İçeriğe atla

Gelmiş geçmiş en zor mantık bulmacası

Bu görsel gelmiş geçmiş en zor mantık bulmacasının tarihi temsil görüntüsüdür.

L'indovinello più difficile del mondo (Gelmiş geçmiş en zor mantık bulmacası), Raymond Smullyan'dan esinlenilmiş ve İtalya'nın başlıca gazetelerinden La Repubblica'da yer almış şu mantık bulmacasına Amerikalı filozof ve mantıkçı George Boolos tarafından verilen ad:

A, B ve C denilen üç tanrının adları Doğru, Yanlış ve Rastgele'dir. Doğru her zaman doğruyu söyler, Yanlış her zaman yanlış olanı söyler, Rastgele ise tamamen rastgele olarak doğruyu ya da yanlış olanı söyler. Göreviniz, A, B ve C'nin kimliğini, her biri doğrudan tanrılardan birine yöneltilecek üç evet-hayır sorusuyla ortaya çıkarmaktır. Tanrılar Türkçe bilir, ancak tüm sorulara kendi dillerinde yanıt verirler. Evet ve hayır yerine, kendi dillerinde karşılık verir, 'da' ya da 'ja' derler. Siz hangi sözcüğün hangisine karşılık geldiğini bilmiyorsunuzdur.

Boolos şu açıklamaları yapar:[1]

  • Bir tanrıya birden fazla soru sorulabilir. (Dolayısıyla bir tanrıya hiç soru sorulmayabilir.)
  • İkinci soru ve hangi tanrıya yöneltileceği, birinci soruya verilecek yanıta göre değişebilir. (Elbette aynı durum üçüncü soru için de geçerlidir.)
  • Rastgele'nin doğruyu söyleyip söylememesi beynindeki gizli paranın yazı ya da tura gelmesine bağlıymış gibi düşünülmelidir: Yazı gelirse doğru, tura gelirse yanlış yanıt verecektir.
  • Rastgele kendisine sorulan bir evet-hayır sorusuna 'da' ya da 'ja' diyerek yanıt verecektir.[1]

Tarihi

Boolos bulmacanın yaratıcısının mantıkçı Raymond Smullyan olduğunu ve 'da' ve 'ja' sözcüklerinin hangi anlama geldiğinin bilinmemesi kuralını ekleyerek bulmacayı zorlaştıranın John McCarthy olduğunu belirtir. Smullyan'ın eserlerinde benzer örnekleri bulmak mümkündür. Örneğin What is the Name of This Book? eserinde yerlilerinin yarısı (her zaman yalan söyleyen) zombilerden, yarısı ise (her zaman doğruyu söyleyen) insanlardan oluşan bir Haiti adasını tarif eder. Durumu karmaşıklaştıran ise, tüm yerlilerin İngilizceyi kusursuz şekilde bilmesine karşın, adada yerleşik eski bir tabu gereğince konuşmalarında kendi dillerinden olmayan sözcükleri kullanmalarının yasak olmasıdır. Yerliler kendilerine bir evet-hayır sorusu sorulduğunda 'Bal' ya da 'Da' şeklinde yanıt verirler. Bunlardan biri "yes", diğer "no" anlamına gelir; ancak hangi sözcüğün hangi anlama geldiği bilinmemektedir. The Riddle of Scheherazade kitabında da benzer örnekler vardır.

Daha genel anlamda bu bulmaca, Smullyan'ın ünlü Knights and Knaves (Şövalyeler ve Düzenbazlar) (Örneğin, kurmaca bir adada yaşayanların bir kısmı hep doğruyu söyleyen şövalyeler ya da hep yalan söyleyen düzenbazlardır. Bulmaca adaya gelen bir ziyaretçinin bilmesi gerekeni öğrenmek için belirli sayıda evet-hayır sorusu sormasını esas alır.) bulmacalarına dayanır. Bu bulmacaların bir versiyonu, 1980 yapımı fantastik film Labyrinth'in bir sahnesiyle popülerleşmiştir. İki kapıda iki muhafız vardır. Biri yalancı, diğeri değildir. Bir kapı kaleye, diğeri kesinlikle ölüme açılır. Amaç, muhafızlardan birine bir soru sorarak hangi kapının kaleye açıldığını bulmaktır. Filmde Sarah bunu "Diğer muhafıza sorsam, bana bu kapının kaleye açıldığını söyler mi?" sorusuyla yapar.

