üye, Hasan adındaki dedesinin yıllar önce Fatma Ay tarafından başına taşla vurularak öldürüldüğünü duyarak Fatma Ay'ın ailesine kin tuttu.

Yangın

Fatma Ay'ın kocasının başka bir olaydan dolayı tutuklanıp cezaevine konulmasını fırsat bilen Hüseyin Üye, 12 Mart 1979 gecesi bidonla temin ettiği gazı alarak Fatma Ay ve çocuklarının kaldığı eve gitti. Evin kapısını dışarıdan iplerle bağladı. Pencerelerin önüne taş yığdı. Üye, böyle yaparak yangın sırasında kimsenin dışarı çıkamamasını istedi. Son olarak dama çıkan Üye, bacadan, yanan ateşin üzerine bir bidon gazı döktü, bidonu da bacadan içeri attı ve uzaklaştı. Gazın aniden alevlenmesi sonucu ahşap olan ev yanmaya başladı ve bir süre sonra çökerek yıkıldı. İçeride savunmasız olan Fatma Ay ve dört çocuğu, tanınmayacak bir şekilde yanarak öldü.[1]

Yargılama ve idam

Yakalanan Hüseyin Üye, suçunu itiraf etti. Nazilli Ağır Ceza Mahkemesi, 20 Ocak 1982'de Üye'yi ölüm cezasına çarptırdı. Yargıtay Birinci Ceza Dairesi, kararı 14 Nisan 1982'de onadı. Danışma Meclisinden de geçen karar, son olarak 28 Mart 1983 günü Cumhurbaşkanı Kenan Evren başkanlığındaki Millî Güvenlik Konseyinin 137. birleşiminde kabul edildi.[2] Üye, 30 Mart 1983'te asılarak idam edildi.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Millî Güvenlik Konseyi, 137. Birleşim, 28 Mart 1983" (PDF). 25 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. 
  2. ^ "29 Mart 1983 tarihli Cumhuriyet gazetesi: MGK, iki idam cezasını onayladı". 9 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

30 Mart, Miladi takvime göre yılın 89. günüdür. Yıl sonuna kadar kalan 276 gün vardır.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ölüm cezası, 1984'ten bu yana uygulanmamaktadır ve 2004'te kaldırılmıştır. Ölüm cezası önce 2001'de savaş tehdidi ve terör suçları hâlleri dışındaki suçlar için kaldırılmış, 3 Ağustos 2002'de "savaş ve çok yakın savaş tehdidi hâllerinde işlenmiş suçlar hariç" şartı ile kaldırılmıştır. 7 Mayıs 2004 tarihli 5170 sayılı Kanun ile Anayasa'dan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı Kanun ile Türk Ceza Kanunu'ndan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, böylece ölüm cezası Türk Hukuku'ndan tamamen kaldırılmıştır.

Ali Aktaş (Ağtaş), Türk Marksist militan. 9 Haziran 1980 gecesi sağ görüşlü Sulhi Adsoy'u öldürme suçundan mahkûm olmuştur. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 17'si sol görüşlü 50 mahkûmdan biridir.

Halil Esendağ, Türk Ülkücü militan. 7 Eylül 1979'da arkadaşları Selçuk Duracık ve Ali Aksakal ile birlikte fırın basıp sol görüşlü 4 fırıncıyı öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 8'i sağ görüşlü 50 mahkûmdan biridir.

Sabri Altay, 1974 yılında başka bir kadınla evlenmek için karısı Meliha Altay'ı başına dört kurşun sıkarak öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Şahabettin Ovalı, 1976 yılında kan davasından bir kişiyi öldürdü. Yargılandı ve idam cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Veli Acar, 27 Mart 1977 gecesi uykuda olan kardeşi Recep Acar'ı piknik tüpüyle başına vurarak öldürdü. Yargılandı ve idam cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Kâzım Ergün, amcasını öldüren Abdil Güllü'nün 1974 affıyla serbest kalması sonucu 1975 yılında Abdil Güllü'yü, Güllü'nün karısını ve çocuğunu öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Muzaffer Öner, 1975 yılında evi terk eden karısı Hatice Öner'i ve Öner'in sığındığı kayınbiraderi Mehmet Yıldız'ı öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Adem Özkan, tarlalarını satarak geçimini sağlayan dedesi Hüseyin Örs'ü 1976 yılında son tarlaları da satışa çıkarması üzerine uykudayken eldivenle boğarak öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Hüseyin Çaylı 29 Eylül 1974'te 6 yaşındaki Ergün Kahraman adlı erkek çocuğunu tecavüz edip öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Osman Demiroğlu, 26 Ağustos 1974'te karısının akrabası olan 12 yaşındaki Dudu Okan adlı kız çocuğunu tecavüz edip öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Ahmet Mehmet Uluğbay, kumarda kaybedip borçlandıktan sonra 1973 yılında bir taksi şoförünü, 1974 yılında ise araba almak için para biriktiren bir arkadaşını para için öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Duran Bircan, 30 Ekim 1978'de kendi öz annesini ve göz koyduğu yeğenini öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Rıdvan Karaköse, kardeşi Hasan Karaköse'nin Halil Çatal tarafından öldürülüşünden bir yıl sonra 1974'te diğer kardeşleri Cavit, Süleyman ve İsmail Karaköse ile bir olup Halil Çatal'ın karısını ve oğlunu öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. İsmail Karaköse hapiste öldü. 5 Şubat 1983'te kardeşleri Cavit Karaköse ve Süleyman Karaköse ile birlikte asılarak idam edildi. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Fatih Laçingil, askerliğini yaptığı sırada 14 Mart 1975'te bölüğe yeni katılan Şaban Dereli'yi parasını gasbedip öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Fayık Güngörmez 11 Ağustos 1980'de, kardeşi ile evlenmeyip başka biriyle evlenen Hatice Güngörmez'i öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Mustafa Başaran, Türk kiralık katil. 5 Mayıs 1976'da para karşılığında Veli Doğan'ı ve kaçarken Şaban Erkalay'ı öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Cafer Aksu (Altuntaş) 2 Nisan 1977'de kan davasından iki kişiyi öldürdü. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.

Abdülaziz Kılıç, Türk işçi. 12 Aralık 1978'de paralarını gasbetmek amacıyla işçi Nusret Ateş'i başına keserle vurarak öldürdü, üç işçiyi yaraladı. Yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980–1984 arasında idam edilen 24'ü adli suçlu 50 mahkûmdan biridir.