İçeriğe atla

Gılgamış Destanı

Gılgamış Destanı 
Destanın Akadcadaki Büyük Tufan tableti
Yazım yılıy. 7. yy
ÜlkeMezopotamya
Özgün diliAkkadca
Ortam türüKil tablet

Gılgamış Destanı, antik Mezopotamya'dan günümüze ulaşan en eski edebiyat eseri ve Piramit metinlerinden sonra en eski ikinci dini metin olarak kabul edilen destansı bir şiirdir.[1] Gılgamış'ın yazınsal tarihi, Üçüncü Ur Hanedanlığı'ndan (y. 2100) kalma Uruk Kralı Bilgamış ("Gılgamış" için kullanılan Sümerce ad) hakkında yazılan beş Sümer şiiriyle başlar. Bu bağımsız hikâyeler, daha sonra Akadcada birleşik bir destan için kaynak olarak kullanılmıştır. "Eski Babilce" yorumu olarak bilinen bu birleşik destanın günümüze ulaşan ilk yorumu, MÖ 18. yüzyıla dayanır ve adını açılışından (Shūtur eli sharrī: "Diğer Tüm Krallardan Üstün") almıştır. Destanın sadece birkaç tableti günümüze ulaşmıştır. Sîn-lēqi-unninni tarafından derlenen daha sonraki Standart Babilce yorumu, MÖ 13. yüzyıldan 10. yüzyıla kadar uzanır ve Sha naqba īmuru[a] ("Sonsuz Derinliği Gören", çağdaş terimlerle: "Bilinmeyeni Gören") açılışına dayanır. Bunun yaklaşık üçte ikisi daha uzundur ve on iki tabletlik yorum kurtarılmıştır. En iyi kopyalardan bazıları, MÖ 7. yüzyılda yaşamış olan Asur Kralı Asurbanipal'in kütüphane kalıntılarında keşfedilmiştir.

Hikâyenin ilk yarısında Uruk'un kralı Gılgamış ile tanrılar tarafından Gılgamış'ın Uruk halkına baskı yapmasını önlemek için yaratılan vahşi bir adam olan Enkidu anlatılır. Enkidu, bir tapınak fahişesi olan Şamhat ile cinsel ilişkiye girerek uygar hale geldikten sonra Gılgamış'ı bir güç sınavına davet ettiği Uruk'a gider. Tapınak fahişeleri, o dönemde tapınakların maddi ihtiyaçlarının karşılanması için kutsal bir görev yaptıklarına inanılan kişilerdir.

Gılgamış, mücadeleyi kazanmasına karşın Enkidu ile arkadaş olur. Birlikte, efsanevi Sedir Ormanı'na altı günlük bir yolculuk yapar ve burada koruyucu, korkunç Humbaba'yı öldürmeyi ve kutsal Sedir'i kesmeyi planlarlar.[3] Tanrıça İştar, cinsel ilişki önerisini geri çeviren Gılgamış'ı cezalandırmak için Gök Boğası'nı gönderir. Gılgamış ve Enkidu, Gök Boğası'nı öldürdükten sonra tanrılar, Enkidu'yu ölüme mahkûm etmeye karar verir ve Enkidu'nun canını alır.

Destanın ikinci yarısında, Enkidu'nun ölümünden ötürü acı çeken Gılgamış'ın sonsuz yaşamın gizemini keşfetmek için uzun ve tehlikeli bir yolculuğa çıkması anlatılır. En sonunda "Aradığınız hayatı, asla bulamayacaksınız. Tanrılar insanı yarattığında insanın payına ölüm düşmüştür ve tanrılar, hayatı kendi ellerinde tutmuştur." bilgisini öğrenir.[4][5] Bununla birlikte yaptırdığı büyük yapılar, Siduri'nin önerisi ve ölümsüz adam Utnapiştim'in Büyük Tufan hakkında söyledikleri sayesinde Gılgamış'ın ünü, ölümünden sonra Gılgamış hikâyesine olan ilginin artmasıyla günümüze ulaşmış; birçok dile çevrilmiş ve popüler kurgu eserlerinde yer almıştır.

