İçeriğe atla

Gang

Bir maden yatağından çıkarılan cevher minerali ile birlikte bulunan istenmeyen malzemeler (gang) cevher işleme esnasında genellikle kolayca uzaklaştırılabilir. Ancak öyle haller vardır ki bu uzaklaştırma işlemi çok pahalıya malolabilir ve yatağın işletilmesi ekonomik olmayabilir. Örneğin bazı uranyum yataklarında uraninit (=peşblend, UO2)'le birlikte kalsit de bulunur. Cevher, öğütüldükten sonra uranyumca zenginleştirilmesi için asitle yıkanır. Kalsit bu asitle hemen reaksiyona girdiğinden zenginleştirme sırasında çok büyük hacimlerde asit kullanmak gerekir ki bu bazen elde edilecek uranyumun değerinden çok daha fazladır. Bazı kalay yatakları da kasiterit (SnS2)'le birlikte topaz da ihtiva eder ki bu mineral oldukça sert olup, öğütmede kulanılan aletlerin çabucak aşınmasına yolaçar. Bu durum aletlerin çok sık değiştirilmesini ve dolayısıyla yatağın ekonomik karlılığını doğrudan etkiler. Yine nikelden arseniğin, demirden fosforun, bakırdan da cıva ve arseniğin ayrılması çok pahalıya malolmakta ve yatakların ekonomik olarak işletilmeleri zorlaşmaktadır. Meram (Konya)'da bulunan Helvacıbaba magnezit (veya manyezit, MgCO3) yatağı %7'den fazla SiO2 içerdiği için kapatılmıştır, çünkü manyeziti SiO2'den ayırmak maliyetleri çok yükseltmektedir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dolomit</span> kalsiyum ve magnezyumlu karbonat birleşiminde mineral

Dolomit, kalsiyum ve magnezyumlu karbonat birleşiminde meydana gelen bir mineral.

<span class="mw-page-title-main">Bakır</span> Atom numarası 29 olan, 1B geçiş grubundaki metalik element

Bakır, Cu sembollü ve 29 atom sayılı bir kimyasal elementtir. Çok yüksek termal ve elektrik iletkenliği olan yumuşak, dövülebilir ve sünek bir metaldir. Yeni açığa çıkmış saf bakır yüzeyi pembemsi-turuncu renklidir. Bakır, ısı ve elektrik iletkeni olarak yapı malzemelerinde, çeşitli metal alaşımların bileşiminde, som gümüş gibi kuyumculukta, kupronikel denizcilik donanımı ve madenî para yapımında ve konstantan yük ölçerlerde ve sıcaklık ölçen termokupllarda kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Uranyum</span> radyoaktif element

Uranyum, radyoaktif bir kimyasal elementtir. Simgesi "U"dur. 1789 yılında Martin Heinrich Klaaproth tarafından keşfedilmiş ve 1841 yılında Eugene-Melchior Peligot tarafından izole edilmiştir. Uranyum ilk zamanda radyoaktivite ile ilgili fazla bilgi sahibi olunmadığından diğer elementler gibi zannedilse de, 1896 yılında bilim tarihinin önemli isimlerinden olan Dimitri Mendeleyev’in çalışmalarıyla radyoaktif bir element olduğu ispatlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Mineral</span> inorganik kristalleşmiş katı madde

Mineral, doğal şekilde oluşan, homojen, belirli kimyasal bileşime sahip inorganik kristalleşmiş katı bir maddedir. Buna göre minerallerin özellikleri şöyledir; doğal olarak oluşur, herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır, belirli bir kimyasal formülü vardır, katı hâlde olup nadiren sıvıdır ve inorganiktir.

<span class="mw-page-title-main">Kalsit</span>

Kalsit, kimyasal formülü CaCO3 olan kristalleşmiş kalsiyum karbonat. Saydam, beyaz, sarı, rustik yeşil ve mavimsi renkte olabilir. Sertliği 3, özgül ağırlığı 2.71'dir. Soğuk ve seyreltik hidroklorik asitte (tuz ruhu) şiddetli bir köpürme ile ayrışır. Çakı ile çizilir. CO2'li sularda çözünerek Ca(HCO3)2 yapar.

<span class="mw-page-title-main">Nikel</span> atom numarası 28 olan ve simgesi Ni olan kimyasal bir element

Nikel, atom numarası 28 olan ve simgesi Ni olan kimyasal bir elementtir.

