İçeriğe atla

Girne Kapısı

Koordinatlar: 35°10′53″K 33°21′42″D / 35.18139°K 33.36167°D / 35.18139; 33.36167

Girne Kapısı
Harita
Eski ad(lar)Porta del Proveditore
Porta Del Provveditore
Diğer ad(lar)Vali Kapısı
Edirne Kapı
Porta Bembo
Genel bilgiler
TürSur kapısı
ŞehirKuzey Lefkoşa
ÜlkeKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Koordinatlar35°10′53″K 33°21′42″D / 35.18139°K 33.36167°D / 35.18139; 33.36167
Tamamlanma1567 (Venedikliler)
Yenileme1821 (Osmanlılar)

Girne Kapısı, Lefkoşa surlarında yer alan bir kapı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan kapı; şehrin kuzeye, dolayısıyla Girne'ye ulaşımını sağlamaktaydı.[1] 1567 yılında inşa edilmiş olup, Venediklilerin yaptığı üç kapıdan biridir.[2] 1821 yılında Osmanlılar tarafından tadilattan geçirilmiştir. 1931 yılında her iki yanındaki surlar yıkılarak motorlu araçlar için yol açılmıştır. Günümüzde Lefkoşa Turizm Enformasyon Ofisi'ne ev sahipliği yapmaktadır.

Konumu ve çevresi

Girne Kapısı'nın Lefkoşa surlarındaki konumu

Kapının batısında Cephane Burcu, doğusunda ise Musalla Burcu bulunmaktadır.[3][4] Kapının önünde ise Mustafa Kemal Atatürk'ün bir heykeli bulunur. Bu heykel 29 Ekim 1963 tarihinde açılmıştır.[5] Bu ikisinin arasına iki büyük top yerleştirilmiştir. Bu toplar 1790 yılında, Büyük Britanya kralı III. George tarafından Napolyon Savaşları sırasında kullanılmak üzere yapılmış, sonradan Osmanlılar tarafından satın alınmıştır.[2]

Girne Kapısı'ndan surların içine girildiği yerde İnönü Meydanı yer alır.[6] Kapıdan Atatürk Meydanı'na doğru Girne Caddesi uzanır.[7] Surların dışında, kapının önündeki yolun adı ise Cemal Gürsel Caddesi'dir.[7]

Etimoloji

Kapıya, ilk inşa edildiği dönemde Venedikliler tarafından "Porta del Proveditore" veya "Porta del Provveditore"[3] adı verilmişti. Kevork K. Keshishian, "Provveditore" sözcüğünün İtalyancada "askeri vali" anlamında kullanıldığını ve kapının adında Kıbrıs valisine atıfta bulunulduğunu söylemektedir.[3] Kapıya askeri bir mimar olan Proveditore Fransesca Barbaro'nun adının verildiğini belirtmektedir.[8][9] Keshishian ise Barbaro'nun "provveditore" olduğunu söylemektedir.[3] Daha sonra, kapıya adanın valisi olan Laurenco Bembo'nun adına atfen, "Porta Bembo" adı da verildi.[3] Kapı Osmanlı döneminde "Edirne Kapı" olarak adlandırılmaktaydı.[1] Kapı, batısında bulunan Cephane Burcu'nda cephane bulunması nedeniyle "Hisar'ın Kapısı" olarak da anılmaktaydı.[3]

Tarihçe ve kullanım

Oldukça masif görünen yaklaşık 12 metre yüksekliğindeki Lefkoşa surlarının duvarları bir daire oluşturmaktadır.[10] Venedikliler, Lefkoşa surlarını 1566 ile 1568 yılları arasında yeniden inşa ettiler. Girne Kapısı ise 1567 yılında inşa edildi.[3] Kapı gün doğumunda açılıp gün batımında kapanırdı.[11] Girne Kapısı, yuvarlak kemerli kısa bir geçittir ve kapı geçidinin üst kısmına inşa edilen kare planlı bekçi odası kubbe örtülüdür.[10]

