İçeriğe atla

Girsu

Koordinatlar: 31°33′43.3″K 46°10′39.3″D / 31.562028°K 46.177583°D / 31.562028; 46.177583
Girsu
Girsu'daki arkeolojik yapı kalıntıları
Yakın Doğu'daki konumu
Yakın Doğu'daki konumu
Girsu
Yakın Doğu'daki konumu
KonumTell Telloh, Zi Kar ili, Irak
BölgeSümer
Koordinatlar31°33′43.3″K 46°10′39.3″D / 31.562028°K 46.177583°D / 31.562028; 46.177583
TürYerleşim

Girsu (SümerceĜirsu; çivi yazısı: ĝir2-suki 𒄈𒋢𒆠), Sümerlere ait eski bir şehirdir. Lagaş'ın 25 km kuzeybatısında, modern Tell Telloh, Zi Kar ili, Irak'ta bulunmaktadır.

Tarihi

Girsu muhtemelen Obeyd döneminde (M.Ö 5300-4800) yerleşik hayata geçmiştir ancak Erken Hanedanlar döneminde (M.Ö. 2900-2335) önemli düzeyde hareketlilik yaşanmıştır. Gudea zamanında, İkinci Lagaş Hanedanlığı döneminde Girsu, Lagaş krallığının başkenti oldu ve siyasi gücün Lagaş kentine kaymasından sonra dini merkezi olmaya devam etti.[1] III. Ur döneminde, Girsu imparatorluğun önemli bir idari merkeziydi. Ur'un düşmesinden sonra Girsu önemini kaybetti ancak MÖ 200 yılına kadar varlığını korudu.

Kaynakça

  1. ^ Dietz-Otto Edzard, Gudea and His Dynasty. University of Toronto Press, 1997, 0-8020-4187-6

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sümerler</span> Güney Mezopotamyadaki eski medeniyet ve tarihi bölge

Sümerler, yaklaşık MÖ 4000-2000 yılları arasında Irak'ın güneyinde yerleşik hayata geçmiş olup medeniyetin beşiği olarak bilinen coğrafi bölgede yaşamış bir uygarlıktır. MÖ 6'ncı ve 5'nci milenyumda Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı dönemi arasında ortaya çıkmış olup Dünyanın bilinen en eski uygarlıklarından birisi olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya</span> Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölge

Mezopotamya, Orta Doğu'da, Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölge. Mezopotamya günümüzde Irak, kuzeydoğu Suriye, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve güneybatı İran topraklarından oluşmaktadır. Büyük bölümü bugünkü Irak'ın sınırları içinde kalan bölge, tarihte birçok medeniyetin beşiği olmuştur. Mezopotamya'da yer alan şehirler günümüzde sürekli gelişmektedir. Ayrıca bu bölgede bol miktarda petrol bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Babil</span> Mezopotamyada tarihi bölge ve devlet

Babil, Mezopotamya'da adını aldığı Babil kenti etrafında MÖ 1894 yılında kurulmuş, Sümer ve Akad topraklarını kapsayan bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Babil halkının büyük bir kısmını tarih boyunca çeşitli Sami asıllı halklar oluşturmuştur. Bölgede konuşulmuş en yaygın dil Akadca olmuş olmasına rağmen Sümerce dinî dil olarak kullanılmıştır. Aramice ise ilerleyen yıllarda bölgenin geçer dili konumuna gelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya mitolojisi</span> Dicle ve Fırat nehirleri arasında ki bölgede gelişen fikirler ya da öğretiler

Mezopotamya mitolojisi, Sümerlerin dini evrendeki güç, nesne ve varlıkları temsil eden Antropomorfik tanrı ve tanrıçalar içerirdi. Sümerlerin inanışına göre insanlar başta tanrılar tarafından hizmetçi, köle olarak yaratılmış fakat daha sonra özgürleştirilmiştirler.

<span class="mw-page-title-main">Üçüncü Ur Hanedanı</span>

Üçüncü Ur Hanedanı, Üçüncü Ur Sülalesi, III. Ur Hanedanlığı ve benzeri isimlerle anılan, Mezopotamya'da bir dönem egemen olmuş, Ur kenti temelli Sümer hanedanıdır. Bundan dolayı “Yeni Sümer Devleti” olarak da tanımlanmaktadır. Kısa bir dönem boyunca bölgesel bir siyasi güç olmuştur. Hanedan kısaca Ur III veya III. Ur olarak da anılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ur (antik kent)</span> Sümer şehir devleti

Ur, Güney Irak'ta yer alan Zi Kar'daki Tel el Mukayyer bölgesinde bulunan antik Mezopotamya'ya ait önemli bir Sümer şehir devletidir. Ur, bir zamanlar Basra Körfezi'nde Fırat'ın ağzına yakın bir kıyı şehri olmasına rağmen kıyı şeridi değişmiş ve şehir, günümüzde oldukça iç kesimlerde Fırat'ın güney kıyısında kalmıştır. Günümüz modern Irak'ında yer alan Nasıriye'ye 16 kilometre uzaklıktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lagaş</span> Uruk’un doğusunda antik şehir devlet

Lagaş, Fırat ve Dicle nehirlerinin birleşme yerinin kuzeybatısında Uruk'un doğusunda yer alır. Lagaş hem Sümerlilerin hem de daha sonraları Babillilerin en eski şehirlerinden biridir. Yakınındaki Girsu şehri, Lagaş'ın dini merkeziydi.

