Gürcüler veya Kartveliler, günümüzde büyük bölümü Gürcistan’da yaşamakta olan Kafkasya halkı. Gürcüler ayrıca Azerbaycan, İran, Rusya, Türkiye, ABD ve Avrupa’nın bazı ülkelerine de dağılmıştır. Tarihsel antropoloji açısından Gürcüler; Svanlar, Lazlar ve Megreller ile aynı kökenden gelen bir Kartveli halkı olarak kabul edilir. Halkın büyük çoğunluğu bir Kartveli dili olan Gürcüce konuşmaktadır.
Şota Rustaveli ya da kısaca Rustaveli, Orta Çağ'da yaşamış Gürcü şair. Gürcistan'ın Altın Çağı'nın öne çıkan en önemli şairidir ve Gürcü edebiyatına en çok katkı yapan yazarlardandır. Rustaveli, Gürcüler'in milli epik şiiri Kaplan Postlu Şövalye'nin yazarıdır.
Gürcistan Krallığı ya da Gürcü İmparatorluğu, Orta Çağ'da kurulmuş olan Gürcü devleti. Gürcistan pek çok alanda, Altın Çağ olarak adlandırılan dönemi bu krallık zamanında yaşamıştır.
V. Giorgi 1299 – 1302 ve yeniden 1314 – 1346 yılları arasında hüküm sürmüş olan Bagrationi Hanedanına mensup Gürcü Krallığı hükümdarı. Esnek ve uzak görüşlü bir hükümdar olarak ülkesinde neredeyse yüzyıl süren Moğol İmparatorluğu egemenliğine son verecek ve krallığının yeniden eski gücüne kavuşmasını sağlayacaktır.
Bomonti Gürcü Katolik Kilisesi ve Manastırı ya da tam adıyla Notre Dame de Lourdes Gürcü Katolik Kilisesi eski yazılı kaynaklarda adı yaygın olarak Feriköy Gürcü Katolik Kilisesi olarak geçer, İstanbul'un Şişli ilçesinde yer alan bir Gürcü Katolik kilisesidir. Bomonti semtinde bulunan kilise, dünyada az sayıdaki Gürcü Katolik kilisesinden biridir.
Birü'l-Kutt yazıtları, Gürcü Asomtavruli yazısı ile yazılmış olan Eski Gürcü dilindeki en eski mozaik yazıtlarıdır ve İtalyan arkeolog Virgilio Canio Corbo tarafından 1952'de Yahudiye Çölü'nde, Birü'l-Kutt yakınlarında, Kudüs'ün 6 km güneydoğusunda ve Beytüllahim'in 2 km kuzeyinde bir Gürcü manastırındaki kazı çalışmasında gün yüzüne çıkarılmıştır. Gürcü yazıtları, mozaik zemin katında bulundu. İki yazıt, MS 430'a ve üçüncüsü de MS 532'ye tarihlendirildi. Birü'l-Kutt yazıtları, Gürcistan'da bulunan ve yine Asomtavruli ile yazılmış Bolnisi yazıtlarından yaklaşık altmış yıl daha eskidir.
Nasıra ve Sina'daki Gürcüce yazılar, Nasıra ve Sina Dağı'nda bulunan antik Gürcü Asomtavruli alfabesiyle hacılar tarafından yazılmış Eski Gürcüce grafiti yazıtlarıdır. Arkeolojik araştırmalar, 1955'ten 1960'a kadar İtalyan arkeolog ve Fransisken rahip Bellarmino Bagatti'nin rehberliğinde yürütülmüştür. Gürcülerin Kutsal Topraklar'a olan hac yolculuğu, 5. yüzyıldan başlayarak en uzak ziyaretgahlara dahi ulaşmıştır.
Sioni Meryem'in Ölümü Kilisesi Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te yer alan bir Gürcü Ortodoks katedralidir. Kutsal Topraklar'daki belirli yerlerin isimlerini kiliselere vermek bir Orta Çağ Gürcü geleneğiydi, Sioni katedrali adını Kudüs'teki Zion Dağı'ndan almaktadır. Gürcistan'daki Sioni adını taşıyan diğer kiliselerden ayrılması için yaygın olarak Tiflis Sioni olarak adlandırılır.
Hirsa Aziz Stephen Manastırı Doğu Gürcistan'ın Kaheti bölgesindeki bir Gürcü Ortodoks manastırıdır. Manastırın temelinin, 6. yüzyılda yaşamış On Üç Süryani Babadan biri olan keşiş Stephen'a dayandığı düşünülmektedir. Kubbeli bir kilise olan mevcut yapı, 886 ve 1822 arasındaki bir dizi yeniden yapılanmanın sonucudur. Gürcistan'ın Ulusal Öneme Sahip Taşınmaz Kültür Anıtları listesine eklenmiştir.
I. Giorgi Dadiani 13. yüzyılın sonlarından öldüğü tarihe kadar Megrelya'nın eristaviliğini ("dük") yapmış Dadiani hanedanı üyesidir.
İberyalı Petrus, erken Hıristiyanlığın önde gelen isimlerinden ve Hristiyan Neoplatonizminin kurucularından biri olan bir Gürcü kraliyet prensi, ilahiyatçı ve filozoftur. Bazılarına göre, geleneksel olarak Areopagite Pseudo-Dionysius olarak bilinen yazardır.
Meryem, bir Gürcü kraliçesi ve naibi idi. Vaspurakanlı Ermeni kralı John-Senekerim Artsruni'nin kızı ve Gürcistan kralı I. Giorgi'nin ilk eşidir. Gürcistan'ın zengin dul kraliçesi olarak, reşit olmayan oğlu IV. Bagrat adına 1027'den 1037'ye naip olarak hüküm sürdü ve Bizans İmparatorluğu ile diplomasi işlerine katıldı.
