İçeriğe atla

Hürriyet (gazete, 1868)

Hürriyet, 1868-1870 arasında Genç Osmanlılar tarafından Avrupa ülkelerinde yayınlanan haftalık, Türkçe siyasi gazete.

Türkiye'nin ilk siyasal gazetelerinden birisidir. İlk sayısı 29 Haziran 1868’de Londra'da yayınlandı. Yayın hayatına 89. sayıdan itibaren Cenevre’de devam etti. Türkiye'de yasak olan gazetenin dağıtımı, özellikle yabancılar tarafından[1] Osmanlı topraklarına gizlice sokularak gerçekleştirilmekte idi.

Osmanlı Devleti'nden kaçan ve “Genç Osmanlılar" olarak adlandırılan Hükümet muhaliflerinin görüşlerini yayınlayan gazete, Kavalalılar Hanedanı’ndan Mustafa Fazıl Paşa’nın maddi desteği ile çıkarıldı. Matbaacılık için "Anesti" adında Nevşehirli bir Rum mürettip, Londra'ya getirildi.[1] Gazetede çıkan yazılarda, yasama ve yürütme yetkilerinin birbirinden ayrılması fikri savunulmuş, parlamenter sistemin yararları ortaya konulmuştur. Gazetenin başlıca yazarları Ziya Paşa, Namık Kemal ve Ali Suavi idi.

Başlangıçta Kayazâde Reşat Bey'in yönetiminde görülen gazetenin yazı işlerini, 27 Temmuz 1868 tarihli 5. sayıdan itibaren, Namık Kemal üzerine aldı.[2] Ziya Paşa ile anlaşmazlığa düşen Namık Kemal’in 63. sayıdan itibaren gazeteden ayrılması üzerine, 13 Eylül 1869'dan itibaren gazeteyi Ziya Paşa yönetti.

Mustafa Fazıl Paşa, Osmanlı Devleti’nde Maliye ve Adliye Nazırı olmak üzere, Sadrazam Mehmet Emin Âli Paşa ile anlaştıktan sonra gazeteden desteğini çekti. Gazetenin 78. sayısında Ali Suavi imzalı “Âli Paşa Muhakemesi” adlı makalede, Sadrazam Âli Paşa'nın öldürülmesi gerektiği yolundaki yazılar nedeniyle Ziya Paşa hakkında dava açıldı. İngiliz makamlarınca tutuklanan Ziya Paşa, serbest kalınca İngiltere’den kaçtı. 88. sayı, gazetenin Londra'da çıkan son sayısı oldu. Ziya Paşa, 6 Nisan 1870'te 89. sayıyı Cenevre'de yayımlandı. Yeni bir matbaa kurulamadığı için taş basması olarak yayınlanan gazete, 100. sayıda kapandığını açıkladı.

Tarihçe

Hürriyet gazetesi’nin çıkarılmasına 11 Ağustos 1867'de Paris'te Mustafa Fazıl Paşa'nın evinde gerçekleşen toplantıda karar verildi.[3] Ziya Bey, Ali Suavi, Nuri, Reşat, Rıfat Beyler, Namık Kemal ve Agâh Efendi’nin katıldığı toplantıda Suavi Efendi'nin Muhbir, Ziya Bey ile Namık Kemal'in Hürriyet gazetesini çıkarmaları kararlaştırıldı. İlk olarak Londra'da 31 Ağustos 1867’de Muhbir gazetesi çıkarıldı. Muhbir, 7. sayıdan itibaren "Yeni Osmanlılar Cemiyeti" damgasıyla çıkmış olsa da, üyeleri arasında fikir ayrılıkları beliren cemiyet, Muhbir’in derneği temsil eden bir yayın organı olmadığına karar verdi. Prens Mustafa Fazıl, başka bir gazete çıkarması için Namık Kemal’e kesin talimatı 1868 yılı Mart ayında verdi. Böylece Hürriyet’in ilk sayısı 28 Haziran 1868’de çıktı. Muhbir'in geniş halk kitlelerine yönelik anlatım diline karşın Hürriyet, aydınlara yönelik bir gazete idi. Osmanlı aydınlarına özgü düşünce ve kavramları kullanmasından ötürü “Türkiye’nin ilk düşünce gazetesi” olarak nitelendirilmiştir.[4]