1821 yılında, kapı Osmanlılar tarafından büyük bir tamirattan geçirildi. Bu sırada, kapıya bekçi kulübesi olarak kullanılan bir ikinci kat inşa ettiler. Bu katın inşa amacı, olası bir Rum isyanına karşı şehri korumaktı.[3] Tamirat sırasında Venediklilerden kalma, kapının inşasını anlatan taş bir tablet bulundu.[12] Bu tablet kapının kemerinin üzerine yerleştirilmiştir. Şehrin dışına bakan tarafta bulunan[13] tabletin üzerinde Kur'an'dan bir sureden oluşan bir kitabe, yanında ise kapının her iki tarafındaki surların yıkıldığı tarih olan 1931 yazısı bulunur.[2] Sure Hattat Şeyh Feyzi Dede tarafından işlenmiştir.[1] Şehre bakan tarafta ise yine bu tamirat sırasında yerleştirilmiş II. Mahmud'un tuğrası bulunmaktadır.[13]

1878'de tüm adayla birlikte Birleşik Krallık egemenliğine geçen kapı, Britanyalıların şehre girdiği ilk yerdir.[1][3] Tüm bunlara rağmen, kapının eski bekçisi Horoz Ali kapıdan ayrılmadı ve 1946'da, 121 yaşında burada öldü.[3] 1929 yılında, Lefkoşa'dan ilk otobüs seferleri iki otobüsle başladı. Bu otobüsler, kapı fazla alçak olduğundan Girne Kapısı'ndan geçemedi. Bu nedenle geri dönüp otobüslerin üst kısmını sökmek zorunda kaldılar.[3] İngilizler, 1931 yılında kapının her iki tarafındaki duvarları yıkarak araç trafiğinin akabilmesi için bir boşluk yarattılar.[3]

Bir dönem şehirdeki bayram pazarları kapının yanına kuruldu.[14] Adada 1963-74 yılları arasında meydana gelen çatışmalardan sonra, Rumların esir aldığı Türklerin getirilip serbest bırakıldığı yerlerden biri Girne Kapısı'ydı.[15]

Kapının içindeki odalar, günümüzde Lefkoşa Turizm Enformasyon Ofisi[16] olarak kullanılmaktadır.[17] Ofiste Horoz Ali'nin kapının önünde çekilmiş fotoğrafları da sergilenmektedir.[18]

Kaynakça

  1. ^ a b c d Hakeri, Bener Hakkı (1992). "Girne Kapısı". Kıbrıs Türk Ansiklopedisi. I. Kıbrıs Gazetesi Yayınları. s. 139. 
  2. ^ a b c "Kyrenia Gate". cypnet.co.uk. 25 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Kasım 2011. 
  3. ^ a b c d e f g h i j k l Keshishian, Kevork K. (1978). Nicosia: Capital of Cyprus Then and Now (İngilizce). The Mouflon Book and Art Centre. s. 81. 
  4. ^ "Girne Kapısı" (PDF). cyprus-tube.com. 24 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 1 Ocak 2011. 
  5. ^ "Şehirler ve Görülecek Yerler". Yakın Doğu Üniversitesi. 16 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Kasım 2011. 
  6. ^ II. Güzelyurt tarih buluşması sempozyumu: 2-3 Nisan 2003 (2003), Lefke Avrupa Üniversitesi, sf. 79 14 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
  7. ^ a b "Google Haritalar". 25 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Kasım 2011. 
  8. ^ Jeffery, George. A description of the historic monuments of Cyprus (1983), Zeno, sf. 49: "Of the two smaller gateways that on the north side of the city was called " Del Proveditore " (now the Kyrenia Gate) out of compliment to Proveditore Francesco Barbaro, after whom the neighbouring bastion is also named."
  9. ^ Bulmer, Robert (1993). Passport's illustrated travel guide to Cyprus (İngilizce). Passport Books. s. 54. 
  10. ^ a b Arslangazi, Havva (2007), Lefkoşa Kent Dokusunda Mimari Üsluplar, İstanbul: Marmara Üniversitesi, s. 91 
  11. ^ Hadjichristos, Christos (Mayıs-Haziran 2006). "Cyprus: Nicosia and its d-Visions". Architectural Design. 76 (3). ss. 12-20. doi:10.1002/ad.260. 
  12. ^ Dreghorn, William (7 Şubat 2007). "THE ANTIQUITIES OF TURKISH NICOSIA" (İngilizce). The Science and Technology Wing sitesi. 23 Kasım 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Kasım 2011. 
  13. ^ a b Alasya, Halil Fikret. Kıbrıs tarihi ve Kıbrısta türk eserleri (1964), Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, s. 181
  14. ^ 4. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi bildirileri, 4. cilt (1992), T.C. Kültür Bakanlığı, s. 147
  15. ^ Uludağ, Sevgül. "İncisini Kaybeden İsdiridyeler". Yeni Düzen. Hamamböcüleri Dergisi. 12 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2010. 
  16. ^ Tuvi, Reyan (6 Aralık 2004). "Lefkoşa- Girne- Güzelyurt". Hürriyet. Erişim tarihi: 18 Aralık 2010. []
  17. ^ Johnstone, Sarah (1993). Europe on a shoestring (İngilizce). Passport Books. s. 54. 4 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2010. 
  18. ^ Tolgay, Ahmet (3 Ekim 2005). "Girne kapısının otoriter Horoz'u". Kıbrıs. Erişim tarihi: 6 Kasım 2011. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Lefkoşa</span> Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kıbrıs Cumhuriyetinin başkenti