Destan, dinde ve kahramanlık destanları geleneğinde temel bir eser olarak kabul edilir; Gılgamış, Herakles (Herkül) gibi daha sonraki kahramanların ilk örneğini oluşturur ve destanın kendisinin Homeros destanlarına etkisi olmuştur.[6]

Geçmişi

Şu anda Louvre'da bulunan ve muhtemelen Gılgamış'ı temsil eden eski Asur heykeli.

2000 yılı aşkın bir zaman diliminden farklı kaynaklar mevcuttur. En eski Sümer şiirleri artık tek bir destanın parçaları olmaktan çok, genel olarak ayrı öyküler olarak kabul edilmektedir.[7] Bu şiirler, Üçüncü Ur Hanedanı (y. MÖ 2100) dönemine kadar gitmektedir.[8] Eski Babilce tabletler,[7] tek bir Gılgamış Destanı anlatısı için günümüze ulaşan en eski tabletlerdir.[9] Daha eski Eski Babilce tabletler ve daha sonraki Akadca yorumu, daha sonraki metinlerdeki boşlukları doldurmak için kullanılan önceki metinler ile çağdaş çeviriler için önemli kaynaklardır. Yeni keşiflere dayanan birkaç yenilenmiş yorum yayımlanmış olsa da destan eksik kalmıştır.[10] Eski Babilce metninin çözümlenmesi, destanın olası erken biçimlerini yeniden oluşturmak için kullanılmıştır.[11] Standart Babilce yorumu olarak da anılan en güncel Akadca yorumu, on iki tabletten oluşur ve MÖ 1300 ile MÖ 1000 yılları arasında yaşadığı düşünülen[12] Sîn-lēqi-unninni tarafından düzenlenmiştir.[13]

Asurca çivi yazılı tabletlerin yaklaşık 15 bin parçası, 1850'lerin başında Ninova'daki Asurbanipal Kütüphanesi'nde Austen Henry Layard, yardımcısı Hormuzd Rassam ve W.K. Loftus tarafından keşfedildi.[14] Sonraki on yılın sonlarında, British Museum bunları incelemesi için George Smith'i işe aldı; 1872'de Smith, İncil Arkeolojisi Derneği'nden (Society of Biblical Archaeology) önce çevrilmiş parçaları okudu[15] ve 1875 ile 1876'da daha kapsamlı çeviriler yayımladı.[14] Gılgamış'ın ana karakteri, adındaki çivi yazısı logografileri doğru bir şekilde söylenmeden önce dünyaya "İzdubar" olarak yeniden tanıtıldı.[14] 1891'de Paul Haupt çivi yazısı metnini topladı ve dokuz yıl sonra Peter Jensen kapsamlı bir baskı yaptı; R. Campbell Thompson, her ikisinin çalışmasını 1930'da güncelledi. Sonraki yirmi yıl boyunca Samuel Noah Kramer, Sümer şiirlerini yeniden bir araya getirdi.[16]

1998'de Amerikalı Asurolog Theodore Kwasman, British Museum'un deposunda destanın ilk satırlarını içerdiğine inanılan bir parça keşfetti. 1878'de bulunan ve MÖ 600 ile MÖ 100 arasına tarihlenen bu parça, kurtulmasından bu yana bir yüzyıldan fazla bir süre uzmanlar tarafından incelenmedi.[17] Parçada "Her şeyi gören, toprağın temeli olan, (her şeyi) bilen, her konuda bilgeydi: Gılgamış." yazılıydı.[18] Efsanelerde Gılgamış'ın düşmanlarından birinin babası olarak bahsedilen Kiş'li Enmebaragesi ile ilgili eserlerin keşfi, Gılgamış'ın tarihsel varlığına inanılırlık kazandırmıştır.[19]

