İçeriğe atla

Hür İnsan Üzerine Bir Şiir

Hür İnsan Üzerine Bir Şiir, Antik Yunan şairlerinden Epiktetos'un şiiri. Yazılı Kanyon'un dik duvarlarına yazılıdır ve bu kanyona Yazılı Kanyon denmesinin sebebi budur.

Şiirin Prof. Dr. Sencer Şahin tarafından çevirilmiş metni aşağıdaki gibidir.

Ey yolcu, yol hazırlığını yap ve koyul yola; şunu bilerek:

Hür kişi sadece karakterinde hür olan kişidir

Kişi hürriyetinin ölçüsü bizzat kendi doğasında bulunur

Ve kararında içtenlikliyse hür kişi,

Yüreğinde ise dürüstlüğü, işte bunlar asil yapar kişiyi

Ve bununla yücelir hür kişi, hatalarla değil.

Ana-babadan gelen uydurma bir asaletten tad almaz o

Zira ana-baba değildir hür insanı doğuran

Zeus’tur herkese ata olan ve de tek kök insanoğluna

Herkesin tek şansı vardır. O alır kader icabı beden güzelliğini

Budur soy güzelliği ve hür olma hali gerçek anlamda.

Ruhen köle olan ise sakınmaz kötü sözden, katmerli köle de olsa

Aşırılıktır şiarı bu kişinin, yüreğinde soysuzluk vardır

Ey yolcu, Epiktetos köle bir anadan doğmuştu, ama

Yüceydi herkesten, bir kartal gibi: bilgelikte ise takdire şayandı ruhu

Söylemem gerekirse, tanrısal bir varlık doğurdu onu. Keşke şimdi de (bu mümkün olsa)

Böylesine yararlı ve sevinç kaynağı bir insan

Tüm ünlü kişiler arasında köle bir anadan dünyaya geldi.[1]

  1. ^

    Kaynakça

    "Isparta İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü - Yazılı Kanyon Tabiat Parkı Sayfası". 27 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Şubat 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İstiklâl Marşı</span> Türkiye ve Kuzey Kıbrısın ulusal marşı

İstiklâl Marşı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin millî marşı.

<span class="mw-page-title-main">Buda</span> mükemmel aydınlanmaya erişen varlık

Buddha, Sanskrit dilinde “uyanmak, idrak etmek, bilinçlenmek” anlamına gelen “budh” fiilinin geçmiş zaman kipidir. "Uyanmış, idrak etmiş, bilinçlenmiş” anlamına gelir.

Kader ya da yazgı, önceden ve değişmeyecek bir biçimde belirlenmiş olay akışıdır. İster genel ister bireysel olsun, önceden belirlenmiş bir gelecek olarak algılanabilir. Felsefedeki determinizm hareketi, kader üzerine kuruludur. Kader kavramı aynı zamanda birçok farklı dinde de önemli yere sahiptir.

Tasavvuf, kelime anlamıyla "sufi olmak, sufiye yolunu izlemek" demektir. Tasavvuf ehline mutasavvıf ya da sufi denir. Tasavvuf edebiyatı ise tasavvufla uğraşan kişilerin ortaya koyduğu ürünleri kapsayan edebiyat türüdür. Halk edebiyatının "tasavvufi halk edebiyatı" türü 12. yüzyılda Ahmed Yesevi ile başladı. Konusu Allah'a ulaşmanın yolları, ahlak ve nefsin terbiyesidir. Anadolu’nun bu alandaki ilk ve en ünlü şairi Yunus Emre’dir.

<span class="mw-page-title-main">Kölelik</span> bir insanın başka birinin malı ve mülkü olması

Kölelik, bir insanın başka birinin malı ve mülkü olması. Başka bir kişinin malı ve mülkü olan kişiye köle, memlûk veya kul; köle sahibine ise efendi veya mevla denir.