<span class="mw-page-title-main">Sümer Kral Listesi</span>

Sümer Kral Listesi, Sümerli ve yabancı hanedanlıklardaki Sümer krallarını listeleyen Sümer dilinde yazılmış antik bir metindir. Daha sonra yazılan Babil kralları listesi ve Asur kralları listesi bu metne benzer.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya sanatı</span>

Mezopotamya sanatının adı çoğu arkeolojik kayıtlarda geçer. Bu kayıtlar, erken avcı-toplayıcı topluluklardan, Sümer, Akad, Babil ve Asur imparatorluklarının yaşadığı Tunç Devri'ne kadar geçen süreyi kapsar. Sonraları bu imparatorlukların yerini Demir Çağı'nda Eski Asur ve Eski Babil imparatorlukları almıştır. Genellikle medeniyetin beşiği olarak görülen Mezopotamya, önemli kültürel gelişmeleri de beraberinde getirmiştir. Bunlardan biri de en eski yazı örnekleridir. Mezopotamya sanatı MÖ 4000 tarihinden Persli Ahameniş İmparatorluğu'nun bölgeyi fethettiği MÖ 6. yüzyıla kadar Batı Avrasya'daki en soylu, en gelişmiş ve en detaylı sanat olma yolunda Antik Mısır ile rekabet içinde olmuştur. Ana vurgu oldukça dayanıklı taş ve kilden yapılmış çeşitli heykeller üzerindedir. Çok az sayıda resim günümüze ulaşmıştır ama belirtilene göre, birkaç istisna dışında, boyamalar genellikle geometrik ve dekoratif bitkisel şekiller yapmak için kullanılmıştır. Buna rağmen çoğu heykellerin de boyandığı görülür. Ayrıca çok sayıda silindir mühür de günümüze ulaşmıştır. Küçük boyutlarına rağmen bunların çoğunun üstünde karmaşık ve detaylı sahneler vardır.

<span class="mw-page-title-main">Ningişzida</span>

Ningişzida, Mezopotamya mitolojisinde yeraltı dünyası­ tanrısı.

<span class="mw-page-title-main">Gudea</span>

Gudea (Sümerce 𒅗𒌣𒀀 Gu3-de2-a), yaklaşık MÖ 2144–2124 tarihlerinde Güney Mezopotamya'daki Lagaş bölgesini yöneten hükümdardır (ensi). Muhtemelen şehirli değildi fakat Lagaşlı hükümdar Ur-Baba'nın (MÖ 2164–2144) kızı Ninalla ile evlendi böylece Lagaş hanedanlığına girmeyi başardı. Kendisinden sonra oğlu Ur-Ningirsu başa geçti. MÖ 2125 yılına ait bir çift terakota silindir olan Gudea silindirlerini oluşturmuştur ve bu silindirler, 1877 yılında Telloh (antik Girsu), Irak'taki kazı sırasında keşfedilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Erken Hanedan Dönemi (Mezopotamya)</span>

Erken Hanedanlık dönemi Mezopotamya'da genellikle y. 2900 – y. 2350 MÖ yıllarına tarihlenen ve Uruk ve Jemdet Nasr dönemlerinden önce gelen bir arkeolojik kültürdür. Bu dönemde yazının gelişimi ve ilk şehirler ve devletler kurulmuştur. ED'nin kendisi birden fazla şehir devletinin varlığıyla karakterize edilmiştir: zaman içinde gelişen ve sağlamlaşan nispeten basit bir yapıya sahip küçük devletler. Bu gelişme nihayetinde Mezopotamya'nın büyük bir kısmının Akad İmparatorluğu'nun ilk hükümdarı Sargon'un yönetimi altında birleşmesine yol açmıştır. Bu siyasi parçalanmaya rağmen, ED şehir devletleri nispeten homojen bir maddi kültürü paylaşıyordu. Aşağı Mezopotamya'da bulunan Uruk, Ur, Lagaş, Umma ve Nippur gibi Sümer şehirleri çok güçlü ve etkiliydi. Kuzeyde ve batıda ise Kiş, Mari, Nagar ve Ebla gibi şehirlerin merkez olduğu devletler uzanıyordu.

