İçeriğe atla

Genetik mesafe

Cavalli-Sforza tarafından hazırlanmış genetik mesafe haritası. (1994)[1]

Genetik uzaklık veya genetik mesafe, türler arasındaki veya bir tür içindeki popülasyonlar arasındaki genetik farklılığın ölçüsüdür; mesafe ortak atadan itibaren geçen süreyi veya farklılaşma derecesini ölçer.[2] Birçok benzer alele sahip popülasyonlar, küçük genetik mesafelere sahiptir. Bu durum, yakından ilişkili olduklarını ve yakın zamanda ortak bir ataya sahip olduklarını gösterir.

Genetik uzaklık, Afrika'dan çok sayıda insanın yayılması gibi, popülasyonların tarihini yeniden inşa etmek için oldukça kullanışlıdır.[3] Biyoçeşitliliğin kökenini anlamak için de kullanılır. Örneğin, evcil hayvanların farklı ırkları arasındaki genetik mesafeler, genetik çeşitliliği korumak için hangi ırkların korunması gerektiğini belirlemek amacıyla sıklıkla araştırılır.[4]

Kaynakça

  1. ^ Cavalli-Sforza, L.L., Menozzi, P. & Piazza, A. (1994). The History and Geography of Human Genes. New Jersey: Princeton University Press.
  2. ^ Nei, M. (1987). "Chapter 9". Molecular Evolutionary Genetics. New York: Columbia University Press. 
  3. ^ "Support from the relationship of genetic and geographic distance in human populations for a serial founder effect originating in Africa". Proc Natl Acad Sci U S A. 102 (44): 15942-7. November 2005. doi:10.1073/pnas.0507611102. PMC 1276087 $2. PMID 16243969. 13 Haziran 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Haziran 2023. 
  4. ^ Ruane J (1999). "A critical review of the value of genetic distance studies in conservation of animal genetic resources". Journal of Animal Breeding and Genetics. 116 (5): 317-323. doi:10.1046/j.1439-0388.1999.00205.x. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Evrim, popülasyondaki gen ve özellik dağılımının nesiller içerisinde seçilim baskısıyla değişmesidir. Bazen dünyanın evrimi, evrenin evrimi ya da kimyasal evrim gibi kavramlardan ayırmak amacıyla organik evrim ya da biyolojik evrim olarak da adlandırılır. Evrim, modern biyolojinin temel taşıdır. Bu teoriye göre hayvanlar, bitkiler ve Dünya'daki diğer tüm canlıların kökeni kendilerinden önce yaşamış türlere dayanır ve ayırt edilebilir farklılıklar, başarılı nesillerde meydana gelmiş genetik değişikliklerin bir sonucudur.

<span class="mw-page-title-main">İnsanın evrimi</span> anatomik olarak modern insanların ortaya çıkmasına yol açan evrimsel süreç

İnsanın evrimi, modern insanın evrimsel kökenini ve ne tür evrimsel süreçlerle ortaya çıktığını incelediği gibi insanın en eski atalarını ve atasal kökenlerini de konu edinir. Bunun yanında insanla ortak ataları paylaşan ve insan ile yakın akraba olan türlerin evrimini ve kökenini de araştırır. İnsan evrimi, konu olarak 1863 yılında T. H. Huxley tarafından oluşturulan bilim dalı primatolojiyi ve günümüz maymunlarının tüm canlılar ile onların eski atalarının fosillerini de dikkate almaktadır. Bunun yanında insanın evrimsel tarihi üzerindeki çalışma ve araştırmalar fiziksel antropoloji, paleoantropoloji, primatoloji, arkeoloji, dilbilim, genetik ve embriyoloji dâhil olmak üzere birçok bilimsel alanı de içerir.

<span class="mw-page-title-main">Popülasyon genetiği</span> popülasyonların genetik farklılıklarıyla ilgilenen genetiğin alt alanı, evrimsel biyolojinin bir parçası

Popülasyon genetiği, popülasyonlardaki fertlerin benzerlik ve farklılıklarının kaynaklarını, bunun yanında popülasyonlardaki alel frekansının dağılımlarını ve değişimlerini araştıran bir genetik altdalıdır.

Biyolojide adaptasyonun birbiriyle ilişkili üç anlamı vardır. İlk olarak, organizmaları çevrelerine uyduran ve evrimsel uygunluklarını artıran dinamik evrimsel doğal seçilim sürecidir. İkinci olarak, bu süreç sırasında popülasyonun ulaştığı bir durumdur. Üçüncü olarak, her bir organizmada işlevsel bir role sahip olan, doğal seçilim yoluyla korunan ve evrimleşen fenotipik bir özellik veya adaptif bir özelliktir.