<span class="mw-page-title-main">Çinko</span> Element

Çinko, sembolü Zn, atom numarası 30 olan kimyasal bir elementtir. Oda sıcaklığında hafif kırılgan bir metaldir ve oksidasyon giderildiğinde parlak gri bir görünüme kavuşur. Periyodik tablonun 12. (IIB) grubunun ilk elementidir. Bazı açılardan çinko kimyasal olarak magnezyuma benzer: her iki element de yalnızca bir normal oksidasyon durumu (+2) gösterir ve Zn2+ ve Mg2+ iyonları benzer boyuttadır. Çinko, Dünya kabuğundaki en bol bulunan 24. element olup beş kararlı izotopu vardır. En yaygın çinko cevheri, bir çinko sülfür minerali olan sfalerittir.

<span class="mw-page-title-main">Platin</span> element

Platin, periyodik cetvelde Pt simgesi ile gösterilen kimyasal bir element olup atom numarası 78'dir. Ağır, dövülebilir, sünek, grimsi beyaz renkli, geçiş metalleri grubunda, kıymetli metallerdendir. Altından sonraki en kıymetli metaldir. Korozyona dayanıklı olup bazı bakır ve nikel cevherlerinde bulunur. Kuyumculukta, laboratuvar cihazlarında, elektrik kontaktlarında, diş hekimliğinde ve otomobil egzoz kontrol cihazlarında kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Lapis lazuli</span>

Lapis lazuli veya laciverttaşı, çok eski çağlardan beri mücevher olarak kullanılan bir taş türü. Koyu mavi renkte, yarışeffaf-opak niteliğinde, özellikle Antik Mısır'da firavunlar tarafından çok önem verilmiş kıymetli bir taştır.

<span class="mw-page-title-main">Stronsiyum</span> Sr sembollüne sahip, atom numarası 38 olan, toprak alkali metaller grubundan gümüşümsü beyaz renkli bir kimyasal element

Stronsiyum, Sr sembollüne sahip, atom numarası 38 olan, toprak alkali metaller grubundan gümüşümsü beyaz renkli bir kimyasal element. Oda sıcaklığında katı olan elementin atom ağırlığı 87,62 g/mol'dür. Stronsiyum, kimyasal olarak son derece reaktif olup, hava ile temas ettiği takdirde sarı rengine döner. Element sölestin ve strontianit minerallerinde bulunur. Elementin nükleer fisyon sonucunda oluşan 90Sr izotopu radyoaktiftir ve 28,90 yıllık bir yarılanma ömrüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Zirkonyum</span>

Zirkonyum metali ilk olarak 1789 yılında Martin Heinrich Klaproth tarafından keşfedilmiştir. 1824 yılında ise Jons Jakob Berzelius tarafından izole edilmiştir.

Genel olarak Afyonkarahisar'ın İscehisar ilçesi çevresinde bulunmaktadırlar. 2005 yılı itibarıyla büyüklü küçüklü 355 mermer işletmesinin faaliyet gösterdiği Afyonkarahisar'da zengin ve kaliteli mermer yataklarının işletilmesi ve işlenmesi, sektörün hızla gelişmesini sağlamıştır. Türkiye'de blok mermerin üçte biri Afyonkarahisar İscehisar'da çıkarılmaktadır. Bu sektörde 2420 işçi, 136 ustabaşı, 20 mühendis, 23 teknisyen ve 752 idari personel olmak üzere toplam 3351 kişi istihdam edilmiştir. Toplam mermer rezervi 400 milyon m³ olarak tahmin edilen Afyonkarahisar'da yıllık üretim kapasitesi 6,9 milyon m³ civarında olmakla birlikte, mermer çıkarılması ve işlenmesi sürecinde %30'lara varan kayıplar oluşmaktadır. Yörede Afyonkarahisar Kaymak, Havai, Afyonkarahisar Şeker, Kaplan Postu, Afyonkarahisar Gül, Afyonkarahisar Gri, Hareli, Beyaz Bal Sarısı, Patlıcan Moru, Çıtırlı ve Kirli türü mermerler çıkarılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Florit</span>

Fluorit veya florit; CaF2 bileşiminde, saydam veya yarı saydam olan, sarı, yeşil, mavi, mor, kırmızı veya renksiz olabilen bir mineraldir. Doğada en fazla renk çeşitliliğine sahip minerallerden birisidir. Yoğunluğu 3,2 g/cm³, sertliği ise Mohs sertlik cetveline göre 4'tür. Kristal yapısı genelde kübik olmakla beraber oktahedral yapılara da rastlanmaktadır.

