İçeriğe atla

Göltepe (tepe üstü yerleşme)

Tepe üstü yerleşme
Adı:Göltepe
il:Niğde
İlçe:Çamardı
Köy:Celaller
Türü:Tepe üstü yerleşme
Tahribat:
Tescil durumu:Tescilli[1]
Tescil No ve derece:611 / 1
Tescil tarihi:01.12.1989
Araştırma yöntemi:Kazı

Göltepe, Niğde il merkezinin kuş uçuşu yaklaşık olarak 30 km. güneydoğusunda, Çamardı İlçesi'nin 4. km. güneybatısındaki Celaller Köyü'nün 1,5 km. güneybatısında yer alan bir tepe üstü yerleşmedir. Göltepe adı verilen ve yaklaşık olarak 65 hektarlık bir alana yayılan doğal bir tepe üzerindedir. Buradaki yerleşme Erken Tunç Çağı'nda bir madenci köyü olarak karşımıza çıkmaktadır. Sur içinde 5 hektarlık, surun dışında da 3-5 hektarlık iskanıyla yaklaşık olarak 8-10 hektara yayılan bir yerleşmedir.[2]

Kazılar

Höyükte kazılar 1990 yılında Aslıhan Yener başkanlığında başlamış ve 1994 yılında sona erdirilmiştir. Höyükte, madenciliğin de incelenmesi amacıyla 36 açmada çalışılmıştır.[2]

Tabakalanma

Kazı başkanı 1993 itibarıyla dört evrenin saptanmış olduğunu belirtmektedir. 1. evre, ilk yerleşenler tarafından terk edildikten uzun bir süre sonra Demir Çağı topluluğu tarafından iskan edilmiştir. 2. evre, kırmızı astarlı ve açkılı maldan çanak çömlekler ve metalik maldan Suriye tipi şişelenin ele geçmesine dayanılarak Erken Tunç Çağı III. evreye tarihlenmektedir. 3. ve 4. evreler ise Erken Tunç Çağı II. evreye tarihlenmektedir. Bu ilk yerleşimin MÖ 2600 yılları dolaylarında olduğu belirtilmektedir.[2]

Yerleşmenin kalay taşı da denilen kasiterit madeni işlemek için bölgeye gelenler tarafından kurulduğu ileri sürülmektedir.[2]

Buluntular

Mimari olarak açığa çıkarılan, iri ocak taşları kullanılarak inşa edilen surdur. Yaklaşık olarak 5 hektarlık bir alanı çevrelediği tahmin edilmektedir. Bu uzunlukta bir surun inşası için yeterli malzeme bulmanın zorluğundan, çevrede bulunan tüm malzemeler sur inşasında kullanılmıştır. Hatta maden zenginleştirmede kullanılan yüzeyi çukur taşlar bile surda kullanılmıştır.[2]

Tepenin güney ve doğu doruklarında derin ya da sığ çukurlar içinde çok sayıda yer altı yapıları bulunmaktadır. Bunların çoğunluğunun atölye olduğu anlaşılmaktadır. Güneydeki bir odada bir bebek gömütü açılmıştır.[2]

Yerleşmede hem atölye, hem de konut olarak kullanılan yapılar vardır. Bu yapılardan açığa çıkarılanların en büyüğü 7 x 5, en küçüğü ise 3 x 2 metre boyutlarındadır. Duvarların içi ve dışı kille sıvanmıştır. Güneybatıdaki terasta ana kayaya oyulmuş, şekilsiz ve dokuz odalı bir yapı kazılmıştır. Ana kayaya 1-4 metre kazılarak oturtulmuş yapı Erken Tunç Çağı II. evreye tarihlendirilmiştir. Tavanın ahşap ve saz ile çamur malzemeden yapıldığı düşünülmektedir. İçeride ocak ve fırınlar vardır.[2]

Tepenin güney kesiminde ana kaya üzerinde yarım daire şeklinde ahşap delikleri, yanmış ahşap malzeme kalıntıları, yanık çamur parçaları bulunmuştur. Buranın ahşap malzemeden yapılmış, üstü sazdan ve çamur ile sıvalı bir kulübe olduğu düşünülmektedir. Buluntulara dayanılarak bu yapı da Erken Tunç Çağı II. evreye tarihlenmektedir. Zeminden alınan örneklerin radyokarbon tarihleme yöntemi ile verdiği sonuç, düzeltilmemiş olarak MÖ 2865 – 2495, düzeltilmiş olarak da 2451 – 2040 tarihleridir.[2]

