İçeriğe atla

Gözaltında ölüm ve kaybolma

Gözaltında ölüm ve kaybolma, bir kimsenin polis, hapishane görevlisi ya da bir başka yetkili tarafından gözaltındayken kaybolması ya da öldürülmesi durumu. Gözaltında ölüm ve kaybolma, yetkililerin suistimal, ilgisizlik, ırkçılık veya ölümlerin sebebini örtbas etmeleri konusu üzerinden sık sık bir tartışma konusu olarak sürer.[1] Uluslararası insan hakları hukukunda cebri kaybolma, bir insanın devlet, politik organizasyon ya da devletin destek, kabulüyle üçüncü taraf yetki yoluyla gizlice kaçırılması ya da tutuklanmasında gerçekleşir.[2] 1 Temmuz 2002 tarihinde yürürlüğe giren Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü'ne göre, sivillere yönelen genel ya da sistematik saldırının bir parçası olan cebri yok etme, insanlığa karşı bir suç olarak nitelendirilir. 20 Aralık 2006 tarihindeyse Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Tüm İnsanların Cebri Kaybolmadan Korunması Uluslararası Sözleşmesini kabul etti. Cebri kaybolma (gözaltında kaybolma), genel olarak öldürülme anlamına gelebilir.[3]

2015 senesinde Hamas'ın silahlı kanadının dört üyesi Mısır'ın Sina Yarımadasında alıkondu. Mısır güvenlik sorumlularına göre kaçıranlar kimliği bilinmeyen silahlı kimselerdi. Kaçırılan kişiler, 50 Filinstinliyi araçla Refah'tan Kahire havalimanına taşıyan kimselerdi. Hamas, kaçırılan dört kişinin rotasının Kahire olduğunu doğruladı. Gazze'deki İçişleri Bakanı Sözcüsü Eyad el-Bazom, Mısır İçişleri Bakanlığına alıkonan yolcuların can güvenliği ve serbest bırakılmaları için çağrıda bulundu ve aracın Mısırlı askerlerin eşliğinde olduğunu ekledi.[4] Kaçırma olayını üstlenen bir grup ise çıkmadı.

2009'da Kolombiyalı davacıların raporlarından hareketle yapılan bir tahmine göre binlerce insan süregelen iç çatışma sırasında milis gruplardan dolayı kaybolmuştu. 2008'de bu mağdurlardan 300 kadarının ölü bedeni üzerinden kimliği tespit edilmişti ve sonraki yıl da 600 kadarının kimliği belirlendi. Kolombiyalı yetkilere göre, ortaya çıkarılan bedenlerin kimliğinin tespiti yıllar alacak.[5]

Kuzey Kore'de cebri kaybolmalar, gözaltına alınanların aileleriyle irtibat kurulmadan ve açıklama olmaksızın gerçekleşen tutuklamalarla karakterize olmaktadır. Birçoğu etnik olarak Koreli olan Güney Kore ve Japonya'da yaşayan yabancı ülke vatandaşları Kuzey Kore'ye seyahatlerinden sonra ya da alıkonduktan sonra kaybolmalarına dair vakalar bulunmaktadır.[6][7]

İnsan Hakları Ulusal Komisyonu'na göre 2006 ila 2011 yılları arasında 5,397 insan kayboldu. Bunların 3 bini aşkını erkek, 2 bine yakını ise kadındı. Bunun yanı sıra 55 kişi hakkında herhangi bir bilgi bulunmaktadır. Genel olarak cebri kaybolmalar, 2006'da Felipe Calderón döneminde başlayan, uyuşturucu savaşıyla alakası olmayan ve bazı gruplar arasında görüldü.

Gözaltında kaybolan ve faili meçhul cinayetlerde hayatını kaybedenlerin yakınlarının düzenlediği Cumartesi Anneleri eylemi, 1995 yılından bu yana Cumartesi günleri oturma eylemleriyle İstanbul'da gerçekleşmektedir.[8] Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın 1980-2000 arasındaki rakamlarla oluşturduğu verilere göre Türkiye'de 20 yıl içinde 757 kişi gözaltında kayboldu. Aynı aileden kaybolanların yer aldığı veri tabanına göre ise en fazla kayıp 1994 yılında oldu. 1994 yılında belirgin bir artış gösteren gözaltı kayıpları, en çok Diyarbakır ilinde yaşandı.[9] İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre, Türkiye'de 1980 yılından bu yana 940 kişi gözaltında kayboldu ve durumları hakkında bilgi alınamadı.[10]12 Eylül Darbesinden sonra gözaltına alınan birçok insandan daha sonraları haber alınamadı. Bunlardan biri gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Cemil Kırbayır idi.[11] Cemil Kırbayır'ın annesi Berfo Kırbayır mücadelesiyle Türkiye'de kayıp ailelerinin sembol ismi haline gelmişti.[12]

