İçeriğe atla

Hâlid bin Velîd

Halid bin Velid
Hat yazısıyla "Hâlid bin El-Velîd"
Lakabı"Seyfullah" (Allah'ın Kılıcı)
Doğum583-587 arası
Mekke, Hicaz
Ölüm642
Humus, Emevi Devleti
BağlılığıKureyş (625–627/629)
Muhammed (627/629–632)
Raşidun Halifeliği (632–638)
Hizmet yılları629-638/39
Çatışma/savaşları
Ailesi
EşiEsma bint Enes bin Mudrik
Leyla bint Minhal
ÇocuklarıAbdurrahman
Süleyman
Muhacir

Hâlid bin el-Velîd (Arapça: خالد بن الوليد, d. ? - ö. 642) Seyfullah (Allah'ın kılıcı) olarak da bilinen Arap komutan. Hudeybiye Antlaşması sonrasında Müslümanlığı seçene kadar Kureyşlilerin saflarında, İslam dinine geçtikten sonra ise İslam devletinin emrinde savaşmıştır. Kureyşlilerin Uhud Savaşı'nda yenilmemelerinde kilit rol oynamış, emrindeki süvarilere yaptırdığı manevra ile Müslümanların yenilmesini sağlamıştır. Müslüman olduktan sonra Bizans ve Sasanilere karşı zaferler kazanmıştır. Bunların en dikkat çekeni Yermük nehri kıyısında Bizans ordusunu bozguna uğrattığı savaştır. İslami kaynaklara göre katıldığı yüzü aşkın savaşta hiçbir yenilgiye uğramamış nadir komutanlardan biridir.[1]

Irak ve İran'ı üç yıl gibi kısa bir süre içerisinde İslam devletine bağlamıştır. Fetihleri Anadolu'da Kahramanmaraş'a kadar uzanmış ve şehri kuşatmıştır. 638 yılında Ömer bin Hattab tarafından ordu komutanlığından alınıp idari bir göreve verilmiştir. Bir yıl sonra bu görevden istifa etmiştir. 642 yılında ölmüştür.

Gençliği ve Kökeni

Halid bin Velid'in 583-587 yılları arasında dünyaya geldiği düşünülmektedir.[1] Annesi Lübabe ve babası ise Mahzum ailesinden Velîd bin Mugīre'dir. Ailesi (Mahzum kabilesi) askeri konularda uzmanlaşmış ve imtiyazlı bir Kureyş kabilesidir. Gençliğinde mızrak, yay ve kılıç kullanmayı ve süvariliği öğrendi.

Müslümanlık Öncesi

Bedir Savaşı'na katılmayan Halid, Uhud Savaşı'nda ilk defa Müslümanlara karşı savaşmıştır. Bu savaşta emrindeki atlıları Müslümanların arkasına sarkabilecek bir biçimde konuşlandırmıştır. Buna karşılık Muhammed bu atlıların yolunu savunmaları için elli okçuyu görevlendirmiştir. Savaşın başında Müslümanların üstün gelmeleri ile okçular konumlarını terkedince, Halid bin Velid fırsatı değerlendirip Müslüman ordularını emrindeki süvariler ile arkadan sıkıştırmıştır. Bu hareketi ile Halid bin Velid savaşın seyrini değiştirmiş ve Mekkelileri yenilgiden kurtarmıştır fakat savaşta bir galip taraf yoktur. Bu savaştan sonra Hendek Savaşı'nda son kez Müslümanlara karşı savaşmıştır. Hudeybiye Antlaşması'ndan sonra daha önceden Müslüman olan kardeşi Velid aracılığı ile Müslüman saflarına katılmıştır.

Muhammed zamanı

Halid bin Velid, üç ay sonra Medine'ye ulaştı, Muhammed Gassani yönetimindeki Suriye'ye bir elçi göndermişti, elçi Bizans İmparatoruna İslamiyet çağrısı yapan bir mektup gönderdi. Ancak Mute yakınlarında elçinin yolu kesildi ve elçi öldürüldü. Haber Medine'ye ulaştığında Halid'in öfkelenmesine sebep oldu. Gassaniler'in bu acımasız hareketine karşı bir sefer düzenlemek istedi. Muhammed, Zeyd bin Harise'yi ordunun başına atamıştı. Zeyd ölürse, komuta Cafer bin Ebu Talip'e ve eğer o da ölürse, komuta Abdullah bin Ebu Revaha'ya geçecekti. Eğer üç komutanda ölürse aralarından seçecekleri kişi komutan olacaktı.

