İçeriğe atla

Gerici modernizm

Nazi Almanyası mimarisi, modernist tasarımı antik Swastika sembolüyle harmanlıyor.

Gerici modernizm, ilk kez 1980'lerde Jeffrey Herf[1] tarafından Muhafazakâr Devrim hareketi ve Nazizm'in karakteristik özelliği olan "modern teknolojiye duyulan hayranlık ile aydınlanma ve liberal demokrasinin değer ve kurumlarının reddinin" sentezini tanımlamak için ortaya atılmış bir terimdir.[2]

Gerici modernizm ideolojisi, Almanya'yı Orta Avrupa gücü olarak gören Sonderweg görüşüyle yakından bağlantılıdır.

Genel bakış

Herf'in bu terimi faşizmi tanımlamak için kullanması diğer akademisyenler tarafından da geniş yankı bulmuştur.[3] Herf bu terimi, Alman romancı Thomas Mann'ın iki dünya savaşı arası yıllarda "son derece teknolojik bir romantizm" olarak tanımladığı, dönemin entelektüel düşüncesindeki bir eğilimi ifade etmek için kullanmıştı. Herf bu terimi Ernst Jünger, Oswald Spengler, Carl Schmitt ve Hans Freyer gibi birçok kültürel figüre atıfta bulunmak için kullanmıştır.

Raphel Costra, faşizmin modernist bir hareket olduğunu, çünkü toplumu yeniden yaratmaya yönelik devrimci ve topyekûn projelere duyduğu arzunun ancak 20. yüzyılın başlarında, toplum ve kültürün modernist kültürel yenilenme meta-anlatılarıyla sarmalandığı bir dönemde ortaya çıkabileceğini savunmuştur. Faşizm, tarihçi Modris Eksteins'in sözleriyle, "insanlığı yeniden yaratma arzusuydu."[4] David Roberts, 2016 tarihli Fascist Interactions adlı kitabında, "faşizmin moderniteye karşı bir isyan değil, alternatif bir modernite arayışı olduğu artık yaygın olarak kabul edilmektedir" demektedir.[5]

Tarihçe

Birinci ve İkinci Dünya savaşlarının arasındaki dönem

Herf'in bu neolojizmi yaratmasından bu yana, bir yandan paternalist otoriterlik ve volk milliyetçiliğine yönelik paradoksal Avrupa coşkusunu, diğer yandan da totaliter rejimler altında yeni teknolojik ve siyasi kavramları tartışan tarihçiler arasında terim yaygınlık kazanmıştır.[6]

Gerici modernizm, iki savaş arası edebiyatında ve Büyük Britanya'nın daha geniş siyasi kültüründe bir tema olarak araştırılmıştır.[7] İki savaş arası dönemde Romanya,[8] Yunanistan,[9][9] İsveç[10] ve İspanya[11] gibi Avrupa ülkelerinin yanı sıra Japonya'daki faşizm bağlamında da incelenmiştir.[12] Diğer tarihçiler, terimin faşizmin yükselişte olduğu dönemde Avrupa felsefi, kültürel ve siyasi düşüncesinde etkili bir eğilimi tanımladığını kabul etmektedir.[13] Tarihçi Nicolas Guilhot, gerici modernizmin kapsamını genişleterek bu terimi Weimar Cumhuriyeti sanayisi, tıp (öjenik), kitle siyaseti ve sosyal mühendislik alanlarındaki eğilimlere uygulamıştır.[14] Gerici modernizm, "Yeni İnsan" kavramının yanı sıra Weimar kültürünün rasyonalizmi vurgulayan ve fütürizm ile yeni nesnelliği benimseyen sanat hareketlerinde de görülebilir. Birçok Weimar dönemi sanatçısı bu kavramı reddetmiştir. İlerleyen dönemlerde, düzene dönüş Alman kültüründe ve diğer Avrupa ülkelerinde baskın bir tema haline gelmiştir.

Günümüzde

Herf günümüzde bu terimi Ayetullahlar yönetimindeki İran hükûmetleri, Saddam Hüseyin yönetimindeki Irak hükûmeti ve El Kaide gibi radikal İslamcı gruplarla benzerlik iddiasında bulunmak için kullanmaktadır.[2] Paul Berman da dahil olmak üzere diğer akademisyenler de Herf'in terimini radikal İslamcılığa uygulamışlardır.[15][16][17][18]

Kültür eleştirmeni Richard Barbrook, Kaliforniya İdeolojisi'ni benimseyen insanların, ekonomik büyüme ile sosyal tabakalaşmayı birleştiren bir tür gerici modernizmi benimsediklerini ileri sürmektedir.[19]