Lefkoşa, Kıbrıs adasının ortasında yer alan, Kıbrıs Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin başkenti. Kıbrıs'ın en kalabalık kenti ve en önemli kültür, sanayi, ticaret ve ulaşım merkezidir. Lefkoşa, 35°10' kuzey, 33°21' doğuda bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Selimiye Camii (Lefkoşa)</span>

Selimiye Camii, tarihsel ismiyle Ayasofya Camii veya Ayasofya Katedrali, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde bulunan cami ve eski Katolik katedralidir. Kentin ana camisidir. Selimiye Camii, Kıbrıs'taki hayatta kalan en büyük ve en eski Gotik kiliseye ev sahipliği yapmaktadır.

Lefkoşa'da, on bir tane burç ve üç tane kapı bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Mağusa Kapısı</span>

Mağusa Kapısı veya Porta Giuliana, Lefkoşa surlarında bir kapı. Mağusa, Karpaz, Larnaka ve Limasol'dan gelen yollar bu kapıda birleşir ve bu kentlerden gelenler şehre bu kapıdan girerlerdi. Lefkoşa'nın en güçlü kapısı olup Venedikliler döneminde ana kapısı olarak kullanılmaktaydı. Kapı günümüzde iyi korunmuş bir durumdadır.

St. Dominic Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının batı tarafında bulunmakta ve Baf, Güzelyurt ve Solya gibi batıdaki bölgelere ulaşımı sağlamaktaydı. Bunlara rağmen kapının tam konusu hakkında fazla bir araştırma yapılmamıştır. Günümüzdeki Baf Kapısı'na yakın bir yerlerde bulunduğu ve Kanlıdere'nin kapının yakınlarından geçtiği düşünülmektedir. Kapı, adını aynı semtte bulunan bir Orta Çağ manastırı olan St. Dominic Manastırı'ndan almıştır. St. Dominic kapısı yüksek rakımı dolayısı ile "Yukarı Kapı" olarak da anılmaktaydı.

Trakhonas Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının kuzey tarafında bulunmaktaydı. Kapıya adını veren "Trakhonas", o dönemde şehrin yaklaşık 3.2 kilometre kuzeyinde bulunani bugün ise şehrin bir parçası haline gelmiş olan Kızılay'dır. Kızılay'ın yanı sıra Dikmen, Ağırdağ, Boğaz, Bellapais ve Ozanköy köylerinden geçen bir yol ile bu kapıdan Girne'ye ulaşım sağlanmaktaydı. Daha sonra Musalla Burcu'nun inşa edildiği yerin hemen yanında bulunmaktaydı.