Bir yıl sonra 630'da, Müslümanlar Medine'den ilerleyerek Mekke'yi fethetti. Mekke fatihi Halid bin Velid, dört farklı orduyla dört ayrı yerden Mekke'ye girerek fethi tamamladı. Sonraki yıllarda Huneyn ve Taif kuşatmalarına katıldı.

İslam peygamberi Muhammed, onun hakkında "Hâlid Allah'ın Kılıcıdır" buyurmuştur. Yine Hâlid hakkında: "Hâlid bin Velid'e gelince, o her şeyini sizin için vermiştir, nesi var nesi yok harplerde Allah yolunda sarf etmiştir." demiştir.[2]

Ebu Bekir zamanı

Muhammed'in ölümünün ardından İslam aleminin başına geçen ilk halife Ebu Bekir, yeni doğan dinde başlayan dönme ve isyan hareketlerinin önüne geçebilmek adına Halid Bin Velid'i çeşitli baskın ve seferlere göndermiştir. Ridde Savaşları olarak geçen bu seferde aldığı başarı ve galibiyetlerin ardından Ebu Bekir, "Analar Halid gibisini doğurmakta acizdir." sözü ile Halid Bin Velid'in ne kadar kahraman olduğunu açıklamaktadır.[3]

Arabistan yarımadasında sükunetin sağlanmasının ardından Ebu Bekir, Muhammed'in İslamiyet'i yaymak için gösterdiği gayreti devam ettirerek Halid Bin Velid'i oluşturacağı 18.000 kişilik bir ordunun başında, Sasanilerin denetimi altındaki Mezopotamya'ya sefere gönderir. Halid 633 yılı Nisan ve Mayıs aylarında bu bölgede Sasani ve Hristiyan Araplarla yaptığı Zincirler Muharebesi, Walaja Muharebesi ve Ullais Muharebesinden galibiyetle ayrılmış, Hîre'deki (şimdiki Necef) kaleyi fethetmiş, bölgeyi İslamiyetle tanıştırmış ve kabul etmeyenlerin ise cizye ödemesini sağlamıştır.[4] Ordusunu Haziran ayında dinlendirdikten sonra Anbar Kalesini kuşatmış, şiddetli direnişle karşılaşmışsa da Temmuz ayında kaleyi teslim almıştır. Daha sonra Sasanilerin vasalı olan göçebe Arap kabileleriyle yapmış olduğu Ayn el-Tamr Muharebesiyle onları geri püskürtmüştür.[5]

Halid Bin Velid göstermiş olduğu başarılarla Mezopotamya'nın büyük bir bölümünü hakimiyeti altına almıştır. Fakat bu başarılardan rahatsız olan Sasani hükümdarı III. Yezdigirt, bölgeye birleşik Fars-Arap kuvvetleri takviye ederek istilayı durdurmayı hedefliyordu.[4] Halid Bin Velid'in sağlamış olduğu istihbarat'a göre; Sasani ordusunun Fırat nehri kıyısındaki Hanafiz, Zumail, Saniyy ve Muzayyah bölgelerinde kamp kurduğunu öğrenmiştir. Böylesine büyük bir orduyla tek seferde başedemeyeceğini anlayan Halid, mevcut ordusuyla kamp kurmuş olan düşman birliklerine karşı gece baskını yapmaya karar vermiştir.[6] Koordineli saldırılarla yapmış olduğu Muzayyah Muharebesi, Saniyy Muharebesi ve son olarak Zumail Muharebesiyle Sasani ordusuna imha etmiştir.[4]