Eleştiriler

Thomas Rohkrämer gerici modernizm kavramını eleştirerek, "Aydınlanmayı reddedip aynı zamanda teknolojiyi kucaklamak garip ya da 'paradoksal' değil, on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl Almanya'sında ve diğer birçok ülkede yaygın bir uygulamadır. Araçsal akıl ve teknoloji, birçoğu insani ya da aydınlanmacı olmayan sonsuz sayıda farklı amaç için kullanılabilir."[20] Bu görüşe bir destek de Roger Griffin'den gelmiştir: "Bir ideoloji ve hareket olarak faşizm, modernitenin ideal olarak alması gereken şekle dair liberal ve sosyalist vizyonlara radikal bir alternatif öneriyor olarak görülebilir. Hem tam anlamıyla liberalizmin hem de mantıksal doruk noktasını görecelilik, anomi, öznelcilik ve kesin anlam ve 'ebedi' değerlerin kaybı olarak gördüğü aşırı 'modernizmin' uzlaşmaz bir reddini temsil eder. Modern insanı, bilinçli bir şekilde manipüle edilmiş tarihsel, ulusal ve ırkçı mit aracılığıyla, son derece modern bir fenomen olan totaliter devlet içinde yeniden ilişkilendirme girişimidir."[21]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Reactionary Modernism: Some Ideological Origins of the Primacy of Politics in the Third Reich on JSTOR". 22 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2024. 
  2. ^ a b "The Totalitarian Present: Why the West Consistently Underplays the Power of Bad Ideas, Jeffrey Herf, The American Interest". 7 Eylül 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2024. 
  3. ^ Mark Neocleous, Fascism, University of Minnesota Press, 1997, p. 60.
  4. ^ Costa, Raphael. From Dictatorship to Democracy in Twentieth-Century Portugal. Palgrave Macmillan, 2016, pp.34-35
  5. ^ Roberts, David D. Fascist interactions: proposals for a new approach to fascism and its era, 1919-1945. Berghahn Books, 2016, page 7.
  6. ^ Van Dyke, James A. (2010). "Introduction: Reactionary Modernism and the Problem of Nazi Art". Franz Radziwill and the Contradictions of German Art History, 1919-45. University of Michigan Press. s. 1. ISBN 9780472116287. 
  7. ^ Zox-Weaver, Annalisa (2011). Women Modernists and Fascism. Cambridge University Press. ss. 7-8. ISBN 9781107008526. 
  8. ^ Cotoi, Calin (2009). "Reactionary Modernism in Interwar Romania: Anton Golopentia and the Geopoliticization of Sociology". Tomasz Kamusella, Krzysztof Jaskułowski (Ed.). Nationalisms Today. Peter Lang. s. 125. ISBN 9783039118830. 
  9. ^ a b Bien, Peter (1997). Greek Modernism and Beyond: Essays in Honor of Peter Bien. Rowman & Littlefield. ss. 96-100. ISBN 9780847685776. 
  10. ^ Pietikäinen, Petteri (2007). Neurosis and Modernity: The Age of Nervousness in Sweden. BRILL. ss. 92. ISBN 9789004160750. 
  11. ^ Geoffrey Jensen, Irrational Triumph: Cultural Despair, Military Nationalism, and the Ideological Origins of Franco's Spain (Reno: University of Nevada Press, 2001), 4.
  12. ^ Tansman, Alan (2009). The Culture of Japanese Fascism. Duke University Press. ss. 336-7. ISBN 9780822344681. 
  13. ^ Critchley, Simon (2001). Continental Philosophy: A Very Short Introduction. Oxford University Press. ss. N.p. ISBN 9780192853592. 
  14. ^ Guilhot, Nicolas (2011). The Invention of International Relations Theory: Realism, the Rockefeller Foundation, and the 1954 Conference on Theory. Columbia University Press. ss. 213-4. ISBN 9780231152679. 
  15. ^ Power and the idealists, or, The passion of Joschka Fischer and its aftermath, Paul Berman, Soft Skull Press, 2005, p. 168.
  16. ^ Fascism, Mark Neocleous, University of Minnesota Press, 1997, p. 2.
  17. ^ New World Empire: Civil Islam, Terrorism, and the Making of Neoglobalism, William H. Thornton, Rowman & Littlefield, 2005, p. 74.
  18. ^ Radical Islam: Medieval Theology and Modern Politics, Emmanuel Sivan, Yale University Press, 1990, p. 81.
  19. ^ Barbrook, Richard (1999). "Cyber-Communism: How The Americans Are Superseding Capitalism In Cyberspace". 6 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mart 2010. 
  20. ^ Rohkämer, Thomas, "Antimodernism, Reactionary Modernism and National Socialism. Technocratic Tendencies in Germany, 1890-1945" 28 Aralık 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., accessed 28/12/2016, p. 49
  21. ^ Griffin, Roger, "Modernity under the New Order: The Fascist Project for Managing the Future" 21 Ocak 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., published by Thamesman Publications, Oxford Brookes School of Business imprint, 1994, accessed 28/12/2016, p. 10-11

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Modernizm</span>

Modernizm veya çağdaşlık, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında Batı toplumunda sanayileşme, kentleşme ve teknolojik ilerlemenin getirdiği hızlı değişimlere bir yanıt olarak ortaya çıkan kültürel ve sanatsal bir harekettir. Hareket, yenilik arzusu ve geleneksel sanat, edebiyat ve felsefe biçimlerinin reddedilmesiyle karakterize edilir.