Türkiye'de madencilik gelişmiş sanayi kollarından biridir. Türkiye madenler bakımından zengin bir ülkedir. Ayrıca bazı madenler bakımından dünyanın önemli ülkeleri arasındadır. Türkiye'nin madenlerinin tamamı henüz belirlenmemiştir. Maden arama çalışmaları hızla devam etmekte ve yeni maden yatakları bulunmaktadır. Türkiye'nin madenciliğinin şu andaki üretimi, tümüyle kendi endüstri kuruluşlarımızın gereksinimine yönelik değildir. Bir kısmı ham olarak ya da yarı işlenmiş halde yurt dışına satılmaktadır.

Ortorombik kristal sistemi kristal kafes yapılarından biridir. Bu sistemde a, b ve c eksenleri farklı boylarda, bunlar arasındaki açılar da 90o'e eşittir a≠b≠c ve α=β=γ=90° olmalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Evaporit</span>

Evaporit, sulu bir çözeltinin buharlaşmasıyla kristalleşme ve yoğunlaşma sürecinde sonuçlanır. Evaporit suda çözünen mineral sedimentin (mineralin) ismidir. İki çeşit tuz taşı birikintisi vardır:

  1. Okyanus birikintisi olarak da bilinen marine ve göller gibi suyun ana bloklarında bulunmaktadır.
  2. Evaporit tuz taşları çökelti kayaları olarak bulunur.
<span class="mw-page-title-main">Ultramafik kayaç</span>

Ultramafik kayaçlar ya da diğer adıyla ultrabazik kayaçlar, bünyesinde %45'ten daha az SiO2 bulunduran magmatik ve meta-magmatik kayaçlardır. Kayaçların bir diğer özelliği yüksek oranda MgO ve FeO bulundurmasıdır. Bu kayaçlar %90'dan daha fazla magnezyum ve demirce zengin, koyu renkli mineral içerir. Mantonun hemen tamamı ultramafik bileşimli malzemeden oluşmuştur. Dünit, piroksenit, gabro ve noritler magmatik-derinlik tipte önemli ultramafik kayaçlarken, komatit ve pikritik bazaltlar önemli volkanik ultramafik kayaçlardır. Serpentinitler ve talk-karbonatlar, ultramafik karakterde önemli metamorfik kayaçlardır. Kromit, manyezit, Cu-Pb-Zn mineralleri ve oldukça önemli olivin yatakları, dünyanın değişik yerlerinde ultramafik kayaçlara bağlı olarak oluşmuşlardır. Lateritik nikel yatakları da altere olmuş ultramafik kayaçlara bağlı olarak oluşurlar.

Bir maden yatağı, ekonomik değeri olan mineral ya da minerallerin kârlı bir şekilde işletilebilen tabii oluşumudur. Maden kelimesi, çoğunlukla metalik bir element içeren mineral ya da mineraller için kullanılıp bu metalik elementle birlikte anılır. Örneğin bakır madeni, demir madeni, çinko madeni gibi. Metalik element içeren minerallere de cevher adı verilir, örneğin bakır cevheri ve demir cevheri. Maden yatağı ise coğrafik anlamda basitçe madenin bulunduğu yer olup burada metalik element ihtiva eden cevher mineral(ler)i anormal bir şekilde konsantre olmuştur. Ancak jeolojik manada yerkabuğundaki herhangi bir mineral konsantrasyonunun maden yatağı olabilmesi için mutlaka ve mutlaka ekonomik olarak karlı bir şekilde işletilebilmesi gerekir. Maden yatağı terimi coğrafik isimle birlikte kullanıldığında bazen mineral bazen de element ismiyle birlikte söylenir. Örneğin Uludağ şeelit (mineral) yatağı, Fethiye kromit (mineral) yatakları, Ergani bakır (element) yatağı, Divriği demir (element) yatağı gibi.

<span class="mw-page-title-main">Yerinde Liç</span>

Yerinde geri kazanım veya çözelti madenciliği olarak da adlandırılan yerinde liç işlemi, maden yatağına açılan sondaj delikleri aracılığıyla bakır ve uranyum gibi mineralleri kazanmak için kullanılan bir madencilik işlemidir. Yerinde liç, doğal olarak katı halde bulunan mineralleri çözerek çalışır. Çözeltide doğal olarak oluşan malzemelerin geri kazanımı için bakınız: Tuzlu su madenciliği.

Çevrede aktinitler, dünya ortamındaki aktinitlerin kaynakları, çevresel davranışları ve etkileri ile ilgilidir. Çevresel radyoaktivite yalnızca aktinitlerle sınırlı değildir; radon ve radyum gibi aktinit olmayanlar da dikkat çekicidir. Tüm aktinitler radyoaktif olsa da, yer kabuğunda uranyum ve toryum gibi birçok aktinit vardır. Bu mineraller, karbon tarihleme ve çoğu dedektör için, X-ışınları ve daha fazlası gibi birçok yönden faydalıdır.