1991 yılında Diyarbakır'daki bir köyde Fehmi Tosun gözaltına alındı. Uzun süre gözaltına tutulan ve ceza alan Tosun, 1994'te hapisten çıkınca tekrar polislerce aranmaya başlandı. Ailesiyle birlikte İstanbul'a taşınan Fehmi Tosun, sivil polis olduğu ileri sürülen kişilerce zorla araca bindirilerek götürüldü ve daha sonra ondan haber alınamadı.[13]

Türkiye'de Birleşmiş Milletler (BM) Tüm Kişilerin Zorunlu Kaybetmeye Karşı Korunması İçin Sözleşme ile Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni (UCM) kuran Roma Statüsü'nün imzalanması, toplu mezarların Minnesota Protokolü'ne uygun olarak açılması ve gözaltında kaybedilenlerin akıbetinin araştırılması için özel yasayla yetkilendirilmiş bağımsız bir araştırma komisyonu kurulması yönünde talepler bulunmaktadır.[14]

Kaynakça

  1. ^ Stefan Fruehwald; Patrick Frottier. "Death behind bars", Cmaj.ca. Erişim tarihi: 2015-02-25.
  2. ^ Jean-Marie Henckaerts; Louise Doswald-Beck; International Committee of the Red Cross (2005). Customary International Humanitarian Law: Rules. Cambridge University Press. s. 342. ISBN 978-0-521-80899-6.
  3. ^ Michael Riordon, Bold Scientists, Between the Lines, 2 Eylül 2014
  4. ^ "Four Palestinian Hamas militants abducted in Egypt's Sinai - sources". Reuters. 8 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2016. 
  5. ^ "Aterradora cifra de desaparecidos por paramilitares y guerrilla". Canalrcn. 24 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Aralık 2010. 
  6. ^ "U.N. Panel Says North Korean Leader Could Face Trial". NY Times. Erişim tarihi: 19 Nisan 2016. 
  7. ^ "UN says North Korea is like a Nazi state: Main findings". CBC News. 7 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2016. 
  8. ^ Andrea O'Reilly, Encyclopedia of Motherhood, 2010, s. 1219.
  9. ^ "20 Yılda 757 Kişi Gözaltında "Kaybedildi"". bianet.org/. 28 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2016. 
  10. ^ "Türkiye'de 940 kişi kayıp". Rudaw. 1 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2016. 
  11. ^ "Kırbayır'ı 31 Yıl Önce Kaybettiler, Soruşturması Şimdi Açılıyor". Bianet. 1 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2016. 
  12. ^ "Berfo Ana öldü". Hürriyet. 1 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2016. 
  13. ^ "Fehmi Tosun İçin Anma". Bianet. 16 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2016. 
  14. ^ "17-31 MAYIS GÖZALTINDA KAYIPLAR HAFTASI "Kaybedecek Vaktimiz Yok"". Bianet. 23 Temmuz 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2016. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<i>Eşkıya</i> (film) 1996 yapımı Türk filmi

Eşkıya, başrollerini Şener Şen ve Uğur Yücel'in paylaştığı 1996 yapımı sinema filmi. Yavuz Turgul'un yönettiği ve senaryosunu yazdığı Eşkıya, 1996-1997 sezonunda 2 milyon 571 bin 474 kişi tarafından izlendi. Gişe istatistiklerinin tutulmaya başlandığı 1989'dan sonraki dönemde, gösterime girdiği 1996'dan 2001 yılına kadar Türk sinemasının en yüksek gişe hasılatı elde eden filmi oldu. Türk sinemasının modern zamanlarındaki ilk büyük gişe patlamasını gerçekleştiren Eşkıya'nın bu başarısı, 1980'li yıllardan itibaren üretim ve seyirci sayısı bakımından büyük bir çöküş yaşayan Türk sinemasının Yeşilçam iken Modern Türk Sinemasına çeviren bir dönüm noktası sayılmaktadır.