Yerleşmeden binlerce çanak çömlek parçası toplanmıştır. Çanak çömlek buluntuları Erken Tunç Çağı II. ve III. evrelere tarihlenmiştir. Kap türleri çok çeşitlidir. Tek kulplu tartı kaplarından, Suriye tipi şişeden, Konya ve Toros bölgeleri için tipik olan patlıcan rengi boyalı Anadolu metalik maldan örnekler vardır.[2]

Yerleşmenin bir madenci yerleşmesi olduğu, ele geçen bazılarının içinde kalay cürufu kalıntıları olan yüzlerce potadan ve döküm kalıplarından anlaşılmaktadır. Maden zenginleştirme aletleri buluntuları sayı olarak 50 bini bulmaktadır. Bununla birlikte maden buluntuları azdır.[2]

Sürtmetaş buluntuları içinde andezit, diorit ve kuvarsit hammaddesinden havan, öğütme taşı, çok çukurlu ezme taşı ve cevher ezme taşı gibi cevher zenginleştirme aletleri, kumtaşı çift kalıplar, hematit ağırlıklar, açkılı yassı baltalar ve çeşitli taşlardan yapılma boncuklar vardır.[2]

Değerlendirme ve tarihlendirme

Yerleşmenin Erken Tunç Çağı'nda, MÖ 2. binyılın ikinci yarısında maden ocaklarından kalay elde etmek için iskan edildiği açıktır.[2] Kullanılan maden ocağının 2 km. kuzeybatıda yer alan ve arkeolojik belgelerde Kestel / Sarıtuzla Madeni olduğu kesin gibidir.[3] Anadolu'da kazısı yapılan ilk madenci yerleşmesidir. Yerleşmedeki madencilik teknolojisinin, arsenli tunçtan kalaylı tunca geçiş döneminin öncülerinden olduğu ileri sürülmektedir. Bununla birlikte Anadolu'nun MÖ 2. binyılda kalayı dışarıdan getirdiği bilinmektedir. Bu bağlamda Göltepe'de elde edilen kalayın sınırlı miktarda olması beklenir.[2]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "TAY – Yerleşme Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2012. 
  2. ^ a b c d e f g h i j k l m "TAY –- Yerleşme Dönem Ayrıntıları". 15 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2012. 
  3. ^ "TAY – Kestel / Sarıtuzla Madeni". 15 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2012. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Anadolu ve Trakya'da yaklaşık MÖ 3000-2000 yılları arasına tarihlendirilen Erken Tunç Çağı, genel karakteri ile üzerinde tapınak ve idari binaların da bulunduğu organize, tahkimli, bağımsız şehir devletlerinden oluşan bir dönemi kapsar. Sosyal, dinsel ve teknolojik değişime tanıklık eder.

Karaoğlan Mevkii Afyon İl merkezinin 20 km. kuzeyinde, Afyon – Eskişehir karayolunun 20. km.sinde yer alan bir höyüktür. Önceleri Karaoğlan Mekviinde olması nedeniyle Karaoğlan Höyüğü olarak adlandırılmıştı, fakat Ankara yakınlarındaki aynı adlı höyükle karıştırılmaması için Karaoğlan Mevkii olarak değiştirilmiştir. Tepe, 120 x 80 metre boyutlarında bugünkü yol seviyesinden 3 metre yüksekliktedir.

Karaoğlan Höyüğü, Ankara İl merkezinin 25 km. güneyinde, Mogan Gölü'nün güneydoğu ucunda yer alan bir höyüktür. Bulunduğu bölge Ankara bölgesinden güneydoğu ve güneybatı yönlerine uzanan ana ticaret yollarının kavşağı durumundaydı. Tepe, 260 x 180 metre boyutlarında ve 18-20 metre yüksekliğindedir. Höyük Ankara – Konya kara yolu üzerindedir.

Asarcık Höyük, Ankara İl merkezinin batısında, Ayaş İlçesi'nin 9,5 km. kuzeybatısında, Ilıca Köyü'nün kuzeydoğu kenarında yer alan bir höyüktür. Yerleşme iki dere arasındaki bazalt bir yükselti üzerindedir.