Hürriyet'in ilk sayısında yer alan Ziya Paşa imzalı makalede, Osmanlı Kabinesi eleştiriliyordu. Mustafa Fazıl Paşa, eleştirileri aşırı bularak ödeneklerini kesmekle tehdit etmesi üzerine gazetenin çıkarılması için Hıdiv İsmail Paşa'nın yardımları kabul edildi.[3]

Gazetenin yönetimini sürdüren Namık Kemal ile Ziya Paşa arasındaki fikir ayrılıkları 1869’da belirdi. Namık Kemal, ülke sorunlarının sistem bozukluğundan kaynaklandığını düşünürken, Ziya Paşa sorunların asıl sebebinin vezirlerin suistimali olduğunu düşünüyordu. Namık Kemal, 1869 yazında Fazıl Paşa’nın emri ile gazeteden ayrıldı.[3]

Hürriyet, İsmail Paşa'dan gelen destekle Ziya Paşa tarafından çıkarılmaya devam etti ve Sadrazam Âli Paşa karşıtı bir polemik gazetesine dönüştü.[3] Hidiv İsmail Paşa'nin himayesi altındaki Hürriyet'in artık Genç Osmanlılar'ın davasına hizmet etmediğini düşünen Namık Kemal, 1870 yılı Ocak ayında gazeteyle bütün bağlarını kestiğini bildiren bir ilan basıp dağıttı.

Hürriyet'in 78. sayısında yayımlanan Ali Suavi imzalı yazıdan sonra İngiliz Hükümeti tarafından tutuklanan Ziya Paşa, kefaletle serbest kalıp Fransa’ya kaçtıktan sonra matbaaya el konuldu. Ziya Paşa, Nisan 1870'te İsviçre'ye geçerek İsmail Paşa’nın yardımı ile bir matbaa kurmak istediyse de başaramadı. Hürriyet’i Cenevre’de taş basması olarak yayımlamadı. Cenevre sayılarında Sultan'ı savunan gazete, 100. sayıda kapandı.

Kaynakça

  1. ^ a b Gökçe Fırat, Meşrutiyetçilik, Ulusçuluk İlericilik, İleri Gençlik ve Edebiyat Dergisi, Sayı 12[]
  2. ^ "Saadettin Yıldız, Namık Kemal Üzerine Notlar, Erişim tarihi: 02.05.2012". 26 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  3. ^ a b c d "Azize Karakuş, Ziya Paşa, Isparta, 2001". 11 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 
  4. ^ "Atilla Girgin, Türkiye'de Yerel Basın, Der Yayınları, Ocak 2009". 23 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2012. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İbrahim Şinâsî</span> Türk gazeteci, yazar ve şair

İbrahim Şinasi Efendi, Türk gazeteci, yayımcı, şair ve oyun yazarı.

<span class="mw-page-title-main">Mehmed Emin Âli Paşa</span> 182. Osmanlı sadrazamı

Mehmed Emin Âli Paşa, Osmanlı Devleti'nde Tanzimat döneminin Mustafa Reşid Paşa ve Keçecizade Fuat Paşa ile birlikte en önemli üç devlet adamından biridir. Abdülmecid ve Abdülaziz saltanatlarında beş defa olmak üzere toplam sekiz yıl üç ay sadrazamlık yapmıştır. Ayrıca Londra Büyükelçiliği, İzmir ve Bursa valiliği, Meclis-i Vala reisliği, Meclis-i Tanzimat reisliği ile birlikte toplam sekiz kez hariciye nazırlığı görevinde bulunmuştur. Âli Paşa, Tanzimat devrinde 1871'e kadar çeşitli mevkilerde Osmanlı idaresini ve dış siyasetini elinde tuttu. Bazen hariciye nazırı, bazen de sadrazam olarak devlet idaresinin en üst düzeyinde bulundu. Devlet idaresini senelerce elinde tutan Âli Paşa, her zaman için sultanın keyfî idaresine karşı koymaya çalıştı ve onun mutlak salahiyetini kısıtlamak amacını güttü.