Çözüm

Boolos çözümünü bulmacayı ilk defa ortaya koyduğu makalesinde açıklar. Boolos, "ilk hamlenin kesinlikle Rastgele olmayan, Doğru ya da Yanlış olan tanrılardan birini bulmak üzere yapılacağını" belirtir.[1] Bu sonucu verecek pek çok soru vardır. Stratejilerden biri, karmaşık mantıksal bağlaçları sorulacak sorularda kullanmak üzerinedir (birden fazla koşullular ya da eşit yapıdakiler).

Boolos'un sorusu şudur:

  • 'Da'nın anlamı, senin ve yalnızca senin Doğru olman ve B'nin Rastgele olması koşuluna da bağlı olarak "evet" midir?
  • Şu cümleler arasında doğru olanların sayısı tek midir: Sen Yanlış'sın, 'ja' "evet" demek ve B Rastgele?

Bulmacanın çözümü "olmuş olsaydı" sorularıyla basitleştirilebilir.[2][3] Çözümün anahtarı, bir evet-hayır sorusu olan Q için, Doğru ya da Yanlış'tan birine şunu sormaktır:

  • Eğer sana Q sorusunu sorsam, yanıtın 'ja' mı olurdu?

Q sorusunun yanıtı "evet"se bu sorunun yanıtı 'ja', Q sorusunun yanıtı "hayır"sa bu sorunun yanıtı 'da' olacaktır. Bu sorunun işe yarama nedeni 8 olası duruma bakıldığında görülebilir.

  • 'Ja'nın "evet", 'da'nın "hayır" demek olduğunu düşünürsek,

(i) Doğru'ya sorulduğunda yanıtı 'ja' olacaktır. Doğruyu söylediğine göre Q'nun doğru yanıtı 'ja', yani "evet"tir.

(ii) Doğru'ya sorulduğunda yanıtı 'da' olacaktır. Doğruyu söylediğine göre Q'nun doğru yanıtı 'da', yani "hayır"dır.

(iii) Yanlış'a sorulduğunda yanıtı 'ja' olacaktır. Yalan söylediğine göre Q sorusuna 'da' yanıtını verecekti. Bu durumda Q'nun yanıtı 'ja', yani "evet"tir.

(iv) Yanlış'a sorulduğunda yanıtı 'da' olacaktır. Yalan söylediğine göre Q sorusuna 'ja' yanıtını verecekti. Bu durumda Q'nun yanıtı 'da', yani "hayır"dır.

  • 'Ja'nın "hayır", 'da'nın "evet" demek olduğunu düşünürsek,

(v) Doğru'ya sorulduğunda yanıtı 'ja' olacaktır. Doğruyu söylediğine göre Q'nun doğru yanıtı 'da', yani "evet"tir.

(vi) Doğru'ya sorulduğunda yanıtı 'da' olacaktır. Doğruyu söylediğine göre Q'nun doğru yanıtı 'ja', yani "hayır"dır.

(vii) Yanlış'a sorulduğunda yanıtı 'ja' olacaktır. Yalan söylediğine göre Q sorusuna 'ja' yanıtını verecekti. Bu durumda Q'nun yanıtı 'da', yani "evet"tir.

(viii) Yanlış'a sorulduğunda yanıtı 'da' olacaktır. Yalan söylediğine göre Q sorusuna 'da' yanıtını verecekti. Bu durumda Q'nun yanıtı 'ja', yani "hayır"dır.

