İçeriğe atla

Garnet

Garnet
Grena üreten başlıca ülkeler

Grena, garnet veya granat, başkalaşmış kayaçlarda ve bazı yerli kayaçlarda bulunan doğal silikat grubudur. Grena (süleyman taşı ya da "lal taşı" da denir) grubunun yerel formülü X3Y2(SiO4)3'tür. Formülde X iki değerli katyonu (demir, magnezyum, kalsiyum ya da manganez), Y üç değerli katyonu (alüminyum, demir ya da krom), SiO4 de dört oksijen iyonuyla çevrili silikat iyonunu gösterir.

Çeşitleri

  • Uranovit
  • Grosülonit
  • Antradit
  • Pirop
  • Almandin
  • Spesartit

Grenalar, güzel renklerinden ötürü kuyumculukta kullanılır.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Mineral</span> inorganik kristalleşmiş katı madde

Mineral, doğal şekilde oluşan, homojen, belirli kimyasal bileşime sahip inorganik kristalleşmiş katı bir maddedir. Buna göre minerallerin özellikleri şöyledir; doğal olarak oluşur, herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır, belirli bir kimyasal formülü vardır, katı hâlde olup nadiren sıvıdır ve inorganiktir.

<span class="mw-page-title-main">Kayaç</span> doğal olarak oluşan mineral agregası

Kayaç, çeşitli minerallerin veya mineral ve taş parçacıklarının bir araya gelmesinden ya da bir mineralin çok miktarda birikmesinden meydana gelen katı birikintilerdir. Kayaç terimi eski Türkçede sahre, yeni Türkçede külte ve yabancı dillerdeki rock, roche, gestein sözcükleri karşılığı kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Peridot</span>

Peridot (yılantaşı), olivin mineralinin bir çeşidi sarı yakut'tur. Zebercet olarak da anılır. Peridot ismini Yunanca peridona kelimesinden alır. Halk arasındaki diğer isimi "yılantaşı"dır. Bazen "beril" olarak isimledirilse de, [beril] Berilyum içeren farklı bir taş grubundandır.

<span class="mw-page-title-main">İyon</span> toplam elektron sayısının toplam proton sayısına eşit olmadığı, atoma net pozitif veya negatif elektrik yükü veren atom veya molekül

İyon ya da yerdeş, bir veya daha çok elektron kazanmış ya da yitirmiş bir atomdan oluşmuş elektrik yüklü parçacıktır. Atomlar kararsız yapılarından kurtulmak ve kararlı hale gelebilmek için elektron alırlar ya da kaybederler. Bunun için de başka bir atomla ya da kökle bağ kurarlar.

Mika bir düzleme göre çok iyi dilinimli bir takım mineralleri içeren bir mineraller grubudur. Dilinim (şistozite), yaprakcıkları elastik olarak bükülebilir. Dilinim yüzeyleri sedef parıltıdır. Mika grubu mineraller, yer kabuğunu oluşturan kayaçlar içerisinde ortalama % 3.8 oranında dağılım frekansına sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Silikat</span> mineral grubu

Silikat, mineral grupları arasında en geniş gruptur.

<span class="mw-page-title-main">Piroksen</span>

Piroksen, mantonun önemli bileşenlerinden biri olduğu sanılan, magmatik ve metamorfik taşlarda sıkça rastlanan karmaşık bir inosilikat mineral grubudur.

<span class="mw-page-title-main">Olivin</span>

Olivin, yüksek sıcaklık silikat minerali ailesidir. Rengi siyahtan zeytin yeşiline değişir. Olivin adını, tephroit (Mn2SiO4), monticellit (CaMgSiO4), larnit (Ca2SiO4) ve kirschsteinite (CaFeSiO4)içeren mineraller grubuyla ilgili bir yapıya denir. Ortorombik simetride kristalleşen olivin grubu minerallerden (Mg,Fe)-olivinlerde Mg2SiO4 ve Fe2SiO4 uç üyeleri arasında tam bir katı çözelti oluştururlar. Ayrıca Fe ve Mn olivinler arasında da sürekli bir seri bulunmaktadır.. Ultrabazik ve bazik kayaçlarda görülen önemli bir mafik mineraldir. Dünit adı verilen ultrabazik kayalar %90,100 olivinden oluşur. Dolomitik Kireç taşı bölgesel ve kontak metamorfizmaları sırasında yüksek dereceli metamorfizma koşullarında forsterit bakımından zengin olivinler oluşur. Olivinlerin kimyasal bileşimleri -plajioklaslarda An (anortit) cinsinden olduğu gibi- içerisinde barındırdığı forsterit (Fo) yüzdesi ile ifade edilir. Örneğin Fo47 şeklindeki bir ifade mineralin % 47 forsteritten, % 53 fayalitten oluştuğunu gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Kuvarsit</span>