Kesin çağdaş çeviri, 2003 yılında Oxford University Press tarafından yayınlanan Andrew George'a ait iki ciltlik eleştirel bir çalışmasıdır. Cambridge akademisyeni Eleanor Robson tarafından yapılan bir kitap incelemesinde, George'un bu çalışmasının son 70 yılda Gılgamış ile ilgili yapılan en önemli eleştirel çalışma olduğu savlanır.[20]

Yorumları

Bulunan çeşitli kaynaklardan destanın iki ana yorumu kısmen yeniden bir araya getirildi: Standart Babilce yorumu yani "Derinleri gören kişi" ile Eski Babilce yorumu yani "Diğer tüm kralları aşan". Gılgamış hakkında daha önce yazılan beş Sümer şiiri kısmen kurtarılmış iken bu şiirlerden bazıları Babil yorumundaki belirli bölümlerin ilkel yorumlarını, diğerleri ise ilgisiz hikâyeler içermektedir.

Standart Babilce yorumu

Destanın standart Babilce yorumu, Hormuzd Rassam tarafından 1853'te Ninova'daki Asurbanipal Kütüphanesi'nde keşfedildi. "Standart Babilce" edebi amaçlar için kullanılan bir edebi tarzı ifade eder. Bu yorum Sin-liqe-unninni tarafından MÖ 1300 ile 1000 yılları arasında önceki metinlerden derlenmiştir. Standart Babilce yorumu, eski yorumdan ayrı açılış sözcüklerine sahiptir. Eski yorum "Diğer tüm kralları aşan" ifadesiyle başlarken Standart Babilce yorumunda "Derinleri gören" (ša naqba īmuru) ifadesi ile başlar. Gılgamış'a tanrılara nasıl tapılacağı, neden insanlar için ölüm emredildiği, iyi bir kralın nasıl olduğu ve nasıl iyi yaşanacağı hakkında bilgi verilmiştir. Tufan efsanesinin kahramanı Utnapiştim'in hikâyesi, Babil destanı Atra-Hasis'te de bulunabilir.[21]

12. tablet, özgün 11'in devamı niteliğindedir ve umulana göre daha sonraki bir tarihte eklenmiştir.[22] İyi hazırlanmış 11 tabletlik destanla çok az ilişkisi vardır; 12. tablet, Gılgamış'ın Enkidu'yu Yeraltı Dünyası'ndan bazı nesnelerini almak için gönderdiği önceki bir Sümer masalının yakın bir kopyasıdır. Bu tablete göre Enkidu, Yeraltı Dünyası'nın doğasını Gılgamış ile ilişkilendirmek için bir ruh biçiminde geri döner.

Notlar

  1. ^ 2008 yılında, Ugarit'te bulunan ve standart yorumdan önce yazılmış olan ortalama Babil versiyonunun el yazmaları Sha naqba īmuru ile başlamıştır.[2]