Elindeki az kuvvetle büyük başarılar elde eden Halid Bin Velid, Sasani İmparatorluğu'nun güney ve batısındaki ordu bakiyelerinin neredeyse tamamını yok ederek başkent Tizponu savunmasız bırakmıştır. Sasani başkentine doğru sefer düzenleyerek bu işe son noktayı koymak istiyordu fakat Sasani hükümdarı Bizans İmparatoru ile anlaşarak büyük bir orduyla üzerine geldiğini öğrenince bu kararından vazgeçti. III. Yezdigirt, Herakleios'a gönderdiği mesajda; başedemediği Halid Bin Velid'e karşı birlikte hareket etmeyi önermiş, sıranın kendi İmparatorluğuna da geleceğini bildirmiş ve aralarında asırlardır devam eden düşmanlığa son vermeyi teklif etmiştir. Herakleios bu teklifi kabul ederek Sasanilerle birleşmek üzere Suriye'den destek birlikler göndermiştir. Oluşturulan ordu Halid'in üzerine gönderilmiş fakat Firaz Muharebesinde Müslüman ordusu tarafından büyük bir hezimete uğratılmıştır.[4] Bu son savaşla birlikte Mezopotamya'nın kontrolünü tamamen eline alan Halid Bin Velid, ordusunu dinlendirdikten sonra Tizpon yolu üzerinde bir kaleyi kuşatmaya gideceği sırada Ebu Bekir'den aldığı mektupla, Bizans orduları üzerine yürümek için Suriye cephesine gönderilmiştir.[4]

Ömer zamanı

Ömer, Halid'i başkomutanlıktan azlettiği mektubu Yermuk'ta savaşta bulunan orduya gönderir. Mektupta Halid başkomutanlıktan azledilir, yerine Ebu Ubeyde bin Cerrah başkomutan tayin edilir. Savaş esnasında mektup Ebu Ubeyde'ye ulaşır. Savaş sırasında bu haber askerlerin moralini bozabilir endişesiyle Ebu Ubeyde mektubu saklar. Savaş bittikten sonra Ebu Ubeyde mektubu Halid'e gösterir. Halid hiç kırgınlık yaşamadan emre itaat edip Ebu Ubeyde'nin emrine girer.[3]

Notlar

Kaynakça

  1. ^ a b Fayda, Mustafa (1997). "Hâlid b. Velîd". Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi. Cilt 15. Türkiye Diyanet Vakfı. ss. 289-292. 11 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ekim 2022. 
  2. ^ Ebû Dâvûd, Sünen, I, 163
  3. ^ a b Ahmet Cevdet Paşa Kısas-ı Enbiya
  4. ^ a b c d e Morony, Michael G. (2005), Iraq After the Muslim Conquest, Gorgias Press LLC, ISBN 1-59333-315-3 
  5. ^ Jaques, Tony (2007), Dictionary of Battles and Sieges:F-O, Greenwood Publishing Group, ISBN 0-313-33538-9 
  6. ^ Akram, Agha Ibrahim (2004), The Sword of Allah: Khalid bin al-Waleed – His Life and Campaigns, Oxford University Press, ISBN 0-19-597714-9 
  7. ^ "Michael Forest imdb profili". 1 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2007. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ömer</span> İslam Devletinin ikinci halifesi, sahabe

Ömer bin Hattab, İslâm peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve İslâm Devleti'nin Ebû Bekir'den sonraki ikinci halifesidir. Ehl-i Sünnet, Ömer bin Hattab'ı zaman zaman "Ömer'ul-Farûk" diye anarlar. Şiiler ise Ömer'in hâlifeliğini tanımazlar. 23 Ağustos 634 tarihinde Râşidîn Halifeliği'nin ikinci hâlifesi oldu ve bu görevi, öldürüldüğü yıl olan 644'e kadar sürdürdü.

<span class="mw-page-title-main">Ebû Bekir</span> İslam Devletinin ilk halifesi, sahabe

Ebû Bekir ya da tam adıyla Ebû Bekir Abdullah bin Ebî Kuhâfe Osmân bin Âmir el-Kureşî et-Teymî, İslam peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve Dört Halife'nin ilki. Muhammed sonrası Müslüman toplumda 632-634 arası liderlik ve yöneticilik yapması, bu sebeple Muhammed'in halefi olması kendisine ilk halife unvanını kazandırmıştır.