Bu veriler kullanılarak aşağıdaki gibi devam edilebilir.[2]

  • B'ye "Sana 'A Rastgele mi?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" sorusu yöneltilir. B'nin yanıtı 'ja' olursa, ya B Rastgele'dir (ve rastgele yanıt vermektedir) ya da B Rastgele değildir ve Rastgele kesinlikle A'dır. İki durumda da C Rastgele değildir. B'nin yanıtı 'da' olursa, ya B Rastgele'dir (ve rastgele yanıt vermektedir) ya da B Rastgele değildir ve yanıta göre A da kesinlikle Rastgele değildir. İki durumda da A Rastgele değildir.
  • Bir önceki soruya verilen yanıttan Rastgele olmadığı anlaşılan tanrıya (Yani A'ya ya da C'ye) şu soru yöneltilir: "Sana 'sen Doğru musun?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" B Rastgele olmadığına göre, 'ja' yanıtı onun Doğru olduğunu, 'da' yanıtı ise onun Yanlış olduğunu gösterir.
  • Aynı tanrıya şu soru yöneltilir: "Sana 'B Rastgele mi?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" Yanıt 'ja' olursa, B Rastgele'dir, yanıt 'da' olursa, henüz kendisiyle konuşulmamış olan tanrı Rastgele'dir. Diğer tanrının kimliği ise, eleme yoluyla bulunur.

Rastgele'nin tutumu

Bulmacayı okuyanların çoğu Rastgele'nin kendisine yöneltilecek herhangi bir soruya tamamen rastgele yanıt vereceğini sanmıştır. Öte yandan, bulmacada aslında tam anlamıyla bu kastedilmemektedir. Gerçekten, Boolos'un üçüncü açıklaması bu varsayımı çürütmektedir.[2]

  • Rastgele'nin doğruyu söyleyip söylememesi beynindeki gizli paranın yazı ya da tura gelmesine bağlıymış gibi düşünülmelidir: Yazı gelirse doğru, tura gelirse yanlış yanıt verecektir.

Buradan anlaşılan, Rastgele'nin rastgele şekilde doğrucu ya da yalancı gibi davranacağıdır, Rastgele'nin rastgele şekilde yanıt vereceği değil.

Yukarıdaki soruda yapılacak küçük bir değişiklik, Rastgele'den her zaman anlamlı bir yanıt alınmasını sağlayacaktır. Değişiklik şu şekildedir:

  • Sana Q sorusunu sorsam, şu anki aklî durumunla yanıtın 'ja' mı olurdu?[2]

Bu yolla Rastgele'nin içindeki doğrucu ya da yalancı seçilip ortaya çıkartılmış ve Rastgele bunlardan yalnızca biri olmaya zorlanmış olur. Bu da bulmacayı tamamıyla önemsizleştirmiş olur, zira artık dilediğimiz soruya doğru yanıt alabiliriz.

  • 1. A'ya "Sana 'Sen Rastgele misin?' diye sorsam, şu anki aklî durumunla 'ja' mı derdin?" sorusu yöneltilir.

A'nın yanıtı 'ja' olursa, A Rastgele'dir:

    • 2a. B'ye "Sana 'Sen Doğru musun?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" sorusu yöneltilir.

B'nin yanıtı 'ja' olursa, B Doğru ve C Yanlış'tır.

B'nin yanıtı 'da' olursa, B Yanlış ve C Doğru'dur. Her iki durumda da bulmaca çözülmüş olur.

A'nın yanıtı 'da' olursa, A Rastgele değildir:

    • 2b. A'ya "Sana 'Sen Doğru musun?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" sorusu yöneltilir.

A'nın yanıtı 'ja' olursa, A Doğru'dur.

A'nın yanıtı 'da' olursa, A Yanlış'tır.

    • 3. A'ya "Sana 'B Rastgele mi?' diye sorsam, 'ja' mı derdin?" sorusu yöneltilir.

A'nın yanıtı 'ja' olursa, B Rastgele'dir ve C A'nın tam tersidir.

A'nın yanıtı 'ja' olursa, C Rastgele'dir ve B A'nın tam tersidir.