Kaynakça

  1. ^ "Epic of Gilgamesh | Summary, Characters, & Facts | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2021. 
  2. ^ Sin-léqi-unnínni (2007). Ele que o abismo viu (Portekizce). Jacyntho Lins Brandão tarafından çevrildi. Autêntica. s. 23. ISBN 978-85-513-0283-5. 
  3. ^ Krstovic, Jelena O., (Ed.) (2005). Epic of Gilgamesh Classical and Medieval Literature Criticism. 74. Detroit, MI: Gale. ISBN 9780787680213. OCLC 644697404. 
  4. ^ Thrower, James (1980). The Alternative Tradition: A Study of Unbelief in the Ancient World. The Hague, The Netherlands: Mouton Publishers. 
  5. ^ Frankfort, Henri (1974) [1949]. "Chapter VII: Mesopotamia: The Good Life". Before Philosophy: The Intellectual Adventure of Ancient Man, an essay on speculative thought in the ancient near East. Penguin. s. 226. OCLC 225040700. 
  6. ^ Temple, Robert (1991). He who saw everything: a verse translation of the Epic of Gilgamesh. Random Century Group Ltd. pp. viii–ix.
  7. ^ a b Dalley 2000, s. 45.
  8. ^ Dalley 2000, ss. 41–42.
  9. ^ Mitchell, T.C. (1988). The Bible in the British Museum. The British Museum Press. s. 70. 
  10. ^ George 2003.
  11. ^ Abusch, T. (1993). "Gilgamesh's Request and Siduri's Denial. Part I: The Meaning of the Dialogue and Its Implications for the History of the Epic". The Tablet and the Scroll; Near Eastern Studies in Honor of William W. Hallo. CDL Press. ss. 1-14. 
  12. ^ George 2003, s. ii.
  13. ^ George, Andrew R. (2008). "Shattered tablets and tangled threads: Editing Gilgamesh, then and now". Aramazd. Armenian Journal of Near Eastern Studies. 3: 11. 7 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Eylül 2018. 
  14. ^ a b c George, Andrew R. (2008). "Shattered tablets and tangled threads: Editing Gilgamesh, then and now". Aramazd. Armenian Journal of Near Eastern Studies. 3: 7-30. 7 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Eylül 2018. 
  15. ^ Smith, George (3 Aralık 1872). "The Chaldean Account of the Deluge". Sacred-Texts.com. 3 Aralık 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mart 2020. 
  16. ^ George 2003, s. xi.
  17. ^ "First lines of oldest epic poem found". The Independent (İngilizce). 16 Kasım 1998. 10 Kasım 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Eylül 2019. 
  18. ^ Evans, Barry. "It Was a Dark and Stormy Night". North Coast Journal (İngilizce). 16 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Eylül 2019. 
  19. ^ Dalley 2000, ss. 40–41.
  20. ^ Mawr, Bryn (21 Nisan 2004). "Bryn Mawr Classical Review 2004.04.21". Bryn Mawr Classical Review. 10 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ekim 2017. 
  21. ^ Tigay 1982, ss. 23, 218, 224, 238.
  22. ^ George 2003, ss. xxvii–viii.

Dış bağlantılar

Yapıtın, Cumhuriyet Gazetesi Dünya Klasikleri Dizisi'nde yayımlanan baskısının çevrimiçi okunabileceği bağlantı 1 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sümerler</span> Güney Mezopotamyadaki eski medeniyet ve tarihi bölge

Sümerler, yaklaşık MÖ 4000-2000 yılları arasında Irak'ın güneyinde yerleşik hayata geçmiş olup medeniyetin beşiği olarak bilinen coğrafi bölgede yaşamış bir uygarlıktır. MÖ 6'ncı ve 5'nci milenyumda Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı dönemi arasında ortaya çıkmış olup Dünyanın bilinen en eski uygarlıklarından birisi olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Gılgamış</span> Sümer şehir devleti Urukun tarihî kralı

