
Ayak fetişizmi, ayaklar ve ayak parmaklarının boyu, topuklar ve tabanı, uzun tırnak, temizliği veya kirliliği, ayakkabılı ve çoraplı giyinik durumu veya kokusundan cinsel çekim duyulması. Karşı cinse veya kendi cinsleri arasında yapılabilir. Ayakseverler haz duydukları ayakları öpmekten, yalamaktan, okşamaktan ve koklamaktan zevk alırlar.

Max Ferdinand Perutz, Avusturyalı-Büyük Britanyalı moleküler biyolog. John Kendrew'la birlikte 1962'nin Nobel Kimya Ödülü'nün sahibi olmuştur.

Sör John Edward Lennard-Jones İngiliz bir matematikçi ve Bristol Üniversitesi'nde teorik fizik ve ardından Cambridge Üniversitesi'nde teorik bilim profesörü idi. Modern hesaplamalı kimyanın, günümüz sayısal kimya alanının kurucusu olarak kabul edilebilir.
Biyolojide sinyal transdüksiyonu bir hücrenin bir cins sinyal veya uyarıyı başka birine dönüştürme sürecidir. Çoğu zaman bu, hücre içinde enzimlerin yürüttüğü biyokimyasal reaksiyonlarla gerçekleşir, bunlar birbirine ikincil habercilerle bağlanıp bir "ikincil haberci yolu" oluştururlar. Bu süreçler genelde hızlı olur, iyon akıları durumunda milisaniyeler mertebesinde, protein ve lipit aracılıklı kinaz çağlayanı (cascade) durumunda dakikalar mertebesinde sürer. Çoğu sinyal transdüksiyonu işleminde sinyal ilk uyarandan ileri doğru yayıldıkça bu olaylara katılan protein ve diğer moleküllerin sayısı da artar ve böylece küçük bir sinyal büyük bir tepki doğurabilir; buna "sinyal kaskadı" denir. Bakteri ve diğer tek hücreli organizmalarda, hücrenin sahip olduğu sinyal trasndüksiyon süreçleri onun çevresine nasıl tepki vereceğini belirler. Çok hücreli organizmalarda organizmanın bir bütün olarak çalışmasını sağlamak için bireysel hücrelerin davranışlarını koordine eden pek çok sinyal transdüksiyon süreci gerekmektedir. Tahmin edileceği üzere, bir organizma ne kadar karmaşıksa organizmanın sahip olduğu sinyal transdüksiyon süreçlerinin repertuvarı da o derece karmaşık olmak durumundadır. Dolasıyla hücresel seviyede hem iç hem de dış çevrenin duyumu sinyal transdüksiyonuna dayalıdır. Çoğu hastalık, örneğin diyabet, ateroskleroz, özbağışıklık (otoimmünite), kanser, sinyal transdüksiyon yollarındaki bozukluklardan kaynaklanır. Bu durum, sinyal transdüksiyonunun biyoloji kadar tıpta da olan önemini ortaya koyar.

Engerekler (Viperinae), zehirli yılanlar familyası engerekgillere ait Asya, Avrupa ve Afrika'da bulunan bir altfamilya grubudur. Engereklerin ayırt edici özelliği kardeş grup çıngıraklı yılanlar için karakteristik olan çukur organından yoksun olmalarıdır. Bu altaileye ait tanımlanmış 12 cins ve 66 tür bulunur. Kutup Dairesi'nde bile bulunabilen Vipera berus dışındaki türlerin neredeyse tamamı tropikal veya subtropikaldır.

Proteazom, büyük protein yapılardan oluşan moleküllerdir. Bu yapılar, ökaryot canlılarda, arkealarda ve çoğu bakteri türünde yer almaktadır. Ökaryot yapılı canlılarda bu yapılar çekirdekte ve sitoplazmada bulunur. Proteazomların genel görevi, hasar görmüş veya işe yaramayan proteinleri, proteoliz adı verilen ve peptit bağlarını kırarak çalışan bir enzim aracılığıyla vücuttan atmaktır. Proteazomlar, hücrelerin bağlanamamış proteinleri atmasını ve özelleşmiş proteinlerin derişiminin kontrol edilmesini sağlayan büyük bir sistemin parçalarıdır. Bu yapılar, proteinlerde yedi veya sekiz aminoasite kadar ürün verir. Bu sayede aminoasitlere ayrışır ve yeni proteinlerin sentezlenmesinde kullanılır. Ayrıştırma tepkimeleri ubikitin ligaz adı verilen bir enzim aracılığıyla sürer. Öncelikle bir protein molekülü, bir ubikitine bağlanır. Bu, diğer ligazların ubikitine bağlanması için uyarı verir. Bu yapıya poliubikitin zinciri adı verilir. Proteazomlar da bu yapıyla bağlanarak, bağlanmış olan proteinin ayrışmasını veya aminoasitlerin koparılmasını sağlar.