<span class="mw-page-title-main">Theodosius Dobzhansky</span>

Theodosius Grygorovych Dobzhansky, Ukraynalı genetikçi ve evrim biyoloğu. Ayrıca T. G. Dobzhansky ve -İngilizceleştirerek- Theodore Dobzhansky olarak da söylenir. Evrimin Çağdaş Sentezini şekillendirerek, evrimsel biyoloji konusunda merkezi bir rol oynamıştır.

Rastgele genetik sürüklenme, alel sürüklenmesi veya Wright etkisi olarak da bilinen genetik sürüklenme, bir popülasyondaki mevcut bir gen varyantının (alel) frekansında rastgele şansa bağlı olarak meydana gelen değişimdir.

Irk, toplum tarafından genellikle farklı görülen biyolojik, fiziksel ve sosyal niteliklere göre insanların gruplandırılmasıdır. Terim öncelikle ortak bir dil konuşanları ve sonrasında belirli milliyetten insanları anlatmak için kullanılmıştır. On yedinci yüzyıl itibarıyla bu terim fiziksel (fenotipik) özellikleri işaret etmek için kullanılmaya başlanmıştır. Modern bilim ırk terimini sosyal bir inşa olarak görmektedir. Sosyal inşa bireyin toplum tarafından koyulmuş kurallara dayanan kimliğidir. Her ne kadar kısmen gruplar arasındaki fiziksel benzerliklere bağlı olsa da ırk terimi fiziksel ya da biyolojik bir anlam taşımamaktadır.

Y kromozom Adem'i bugün yaşayan tüm insanların baba soyundan, sadece erkek ataları takip eden genetik hat üzerindeki en yakın ortak atasıdır. Bugün yaşayan tüm erkekler y kromozomlarını bu adamdan miras aldıkları için kendisine Adem ismi uygun görülmüştür. Günümüzden 237 bin ila 581 bin yıl önce yaşamıştır. Kendisi ilk homo sapiens değildir, nesildaşları arasında soyunu oğuldan oğula bugüne kadar ulaştırabilmiş tek erkektir.

Ortak ata, evrimsel süreçte, birden fazla canlı türünün ortak genetik öncülü olan canlı. Modern biyolojide, Dünya üzerinde yaşayan ya da soyu tükenmiş birçok canlının, diğer alt canlı türlerinin ortak atası olduğu kabul edilir. Ayrıca tüm canlıların "evrensel bir ortak ata"dan ya da "ortak gen havuzu"ndan geldiği kabul edilir. Evrensel ortak ata kavramı, ilk kez 1859'da Charles Darwin'in Türlerin Kökeni kitabında ortaya atılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Genetik soybilim</span> Geleneksel soybilime (genealojiye) genetiğin uygulaması

Genetik soybilim, geleneksel soybilime (genealojiye) genetiğin uygulamasıdır. Genetik soybilimde, soybilimsel DNA testi kullanılarak kişiler arasındaki genetik ilişki seviyesi belirlenir.

Genetik katkı veya genetik karışım, daha önce birbirlerinden ayrılmış olan iki veya daha fazla popülasyonlardan gelen bireylerin tekrar birbirleriyle karışarak melezleşmeye başlaması ile oluşur. Genetik katkı, yeni bir genetik soyun başlaması ile sonuçlanır.

Gen akışı veya gen göçü, popülasyon genetiğinde, gen alellerin bir popülasyondan diğerine aktarılmasıdır.

Evrimin kanıtları ve canlıların ortak atadan geldiği, bilim insanlarının uzun yıllar boyunca çeşitli alanlar ve disiplinlerde canlıların akrabalık derecesi ve ortak kökenine dair çalışmalarda ortaya çıkarılmış olup bu kanıtlar, evrimsel süreçlerin meydana geldiğini göstererek evrimin bir olgu olarak gerçekliğini doğrulamış ve Dünya üzerindeki yaşamın türlülük ve çeşitliliğine neden olan doğal süreçler hakkında bir bilgi zenginliği sağlamıştır. Bu kanıtlar, yaşamın zaman içinde nasıl ve neden değiştiğini açıklayan ve bilimsel bir kuram olan modern evrimsel sentezi desteklemektedir. Evrimsel biyologlar, test edilebilir varsayımlarda bulunup hipotezleri test ederek ve nedenlerini açıklayan ve gösteren kuramlar geliştirerek ortak atayı belgelerler.