Gılgamış, Sümer şehir devleti Uruk'un tarihî kralı, antik Mezopotamya mitolojisinin önemli bir kahramanı ve MÖ 2. binyılın sonlarında Akadca yazılan epik şiir Gılgamış Destanı'nın protagonistidir. Muhtemelen MÖ 2800 ile 2500 arasındaki bir zaman aralığında ülkeyi yönetmiş ve ölümünden sonra tanrısallaştırılmıştır. Ur'un üçüncü hanedanlığı döneminde Sümer efsanelerinde önemli bir şahsiyet olmuştur. Gılgamış'ın efsanevi kahramanlıkları günümüze kadar gelen beş Sümer şiirinde anlatılmıştır. Bunların tespit edilebilen en eskisi Gılgamış, Enkidu ve Ölüler Diyarı'dır. Bu şiirde Gılgamış, Tanrıça İnanna'nın yardımına gelir ve tanrıçanın huluppu ağacını istila eden yaratıkları defeder. İnanna, Gılgamış'a mikku ve pikku adı verilen iki bilinmeyen nesne verir fakat Gılgamış, bunları kaybeder. Enkidu'nun ölümünden sonra gölgesi, Gılgamış'a Ölüler Diyarı'nın kasvetli koşullarını anlatır. Gılgamış ve Agga şiiri, Gılgamış'ın tâbi olduğu Kral Agga'ya karşı ayaklanmasını anlatır. Diğer Sümer şiirleri Gılgamış'ın dev Huvava ve Gök Boğası ile ilişkisini anlatırken kötü muhafaza edilmiş olan sonuncu şiir Gılgamış'ın ölümüyle cenazesini anlatır.

<span class="mw-page-title-main">Nuh</span> Peygamber

Nuh, İbrahimî dinlerde kendisinden söz edilen Tufan peygamberidir. Tevrat'ta Nuh'un 950 yıl yaşadığına işaret edilir. Kur'an'da ise kaç yıl yaşadığı bildirilmemiş, yalnızca kendisinin 950 yıl boyunca kavmi içinde yaşadığı belirtilmiştir. İnanışa göre Tufan'dan önce Allah'ın emriyle büyük bir gemi inşa etmiş ve bu gemiye "Nuh'un Gemisi" denmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Enkidu</span> Gılgamışın yol arkadaşı

Enkidu (Sümerce: 𒂗𒆠𒄭 EN.KI.DU10), antik Mezopotamya mitolojisinde efsanevi bir figür ve Uruk kralı Gılgamış'ın savaş zamanındaki yoldaşı ve arkadaşıdır. İkisinin maceraları, Sümer edebiyatında ve M.Ö. 2. binyılda yazılan Akad destanı Gılgamış Destanında yer aldı. Enkidu, vahşi adamın en eski edebi temsili olarak, Mezopotamya'daki sanatsal temsillerde ve Antik Yakın Doğu edebiyatında sıkça rastlanan bir motif olarak öne çıkıyor. Enkidu'nun ilkel bir adam olarak belirmesi, M.Ö. 1300-1000 arasındaki Eski Babillilerin versiyonuyla potansiyel bir benzerlik taşıyor; bu versiyonda Enkidu, Sümerce şiirlerde bir hizmetkâr-savaşçı olarak tasvir edilmiştir.

Lugalbanda, Sümer mitolojisi ve edebiyatından bir karakterdir. Adı genç kral anlamına gelir. Sümer Kral Listesi'ne göre Uruk şehrinin üçüncü kralıdır. Eski Çağ Mezopotamya edebiyatında Gılgamış'ın babası olarak yer alır ve karısı tanrıça Ninsun'dur.

Babil ve Asur uygarlıkları, Mezopotamya'da, Fırat ve Dicle ırmakları arasındaki bölgede 5.000 yıl önce kurulan en büyük kentlerden Babil ve Asur çevresinde yaratılan uygarlıklardır. Bu kentler, Babil ve Asur ülkelerinin de merkeziydi. Yazı başta olmak üzere burada pek çok buluş gerçekleştirildi. Asur ve Babil'de ortaya çıkan uygarlık doğuda İran ve Hindistan'a; batıda ise Filistin, Yunanistan ve Roma'ya doğru yayıldı. Babil ve Asur böylece doğu ve batı uygarlıklarının da çıkış yeri oldu.