Kuvarsit, genel olarak kuvars kumu tanelerinin, silisten meydana gelmiş bir çimento ile birbirlerine çok sağlam şekilde bağlanmalarıyla oluşmuş direnci yüksek bir kayaç olup, sedimanter ve metamorfik olmak üzere 2 çeşidi mevcuttur. Kuvarsitin kimyasal bileşimi, kuvars, kumtaşı ve kuvars kumu gibi SiO2 olup, ancak kuvarsit içerisinde çeşitli miktarlarda feldspat, mika, kil, manyetit, hematit, granat, rutil, kireçtaşı vb. bulunabilir.

<span class="mw-page-title-main">Tektosilikatlar</span>

Tektosilikat, SiO ile temel bir üç-boyutlu silikat tetrahedra olan bir temel bir silikat olup 2 ya da 1:2 oranında. Bu yerkabuğunun yaklaşık% 75'ini oluşturan minerallerin büyük grubudur.

Demir(Fe), magnezyum(Mg) ya da her ikisini birden içeren silikat minerallerine ferromagnezyen silikatlar denir. Bu mineraller yüksek sıcaklık ve basınç etkisi altında kristalize olurlar. Bu tür mineraller genelde koyu renkli ve ferromagnezyen olmayan silikatlara göre daha yoğundur.Olivin, piroksenler, amfiboller ve biyotit yaygın rastlanan bazı ferromagnezyen silikat mineralleridir. Zeytin yeşili renkli olan olivin bazı magmatik kayaçlarda yaygın olarak bulunurken diğer birçok kayaçta rastlanmaz. Piroksenler ve amfiboller mineral grupları olup çeşitleri olan ojit ve hornblend çok yaygındır. Biyotit mika, ayırt edici bir tabaka yapısı olan yaygın, koyu renkli bir ferromagnezyen silikatıdır. Piroksenler kayaç yapıcı ferromagnezyen (mafik) minerallerin en önemli topluluğunu oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Sodyum silikat</span>

Sodyum silikat, genel formülü Na2(SiO2)nO ile gösterilen kimyasal bileşiklerin ortak adıdır. Bu serinin en iyi bilinen üyesi formülü Na2SiO3 olan sodyum metasilikat'tır. Ayrıca su camı veya sıvı cam olarak da bilinen bu malzemeler, sulu çözelti içinde veya bir katı içinde kullanılabilir. Saf bileşimler renksiz ya da beyaz renktedir ancak ticari örnekleri demir-ihtiva eden yabancı maddelerin varlığı nedeniyle, genellikle yeşilimsi veya mavidir.

<span class="mw-page-title-main">Ayrışma (jeoloji)</span>

Ayrışma, çözünme veya günlenme, yerkabuğunu oluşturan kayaçların yüzey kısımlarında fiziksel ve kimyasal etkenlerle meydana gelen değişimlerdir. Bu etkenlerin yanında atmosferdeki gazlar, sıcaklık, su, organizmalar da ayrışmada etkilidir.

<span class="mw-page-title-main">Datolit</span> Bor içerikli mineral

Datolit (İngilizce: Datolite), formülünün söylenişi kalsiyum boran hidroksi silikat olan, formülü CaBSiO4(OH) olan bor içerikli bir mineraldir. İlk olarak 1806 yılında Jens Esmark tarafından gözlenmiştir. Datolit yatakları esas olarak Rusya'nın doğu bölgelerinde ve Kazakistan'da bulunmaktadır. Mineral koleksiyoncuları arasında yaygın bir mineraldir. Kristal yapıdadır.