<span class="mw-page-title-main">Gotama Buda</span> Budizmin kurucusu olan dinî öğretmen

Sidarta Gotama, yaygın olarak Buda olarak bilinir, MÖ 6 veya 5. yüzyılda Hindistan'da yaşadığı tahmin edilen ve Budizm'in kurucusu olduğu düşünülen din adamı. "Buda" bir lakap olup kendisine ölümünden yüzyıllar sonra atfedilmiştir. Sanskritçede "uyanmış kişi" anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu Sidarta Gotama'da oluşan ruhani aydınlanmayı anlatmak için kullanılan bir ünvandır.

<span class="mw-page-title-main">Epiktetos</span> Antik Yunan Stoacı filozof

Epiktetos, Yunan stoacı filozof. Muhtemelen Hierapolis, Frigya'da köle olarak doğdu. Kuzeybatı Yunanistan'daki Nicopolis'e sürülene kadar Antik Roma'da yaşadı, hayatının büyük bölümü Nicopolis'de geçti ve orada da öldü. Şayet bir isim verilmişse, ailesince verilen ismi bilinmiyor. Epiktetos sözcüğü Yunancada en basit anlamıyla “kazanılmış, elde edilmiş” anlamına geliyor.

Upanişad, Hinduizm'in felsefi ve daha çok mistik yapıdaki kutsal kitaplarıdır, Şruti kategorisinde yer alırlar. Anlamı "yanıbaşına oturmak"tır. Bu metinler geçmişte Hindu rişilerinin ("peygamberlerin") öğrencilerine öğrettiği gizli bilgilerdi, Vedalar'ın sonu (Vedanta) ve tamamlayıcısı olarak görülürler.

Mahāyāna, Budizm’in üç ana kolundan biridir. Kaynağı Hint yarımadasıdır. Budizm’i Hinayana ve Mahayana olarak sınıflandırır. Vajrayana ise Mahayana Budizm’inin bir uzantısıdır. MS 1. yüzyılda Orta Asya ve Çin’e geçmiş, buradan da Doğu Asya’ya yayılmıştır. Günümüze hâlen uygulanmakta olduğu yerler Hindistan, Çin, Tibet, Japonya, Kore, Vietnam ve Tayvan’dır.

<span class="mw-page-title-main">Yazılı Kanyon Tabiat Parkı</span> Türkiyede kanyon ve tabiat parkı

Yazılı Kanyon, Isparta ili Sütçüler ilçesinde bulunan kanyon ve tabiat parkıdır.Çandır Köyü hudutları içerisinde kalan park, 1989 yılında tabiat parkı olarak tescil edilmiştir. Yazılı denmesinin sebebi kanyonda büyük bir kaya üzerinde eski Yunan şairlerinden Epiktetos'un Hür İnsan Üzerine Bir Şiir'inin yer almasıdır. Bizans dönemine ait ibadet yerleri tapınaklar ve kaya yazıtları üzerinde yer alan şiirin dizeleri şöyledir;

<span class="mw-page-title-main">Arhilohos</span> Antik yunan şairlerinden

Arkhilokhos, MÖ 7. yüzyılın ikinci yarısında yaşamış Antik Yunan şair. Parosludur.

Tyrtaios, Yunan elegeia şairidir.

Zâtî, tanınmış bir Divan Edebiyatı şairidir. Ziya Paşa tarafından Türk şiirine temel koyan şairlerin üçüncüsü olarak anılmıştır. Çok sayıda şiir yazmış olması nedeniyle değişik eserlerin değişik estetik standartlarda olması sonucu ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İslam'da kölelik</span>

İslam'da kölelik, tarih boyunca birbirinden farklı şekillerde ve görüşlerde ele alınmış bir konudur.