Türk İntikam Tugayı (TİT), 1970'li yıllarda Kıbrıs'ta sol görüşlü Kıbrıs Türklerine ve 12 Eylül Darbesi'ne kadar geçen süreçte Türkiye'de solcu olarak bilinen ve Türkiye'ye hakaret etmekle suçladıkları kişi ve gruplara karşı suikast ve çoğunluğu ölümle sonuçlanan saldırıları düzenlediği iddia edilen yasa dışı antikomünist aşırı milliyetçi örgüt. TİT olarak üstlendikleri eylemler haricinde, bünyesindeki isimler ve lider kadrosu hiçbir zaman açığa çıkmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Hamas</span> Filistinde Sünni İslamcı paramiliter örgüt

Hamas veya resmî adıyla İslamî Direniş Hareketi, Filistin Ulusal Yönetimi'nde seçimle belirlenmiş Filistin Parlamentosunda çoğunluğu elinde tutan Filistinli paramiliter örgüt ve sünni, İslamcı ve militarist siyasi parti.

<span class="mw-page-title-main">Hak ve Özgürlükler Partisi</span> Türkiyede bir siyasi parti

Hak ve Özgürlükler Partisi, Türkiye'de 11 Şubat 2002'de Abdülmelik Fırat tarafından kurulan bir siyasi partidir. Parti Kürt kimliğiyle ön plana çıkmaktadır. Partinin başlıca kuruluş amacı, Türkiye'de yaşayan Kürt vatandaşların sorunlarının çözümüne yardımcı olmak ve Kürt dilinin konuşulabilmesi başta olmak üzere birçok hak ve özgürlüğün teminat altına alınmasını sağlamak olarak gösterilmektedir. Siyasi olarak Türkiye'nin federal bir yapıya bürünmesini savunan HAK-PAR, bu yönüyle Demokratik Toplum Hareketi partilerinden ayrılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği</span>

Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği;, İstanbul'da bulunan bir sivil toplum kuruluşudur.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de LGBT hakları</span> Türkiyede lezbiyen, gey, biseksüel ve trans bireylerin hakları

Türkiye'de lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender (LGBT) bireyler diğer vatandaşlara göre dezavantajlı durumdadırlar. Türkiye eşcinsel ilişkileri tanısa da medeni kanununda cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliği gibi bir ifadeye yer vermez ve eşcinsel çiftlerin birlikteliklerini yasal zeminde tanımaz. 2013 yılında ILGA-Europe, Türkiye'yi LGBT haklarının korunması konusunda 49 ülke arasında 39. sıraya yerleştirmişti ancak 2024 yılında 46. sıraya geriledi. Türkiye'yi sıralamada sadece Azerbaycan ve Rusya takip etti.

Siyah Pembe Üçgen; resmî adıyla Siyah Pembe Üçgen İzmir Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Araştırmaları ile Ayrımcılığına Karşı Dayanışma Derneği, Türkiye'de kurulmuş beşinci LGBT derneğidir.

<span class="mw-page-title-main">Cumartesi Anneleri</span> İstanbul, Galatasaray Meydanında düzenlenen oturma eylemine katılan topluluk

Cumartesi Anneleri, 27 Mayıs 1995'ten bu yana her cumartesi günü Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemleri düzenleyerek gözaltında kaybolan yakınlarını ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban giden yakınlarının faillerini arayanlardan oluşan bir topluluktur.

Ethem Sarısülük, 2013 yılında Gezi Parkı protestoları sırasında Ankara'da Polis tarafından vurularak öldürülen eylemci. Ankara'daki Gezi Parkı eylemi sırasında Polis memuru Ahmet Şahbaz tarafından başından ağır yaralanan Sarısülük, 14 gün yoğun bakımda kaldı. 12 Haziran 2013 tarihinde beyin ölümü gerçekleşen Ethem Sarısülük, 14 Haziran 2013 tarihinde saat 15.15'te Ankara Numune Hastanesi'nde öldü. Yapılan otopside mermi çekirdeğinin beynin içinde olduğu rapor edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Bianet</span> BİA

Bianet, diğer adıyla Bağımsız İletişim Ağı (BİA), 1997 yılında İstanbul'da kurulan, Türkiye gündeminden hak haberciliği, yurttaş haberciliği ve özgür habercilik ilkelerini benimsemiş haber portalıdır. Türkiye'nin birçok yerinde IPS İletişim Vakfı ile ortak projeler yürüterek yerel gazete, medya, radyo, televizyon çalışmalarını eğitimlerle desteklemektedir.