<span class="mw-page-title-main">Riyolit</span>

Riyolit, silis içeriği çok yüksek olan ekstrüzyonla üretilmiş magmatik bir kayaçtır. Riyolit, kuvarstan oluşur ve az miktarda hornblende ve biyotit içerir. Sıkıştırılmış gazlar genellikle kayada vig üretirler. Genellikle kristaller, opal veya camsı maddeler içerirler. Riyolit, plütonik granit kayaya göre eşdeğer olarak düşünülebilir ve sonuç olarak, riyolitin yüzeyleri de granite benzeyebilir.granitle kimyasal yapı yönünden aynı olan, serbest silisçe zengin, içinde mikrolitler bulunan kayaçtır. Riyolit, granitle aynı kimyasal yapıda olan camsı bir kütledir. İçinde mikrolitler olan kayaçtır.Mikrolit: Mezolitik Çağ'da insanların küçük boyuttaki aletlerinde kullandığı küçük taşlarla yapılmış aletlere minitaş anlamında mikrolit ismi verilmiştir. Eş anlamlısı Yüksek silika içeriği ve düşük demir ve magnezyum içeriği nedeniyle, riyolitik magmalar oldukça viskoz lavlar oluşturur. Granitin yüzey eşdeğeridir ve granit gibi başlıca açık renkli silikat minerallerinden oluşur. Bu mineralojik bileşim riyolitlerin boz ile pembe arasında, bazen de açık gri renkli olmasını sağlar. Riyolit ince taneli bir kayaçtır ve sıklıkla cam parçaları ve gaz boşlukları kapsar. Bu özellikler onun yüzey koşullarında hızlı soğuma ile oluştuklarına işaret etmektedir. Eğer riyolitler fenokristal içeriyorsa bunlar küçük boyutludur, kuvars veya potasyum feldispatlardan oluşur. Kabukta çok yaygın ve büyük magmatik gövdeler halinde bulunan granitlerin tersine riyolitler hem daha az yaygın hem de küçük hacimli kütleler halinde görülmektedir. Riyolit plütonik granit kaya ekstrüzyon eşdeğer olarak kabul edilebilir ve sonuç olarak, riyolit mostra granit bir benzerlik taşıyabilir. Yüksek silika içeriği ve düşük demir ve magnezyum içeriği nedeniyle, riyolitik magmalar oldukça viskoz lavlar oluşturur. Ayrıca breccias veya volkanik fişler ve pençeler olarak ortaya çıkar. Kristalleri büyütmek için çok hızlı soğuyan riyolitler, obsidyen olarak da adlandırılan doğal bir cam veya vitrophyre oluşturur. Daha yavaş soğutma, lavda mikroskobik kristaller oluşturur ve akış yaprakları, sferulitik, nodüler ve litofizal yapılar gibi dokularla sonuçlanır. Bazı riyolit oldukça veziküler pomza. Riyolitin birçok patlaması oldukça patlayıcıdır ve tortular serpinti tefra/tüf veya ıgnimbritlerden oluşabilir. Riyolit püskürmeleri, daha az felsik lavların püskürmelerine kıyasla nispeten nadirdir. 20.yüzyılın başından bu yana sadece üç riyolit patlaması kaydedildi: Papua Yeni Gine'deki St. Andrew Boğazı yanardağı, alaska'daki Novarupta yanardağı ve Güney Şili'deki Chaiten. Riyolit, karadan uzak adalarda bulunmuştur, ancak bu tür okyanus olayları nadirdir. Etimoloji ve tarih Riyolit Yunanca kelime ῤεῖν bir yenilikçilik, rheîn “akış” ve λίθος, líthos, “taş”dır. Kayanın bilimsel tanımı Baron Ferdinand von Richthofen tarafından 1860 yılında yapılmıştır. Mineral topluluğu genellikle kuvars, sanidin ve plajiyoklaz Bir riyolit başlıca kuvars ve feldispat oluşmaktadır. Kuvars içeriği muhtemelen Riyolitik eriyiğin kristalleşme ile meydana gelmeyecektir, sadece kaya takip eden zenginleştirme işlemlerinden ile % 50'den fazla bir kuvars paylarıyla, %20 ve %60 arasında değişmektedir. Kristal-fakir riyolitlerle için QAR ve kuvars-zengin tipleri, kısaltma QRR kısaltmasıdır. Kalan %40-80 ağırlıklı alkali feldspat %35-90,10 ve %65 plajiyoklaz ve tamamlayıcı arasındaki dar anlamda riyolit onlar için hesap feldspat oluşur. Daha fazla %65 plajiyoklaz riyodasit ile paylaşımın alkali riyolit, yani, fazla %90 alkali feldspat ile felsik volkanitler görülür. Buna ek olarak, bir riyolit küçük miktarlarda - genellikle en fazla %2, azami %15 - on mafik minerallerin. Riyodasitler tür hisselerin %20 fazla olabilir. Bu maddeler arasında sık sık biyotit oluşur, ancak ek olarak, aynı zamanda hornblendli veya ojit. Riyolit çok küçük miktarlarda gibi manyetit, hematit, kordiyerit, granat veya olivin gibi mineraller çoğunlukla hala içerirler. Kaldaklofsfjöll: Genellikle riyolit bir porfirik dokuya sahiptir. Bu çoğunlukla kuvars ve feldispat oluşmaktadır olan tek kristaller man fenokristalleri denilen dağınık büyük kristaller, sadece bir mikroskop altında görülebilen ve gömülü bir yoğun, ince taneli matrisi oluşur anlamına gelir ve boyutu birkaç santimetre birkaç milimetre. Ancak, Afirik veya felsitischen riyolitlerden sonra yani tamamen ince taneli herhangi Einsprengling olmadan riyolit, manspricht vardır. Kısmi de riyolit kayalar kolayca tanınabilir akış dokular gösterir. Genç jeolojik zamanda riyolit gaz kabarcıkları vardı. Bu boşluk kabarcıkları genellikle orada zaman içinde çökeldi. Bu boşluklar minerallerle dolduruldu. Obsidyenle aynı kimyasal bileşime sahip riyolit volkanik bir camdır.