Boolos'un bulmacası Rastgele'nin gerçekten rastgele davranacağı şekilde değiştirilebilir. Bu durumda üçüncü açıklama şöyle olacaktır:

  • Rastgele'nin 'ja' ya da 'da' yanıtlarını vermesi beynindeki gizli paranın yazı ya da tura gelmesine bağlıymış gibi düşünülmelidir: Yazı gelirse 'ja', tura gelirse 'da' yanıtını verecektir.

Bu değişiklikle birlikte bulmacanın çözümü, Çözüm bölümünün sonunda verilenden daha dikkatli bir tanrı sorgulamasına ihtiyaç duyar.

Tanrıların kafalarının infilakı

A simple solution to the hardest logic puzzle ever,[2] makalelerinde B. Rabern ile L. Rabern, tanrıların vereceği yanıtların 'ja' ve 'da'dan ibaret olmadığını belirterek bulmacayı geliştirdi. Buna göre, tanrıların soruyu yanıtlayamaması da mümkündü. Örneğin "Bu soruya kendi dilinde "hayır" anlamına gelen sözcükle mi yanıt vereceksin?" sorusunun Doğru'ya sorulması halinde, doğru şekilde yanıt alınamaz. (Yazıda bu durum "kafanın infilak etmesi", "...bunlar şaşmaz tanrılar! Böyle bir soruyla onlara başvurulduğunda kafaları infilak edecektir." ifadeleriyle açıklanmıştır.) "Kafaların infilak" edebilirliği, bulmacaya (hem özgün, hem geliştirilmiş versiyonlarına) üç soru yerine iki soruyla yeni bir çözüm yolu olasılığı getirmiştir. Yazarlar bulmacanın iki sorulu çözümünü desteklemek amacıyla daha basit benzer bir bulmacayı yalnızca iki soruyla çözmüştür.

  • A, B ve C denilen üç tanrının adları Zephyr, Eurusve ve Aeolus'tur. Tanrılar her zaman doğruyu söylemektedir. Göreviniz, A, B ve C'nin kimliğini, her biri doğrudan tanrılardan birine yöneltilecek üç evet-hayır sorusuyla ortaya çıkarmaktır. Tanrılar Türkçe bilir ve soruları Türkçe yanıtlar.

Bu bulmaca üç soruyla basitçe çözülebilir. Ayrıca bulmacayı iki soruyla çözmek için şu yardımcı önerme de ispatlanmıştır:

"Islah Edilmiş Yalancı" Yardımcı Önermesi. A'ya "bu senin {[bu soruya "hayır" yanıtı vereceğin bir durum mu VE (B de Zephyr)] YA DA (B de Eurus)}?" sorulduğunda, yanıtı "evet" ise, B Eurus'tur, yanıtı "hayır" ise, B Aeolus'tur ve kafanın infilakı B'nin Zephyr olduğunu gösterir. Dolayısıyla B'nin kimliği tek bir soruyla ortaya çıkarılabilir.

Bu yardımcı önermeyi kullanarak bulmacayı iki soruda çözmek kolaydır. Benzer bir kurnazlık (yalancıyı ıslah etme paradoksu) özgün bulmacayı iki soruda çözmek için de kullanılabilir.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c George Boolos, The Hardest Logic Puzzle Ever (Harvard Review of Philosophy, 6:62-65, 1996).
  2. ^ a b c d e Brian Rabern and Landon Rabern, A simple solution to the hardest logic puzzle ever, (Analysis 68 (298), 105–112, April 2008).
  3. ^ T.S. Roberts, Some thoughts about the hardest logic puzzle ever (Journal of Philosophical Logic 30:609–612(4), December 2001).
  • George Boolos, The hardest logic puzzle ever (The Harvard Review of Philosophy, 6:62–65, 1996).
  • T.S. Roberts, Some thoughts about the hardest logic puzzle ever (Journal of Philosophical Logic 30:609–612(4), December 2001).
  • Brian Rabern and Landon Rabern, A simple solution to the hardest logic puzzle ever (Analysis 68 (298), 105–112, April 2008).
  • Raymond Smullyan, What is the Name of This Book? (Prentice Hall, Englewood Cliffs, NJ, 1978).
  • Raymond Smullyan, The Riddle of Sheherazade (A. A. Knopf, Inc., New York, 1997).