<span class="mw-page-title-main">Bâb-ı Âli</span> Osmanlı Devletinde sadrazam sarayı

Bâb-ı Âlî ya da basitleştirilmiş şekli ile Bâbıâlî, Osmanlı Devleti döneminde sadrâzam sarayına verilen isimdir. Onsekizinci yüzyıl sonlarına yakın bir zamana kadar Paşa sarayı, Paşa kapısı, Bâb-ı Âsafî gibi adlarla da anılan sadrazam sarayına I. Abdülhamid zamanından itibaren Bâb-ı Âlî denilmeye başlanmıştır. Günümüzde İstanbul Valiliği valilik konağı olarak kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Jön Türkler</span> Osmanlı İmparatorluğunda siyasal reform hareketi

Jön Türkler veya Genç Türkler, Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde ortaya çıkan meşrutiyetçi ve II. Abdülhamid Dönemi'nde muhalif olan "genç ve aydın" kuşağa verilen isimdir.

<span class="mw-page-title-main">Ziya Paşa</span> Osmanlı Türkü şair, mütefekkir ve devlet adamı

Ziya Paşa doğum adıyla Abdülhamid Ziyâeddin, Tanzimat devri devlet ve fikir adamı, gazeteci ve şairdir. Osmanlı İmparatorluğu'nda 19. yüzyılın en önemli devlet adamlarından birisidir ve Tanzimat edebiyatının en fazla eser veren yazarlarındandır. Şinasi ve Namık Kemal ile birlikte “Batılılaşma” kavramını ilk defa ortaya atan Osmanlı aydınları arasında yer alır.

Tanzimat edebiyatı, Tanzimat döneminin kültürel ve siyasi hareketlerinin sonucu olarak ortaya çıkmış edebiyat akımı. 3 Kasım 1839'da Mustafa Reşid Paşa tarafından ilan edilen Gülhane Hattı Hümayunu da denilen yenileşme beratının yürürlüğe konmuş olmasından doğmuştur. Bu olay daha sonraları Tanzimat Fermanı olarak adlandırılacak, gerek siyasi alanda gerek edebî ve gerekse toplumsal hayatta batıya yönelmenin resmi bir belgesi sayılacaktır. Şinasi ile Agah Efendi'nin birlikte çıkarmış olduğu Tercüman-ı Ahval bu edebiyatın başlangıcı olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Ali Suavi</span> Osmanlı düşünürü ve yazarı (1839-1878)

Ali Suavi Osmanlı düşünür ve yazardır. Türkçülük fikrinin ilk eylemcisi olarak kabul edilir.

İrâde-i Milliye İtilaf Devletleri’nin işgallerine karşı 1919'da Anadolu’da başlayan Kurtuluş Hareketi'nin ilk yayın organı olarak Sivas'ta çıkarılan gazetedir.

<span class="mw-page-title-main">Namık Kemal</span> Osmanlı yazar ve gazeteci

Namık Kemal, Türk milliyetçiliğine esin kaynağı olmuş, Genç Osmanlı hareketine bağlı yazar, gazeteci, devlet adamı ve şairdir.

<span class="mw-page-title-main">Ebüzziya Tevfik Bey</span> yazar, gazeteci

Ebüzziya Mehmet Tevfik Bey, Türk gazeteci, yazar, yayıncı, hattat.

<i>Hâkimiyet-i Milliye</i> 1920-1934 yılları arasında yayımlanan gazete

Hâkimiyet-i Milliye, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında başkanlığını Mustafa Kemal Paşa’nın yaptığı Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi’nin yayın organı olarak 10 Ocak 1920’de Ankara’da yayın hayatına başlayan Türkçe gazetedir.

<span class="mw-page-title-main">Maârif-i Umûmiye Nezâreti</span> Osmanlının son dönemlerinde eğitim işlerinden sorumlu bakanlık

Maarif Nazırlığı ya da Maarif Nezareti son dönem Osmanlı Hükümetleri'nde eğitim işlerinden sorumlu olan nazırlıktır.