<span class="mw-page-title-main">Forsteritik olivin</span>

Forsteritik olivin Magnezyum silikat (Mg2SiO4) kimyasal formülüyle bilinen, olivin grubuna ait, ekonomik önemi olan bir mineral türü (Diğer olivin minerali fayalitin -Fe2SiO4- ekonomik önemi çok çok azdır). En önemli kullanım alanları sırasıyla demir-çelik sanayi ve refrakter tuğla imalatıdır. Son zamanlarda şehir şebeke suyunun temizlenmesinde de kullanılmaktadır. Yıllık 4 milyon ton kadar üretimin çok büyük bir bölümü Norveç'teki Aheim yataklarından karşılanmakta olup maden ocakları A/S adlı bir devlet firması tarafından işletilmektedir. Türkiye'de de oldukça önemli rezerv ve kalitede forsterit yatakları bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi Antalya ile Konya İl sınırında yer alan Kızıldağ olivin yatağıdır. Yatağın toplam rezervi yaklaşık 9 milyar ton olup en büyük dezavantaj yatağın liman kentlerine ya da demiryolu hatlarına uzak olmasıdır. Olivin son derece ucuz bir hammaddedir. Bir ton ham olivin 10-12 USD olmasından dolayı ocaktan limana-tren istasyonuna taşıma maliyetleri çok etkilemektedir.

Fayalit (kimyasal formülü Fe2SiO4), olivin grubuna ait ortorombik kristal sistemine sahip bir mineraldir. Olivin grubunda fayalitin dışında forsterit, tefroit, montisellit, glokokroit ve kirşsteinit mineralleri bulunur. Forsteritik olivinler dünyanın değişik yerlerinde işletilirken, fayalitik olivinler ekonomik olmadıkları için işletilmemektedir. Olivin grubu ve ona mensup fayalit minerali, mineralojik ve petrografik olarak oldukça detaylı çalışılan bir gruptur. Gerek hidrotermal ve gerekse de yüzeysel alterasyona karşı hassas olan fayalit, mineralojik incelemelerde en çok epidot minerali ile karıştırılır. Ancak mikroskop altında fayalit sarı-yeşil rengi ile epidottan ayrılır. Fayalit, demirce zengin hemen hemen tüm kayaçlarda gözlenir. Örnek olarak dolerit, ferrogabro, kuvarslı siyenitler ve demirce zengin metamorfik sedimanter kökenli kayaçlar verilebilir. Özellikle demirce zengin dolomitlerin termal metamorfizmasıyla fayalit oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Perbromik asit</span>

Perbromik asit, HBrO4 formülüne sahip bir inorganik bileşiktir. Bir brom oksoasitidir. Perbromik asit kararsızdır ve periyodik asit hazırlandıkça klorun perklorik asitten yer değiştirmesi ile oluşturulamaz; sadece perbromat iyonunun protonlanması ile yapılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Amfibol</span>

Amfibol, çift zincirli SiO'dan oluşan prizma veya iğne benzeri kristallerden oluşan önemli bir inosilikat mineral grubudur.

Epidote, kalsiyum alüminyum demir sorosilikat bir mineraldır.