Vipera latastei Avrupa'nın güneybatı ucunda ve Afrika'nın kuzeybatısında bulunan zehirli bir engerek türüdür. Biri aday olmak üzere tanımlanmış iki alt türü bulunmaktadır.

Norman Foster Ramsey, Jr, Amerikalı fizikçi. 1947 yılından beri Harvard Üniversitesi'nde fizik profesörlüğü görevini yürütmektedir. Ramsey, aynı zamanda NATO ve ABD Atom Enerjisi Komisyonu gibi devlet ve uluslararası kuruluşlar ile çeşitli görevlerde bulunmuştur. Kendisinin atom saatleri yapımında önemli çalışmaları vardır. 1989 Nobel Ödülü'ne layık görüldü. Ödülü Hans G. Dehmelt ve Wolfgang Paul ile paylaşmıştır.

Alfred Goodman Gilman, ABD vatandaşı farmakolojist. 1994 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'nü bir diğer Amerikalı biokimyager Martin Rodbell'le paylaşmıştır. Gilman ve Rodbell bu ödülü birbirinden bağımsız olarak yaptıkları araştırmalar sonucu keşfettikleri G proteini nedeniyle kazanmışlardır.

Emilio Gino Segrè, İtalyan fizikçidir.
Atom fiziğinde, iki-elektron atomu veya Helyumumsu atom olarak adlandırılan, sadece iki elektron ve Z kadar yüklü bir çekirdek ihtiva eden kuantum mekaniksel bir sistemdir. Bu husus, Pauli dışlama ilkesinin ana rolü üstlendiği ilk çok elektronlu sistemler meselesidir.

Franck–Condon ilkesi, spektroskopide ve kuantum kimyasında bir kuraldır ve titreşimsel geçişlerin yoğunluğu olarak açıklanır. Titreşimsel geçişler uygun enerjideki fotonların emme ve emisyonundan dolayı elektronik ve titreşimsel enerji seviyelerinde eş zamanlı değişiklik olur. Prensip belirtiyor ki, elektronik geçiş sırasında eğer bu iki titreşimsel dalga fonksiyonları büyük ölçüde aşar ise bir titreşimsel enerji seviyesinden diğerine değişiklik olur.

John C. Slater, atomların, moleküllerin ve cisimlerin elektronik yapısı teorisine büyük katkılar yapmış önemli bir Amerikalı fizikçidir. Bu çalışma kimyanın yanı sıra fiziğin birçok dalında devam eden bir önem arz eder. Slater ayrıca mikrodalga elektroniğine de önemli katkılar yapmıştır. 1920'de Rochester Üniversitesi Fen Fakültesinden mezun olmuş, 1923'te Harvard’da fizik üzerine doktora yapmıştır; ardından Cambridge ve Copenhagen üniversitelerinde doktora sonrası çalışma yapmıştır. ABD'ye dönüşü ile birlikte Harvard Fizik Bölümüne katılmıştır.
Sanki parçacık, sankiparçacık, kuasi parçacık ya da kuasiparçacık, vakumda farklı zayıf etkileşimdeki parçacıklar içeriyormuş gibi davranan bir katı gibi mikroskopik olarak karmaşık sistemlerde meydana gelen belirme olayıdır.

George Pearson Smith Nobel Ödülü sahibi Amerikalı biyolog ve kimyager. Şu anda, ABD'de Columbia, Missouri eyaletinde yer alan Missouri Üniversitesi'nde profesörlük yapmaktadır.
David Chilton Phillips, Ellesmere Baronu Phillips, KBE, FRS H FRSE İngiliz yapısal biyologdur.
Teorik kimya, kimyaya dair teorik genellemeler geliştiren bir kimya branşıdır. Teorik kimya kapsamında kimyasal bağlanma, kimyasal reaksiyonlar, değerlik, potansiyel enerji yüzeyi, moleküler orbitaller, orbital etkileşimleri gibi konular üzerine teoriler geliştirilmektedir.
Memmed Rahim oğlu Aliyev — profesör, fizik-matematik bilimleri doktoru, moleküler fiziğin birçok sektöründe bilimsel katkı veren Azerbaycanlı Sovyet bilim insanı. Bilimsel başarıları arasında molekülde santrifüj genişleme sabitinin bulunma yöntemi, dinamik etkilerin doğru bir şekilde yorumlanması yer alır.

Erich Armand Arthur Joseph Hückel, Alman fizikçi ve fiziksel kimyagerdir. İki büyük katkısıyla tanınmaktadır.
- Debye-Hückel elektrolitik çözelti teorisi
- π elektron sistemlerinde yaklaşık moleküler orbital (MO) hesaplamaları için Hückel yöntemi.