<span class="mw-page-title-main">En son ortak ata</span> genetik biliminde bir gruptaki tüm organizmaların doğrudan soyundan geldiği en son birey

En son ortak ata (ESOA) veya en yakın ortak ata, genetik biliminde bir gruptaki tüm organizmaların doğrudan soyundan geldiği en son bireydir. Bu terim çoğunlukla insan soy biliminde kullanılır.

Biyolojide klin, bir türün coğrafi dağılımının tamamında tek bir özelliğinin ya da biyolojik niteliğinin ölçülebilir gradyanıdır. İlk olarak Julian Huxley tarafından 1938 yılında kullanılan klin terimi genellikle gen frekansı, kan grubu gibi genetik ya da vücut boyutları, deri pigmentasyonu gibi fenotipik özelliklerin değişimini kastetmekteydi. Klinler bir özelliğin sürekli ama derece derece değişmesi gibi bir coğrafi bölgeden diğerine geçerken birdenbire aniden de değişebilmesi için de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Luigi Luca Cavalli-Sforza</span> İtalyan genetikçi

Luigi Luca Cavalli-Sforza, İtalyan genetikçi. Parma Üniversitesi, Pavia Üniversitesi ve daha sonra Stanford Üniversitesinde eğitim veren popülasyon genetikçisi.

<span class="mw-page-title-main">Monofili</span>

Bir organizma grubu için kladistikte, monofili, klad olmanın koşuludur - yani, yalnızca ortak bir atadan ve onun tüm soyundan oluşan bir grup taksondur. Monofiletik gruplar tipik olarak, daldaki organizmaları diğer organizmalardan ayıran ortak türetilmiş özellikler (sinapomorfiler) ile karakterize edilir. Eşdeğer bir terim holofilidir.

<span class="mw-page-title-main">Modern insanın yakın zamanlı Afrika kökeni</span>

Paleoantropolojide, "Afrika'dan Çıkış" teorisi, yeni tek köken hipotezi, yer değiştirme hipotezi veya yakın zamanlı Afrika kökeni modeli olarak da adlandırılan modern insanın yakın zamanlı Afrika kökeni, anatomik olarak modern insanların, coğrafi kökeni ve ilk göçlerinin bilim dünyasında yaygın kabul gören modelidir. Homo erectus ve daha sonra da Homo neanderthalensis'in, kısaca homininlerin Afrika dışına ilk yayılışlarının izini süren bir modeldir.

<span class="mw-page-title-main">Masatoshi Nei</span> Amerikalı genetikçi ve evrimsel biyolog

Masatoshi Nei , Temple Üniversitesi Biyoloji Bölümü'nde Carnell Profesörü olarak çalışan Japon asıllı Amerikalı evrim biyoloğudur. 1990'dan 2015'e kadar Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nde Evan Pugh Biyoloji Profesörlüğü ve Moleküler Evrimsel Genetik Enstitüsü Direktörlüğü yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kedilerin evcilleştirilmesi</span>

Evcil kedinin kökeni, Afrika yaban kedisinin Yakın Doğu ve Mısır popülasyonlarına dayanmaktadır. Yaşayan tüm kedi türlerinin ait olduğu Felidae familyası yaklaşık on ila on bir milyon yıl önce ortaya çıkmıştır. Bu aile sekiz ana filogenetik soya ayrılmıştır. Evcil kedi Felis soyunun bir üyesidir. Yapılan bir dizi araştırma, tüm evcil kedi çeşitlerinin Felis soyunun tek bir türü olan Felis catus'tan geldiğini göstermiştir. Bu soyun varyasyonları dünyanın her yerinde bulunur ve yakın zamana kadar bilim insanları, modern evcil kedi ırklarının tam olarak hangi bölgede ortaya çıktığını belirlemekte zorlanıyordu. Bilim insanları, evcil kedinin ortaya çıkmasının tek bir olaya bağlı olmadığına, bu ırkların ortaya çıkmasına farklı yerlerdeki çok sayıda, bağımsız olayın neden olduğuna inanıyordu. Yaban kedisi popülasyonunun bir bütün olarak çok yaygın ve birbirine çok benzer olması daha da karmaşık bir durum ortaya çıkarmıştır. Yaban kedisi varyasyonlarının, yakın temas halindeyken birbirleriyle serbestçe melezleşmesi taksonlar arasındaki çizgileri daha da belirsizleştirmektedir. Son zamanlarda yapılan DNA çalışmaları, genetik teknolojilerdeki gelişmeler ve DNA ile genetiğin bir bütün olarak daha iyi anlaşılması, evcil kedinin evrimsel tarihinde keşifler yapılmasına yardımcı olmuştur. Arkeolojik kanıtlar, evcilleştirmenin inanılandan daha erken tarihlerde gerçekleştiğini belgelemiştir.