St. Andrew Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının kuzeydoğu tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı Karpaz Yarımadası'nda bulunan Apostolos Andreas Manastırı'dır. Değirmenlik'teki un değirmenleri, Lefkonuk ve Trikomo gibi önemli yerleşimler üzerinden Karpaz Yarımadası'na ulaşımı sağlıyordu. Karpaz Kontu, Lefkoşa'ya gelmek için bu kapıyı kullanıyordu.

<span class="mw-page-title-main">Güney Lefkoşa</span> Lefkoşanın GKRY denetimindeki güney bölgesi

Bu madde, Lefkoşa'nın Lefkoşa (Rum) Belediyesi tarafından yönetilen kesimi hakkındadir. Şehrin tamamı için Lefkoşa maddesine bakınız.

<span class="mw-page-title-main">Baf Kapısı</span>

Baf Kapısı veya St. Domenic Kapısı, Lefkoşa surlarında bir kapı. Baf başta olmak üzere adanın batısından şehre girişi sağlamaktaydı. 144.8 metrelik bir rakıma sahiptir.

Silihtar Suyolu veya Silahtar Suyolu, Lefkoşa'da bir suyoluydu.

St. Paraskevi Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının güneybatı tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı bölgede bulunmuş olan Ayia Paraskevi Manastırı'dır. Kapıyı Lüzinyanlar "Sainte Venerande" ve Venedikliler ise "Santa Veneranda" olarak adlandırmaktaydılar. Yunancada "cuma" anlamına gelen "paraskevi" sözcüğünün kapının adıyla bir ilgisi yoktur; fakat Fransızca ve İtalyanca adlar bu adın yanlış çevirisidir. Kapı, Pitsilya yöresindeki köylere ulaşımı sağlıyordu. Strovolos, Palaichori, Lakatamia ve Deftera gibi köylerden geçiyordu.

Çarşi Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının doğu tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı bölgede bulunmuş olan Ayia Paraskevi Manastırı'dır. Mağusa ve Larnaka'ya gitmek için kullanılan kapıydı. Mesarya Ovası'ndan gelen ürünler şehre kapıdan giriş yapıyordu. Şehrin ana çarşısı ve gümrükten sorumlu merkez kapının yakınlarındaydı. Eskiden Çarşı Kapısı'nın olduğu yere giden sokağın adı eski Lefkoşa haritalarında "Çarşı Sokağı" olarak geçmekte ve bu da kapının konumunu kesinleştirmektedir. Kapı "Salines Kapısı" olarak da adlandırılıyordu; çünkü Salines, Larnaka'nın eski adıydı.

İkinci Lüzinyan Sarayı, Lüzinyanların Lefkoşa'da yaptıkları ikinci saraydır. Bu saraylar "dük" veya "vali"nin ikâmetgâhıydı. Temelleri 1376'da atılmıştır. St. Dominic Manastırı'nın çevresinde, bugünkü Baf Kapısı'nın bulunduğu bölgedeydi. Bir şatoydu ve "Lüzinyan Şatosu" olarak da adlandırılmaktadır. 1426'da Memlüklüler tarafından şehrin yağmalanması sırasında büyük zarar görmüştür. Tekrar onarılan saray, eski dük konağı olma özelliğini kaybetmiş ve yerine Üçüncü Lüzinyan Sarayı yapılmıştır. 1567'de Venedikliler tarafından yapılan yeni surların az da olsa dışında kaldığı için yıkılmıştır. Günümüzde Lefkoşa'daki "Royatico Sokağı" ve "Regina Sokağı"nın isimleri bu saraydan gelir.