Siyaset biliminde gericilik veya irtica, çağdaş toplumda bulunmayan, olumlu özelliklere sahip olduğuna inandığı statüko öncesine dönüşü destekleyen siyasi görüşlere sahip siyasi görüştür. Tanımlayıcı bir terim olarak gerici, siyasi yelpazenin ideolojik kavramlarından türemiştir. Bir sıfat olarak gerici kelimesi, statükoyu eski haline getirmeyi amaçlayan bakış açılarını ve politikaları tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Faşizm</span> Aşırı sağcı, otoriter, aşırı milliyetçiliği savunan ideoloji

Faşizm, ilk olarak İtalya'da Benito Mussolini tarafından oluşturulan, otoriter devlet üzerine kurulu radikal bir aşırı milliyetçi politik ideolojidir. İlkeleri ve öğretileri, La dottrina del fascismo adı altında Giovanni Gentile tarafından yazılmıştır. Benito Mussolini'nin kurucusu olduğu Ulusal Faşist Parti'nin İtalya'da iktidara gelmesinin ardından, faşizm birçok milliyetçi ideolojiye örnek olmuştur. Hitler'in nasyonal sosyalizmi ve Franco'nun falanjizmi, faşizmden çok etkilenmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Oswald Spengler</span>

Oswald Arnold Gottfried Spengler ilgi alanları arasında tarih, felsefe, matematik, bilim ve sanatın yanı sıra bunların organik tarih teorisiyle ilişkisi de bulunan Alman bir polimattı. En çok 1918 ve 1922 yıllarında yayımlanan ve insanlık tarihini ele alan iki ciltlik Batı'nın Çöküşü adlı eseriyle tanınır. Spengler'in tarih modeli, insan kültürlerinin ve medeniyetlerinin biyolojik varlıklara benzediğini ve her birinin sınırlı, öngörülebilir ve deterministik bir ömrü olduğunu varsaymaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Demir Muhafızlar</span>

Demir Muhafızlar, 1927'den II. Dünya Savaşı'nın erken dönemlerine kadar Romanya'daki aşırı milliyetçi, kökten dinci, aşırı sağcı, anti-semitist, faşist bir harekete ve de siyasi partiye verilen isimdir.

<span class="mw-page-title-main">Antifaşizm</span>

Anti-faşizm; her türlü faşist ideoloji, politik hareket ve organizasyona karşı olan görüş. Aşırı sol hareketler -anarşizm, sosyalizm ve komünizm gibi- bu hareketin içinde yoğunlukta olur.

<span class="mw-page-title-main">Aşırı sağ</span> sağcı siyasette sağcılığın en yüksek biçimini gösteren politik konum

Aşırı sağ, radikal sağ ya da ekstrem sağ, sağcı siyasette sağcılığın en yüksek biçimini gösterir. Aşırı sağ siyaset, toplumsal hiyerarşiyi aşırı biçimde destekler; daha doğuştan bazı insanların aşağı, bazılarınınsa üstün olduğu gibi düşünceleri içinde barındırır. Belirli kişilerin ya da grupların ileri derecede üstünlüğünü destekler. Bu tip siyaset genel olarak otoriterdir ve radikal biçimde sol fikirlere karşıtlık içerir. Genellikle aşırı sağ terimi istenmeyen gruplara karşı göç ve uyum karşıtlığı duruşları, sosyokültürel boyutta baskı, milliyet ayrımcılığı; ırksal ve dinsel grupların kendilerini diğerlerinden üstün konuma getirecek tutumlar, küreselleşme karşıtlığı gibi görüşleri kapsamaktadır. Başka bir deyişle kavram aşırı milliyetçi, yabancı düşmanı, ırkçı, köktendinci özelliklerine sahip kişi ya da grupları tanımlamada kullanılır.

Faşizm ekonomisi ya da faşist ekonomi, faşist hükûmetler tarafından uygulanan ekonomi politikalarını ifade eder. Faşizm otoriter, milliyetçi ve korporatist bir ideolojidir. Ancak faşizmin yerleşmiş bir tanımı yoktur.

Sibel Bozdoğan mimar, öğretim üyesi, mimarlık tarihçisi ve eleştirmeni.