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sokrates</span> Antik Yunan filozofu

Sokrates, Antik Yunan filozofudur. Heykeltıraş Sophroniskos'un ve Ebe Fenarete'nin oğludur. Yunan felsefesinin kurucularındandır.

Safsata, bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsamadır. Safsatalar ilk bakışta geçerli ve ikna edici gibi görülebilen fakat yakından bakıldığında kendilerini ele veren sahte argümanlardır.

Ahlak ya da sağtöre, kelimenin en dar anlamıyla, neyin doğru veya yanlış sayıldığı anlamına gelir. Terim genellikle kültürel, dinî, dünyevi ve felsefi topluluklar tarafından, insanların çeşitli davranışlarının yanlış veya doğru oluşunu belirleyen bir yargı ve ilkeler sistemi kavramı ve/veya inancı için kullanılır. Ahlak, kelimesinin etimolojik kökeninin Arapça “hulk” ; ” sözcüğüne dayandığı bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Hrisippos</span> Yunan Stoacı filozof

Solili Chrysippus veya Hrisippos, Yunan Stoacı bir filozoftur. Kilikya'nın Soli kentinin yerlisiydi, ancak genç bir adam olarak Atina'ya taşındı ve burada Stoacı okulda Cleanthes'in öğrencisi oldu. Cleanthes, MÖ 230 civarında öldüğünde, Chrysippus okulun üçüncü başkanı oldu. Üretken bir yazar olan Chrysippus, okulun kurucusu Citium'lu Zeno'nun temel doktrinlerini genişletti ve ona Stoacılığın İkinci Kurucusu unvanını kazandırdı.

Soru veya sual, bilgi isteğinde bulunmak için dilsel bir ifade ya da istek kullanılarak yapılan bir tür ifadedir. İstenen bilgiler için olumlu veya olumsuz şekilde bir cevap verilir.

<span class="mw-page-title-main">Hızlı sıralama</span>

Hızlı sıralama, günümüzde yaygın olarak kullanılan bir sıralama algoritmasıdır. Hızlı sıralama algoritması n adet sayıyı, ortalama bir durumda, karmaşıklığıyla, en kötü durumda ise karmaşıklığıyla sıralar. Algoritmanın karmaşıklığı aynı zamanda yapılan karşılaştırma sayısına eşittir.

Sally ve Anne testi, gelişimsel psikolojide bir kişinin diğerlerine yanlış inançlar atfetmek konusunda sosyal bilişimsel yeteneklerini ölçmek için kullanılır..

<i>Kim Milyoner Olmak İster?</i> Türk televizyon yarışma programı

Kim Milyoner Olmak İster?, yapımını Sera Film Services'in üstlendiği, 2 Ağustos 2011 tarihinden beri atv'de yayımlanan bilgi içerikli Türk yarışma programıdır. Günümüzde, Oktay Kaynarca tarafından sunulan yarışma, Cuma ve Pazar akşamları saat 20.00'de yayımlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Euthyphron ikilemi</span> Platonun yarattığı, ahlakın kökeni üzerine etik problem

Euthyphron ikilemi ya da İlahi buyruk teorisi ilk kez Platon'un Euthyphron ile diyaloğunda ortaya atılmış olan felsefi ve teolojik problem. Kısaca "ahlaki davranışlar tanrı tarafından emredildiği için mi ahlakidir, yoksa ahlaki olduğu için mi tanrı tarafından emredilmiştir" şeklinde bir sorudan ibarettir ve 2400 yıldır din felsefesinin temel sorularından biri olmuştur. İkilem tek tanrılı dinlerdeki teolojik tartışmalarda küçük bir farklılıkla yeniden kurulmuştur. İkilemde ya birinci ya ikinci seçenek tercih edilmek zorunda kalınmış, Hristiyanlıkta Ockham ile Augustinus, İslamiyette de Eş'ariyye ve Mutezile akımları iki farklı ucu desteklemiştir. Din felsefesindeki bu tartışma bugün de canlılığını korumaktadır.