<span class="mw-page-title-main">Altın buzağı</span> Eski Ahitte bahsi geçen bir put

Altın buzağı, Eski Ahit'e göre, Musa Sina Dağı'na çıktığında isyan başlatan İsrailoğullarını memnun etmek için Samiri tarafından yapılmış bir puttur. Buzağı, Mısır'ın Tanrısının fizikselleştirilmiş haliydi, dolayısıyla hem puta tapıldığından hem de Tanrı görselleştirildiğinden çifte hata yapılmıştır. Çıkış 32:7-14 RAB Musa'ya, “Aşağı in” dedi, “Mısır'dan çıkardığın halkın baştan çıktı. Buyurduğum yoldan hemen saptılar. Kendilerine dökme bir buzağı yaparak önünde tapındılar, kurban kestiler. ‘Ey İsrailliler, sizi Mısır'dan çıkaran ilahınız budur!’ dediler.”RAB Musa'ya, “Bu halkın ne inatçı olduğunu biliyorum” dedi, “Şimdi bana engel olma, bırak öfkem alevlensin, onları yok edeyim. Sonra seni büyük bir ulus yapacağım.”Musa Tanrısı RAB'be yalvardı: “Ya RAB, niçin kendi halkına karşı öfken alevlensin? Onları Mısır'dan büyük kudretinle, güçlü elinle çıkardın. Neden Mısırlılar, ‘Tanrı kötü amaçla, dağlarda öldürmek, yeryüzünden silmek için onları Mısır'dan çıkardı’ desinler? Öfkelenme, vazgeç halkına yapacağın kötülükten.Kulların İbrahim'i, İshak'ı, İsrail'i anımsa. Onlara kendi üzerine ant içtin, ‘Soyunuzu gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağım. Söz verdiğim bu ülkenin tümünü soyunuza vereceğim. Sonsuza dek onlara miras olacak’ dedin.” Böylece RAB halkına yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti.

Kısas ilkesi eski toplumlarda suç işleyen kişinin veya ait olduğu kabilenin işlenen suça eş değer şekilde cezalandırılması anlamına gelmekteydi. Yani göze göz, dişe diş, kulağa kulak ve cana karşılık can. Eski toplumlarda bireysel sorumluluk ilkesi bulunmadığı için suçlu yerine bir başkası, örneğin en yakın akrabası cezalandırılabilirdi. Çoğu zaman da fiilin kasdi bir eylem olup olmadığı da göz ardı edilir, her can için bir can veya kan bedeli alınırdı.

<i>Bugünlere Bahar İndi</i>

Bugünlere Bahar İndi, Yaşar Kemal'in 2010'da Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan şiir kitabıdır. Bugünlerde Bahar İndi kitabında kırk bir adet şiir mevcuttur. Seçtiği kırk bir şiir arasından en eski olanı 1940 tarihli Masal, en yakın zamanlı olanı ise 1973 tarihli Hannaya Şiirler ile Merhaba'dır. Şiirlerin çoğu genel olarak daha önceden dergilerde yayımlanmıştır fakat ilk kez yayımladığı şiirleri de mevcuttur. İmza olarak da ağırlık olarak Kemal Sadık Göğceli ve Kemal Sadık'ı kullanmıştır. "Yaşar Kemal" imzasını ise sadece Benim İçin başlıklı şiirinde tercih etmiştir.

<i>Shakespearein soneleri</i> William Shakespeareden şiirler

Shakespeare'in soneleri, William Shakespeare'in çeşitli temalar üzerine yazdığı şiirlerdir. Shakespeare'in soneleri çoğu zaman 1609'da bir quarto'da toplu biçimde yayımlanmış olan 154 sone olarak bilinse de, Shakespeare'in yazdığı altı ek sone daha vardır ve bunları Romeo ve Juliet, V. Henry ve Aşkın Çabası Boşuna oyunlarına dahil etmiştir. III. Edward oyununda da kısmi bir sone vardır.

<span class="mw-page-title-main">Macar Nutuk</span>

Nutuk, Vörösmarty Mihály'in bestelenmiş şiiridir. Macarların milli marşlarının yanı sıra ikinci derecede önem taşır.

Prohairesis, Epiktetos'un Stoa felsefesindeki temel mefhumdur. İntibaları tasdik etme veya etmemek ile alakalı tercihleri temsil eder. Bu mefhum felsefeye ilk kez Aristoteles tarafından yazılan Nikomakhos'a Etik kitabında karşımıza çıkmaktadır. Epiktetos'a göre insanı diğer tüm mahlukattan ayıran yetenek budur.