<span class="mw-page-title-main">İtalyan ekonomik mucizesi</span>

İtalyan ekonomik mucizesi veya İtalyan mucizesi, İtalya'nın II. Dünya Savaşı sonrası ekonomik büyüme dönemiydi. Tarihçiler, ekonomistler ve medya tarafından bu terim II. Dünya Savaşı'ndan sonra 1960'ların sonlarına kadar, özellikle 1958'den 1963'e kadar uzun süreli güçlü ekonomik büyümeyi belirlemek için kullanılmıştır.

İslamofaşizm ya da İslami faşizm, İslam'ı diğer görüşlerden üstün tutan ve bu çerçevede bir politik düzen oluşturmak için, şiddet ve baskı dahil olmak üzere, demokrasi ve insan haklarına aykırı yöntemler benimseyen siyasi görüştür.

Otoriteryen demokrasi, otoriterliğe dayanan, egemen sınıf tarafından idare edilen devletlerde görülen bir demokrasi türüdür. Otoriteryen demokrasi "organik demokrasi" olarak da bilinir. Faşizm ve Stalinizm için çoğunlukla totaliter demokrasi ifadesi kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ernesto Palacio</span> Arjantinli tarihçi (1900-1979)

Ernesto Palacio, Arjantinli tarihçi ve 1920'lerde etkin olan aşırı sağ milliyetçi aydınlardan biridir. Bu ideoloji genel olarak, feodal ekonomik ilişkiler ve daha "organik" bir sosyal düzen için nostaljiye dayanan "gelenekselci" konumdan doğan aşırı sağ bir Arjantin milliyetçi hareketi olan "Nacionalismo" olarak adlandırılır.

Klerikal faşizm, faşizmin politik ve ekonomik doktrinlerini klerikalizm ile birleştiren bir ideolojidir. Terim, dini unsurları faşizmle birleştiren, faşizme sempati besleyen dini organizasyonlardan veya din adamlarının başrol oynadığı faşist rejimlerden destek alan örgütleri ve hareketleri tanımlamak için kullanılmıştır.

Ekofaşizm, totaliter bir hükûmetin, bireylerin kendi çıkarlarını “doğanın organik bütünlüğüne” feda etmelerini istemleyeceği kuramsal bir politik modeldir.

<span class="mw-page-title-main">Muhafazakâr Devrim</span>

Muhafazakâr Devrim veya Alman neo-Muhafazakâr hareketi 1918-1933 yıllarında Weimar Cumhuriyeti döneminde öne çıkan bir Alman millî muhafazakâr hareketiydi.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa'da faşizm</span>

Avrupa'da faşizm, 20. yüzyıl boyunca Avrupa'daki hükûmetler ve siyasi örgütler tarafından uygulanan çeşitli faşist ideolojilerin bütünüdür. Faşizm, I. Dünya Savaşı'nın ardından İtalya'da doğmuş ve İtalyan Faşizminden etkilenen diğer faşist hareketler daha sonra Avrupa genelinde ortaya çıkmıştır. Avrupa'da faşizmin ideolojik kökenleri olarak tanımlanan siyasi doktrinler arasında, Fransa'da bütüncül milliyetçi Charles Maurras ve devrimci sendikalist Georges Sorel tarafından benimsenen geleneksel ulusal birlik ve devrimci anti-demokratik retoriğin birleştirilmesi yer almaktadır.

Sağcı diktatörlük, sağcı totalitarizm veya sağcı otoriter rejim, sağcı politikaları izleyen otoriter veya totaliter bir yönetimdir. Sağcı diktatörlükler genellikle gelenekçiliği savunma, hukuk ve düzenin korunmasına vurgu yapma ve sıklıkla milliyetçiliği savunma ile karakterizedir ve yükselişlerini muhafazakar statükonun sürdürülmesine duyulan ihtiyaç ve komünizme karşı muhalefet temelinde haklı çıkarlar. Sağcı diktatörlüklerin dikkate değer örnekleri arasında Nazi Almanyası, Faşist İtalya, Estado Novo, Franco İspanyası, Vladimir Putin yönetimindeki Rusya ve Soğuk Savaş döneminde çeşitli Latin Amerika ülkelerini yöneten askeri diktatörlükler yer alır.

Şova devletçiliği veya imparatorluk faşizmi ve Japon faşizmi olarak da bilinir, özellikle Şova Dönemi'nde Japon İmparatorluğu ile ilişkilendirilen milliyetçi bir ideolojidir.

Post-postmodernizm, postmodernizmden ortaya çıkan ve ona tepki olarak gelişen eleştirel teori, felsefe, mimari, sanat, edebiyat ve kültürdeki geniş kapsamlı gelişmelere verilen isimdir.