Metaetik, etik anabilim dalının etik özelliklerinin, anlatım ve bildirimlerinin, tutumlarının ve yargılarının doğasını anlamak, arayıp bulmak ve ortaya çıkarmak maksadıyla uğraşan koludur.

Şaşırtıcı soru, tartışmaya yol açan ya da haksız varsayım içeren bir soru türüdür.

Sahte anı, bir insanın olmamış bir anıyı anımsamasıyla meydana gelen psikolojik bir olaydır. Sahte anı genelde, çocukluktaki cinsel istismarlar ile ilgili adli durumlarda göz önüne alınır. Sahte anı, ilk olarak psikoloji öncülerinden Pierre Janet ve Sigmund Freud tarafından araştırıldı. Freud bastırılmış cinsel çocukluk anıları konusundan ‘Histeri ile Mücadele’ kitabında bahsetmiştir. Elizabeth Loftus, 1974’teki ilk araştırma projesinden beri, hafıza kurtarımı ve sahte anı alanlarında öne çıkmıştır. Sahte anı sendromu, sahte anıyı insanların düşüncesini ve günlük yaşamını etkileyen ve hayatlarında çok yaygın olarak yaşadıkları bir durum olarak tanımlar. Sahte anı sendromu, sahte anıdan bazı yönlerden ayrılır. Sendrom kişinin hayatındaki yöneliminde oldukça etkiliyken; sahte anı bu önemli etki olmadan da meydana gelebilir. İnsanlar etkileyici anılarının doğru olduğunu düşündüklerinden bu sendrom etkisini gösterir. Ancak, sendrom ile ilgili araştırmalar tartışmalı ve bu yüzden sahte anı sendromu ruhsal bozukluk kategorisinden, dolayısıyla Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı’ndan çıkarılmıştır. Sahte anı, psikolojik araştırmaların önemli bir parçasıdır çünkü çok fazla ruhsal bozukluk ile bağlantılıdır.

Stokastik süreç, Stokastik işlemi, zaman veya mekana göre değişen/evrilen olguları tanımlamak için kullanılan bir olasılık modelidir. Daha kapsamlı olarak, olasılık teorisinde, stokastik süreç, değişimi rastgele bir varyasyona bağlı olan bir değişken tarafından temsil edilen bazı sistemlerin gelişimini yansıtan bir zaman dizisidir. Bu, belirleyici süreç anlamına gelen deterministik sürecin olasılıkçı muadilidir. Sadece tek yönlü olarak değişebilen bir süreci tasvir etmek yerine bir stokastik veya rastgele süreçte, bazı belirsizlikler vardır. Hatta başlangıçtaki durum biliniyor olsa dahi sürecin gelişebileceği/değişebileceği bazı yönler vardır. Birçok stokastik süreçte, bir sonraki duruma veya konuma geçiş, yalnızca mevcut duruma bağlıdır ve işlemin önceki durumlarından veya değerlerinden bağımsızdır.

<i>Akinator</i>

Akinator, Web Genie, ilk aşaması yirmi soru üzerine kurulu olan ve oyuncunun hangi karakteri düşündüğünü belirlemek için onlara bir dizi soru soran bir internet oyunu ve mobil uygulamasıdır. Oyuncuya sorduğu karakteri bulabilmek için en iyi soruları bulabilen ve öğrenebilen bir yapay zeka programıdır. Google Trends'e göre, 2007'de Redstone Special tarafından yönetilen üç Fransız programcı tarafından oluşturuldu ve Kasım 2008'de dünya çapında popüler oldu. Avrupa'da popülarite zirve noktasına 2009'da ulaşıldı ve 2010'da Fransız mobil şirket SCIMOB tarafından Japonya'da mobil uygulaması başlatıldı. uygulama mağazasında en üst sıralara ulaştı. "Akinator" oyununu oynanırken bir cin tarafından sorular soruluyor.