<span class="mw-page-title-main">Lüzinyan Sarayı (Lefkoşa)</span>

Lüzinyan Sarayı, Lüzinyanların Lefkoşa'da yaptıkları bir saray. Bu saraylar Lüzinyanlar söneminde "dük" veya "vali"nin ikâmetgâhıydı ve Lüzinyanların Lefkoşa'da yaptığı üçüncü saraydı. İkinci Lüzinyan Sarayı yağmalanmadan önce adanın emniyet müdürü Sir Hugh de la Baume'un eviydi. 1427 yılında Lüzinyan kraliyet sarayı haline geldi. 1489 yılında Venediklilerin eline geçti. Venedikliler sarayı vali sarayı olarak kullandı ve "Palazzo del Governo" olarak adlandırdı. 1570'te Osmanlı valilerinin konağı olarak kullanılmaya başlandı. 1878'de ada Britanya hakimiyetie girdi ve saray yine resmî hizmet veren bir bina olarak kullanılmaya devam etti. 1904 yılında fazla zayıf olduğu ve harap bir halde olduğu gerekçesiyle yıkılarak yerine günümüzdeki Lefkoşa Mahkemeleri inşa edildi.

St. Dominic Manastırı, Lüzinyan döneminde Lefkoşa'da bulunan bir manastırdı. Venedikliler tarafından 1567 yılında, yapılan yeni surların dışında kaldığı için yıkılmıştır. O dönem batıda bulunan ve adını manastırdan alan St. Dominic Kapısı'nın yakınlarındaydı. Günümüzde Baf Kapısı'nın bulunduğu yere yakındı. Baf Kapısı da bu manastır yüzünden bir dönem "St. Dominic Kapısı" olarak adlandırılmıştır.

Arab Ahmed Suyolu, Lefkoşa'da bir suyoluydu.

<span class="mw-page-title-main">Yiğitler Burcu</span>

Yiğitler Burcu Lefkoşa surlarının 11 burcundan en batıda olanıdır. Osmanlı döneminde "Kaytaz", Venedik döneminde ise "Roccas" burcu olarak bilinmekteydi. Burç Türk askerinin kontrolü altında olmasına rağmen gündüzleri sivil halk tarafından ziyaret edilebilmektedir. Burcun üzerinde bir kafe ve çocuk parkı bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lefkoşa Surları</span> Lefkoşayı çevreleyen bir dizi savunma duvarıdır.

Lefkoşa surları, Kıbrıs'ın başkenti Lefkoşa'yı çevreleyen bir dizi savunma duvarıdır. İlk şehir surları Orta Çağ'da inşa edilmiş ancak 16. yüzyıl ortalarında Venedik Cumhuriyeti tarafından tamamen yeniden inşa edilmiştir. Venedikli mühendis Guilio Savorgnan'nun bir sanat eseri olarak görülen surlar 4,8 kilometre (3,0 mi) uzunluğunda olup on bir burç ile üç giriş kapısına sahiptir. Günümüzde büyük ölçüde bozulmamış bir hâlde olan surlar, Doğu Akdeniz'deki en iyi korunmuş Rönesans surları arasındadır. Önemli bir turistik cazibe merkezidir.

<span class="mw-page-title-main">Mağusa Kuşatması</span>

Mağusa Kuşatması, 1570-1573 Osmanlı-Venedik Savaşı sırasındaki en büyük iki askerî harekâttan biri olan Kıbrıs Seferi'nde bir evre. Fiilen 12 Mayıs 1571'de başlayan kuşatmanın 82. gününde kale Osmanlı ordusunca fethedildi.

<span class="mw-page-title-main">Haydarpaşa, Lefkoşa</span> Lefkoşa mahallesi

Haydarpaşa Lefkoşa'da bir mahalle. İsmini Lefkoşa'nın Osmanlı fethi sırasında Osmanlı ordusunu yöneten 12 generalden biri olduğu söylenen Haydar Paşa'dan alır. Aynı adda bir cami de vardır. Her general bu fetih sırasında başka bir mahalleye gönderilmişti. Daha sonradan, bu mahalleler isimlerini oraya gönderilen generalin isminden aldı.