Taşkun Mevkii, Elazığ il merkezinin kuş uçumu 30 km. kuzeybatısında, Muratcık Köyü'nün 5 km. güneydoğusunda, Taşkun Kale Höyüğü'nden 1 km. mesafede yer alan bir höyüktür. Tepe, 110 metre çapında alçak ve yayvandır. Kuzey kesiminde yüksekliği 5,6 metre iken güney kesimde 3,2 metredir. Yerleşme, MÖ 3. binyılın ilk çeyreğine tarihlenmektedir.

Arvalya Höyük, İzmir ili Selçuk ilçesinin ve antik Efes kentinin güneybatısında, Selçuk - Kuşadası kara yolunun hemen kenarında yer alan bir höyüktür. Gülhanım ya da Gül Hanım olarak bilinen bir tarlanın güney kesiminde bulunması nedeniyle bazı kaynaklarda bu adla geçmektedir. Yerleşimin iskan edildiği dönemlerde Ege Denizi kıyısında olduğu anlaşılmaktadır. Selçuk'a yaklaşık 4 km. mesafededir. Eski adı Kenchios olan Arvalya Çağı kenarında, Küçük Menderes Deltası'na açılan bir vadidedir.

Gavurtepe Höyük, Manisa İl merkezinin güneydoğusunda, Alaşehir İlçesi'nin güneybatısında, Gediz Ovası'nda Sarıkız Çayı'nın batı yakasında yer alan bir höyüktür. Yamaçları oldukça dik ve sarp bir tepedir. Bulunduğu yer olarak, hem batı kesimindeki yerleşimlerle, hem de Hitit topraklarının batı yerleşimleriyle ulaşım sağlayabilecek konumda görünmektedir. Öte yandan Gediz Vadisi üzerinden Balıkesir ve Denizli ulaşımları üzerindedir.

Gelinciktepe, Malatya il merkezinin kuzeydoğusunda, Orduzu Beldesi'nin ve Arslantepe Höyüğü'nün 2 km. kuzeydoğusundaki kayalı üzerinde yer alan bir tepe üstü yerleşmedir. Kayalık yükseltinin özellikle güneybatı yamacındaki kaya oyukları yerleşme yeri olarak kullanılmıştır. Erozyonla ortaya çıkan büyük kaya blokları bu tür oyuklar ve kaya sığınakları yaratmıştır. Ayrıca savunma kolaylıkları da sağlamaktadır.

Uğurlu / Zeytinli, Çanakkale İli'ne bağlı Gökçeada'nın batı tarafında, Uğurlu Köyü'nün 900 metre doğu-kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Uğurlu Limanı'ndan yaklaşık olarak 1.400 metre, Ada'nın merkezine 23–24 km. uzaklıktadır. Bölge yerel olarak Zeytinli Mevkii olarak bilinmektedir. Yerleşme İsa Tepe'sinin doğu yamacında, bir yamaç yerleşmesi görünümündedir. Çanak çömlek buluntularına bakılarak 300 x 100 metrelik bir alana yayılmış olduğu söylenmektedir. Neolitik Çağ'a tarihlenen çanak çömlek buluntuları ise 100 x 100 metrelik bir alanda görülmektedir. Uğurlu / Zeytinli, şimdilik Doğu Ege Adaları'daki en eski yerleşmedir. Neolitikleşmenin Avrupa'ya aktarımından çok önemli bir konum göstermektedir. En erken yerleşimin Anadolu'dan gelen göçle MÖ 6.500 yıllarında başladığı anlaşılmaktadır. Bu yerleşim MÖ 5.000 dolaylarında Anadolu'dan bağımsız şekilde gelişen bir kültür olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ovabayındır, Balıkesir il merkezinin yaklaşık olarak 20 km. güneydoğusunda, Kepsut'un 15 km. güneyinde, Ovabayındır Köyü'nün 1–2 km. kuzeydoğusunda yer alan bir düz yerleşmedir. Aslında yerleşmenin bulunduğu bölgenin adı Karaağaç Tarla olmasına karşın en yakın köyün adı verilmiştir. Bazı haritalarda köyün adı Bayındırköy olarak geçtiğinden bazı kaynaklarda yerleşme Bayıdırköy olarak verilmektedir. Ovabayındır, Erken Tunç Çağı'na tarihlenen düz yerleşmeden ve yakınındaki mezarlık alanından oluşmaktadır. Mezarlık alanı kaçak kazılarla büyük ölçüde tahrip edilmiştir.