<span class="mw-page-title-main">Üçüncü Ur Hanedanı</span>

Üçüncü Ur Hanedanı, Üçüncü Ur Sülalesi, III. Ur Hanedanlığı ve benzeri isimlerle anılan, Mezopotamya'da bir dönem egemen olmuş, Ur kenti temelli Sümer hanedanıdır. Bundan dolayı “Yeni Sümer Devleti” olarak da tanımlanmaktadır. Kısa bir dönem boyunca bölgesel bir siyasi güç olmuştur. Hanedan kısaca Ur III veya III. Ur olarak da anılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Asurbanipal</span> Asur Hükümdarı

Asurbanipal, MÖ 668-627 arasında hüküm sürmüş son büyük Asur kralıdır.

<span class="mw-page-title-main">Uruk</span> Antik bir sümer şehri

Uruk, antik bir Sümer şehridir. Günümüzde Tel el-Varka adıyla bilinir. Kent, Fırat Nehri'nin bugünkü yatağının doğusunda, nehrin eskiden kurumuş bir kanalının üzerinde bulunmaktadır. Bugünkü Irak'ta Müsennainin başkenti Semave'nin 30 km doğusuna denk gelir. Uruk, Babil döneminde de varlığını korumuştur. Kitab-ı Mukaddes'te şehrin adı Erek olarak geçer.

<span class="mw-page-title-main">Sümer Kral Listesi</span>

Sümer Kral Listesi, Sümerli ve yabancı hanedanlıklardaki Sümer krallarını listeleyen Sümer dilinde yazılmış antik bir metindir. Daha sonra yazılan Babil kralları listesi ve Asur kralları listesi bu metne benzer.

<span class="mw-page-title-main">Sümer edebiyatı</span> MÖ 18-17. yüzyıl yazıları

Sümer edebiyatı, Sümer uygarlığı tarafından sürdürülen ve daha sonraki Akad ve Babil imparatorlukları tarafından büyük ölçüde korunan dini yazılar ve diğer geleneksel hikâyeler de dahil olmak üzere, bilinen en eski kayıtlı edebiyat külliyatını oluşturur. Bu kayıtlar Orta Tunç Çağı sırasında MÖ 18. ve 17. yüzyıllarda Sümer dili ile yazılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Sîn-lēqi-unninni</span>

Sîn-lēqi-unninn (Akadca: 𒁹𒀭𒌍𒋾𒀀𒅆 md30-TI-ER2), MÖ 1300 ile MÖ 1000 yılları arasında Mezopotamya'da yaşamış olan mašmaššu'dur. Edebi çevrelerde, Gılgamış Destanı'nın en iyi korunmuş versiyonunu derlemesiyle bilinmektedir. Adı, çivi yazısıyla yazılmış çalışmalarda pek rastlanmayacak bir şekilde metnin içerisinde yer almıştır. Yazdığı versiyon, açılışıyla bilinmektedir: "Sha naqba īmuru" ("Derinleri gören adam" ya da "Boşluğu gören kişi"). Versiyonunun önceki metinlerden ne kadar farklı olduğu bilinmiyor.

<span class="mw-page-title-main">Gök Boğası</span> Antik Mezopotamya mitolojisinde geçen bir figür

Gök Boğası, Göklerin BoğasıGökyüzü Boğası, Cennet Boğası veya Cennetin Boğası, antik Mezopotamya mitolojisinde kahraman Gılgamış'ın savaştığı efsanevi bir canavardır. İlki erken Sümerce bir şiirde geçen, diğeri ise standart Akadcayla yazılmış bir Sümer şiiri olan Gılgamış Destanı'nda yer alan olmak üzere Gök Boğası'na ait hikâyenin iki farklı versiyonu vardır. Sümer şiirinde boğa, belirsiz sebeplerden dolayı tanrıça İnanna tarafından, Gılgamış'a saldırması için gönderilir. Gılgamış Destanı'nın VI. tabletindeki Akadca söylentilerde tanrıça İştar, Gılgamış'a cinsellik içeren bir teklifte bulunur; fakat Gılgamış teklifi reddeder. Bunun üzerine sinirlenen İştar, babası Anu'ya giderek Gök Boğası'nı ondan ister. Böylece İştar, Gılgamış ile Gılgamış'ın arkadaşı Enkidu'ya saldırması için boğayı Uruk'a gönderir fakat ikili, boğayı öldürür. Boğayı yendikten sonra Enkidu, boğanın sağ uyluğunu İştar'a fırlatarak onunla alay eder. Boğanın katledilmesi, tanrıların Enkidu'yu ölüme mahkûm etmesine neden olur. Bu olay, Gılgamış'ta ölüm korkusunun ortaya çıkmasına sebebiyet verir ve destanın geri kalan kısmını yönlendirir.

