
Peksimet askeri amaçlarla üretilmiş hamurun nem miktarının en az düzeye indirilmesiyle dayanıklılığı artırılan yiyecek türüdür. Uzun yıllar bayatlamadan dayanabilen ve genellikle savaş, kıtlık gibi durumlarda tüketilen ekmek çeşididir. Etimolojik olarak Yunan kökenli olduğu düşünülse de pek ve simit kelimelerinin birleşiminden oluşmuş olması da mümkündür. Türkiye'de genellikle İzmir başta olmak üzere Ege Bölgesi'nde sıkça tüketilir, Erzincan gibi Doğu yörelerinde de farklı şekilleri bulunmaktadır.

Samsa veya samsa böreği Güney Asya ülkeleri Hindistan, Pakistan ve Nepal'de çokça tüketilen, Portekiz (chambuça) ve Doğu Afrika'ya da yayılmış bir börek çeşididir. Tarihi kayıtlardan Eski Pers İmparatorlarının da sevdiği bir yiyecek olduğu anlaşılmış ve bu nedenle geçmişinin en azından MÖ 500'lerden daha eskiye uzandığı tahmin edilmiştir. 1980'lerden itibaren Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde de tanınmış ve tüketilmeye başlanmıştır. Tatlı veya tuzlu olabilir. Genelde çok baharatlı yapılır. İran'da Farsça sanbosag (سنبوساگ) olarak bilinir. Arapça konuşulan ülkelerde sambusak olarak söylenirken, Orta Çağ Arapça tarif kitaplarında bazen sambusaj yazılır. Kitâb-ı Me’kûlât'da Senbuse olarak tarifi verilmiştir.

Güllaç, mısır nişastası, gül suyu, süt ve şeker ile hazırlanan geleneksel Türk tatlısıdır. Kitâb-ı Me’kûlât'da Gülac olarak tarifi verilmiştir. Kitâbü't-Tabîh (Bağdâdî) “terkib-i güllac” başlıklı tarifte sadece yufkasının yapımını anlatır.

Muhallebi, süt kullanılarak yapılan ve soğuk servis edilen bir çeşit tatlı. Sakızlı muhallebi, su muhallebisi gibi çeşitleri bulunmaktadır. Efsanelerde tatlının kökeni Sasani İmparatorluğu'na dayandırılmaktadır.

Çoban kavurma,Çobaniyye Türk mutfağından bir et yemeği. Genellikle yanında pilav ile sunulur.Kitâb-ı Me’kûlât'da Çobaniyye olarak tarifi verilmiştir.

Kurabiye un, yağ, badem, fıstık, fındık, kakao gibi malzemelerle yapılan Orta Doğu ve Balkanlar'a özgü bir çeşit bisküvidir.

Mutancana, malzemeleri kuzu eti, arpacık soğan, soyulmuş iç badem, kuru kayısı, razaki üzüm, kurutulmuş mürdüm eriği, kuru incir, tereyağı, bal, tuz, su ve sumak olan et yemeğidir. Osmanlı mutfağında yer alır. Edirne mutfağında yer alır. Kitâbü't-Tabîh (Bağdâdî) mutancana adı ile daha kısa bir tarif olarak yer verilmişken Kitâb-ı Me’kûlât'da butancana daha uzun bir tarif olarak tarifi verilmiştir.

Paluze (Felûzec), nişasta ve şekerle yapılan ve üzerine dövülmüş ceviz serpilerek servis edilen bir tür Osmanlı tatlısıdır. Kıbrıs mutfağında yer alır. Geleneksel Türk tatlılarındandır. Bolu yöresinde palize, Şanlıurfa yöresinde palıza, Aydın yöresinde pelvize, Samsun ve yöresinde palüze Mersin yöresinde paluza, denilmektedir. Diyarbakır mutfağında yer alır.

Ispanaklı Selanik böreği, bir çeşit ıspanaklı tepsi böreğidir. Atatürk çocukluğunda annesi Zübeyde Hanım'ın yaptığı Selanik'in ıspanaklı böreğini çok severdi.

Kalye veya kalliye yağda kavrulmuş etin içerisine çeşitli meyveler ve sebzeler katılarak yapılan yemeklere verilen addır. Şirvânî’nin çevirisi Kitâbü't-Tabîh kitabında görülen kalye çeşitleri ekşi kalyeler, tatlı kalyeler ve içine ekşi ya da tatlı konulmayan kalyeler olmak üzere otuz iki çeşittir. Şirvânî’nin çevirisi Kitâbü't-Tabîh kitabında yumurta kullanılarak yapılan kalyeler; turunç kalyesi, borani kalyesi, altın kalyesi, nergis kalyesi, nücumiye kalyesi, menbuşe kalyesi, taze bakla kalyesi, yaz kalyesi, muhfiye kalyesi ve fındık kalyesidir.Ferit Devellioğlu'nun, Osmanlıca Türkçe Ansiklopedik Lûgat: Eski ve Yeni Harflerle kitabında ve Priscilla Mary Işın'ın Osmanlı Mutfak Sözlüğü kitabında kalyenin yağda kavrulmuş, ufak doğranmış koyun veya tavuk etinin çeşitli sebzelerle ve meyvelerle pişirildiği yemeğe verilen isim olduğu yazılmıştır. Kabak, patlıcan, lahana, şalgam, bakla, elma, ıspanak gibi sebze ve meyvelerle yapılan kalyelerin 15. yüzyılda Şirvânî’nin çevirisi Kitâbü't-Tabîh de yer aldığından bahsedilmiştir. Ömer Lütfi Barkan'ın Osmanlı Saraylarına ait Muhasebe Defterleri incelemesinde 1469 yılı Edirne sarayı mutfağı muhasebe kayıtlarında kalye için tavuk (makiyan) satın alındığı kaydedilmiştir. Padişah III. Ahmed’in dört oğlunun 1720’de gerçekleşen ve 15 gün süren sünnet şenliklerinde her kademedeki sofrayı süsleyen bir yemek olarak karşımıza çıkıyor.