<span class="mw-page-title-main">Hadi (yarışma)</span> canlı bilgi yarışması uygulaması

Hadi, Emre Ulusoy, Gökhan Örün ve Lena Software'in geliştirdiği canlı, gerçek para ödüllü interaktif bilgi yarışması.

Erivan Radyosu fıkraları ya da Ermeni Radyosu fıkraları, 20. yy'ın ikinci yarısından beri eski Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku ülkelerinde popüler olan soru-cevap formatında olan bu fıkralardır. Bu fıkralar, Erivan Radyosu'ndaki Soru-Cevap dizisinden geliyormuş gibi anlatılmıştır. Fıkralar, "Erivan Radyosu'na sordular" ve "Erivan Radyosu cevapladı" formatında anlatılır.

<span class="mw-page-title-main">Varlık neden var</span> Metafizik sorusu

"Varlık neden var?" veya "Neden yokluk dışında bir şey var?" sorusu Gottfried Wilhelm Leibniz, Ludwig Wittgenstein ve Martin Heidegger gibi filozoflara yöneltilmiş ve onlar tarafından cevaplandırılmaya çalışılmıştır. Bu filozoflar bu soruya metafiziğin temel sorusu adını verdiler.

Felsefi çalışmaların gelişmesi sürecinde on dokuzuncu yüzyılda sembolik mantık ile yürüyen mantık, yirminci yüzyılda matematiksel mantıkla devam ederken, geleneksel olarak basit mantığın ötesine geçiyorsa, mantığın bir parçası olarak değil de felsefi mantık veya mantık felsefesi olarak değerlendirildi.

Felsefede, Tanrı'nın yaratıcısı sorunu, Tanrı'nın var olduğu varsayımına dayanarak, Tanrı'nın varlığından sorumlu olan varsayımsal nedene ilişkin tartışmadır. Evrenin yaratıcısının da aynı kısıtlamalara sahip olması gerektiğini ileri sürerek, evrenin bir yaratıcı olmadan var olamayacağı önermesine karşı çıkar. Bu da, bir yaratıcının varsayılan her yeni yaratıcısının kendi yaratıcısına sahip olduğunun varsayıldığı sonsuz bir gerileme sorununa yol açabilir. Evren için gerekli bir ilk-neden açıklaması olarak bir yaratıcı tanrının teistik önermelerine yönelik ortak bir meydan okuma şu sorudur: "Tanrı'yı kim yarattı?"

<span class="mw-page-title-main">Sortes Astrampsychi</span>

Sortes Astrampsychi, Astrampsychus'a atfedilen, Greko-Romen dünyasında popüler bir fal rehberiydi. Astrampsychus, antik yazarlar tarafından, Büyük İskender’in fethinden önce Pers'te yaşamış bir büyücü ya da Ptolemaios kralına hizmet eden bir Mısırlı bilge olarak tanımlanmıştır. Diğer sortes zar atmayı içerirken, Sortes Astrampsychi’de bu yöntem kullanılmıyordu. Bunun yerine, fal baktıran kişi sorununa en uygun soruyu seçiyor ve numarasını falcıya veriyordu, falcı da takımın, kendisini sonunda binlercesinin içinden tek bir doğru yanıta yönlendiren talimatlarına uyuyordu. Bir insanın bir falcıya sormak isteyebileceği doksan iki sorunun numaralandırılmış bir listesi ve binden fazla olası yanıttan oluşmaktaydı. Metin, MS üçüncü ile altıncı yüzyıllara tarihlenen on üç papirüs parçasından ve 14. ile 16. yüzyıllardan kalma, tamamen korunan Bizans el yazmaları aracılığıyla bilinmektedir. Daha sonraki bizans metinleri Hristiyanlığa ait dini unsurlar eklemiştir.