<span class="mw-page-title-main">Sedir Ormanı</span> kurgusal orman

Sedir Ormanı, Mezopotamya mitolojisinde tanrıların yüce diyarıdır. Yarı tanrı Humbaba tarafından korunmaktadır. Şöhret arayışı sırasında ağaçları kesmeye cesaret eden Gılgamış, ormana bir kere girebilmiştir. Sedir Ormanı, Gılgamış Destanı'nın 4-6 numaralı tabletlerinde tarif edilmiştir.

Enmebaragesi , Sümer kralları listesine göre Kiş'in kralıdır. 900 yıl hüküm sürülen Elam'a boyun eğdirmiş ve Gılgamış'ın selefi Kuara'lı Balıkçı Dumuzid tarafından esir alınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gılgamış tufan efsanesi</span> tufan efsanesi

Gılgamış tufan efsanesiGılgamış Destanı'nda geçen bir tufan efsanesidir. Birçok araştırmacı, destanın "standart sürümü"nün XI. tabletinde yer alan tufan efsanesinin destana Atrahasis Destanı'ndaki tuhaf hikâyesini kullanan bir düzeltmen tarafından eklendiği görüşündedir. Çok eski Sümer Gılgamış şiirlerinde tufan efsanesine kısa bir gönderme de mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Urşanabi</span>

Urşanabi, Mezopotamya mitolojisinde ölüm nehri olan Hubur'un kayıkçısıdır. Yunan mitolojisindeki karşılığı Kharoon'dur.

<span class="mw-page-title-main">Akrep insan</span> Akad mitoloji figürü

Akrep insan, birçok Akadca efsanede geçen yaratıktır. Gılgamış Destanı'nın Babilce versiyonu ile Enûma Eliš destanı, bu efsanelerden ikisidir. Akrep insanlar ayrıca akrabuamelu ya da girtablilu olarak da bilinir. Akrep insanlar, bir insanın başı, kolu ile bir akrebin gövdesine sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Enmerkar</span>

Enmerkar, çeşitli Sümer mitlerinde ve efsanelerinde adı geçen kral. MÖ 4. binyılın ortalarından sonlarına kadar Uruk şehir devletini yönettiğine inanılmaktadır. Bir efsaneye göre Enmerkar, Uruk'taki ilk büyük tapınak olan ve tanrıça İnanna'ya adanan Eanna Tapınağı'nı inşa eden kişidir. Başka bir efsanede ise tüm Sümer şehir devletlerini kendi yönetimi altında birleştiren büyük bir fatih olarak tasvir edilir. Enmerkar'dan Gılgamış Destanı'nda da bahsedilir ve burada tanrılar tarafından Uruk'u yönetmesi için seçilen bilge ve güçlü bir hükümdar olarak tasvir edilir. Efsanevi statüsüne rağmen, Enmerkar'ın varlığına ve yönetimine dair çok az somut tarihsel kanıt vardır. Bununla birlikte, Sümer mitolojisi ve folklorunda önemli bir figür olmaya devam etmiştir.

Bu, kısmi bir Asurologlar listesidir. Bir Asurolog, Asur ve antik Mezopotamya'nın (Irak) geri kalanının arkeolojik, tarihsel, kültürel ve dilbilimsel çalışmalarında uzmanlaşmış bir kişidir.