<span class="mw-page-title-main">Mustafa Fazıl Paşa</span> Mısırlı prens

Mustafa Fazıl Paşa, Mısırlı prens ve Türk siyaset adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Evkaf-ı Hümâyun Nezâreti</span>

Evkaf Nâzırlığı veya Evkaf-ı Hümâyun Nezâreti,, son dönem Osmanlı hükûmetlerinde vakıf kurumlarından sorumlu olan nâzırlıktır.

Yusuf Paşazâde (Menâpirzâde) Nuri Bey, Reji Komiseri Nuri Bey, Gürcü asıllı Osmanlı siyasetçi, müzisyen.

Ulûm, 1869-1870 arasında Ali Suavi tarafından Fransa'da yayımlanan Türkçe siyasi gazete.

Şiir ve İnşâ, Tanzimat edebiyatı kişilerinden Ziya Paşa'nın 1868 yılında Londra'da yayımlanan makalesi. Ziya Paşa beraberindekilerle birlikte Yeni Osmanlılar Cemiyeti'nin toplantılarına katılım gösteriyordu ve bu haber alınca Namık Kemâl ile birlikte Paris'e firar etti. İkili ardından Londra'ya geçerek Hürriyet gazetesini çıkardı. Ziya Paşa bu makalesini 7 Eylül 1868 tarihli 11. sayısında burada çıkardı. Paşa bu makalesinde yazı, dil ve edebiyat üzerine olan düşüncelerini eleştirel bir üslupla ortaya koydu. Şiir ve düzyazı kavramlarını açıklamaya çalıştı. Divan şiir ve nesrini Doğu eksenli özentilik olarak görüp Arap ve Fars temelli olmasından ötürü yerel ve ulusal olmadığını dillendirdi. Türklerin doğal şiirlerinin halk şairi, nesrinin de Mütercim Âsım'ın ve Muhbir gazetesinin tercih ettiği şive olduğunu belirtti.

Muhbir, Osmanlı İmparatorluğu'nda Ali Suavi tarafından 1866 yılında çıkarılmaya başlanan gazete.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de basın</span> Türk basınına genel bakış

Türkçe olarak ilk gazete II. Mahmut'un emriyle 1 Kasım 1831'de kurulan Takvîm-i Vekâyi'dir ve bu adım, Osmanlı'de baskı makinesinin kurulmasından uzun bir süre sonraya denk gelmektedir. Takvîm-i Vekâyi, yayın hayatı boyunca birkaç kez kapatılmış ve 1922 itibarıyla meclis tarafından Resmî Ceride ve daha sonra Resmî Gazete adıyla yayımlanmıştır. İngiliz diplomat ve gazeteci William Churchill tarafından 1840 yılında yayın hayatına başlayan ve 1866'da kapanan Cerîde-i Havâdis, ikinci Türkçe gazetedir. 1860 yılında Osmanlı devlet adamı ve gazeteci Agâh Efendi tarafından hazırlanan Tercümân-ı Ahvâl, basılan ilk özel gazetedir. Yazarları arasında İbrahim Şinâsî ve Ahmed Vefik Paşa da yer almıştır. Sonraki yıllarda ise kurucusu Şinasî olan Tasvîr-i Efkâr yayımlanmış fakat 1866'da kapanmıştır.

<i>Zafernâme</i> (Ziya Paşa) Ziya Paşa eseri

Zafernâme, Tanzimat Dönemi yazarı Ziya Paşa tarafından Girit İsyanı’ndaki olaylar nedeniyle Âli Paşa’yı yermek amacıyla 1869 ilâ 1870 yılları arasında yazılan hiciv türündeki eserdir. Kaside, tahmis ve şerh olmak üzere nazım-nesir karışık üç bölümden oluşmaktadır. 66 beyitlik kaside Fazıl Paşa imzasıyla tarihsiz bir biçimde yayımlanmıştır. Sonrasında bu kasidenin tahmisi yine tarihsiz bir biçimde Hayri Efendi imzasıyla yayınlamıştır. Eserin nesir şerhi de Hüsnü Paşa imzasıyla yayımlamıştır. Bu üç isim Ali Paşa'nın en yakınında bulunan ve güvendiği kişilerdir. Ziya Paşa eseri Ali Paşa'nın en yakınlarının elinden çıkmış gibi göstererek ironik bir tavır sergilemiştir.