Giorgi-Malakia Abaşidze bir Gürcü soylusu ve VI. Giorgi olarak 1702'den 1707'ye kadar İmereti kralıdır. Önde gelen Abaşidze ailesinin bir üyesiydi.
Gürcistan kültürü, ülkenin uzun tarihi ile beraber gelişmiş, Gürcü dili ve alfabesi üzerine dayanan güçlü bir edebiyat geleneği ve eşsiz bir ulusal kültür barındırmaktadır. Bu özelliği güçlü bir ulusal kimlik sağlayarak tarih boyunca tekrarlanan yabancı işgali ve asimilasyon çabalarına rağmen Gürcü kimliğinin korunmasına yardımcı olmuştur.
İviron Manastırı, Yunanistan'ın kuzeyinde Aynaroz'da bulunan bir tarihi Gürcü, Doğu Ortodoks manastırıdır.
Umm Leysun yazıtı, kireç taşından yapılmış beş satırlık Eski Gürcüce bir mezar taşı kitabesidir. Gürcü alfabesinin Asomtavruli formuyla yazılan kitabe, 1996 yılında başlanan kazıların yeniden faaliyete geçmesiyle 2002 yılında Bizans dönemine tarihlenen bir Gürcü manastırında bulunmuştur. Burası, Sur Baher'in güneyindeki Umm Leisun mahallesindedir ve Kudüs'ün Eski Kent bölgesinin 4,5 km güneydoğusunda yer alır. Yazıt, çok renkli mozaik zeminin altında yer alan bir mezar mahzeninde bulunmuştur.
Samuel'in Kitabesi, 1934 yılında Kudüs'teki Genç Hristiyan Erkekler Birliği arazisinde, Bizans dönemine ait bir manastır mezarlığında keşfedilen Antik Yunan dilinde yazılmış kireç taşından mamul bir mezar taşı kitabesidir.
İberya'nın Hristiyanlaştırılması, Hristiyanlığın 4. yüzyılın başlarında Azize Nino'nun, Klasik Antik Çağ'da İberya olarak bilinen eski bir Gürcü krallığı olan Kartli'de yaptığı vaaz ile yayılmasını ifade eder ve bunun sonucunda o zamanın pagan Kralı İberya'nın III. Mirian'ı tarafından Hristiyanlığın bir devlet dini olarak ilan edilmesi ile sonuçlanır. Sozomenos'a göre bu durum, çok tanrılı Gürcülerin "Kartli Tanrıları" olarak bilinen köklü antropomorfik putlara sahip olması nedeniyle, kralın "büyük ve barbar ulusunun Mesih'i itiraf etmesine ve babalarının dininden vazgeçmesine" yol açmıştır. Kral, tüm inşaat süreçlerinin ana sponsoru, mimarı, başlatıcısı ve organize edici gücü olacaktır. Sokrates Skolastikos'a göre, Habeşliler ile birlikte "Hıristiyan inancını ilk kez İberyalılar benimsedi" ancak bu olayın kesin tarihi hâlâ tartışılmaktır. Gürcü hükümdarları, Ermenilerle birlikte dünyanın herhangi bir yerinde Hristiyan inancına geçen ilk halklar arasındadır. Ermeni-Gürcü dini rekabetinin ve kristolojik tartışmaların tırmanmasından önce, Kafkas Hristiyanlıkları olağanüstü derecede kapsayıcı, çoğulcu ve esnekti; bu durum, özellikle 6. yüzyıldan itibaren kristalleşen "ulusal" kiliseler olarak çok daha sonra kurulan katı dini hiyerarşileri ile son buldu. Bölgedeki muazzam çeşitliliğe rağmen, Hristiyanlaşma süreci, Geç Antik Çağ boyunca Avrasya'nın en enerjik ve kozmopolit bölgeleri olan ve Gürcüleri ve Ermenileri tartışmasız bir şekilde büyük bir uygarlık içinde herhangi bir bölgeye yerleştirecek kadar zor olan Kafkasya'da tüm bölgeyi kapsayan bir olgudur. Krallığın Hristiyanlaştırılmasında önemli bir rol oynayan Kartli'nin kraliyet başkenti Mtsheta'daki Yahudiler, Gürcü monarşisi ile Kutsal Topraklar arasındaki bağların derinleşmesine güçlü bir ivme kazandıracak ve Filistin'de Gürcülerin varlığının artmasına yol açacaktır. İberyalı Petrus'un ve diğer hacıların faaliyetlerinin de doğruladığı gibi, Nasıra Gürcü yazıları yanı sıra Yahudiye Çölü'nde bulunan en eski onaylanmış Gürcüce Birü’l-Kutt yazıtları da buna dahildir.
İlarion Kartveli, Gürcü din adamı ve Gürcü Ortodoks Kilisesi'nin azizlerinden biridir. Bugün Uludağ olarak anılan Olimpos'ta manastır inşa etmiş, ölümünden sonra da anısına Konstantinopolis'te Romana Manastırı inşa edilmiştir.
Romana Manastırı veya Romana Gürcü Manastırı, Bizans imparatoru I. Basileios (868-886) tarafından Gürcü din adamı İlarion Kartveli'nin anısına Konstantinopolis'te inşa edilen Gürcü manastırıdır. Manastır, Bizans İmparatorluğu'ndaki Gürcü kültür ve dini merkezlerinden biriydi.