Derinlemesine Araştırma Laboratuvarı ya da Derin Araştırma Laboratuvarı, 12 Eylül Darbesi sonrası dönemde Ankara Emniyet Müdürlüğü içinde "D Grubu" olarak anılan siyasi şubeye verilen ad. D Grubu daha sonra, 'D'nin Arapça okunuşuyla 'DAL' olarak anılmaya başlanmıştır. Şube, 12 Eylül Darbesi'nde gözaltına alınan kişilere yönelik sistematik işkence ve kötü muamele suçlarıyla gündeme gelmişti.

<i>Serhildan</i>

Serhildan, Kürt siyasi hareketi kapsamında 1990'dan beri Türkiye'de meydana gelen Kürt siyasi isyanlarını tanımlayan politik terim.

<span class="mw-page-title-main">Mart 2006 Diyarbakır olayları</span>

Mart 2006 Diyarbakır olayları, 28-31 Mart 2006 tarihleri arasında Diyarbakır'da yaşanan protestolar ve sonrasında gerçekleşen toplumsal olaylardır.

Sosyal Demokrasi Vakfı, 1994 yılı sonunda İstanbul'da kurulmuş bir vakıftır. Temel amaçları arasında, toplumda "çoğulcu ve özgürlükçü demokrasinin bütün kavram, kural ve kurumları ile yerleştirilmesine katkı yapmak", "emeğe, insana ve doğaya saygı anlayışını yaygınlaştırmak", "özgürlük, eşitlik, dayanışma, adalet, barış ve dürüstlük gibi değerlerin tüm insanların ortak anlayışı olarak benimsenmesine yardımcı olmak", "sosyal devletin ve demokrasinin geliştirilmesi için çalışmalar gerçekleştirmek" yer almaktadır.

Hasan Ocak, Gazi Mahallesi olayları sonrası gözaltına alındıktan sonra kaybolan ve daha sonra cesedi bulunan öğretmen ve çay ocağı işletmecisidir. Cesedinin bulunması sonrası "Cumartesi Anneleri" olarak bilinen eylemler başlamıştır.

Kuşkonar ve Koçağılı köylerinin bombalanması, 26 Mart 1994'te Şırnak ilindeki Kuşkonar ve Koçağılı köylerine yapılan TSK tarafından yanlışlıkla bombalama sonucu 38 Kürt sivilin öldüğü ve köylerin yok edildiği olay.

Kayıp veya kaybolmuş kişi, kaybolan ve konumu ile sağlık durumu bilinmediği için hayatta ya da ölü olup olmadığı teyit edilemeyen bir kişiyi tanımlar. Bir kişi kendi isteğiyle ortadan kaybolabilir, bir kaza, bir cinayet gibi ölümlerden veya başka birçok nedenden dolayı kaybolabilir. Dünyanın çoğu yerinde, kayıp bir kişi genellikle hızlı bir şekilde bulunur. Bunun aksine, bazı kayıp şahıs dosyaları yıllarca kapanmamıştır.

Yakay-Der veya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Türkiye'de aktivist bir gruptur. Türkiye'de kaybolan kişilerin ailelerine yardım etmek amacıyla 9 Mart 2001 tarihinde kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Zorla kaybetme</span> bir kişinin bir devlet veya siyasi bir örgüt tarafından ya da bir devlet veya siyasi bir örgütün yetkilendirmesi, desteği veya rızası ile üçüncü bir tarafça gizlice kaçırılması veya hapsedilmesi

Zorla kaybetme, bir kişinin bir devlet veya siyasi örgüt tarafından veya bir devlet veya siyasi örgütün yetkilendirmesi, desteği veya rızasıyla üçüncü bir tarafça gizlice kaçırılması veya hapsedilmesi ve ardından mağduru hukukun koruması dışına çıkarmak amacıyla kişinin akıbetini ve nerede olduğunu kabul etmeyi reddetmesidir.

Gazze Sağlık Bakanlığı, Filistin toprakları'ndaki Gazze Şeridi'nde bulunan bir devlet kurumudur.