<span class="mw-page-title-main">Ninurta</span> Antik Mezopotamya tanrısı

Ninurta (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒅁 DNIN.URTA. Anlamı bilinmiyor.) veya bilinen diğer adıyla Ninĝirsu (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒄈𒋢 DNIN.ĜIR2.SU Anlamı: "Girsu'nun Lordu"), erken Sümerlerde ilk ibadet edilen tarım, şifa, avcılık, hukuk, yazı ve savaşla ilgili antik Mezopotamya tanrısıdır. İlk kayıtlara göre, tarım ve insanları hastalıklar ile demonların güçlerinden koruyan şifa tanrısıdır. Daha sonraki zamanlarda ise Mezopotamya daha askerî bir hâle geldikçe, daha önceki tarımsal niteliklerinin çoğunu elinde tutmakla birlikte savaşçı bir tanrı olmuştur. Baş Tanrı Enlil'in oğlu olarak kabul edilmiştir. Sümerlerdeki ana tapınma merkezi, Nippur'daki Eşumeşa tapınağıydı. Ninĝirsu, Lagaş'ta kendisine ait tapınağı yeniden inşa eden Lagaş Kralı Gudea tarafından onurlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gudea silindirleri</span> MÖ 2125 yılına ait bir çift terakota silindir

Gudea silindirleri, MÖ 2125 yılına ait bir çift terakota silindirdir. Ninurta Tapınağı'nın İnşası adında bir Sümer efsanesi hakkındadır ve çivi yazısı ile yazılmıştır. Silindir, Lagaş'ın kralı Gudea tarafından oluşturulmuş ve 1877 yılında Telloh, Irak'taki kazı sırasında keşfedilmiştir. Günümüzdeyse Fransa'nın başkenti Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir. Bunlar şimdiye kadar keşfedilen en büyük çivi yazısı silindirleridir ve Sümer dilinde yazılmış en uzun bilinen metni içerir.

Ensi bir şehir devletinin yöneticisini veya prensini belirten Sümerce bir unvandır. Başlangıçta bağımsız bir yöneticiyi adlandırmış olabilir fakat sonraki dönemlerde ünvan, bir lugal'a atfedildiği varsayılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ur-Ningirsu</span>

Ur-Ningirsu ya da II. Ur-Ningirsu, yaklaşık olarak MÖ 2100 yılında Güney Mezopotamya'daki Lagaş'a hükmeden hükümdar (ensi). Önceki Lagaş hükümdarı Gudea'nın oğludur. Ur-Ningirsu'nun bir heykeli, New York'taki Metropolitan Sanat Müzesi ile Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir ve her iki müze, heykelin baş ve gövdesine ayrı ayrı sahiptir. Heykelin arka tarafında bir yazıt vardır.

<span class="mw-page-title-main">Ur-Nammu</span> Sümer kralı

Ur-Nammu, birkaç yüzyıllık Akad ve Guti egemenliğinin ardından Güney Mezopotamya'da Üçüncü Ur Hanedanı'nı kuran Sümer kralıdır. En önemli başarısı devleti yeniden yapılandırmasıdır ve günümüze ulaşan en eski yazılı hukuk örneği olan Ur-Nammu Kanunları ile tanınmaktadır. "Ur, Sümer ve Akad Kralı" unvanına sahip olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Sümer ve Akad kralı</span> antik Mezopotamya kraliyet unvanı

Sümer ve Akad Kralı, antik Mezopotamya'daki Akad İmparatorluğu hükümdarlarının, sahip oldukları "Akad Kralı" yönetici ünvanıyla "Sümer Kralı" ünvanını birleştirmesiyle meydana gelen bir kraliyet ünvanıdır. Ünvan, Akad'lı Sargon tarafından kurulan antik imparatorluğun mirası ve ihtişamı üzerinde aynı anda bir hak iddia etmiş ve güneyde Sümer ve kuzeyde Akad bölgelerinden oluşan Aşağı Mezopotamya'nın tamamını yönetme iddiasını dile getirmiştir. "Sümer Kralı" ve "Akad Kralı" Ünvanlarının her ikisi de Akad kralları tarafından kullanılmasına rağmen ünvan, Yeni Sümer kralı Ur-Nammu'nun hükümdarlığına kadar birleşik haliyle takdim edilmemiştir. Ur-Nammu, bu ünvanı Aşağı Mezopotamya'nın güney ve kuzey kısımlarını kendi yönetimi altında birleştirme çabasıyla yaratmıştır. Daha önceki Akad kralları, Sümer ile Akad'ı bu şekilde birbiriyle bağlama aleyhinde olabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Ištaran</span>

Ištaran Dicle'nin doğusunda Sümer ve Elam arasındaki sınırda konumlanmış bir Sümer şehir devleti olan Der şehrinin yerel tanrısıydı. Onun dini kültü Erken Hanedan Dönemi'nden Orta Babil Dönemi'ne kadar gelişmiştir. Ištaran'ın nadiren tasdik edilen eşi basitçe Šarrat-Deri yani "Der'in kraliçesi" olarak biliniyordu. Bazı kaynaklarda eşi, gökkuşağının tanrılaştırılması olan Manzat'tır.

<span class="mw-page-title-main">Gatumdag</span>

Gatumdag, Sümer dininde bereket tanrıçasıdır. O gökyüzünün tanrısı An'ın kızı ve Lagaş'ın vasi anne tanrıçasıdır. Gudea Silindirlerinde bir koruma kaynağı olarak bahsedilmiştir.