<span class="mw-page-title-main">III. Yezdicerd</span>

III. Yezdicerd, III. Yezdigird ya da III. Yezdicürd,, Sasani İmparatorluğu'nun yirmi dokuzuncu ve son hükümdarıdır. 628 yılında oğlu II. Kubâd tarafından öldürülen II. Hüsrev'in (590–628) torunudur. Babası Şahryar'dı ve babaannesi Bizans İmparatoru Mauricius'un kızı Miriam'dı. Ayrıca, Ali'nin torunu Ali Zeyn el-Âb’ı-Dîn'in annesi Şehre-Bânû'nun da babası olur.

Mute Muharebesi Eylül 629'da, Muhammed'in kuvvetleri ile Bizans İmparatorluğu ordusu ve onların Gassanî vasalları arasında gerçekleşmiştir. Ürdün Nehri'nin doğusundaki Palaestina Salutaris'in Mute köyünde ve günümüz Kerek'inde gerçekleşmiştir.

Firaz Muharebesi, Müslüman Arap kumandanı Halid bin Velid'in Mezopotamya Irak'ta Bizans İmparatorluğu, Sasani İmparatorluğu ve Hristiyan Araplar'a karşı yapmış olduğu son muharebedir. Halid'in ordusu 15.000 kişiyi içeriyordu. Buna karşın Bizans İmparatorluğu, Sasani İmparatorluğu ve Hristiyan Araplar'dan kurulu birleşik güç orduları Halid'in ordusundan birkaç kat fazlaydı. Bazı kaynaklara göre onlar on kat fazlaydı.

<span class="mw-page-title-main">Yermük Muharebesi</span> Müslüman Arap ordularının Bizans İmparatorluğu ile yaptığı muharebe (636)

Yermük Muharebesi, Halid bin Velid komutasındaki İslam ordusuyla Bizans İmparatorluğu'nun Yermük'te yaptığı, Arap-Bizans savaşlarının en büyük muharebesidir.

<span class="mw-page-title-main">Arap-Bizans savaşları</span> 7. yüzyıl ile 11. yüzyıl arasında savaşlar serisi

Arap-Bizans savaşları, 7. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar Müslüman Araplar ile Bizans İmparatorluğu arasında yapılan savaşlardır. Çatışmalar, 7. yüzyılda İslam peygamberi Muhammed'in, Raşidun ve Emevi halifelerinin ilk Müslüman fetihleri sırasında başladı ve halefleri tarafından 11. yüzyılın ortalarına kadar devam etti.

<span class="mw-page-title-main">Râşidîn Halifeliği</span> Kurulan ilk İslam halifeliği (632–661)

Râşidîn Halifeliği, İslâm peygamberi Muhammed'in halefi olan ilk halifeliktir. Muhammed'in MS 632'deki vefatından sonra ilk dört ardışık halifesi (halef) tarafından yönetildi. Bu halifeler, Sünni İslam'da topluca Râşidîn ya da "Doğru Yolda olan" halifeler olarak bilinirler. Bu terim Şîa'da kullanılmaz, çünkü Şii Müslümanlar ilk üç halifenin yönetimini meşru görmez.

<span class="mw-page-title-main">Ridde Savaşları</span>

Ridde Savaşları, Muhammed'in ölümü sonrasında kitlesel dinden dönme (irtidad) olayları üzerine, ilk halife Ebu Bekir tarafından 632-633 yıllarında yapılan askerî harekât ve savaşlardır.