Dâne-i kâbuniyye etli, nohutlu, baharatlı pirinç pilavıdır. Osmanlı mutfağında bulunur.

Nohud-âb(Nohut çorbası) nohut ile yapılan çorbadır. Osmanlı mutfağında bulunur. Kitâb-ı Me'kûlât'ta nohut çorbasının içerisine mumbar dolması ve et konulmaktadır. Diğer yemek kitaplarında olmayan bu eklemenin yerel bir pişirme tarzı olduğu düşünülebilir.

Favniyye, ekmek tatlısı, yumurtalı ekmek tatlısı ya da kabartlama, Osmanlı mutfağında ekmekten yapılan bir çeşit yiyecektir. Kitâb-ı Me’kûlât'da tarifi verilmiştir. Osmanlı mutfağında kabartlama çeşidi ayrıca yapılmaktadır.

Kavurma-yı kabakiyye bir çeşit kabak kızartması veya yoğurtlamasıdır. Osmanlı mutfağında bulunur.Tarifi Kitâb-ı Me’kûlât da günümüz Türkçesi ile şu şekilde verilmiştir:Kabaklar uzunca doğranır, çekirdekleri çıkarılır ve kabuğu soyulur. Tuzsuz suda haşlanır.Piştikten sonra una batırılıp yağda kızartılır.Üstüne yoğurtlu sarımsak konulur ve kuru nane serpilir.

Abbâsî mutfağı,Abbâsîler dönemindeki mutfak kültürüdür. İslâm'ın ilk yıllarında son derece sade olan beslenme tarzı, Abbâsîler döneminde giyim-kuşam, ev süsleme, sanat ve edebiyat gibi alanlardaki gelişime paralel olarak ilerleme kaydeder. Mutfak ile ilgili günümüze kadar gelen en eski el yazması onuncu yüzyıla ait olan İbn Sayyar el-Varrak'ın “Kitabu’l Tabih” adlı eseridir. Bu eser dokuzuncu yüzyılın başında Bağdad'da yer alan yüksek mutfak kültürü ile ilgili kanıtlar içermektedir. Kitâbü't-Tabîh Muhammed bin el-Hasan bin Muhammed bin el-Karim el-Bağdadi yazdığı yemek kitabıdır. Abbasi dönemine ait yemekleri derlemiştir.

İşkembe dolması veya Zerbûdil (Zerbedûl) bir çeşit dolmadır. Osmanlı mutfağında yapılan yemektir.

Elma dolması veya Tuffâhiyye bir çeşit dolmadır. Osmanlı mutfağında yapılan yemektir. İstanbul mutfağında yapılmaktadır. Zeytinyağlı elma dolması Erzincan mutfağında yapılmaktadır.

Raşidiye, bir çeşit et yemeğidir. Osmanlı mutfağında yapılan et yemeklerinden biridir. Malzemeleri;koyun, kuzu, tavuk etlerinden herhangi biri, bal, sadeyağ, safran, tuz, kuru kayısı, buğday nişastası, su, badem, gül suyu, karanfil, tarçın ve şeker. Kitâbü't-Tabîh (Bağdâdî) Muhammed bin Mahmûd-ı Şirvânî çevirisinde yemek tarifi verilmiştir.

Hulviye (Ferhane Aşı), bir çeşit et yemeğidir. Osmanlı mutfağında yapılan et yemeklerinden biridir. Malzemeleri;Kuzu eti, kuyruk yağı, tuz, su, kuru kişniş, havuç, soğan, karabiber, zencefil, damla sakızı, tarçın, sirke, şeker, safran, badem, hünnap, dolmalık fıstık, fındık, kızıl üzüm, kara erik, kiraz kurusu, gül suyudur. Kitâbü't-Tabîh (Bağdâdî) Muhammed bin Mahmûd-ı Şirvânî çevirisinde yemek tarifi verilmiştir. Osman Güldemir, Gökhan Şallı, Emrah Yıldız, Onur Tugay, Seher Çelik Yeşil'in hazırladığı Osmanlı Meyveli Et Yemekleri kitabında tarif ayrıca verilmiştir.

Hay hay, Osmanlı döneminde yapılan bir çeşit pastırma yemeğidir. Malzemeleri yağlı pastırma, un ve bal köpüğüdür. Kitâb-ı Me’kûlât'da tarifi verilmiştir.Kitâb-ı Me’kûlât tarifi; Yağlı pastırma ufak doğranıp kavrulur ve yağı çıkarılır. Elenmiş undan bulamaç hazırlanır ve kavrulmuş pastırmanın üstüne aktarılır. Karışım devamlı olarak karıştırılır. Bulamaç pişip kızardıktan sonra balın köpüğü alınıp içine konulur. En son yemek pişirildiği tencereden servis yapmak üzere servis tepsine aktarılır.