Kumartepe, Şanlıurfa il merkezinin 1,5 km kuzeybatısında, Bozova İlçesi'nin kuzeydoğusunda, İğdeli Köyü'nün kuzeyinde yer alan bir düz yerleşmedir. Günümüzde Atatürk Baraj Gölü altında kalmıştır. Barajın yapımından önce Fırat'ın güney kıyısında, İncesu Vadisi ile Fırat Vadisi'nin birleştiği yerdeydi.

Hacılartepe Höyüğü, Bursa il merkezinin kuzeydoğusunda, Orhangazi İlçesi'nin güneyinde Örnekköy Köyü'nün yaklaşık olarak 1 km. batı-kuzeybatısında yer alan bir höyüktür. Höyük, Ilıpınar Höyüğü'nün 750 metre güneydoğusundadır. Tepe, 150 x 4 metre boyutlarında çok küçük ve uzun bir yükseltidir.

Selimpaşa Höyüğü, İstanbul il merkezinin batısında, Silivri İlçesi'ne bağlı Selimpaşa Mahallesi merkezinin yaklaşık olarak 3 km. batısında, Marmara kıyısında yer alan bir höyüktür. Güneyinden İstanbul – Tekirdağ karayolunun kuzeyindedir. Yapılaşma nedeniyle tehdit altında olmasına karşın bu tehdit, İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından sit alanı ilan edilerek kontrol altına alınmıştır.

Kınık Yamaç Yerleşmesi, Kastamonu ili Devrekani İlçesi'nin 10 km kuzeydoğusunda, Kınık Köyü'nün kuzeybatısında, Kulaksızlar Barajı alanında, Delibeyoğlu Sırtı'nda yer alan bir yamaç yerleşmesidir.

Yarıkkaya, Çorum il merkezinin güneybatısında, Boğazkale İlçesi'nin 1,6 km. kuzeydoğusunda, Yazılıkaya'nın yaklaşık olarak 2 km. kuzeyinde yer alan bir kalker kayalık ve bu kayalık üzerinde bulunan bir tepe üstü yerleşmedir.

Çavdarlı Höyük, Afyonkarahisar il merkezinin yaklaşık olarak 12 km. doğusunda, Çavdarlı Köyü'nün 3,6 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Tepe, 250 x 200 metre boyutlarında ve 6 metre yüksekliğindedir. Günümüzde kuzeyindeki kuyunun Erken Tunç Çağı'nda ve Roma Dönemi'nde de kullanılmış olduğu düşünülmektedir.

Kanlıtaş Höyük, Eskişehir il merkezinin kuzeyinde, Aşağıkuzfındık Köyü'nün 1 km. doğusunda, "Kanlıtaş Mevkii" olarak bilinen yörede yer alan bir höyüktür. Yerleşme, vadinin ortasındaki kayalık bir yükseltinin kuzey yamacındadır. Tepe, 30 metre çapında olup 4 - 7 metre yüksekliktedir.

Ahlatlıbel Düz Yerleşmesi, Ankara il merkezinin yaklaşık olarak 14 km. güneybatısında, ODTÜ arazisi içinde, eski Yalıncak Köyü'nün güney – güneybatısında, Haymana yolu üzerinde yer alan bir düz yerleşmedir. Bölgede geniş bir alanın yakın geçmişte toprakla doldurulmuş olması nedeniyle, 1933 yılında kazısı yapılmış olan yerleşmenin tam olarak yeri yakın zamana kadar saptanamamıştı. Ancak Gülçin İlgezdi Bertram ve Jan - K. Bertram'ın çalışmalarıyla yerleşmenin yeri 2010 yılında saptanmıştır. Kale olarak tanımlanan mimari kalıntılar ve konumu dikkate alınarak bir bey şatosu olduğu düşünülmektedir.

Karayavşan Höyüğü, Ankara il merkezinin güneybatısında, Polatlı İlçesi'nin 20 km. doğusunda, Karayavşan Köyü'nün hemen yanında yer alan bir höyüktür. Polatlı – Haymana kara yolunun hemen kuzeyindedir. Tepe, 13 metre yükseklikte orta boy bir höyüktür.

Koçumbeli Yamaç Yerleşmesi, Ankara il merkezinin güneybatısında, eski Yalıncak Köyü'nün 1,5 km kadar güneyinde, günümüzde ODTÜ arazisi içinde kalan bir yamaç yerleşmesidir. Ahlatlıbel'in 2 km kuzeyindedir. Ahlatlıbel'le aralarında bir sıra tepe vardır.