<span class="mw-page-title-main">Ebû Ubeyde bin Cerrâh</span> Sahabe, komutan

Ebu Ubeyde bin Cerrāh, İslam peygamberi Muhammed'in sahabelerinden ve cennetle müjdelenmiş on sahabeden biridir. İslam tarihinde yeri önemlidir ve Ömer'in halifeliğinde ordu komutanlığı yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Zincirler Muharebesi</span>

Zincirler Muharebesi, Müslüman Arap kumandanı Halid bin Velid'in Kuveyt'te bulunan Kâzımiyye bölgesinde, Sasani İmparatorluğu'na karşı yapmış olduğu ilk muharebedir. Ebu Bekir'den gelen bu emirle, İslamiyet'in Arap Yarımadasının dışına taşınması ve kurulan İslam Devletinin sınırlarının genişletilmesi hedeflenmiştir. Savaşı Müslüman ordusu kazanmış ve İslam Orduları Kuveyt'i fethederek Irak yönünde ilerlemeye başlamışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Mâlik el-Eşter</span>

Mâlik bin el-Hâris bin Abdiyağûs bin Mesleme el-Eşter, Yemenli Arap komutan. Cemel ve Sıffın Savaşlarında Ali'nin yanında yer almıştır. Suriye ve Irak cephelerinde savaşmıştır. Yermük Muharebesi'nde bir gözünü kaybettiği için 'göz kapağı ters çevrilmiş' anlamına gelen el-Eşter lakabıyla tanınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Müslümanların Levant'ı fethi</span> 7. yüzyılda Râşidîn Halifeliği tarafından gerçekleştirilen fetih

Müslümanların Levant'ı fethi veya Müslümanların Biladü'ş-Şam'ı fethi ya da Arapların Levant'ı fethi

Kudüs'ün Fethi veya Kudüs Kuşatması, 637 yılında Bizans İmparatorluğu ve Râşidîn Halifeliği arasında gerçekleşen askeri çatışmanın bir parçasıdır. Çatışma, Ebu Ubeyde bin Cerrah komutası altındaki Râşidîn ordusunun Kasım 636'da Kudüs'ü kuşatmasıyla başladı. Patrik Sophronius, altı ay sonra yalnızca Râşidîn halifesine teslim olmak şartıyla teslimiyeti kabul etti. 637 yılının Nisan ayında Halife Ömer, şehrin teslimini almak için Kudüs'e şahsen gitti. Patrik de Ömer'e teslim oldu.

Maraş ya da Germanicia Kuşatması, Râşidîn Halifeliği'nin Müslüman kuvvetlerinin 638 yılında Anadolu seferi sırasında gerçekleşmiştir. Şehir, kan dökülmeden ele geçirilmiştir. Bu sefer, efsanevi Arap Müslüman general Halid bin Velid'in askeri kariyerinin sonuna işaret eder çünkü seferden döndükten birkaç ay sonra görevden alınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Busra Muharebesi</span>

Busra Muharebesi, Suriye'de 634 yılında Râşidîn Halifeliği ile Bizans İmparatorluğu arasında Busra'nın mülkiyeti için gerçekleşen muharebedir. Bizans vassal devleti Gassani krallığının başkenti olan şehir, İslam kuvvetleri tarafından ele geçirilen ilk önemli şehirdir. Kuşatma Haziran ve Temmuz 634 arasında sürmüştür.

Usame bin Zeyd'in Seferi, Haziran 632'de gerçekleşen, Usame bin Zeyd liderliğindeki ilk Müslüman Halifeliğinin Müslüman güçlerinin Bizans Suriye'sine baskın düzenlediği bir askeri seferdi.

<span class="mw-page-title-main">Şam Kuşatması (634)</span>

Şam kuşatması, 21 Ağustos'tan 19 Eylül 634'e kadar sürmüş ve şehir Râşidîn Halifeliği'nin eline geçmiştir. Şam, Müslümanların Levant'ı fethinde Bizans İmparatorluğu'nun elinden çıkan ilk büyük şehirdir.

İkrime bin Ebu Cehil Amr bin Hişam, Babası Ebu Cehil ile birlikte İslam peygamberi Muhammed'in önde gelen muhaliflerinden birisiydi. Daha sonrasında Müslüman oldu; Ridde savaşlarında ve Suriye'nin fethinde Raşidin kuvvetlerinde komutanlık yaptı. Muhtemelen Bizans kuvvetleriyle yapılan Ecnadeyn Muharebesi'nde öldü.

Bu sayfada 632 yılında kurulan Râşidîn Halifeliği'nde 632'den 640'a kadar yaşanan olaylar yer alıyor.