İçeriğe atla

Fumigasyon

Fumigasyon, bir tür zararlılardan korunma metodudur. Zararlı olduğu düşünülen haşere, böcek ve bakteriler, kapalı bir ortamda gaz hâlde kimyasal maddeler (fumigant) verilerek boğulur.

Fumigasyon tehlikeli bir operasyondur ve genellikle fumigasyonu gerçekleştirecek işletmelerden resmî sertifika gibi yasal gereksinimler istenir. Fumigasyon başka evreleri de gerektirir. İlk olarak fumigasyon yapılacak alan sızdırmaz bir çevrede olmak zorundadır. Daha sonra fumigant, fumige edilecek alana salınır. Sonra bu alan belli bir süre boyunca fumigantın tüm alana yayılması ve kurtulunmak istenen zararlıları öldürebilmesi için bu şekilde tutulur. Ardından bu alan havalandırılır ve zehirli fumigant gazların uzaklaştırılması sağlanır. Bu çevredeki doğru havalandırma fumigasyonun durumundan dolayı kritiktir. Fumigant gazlarının kaynağı ile fumige edilen ürünü ayırmak önemlidir. Her ne kadar ürün artık güvenli ise de alanda halen zararlı seviyede fumigant gaz olabilir. Gaz kaynağı tamamen tükenmiş de olsa alandaki hava iyice havalandırılmadığı sürece hâlâ havada zararlı seviyede fumigant olabilir.

Yaygın olarak kullanılan fumigantlar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Çevre mühendisliği</span>

Çevre mühendisliği, doğal kaynakların kullanımı ve insan sağlığına uygun çevre koşullarının yaratılması ile ilgili mühendislik dalıdır. Diğer mühendislik dallarından farklı olarak, doğanın kaynaklarını tüketmeyi değil, doğaya sahip olduklarını geri vermeye çalışan bir mühendislik dalıdır.

Kimyada, sülfür terimi -2 yükseltgenme seviyesinde kükürt içeren kimyasal bileşiklerin birkaç tipi için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Stirling motoru</span>

Stirling motoru, sıcak hava motoru olarak da bilinir. Dıştan yanmalı motorlu bir ısı makinesi tipidir. Isı değişimi prosesi, ısının mekanik harekete dönüşümünün ideal verime yakın olmasına izin verir.

<span class="mw-page-title-main">Biyodizel</span>

Biyodizel, organik yağların baz ve alkolle karıştırılarak dizel yakıta çevrilmesi sonucu elde edilen ürün.

<span class="mw-page-title-main">Dünya atmosferi</span> Dünyayı saran gaz tabakası

Atmosfer veya havaküre, Dünya'nın kütleçekimi ile gezegenin çevresini sarmalayan gaz tabakası. Yaklaşık %78'i azot, %21'i oksijen, %0,93 argon, %1 su buharı ve kalan kısmı diğer bazı gazların karışımından oluşmuştur. Bu gaz karışımına genel olarak hava adı verilir. Atmosfer, Dünya'nın kendi ekseni etrafındaki dönüşü nedeniyle kutuplarda ince (alçak), Ekvator'da geniştir.

<span class="mw-page-title-main">Ester</span>

Kimyada esterler, bir hidroksil grubundaki hidrojen atomunun bir organik grup (bu metinde R' olarak gösterilecektir) ile yer değiştirmiş olduğu organik bileşiklerdir. Hidrojenin bir H+ iyonu olarak ayrışabileceği -OH grubu olan bu tür asitlere oksijen asidi denir.

<span class="mw-page-title-main">Boşaltım</span>

Boşaltım veya atılım, metabolik atıkların organizmadan atıldığı bir süreçtir. Omurgalılarda bu işlem öncelikle akciğerler, böbrekler ve deri tarafından gerçekleştirilir. Boşaltım, maddenin hücreyi terk ettikten sonra belirli görevleri olabileceği salgılamanın tersidir. Boşaltım, tüm yaşam formlarında önemli bir süreçtir. Örneğin memelilerde idrar, boşaltım sisteminin bir parçası olan üretra yoluyla dışarı atılır. Tek hücreli organizmalarda, atık ürünler doğrudan hücre yüzeyinden boşaltılır.

<span class="mw-page-title-main">Ozonosfer</span> Stratosfer bölgesi

Ozonosfer veya ozon tabakası, stratosferin üst kısmında bulunan tabakadır. Ozon tabakası Güneş'ten gelen morötesi ışınlardan olan UV-B ve UV-C gibi zararlı ışınları tutar. Ozon tabakasının bu işlevi hayati açıdan çok önemlidir çünkü UV-B ve UV-C ışınları ölümcüldür.

<span class="mw-page-title-main">Çevre kirliliği</span> Doğa sorunu

Çevre kirliliği, çevrenin doğal olmayan bir şekilde insan eliyle doğallığının bozulmasıdır. Bu ekosistemi bozma eylemleri; kirlenme şeklinde tabir edilmektedir.

Soğutucu akışkanlar, klima sistemlerinin ve ısı pompalarının soğutma döngüsünde kullanılan ve çoğu durumda sıvıdan gaza tekrarlanan bir faz geçişine ve tekrar geri dönen maddelerdir. Sıcaklığa ve basınca bağlı olarak saf olabilir veya sıvı veya gaz fazında veya her ikisinde bulunan saf sıvıların bir karışımı olabilir. Akışkan, düşük sıcaklık ve düşük basınçta ısıyı emer ve daha sonra, genellikle hâl değişikliği ile daha yüksek sıcaklık ve basınçta ısı verir.

<span class="mw-page-title-main">Karbon ayak izi</span>

Karbon ayak izi, birim karbondioksit cinsinden ölçülen, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın ölçüsüdür ve iki ana parçadan oluşur: doğrudan (birincil) ayak izi ve dolaylı (ikincil) ayak izi. Birincil ayak izi, evsel enerji tüketimi ve ulaşım (söz gelimi araba ve uçak) dahil olmak üzere fosil yakıtlarının yanmasından ortaya çıkan doğrudan CO2 emisyonlarının, ikincil ayak izi ise kullandığımız ürünlerin tüm yaşamın döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.

<span class="mw-page-title-main">Fosfin</span>

Fosfin (IUPAC adı: fosfan), fosfamin, fosfor trihidrür, fosforat hidrojen adlarıyla da anılan ve PH3 formülüyle gösterilen bir tür kimyasal bileşiktir. Fosfin, -88 santigrat derece (°C) kaynama noktasına sahiptir; renksiz, yanıcı ve zehirli bir gazdır. Saf fosfin kokusuz olmakla birlikte, değiştirilmiş fosfin ve difosfan (P2H4) bulunduran bileşikler, sarımsak ya da çürük balık gibi son derece hoş olmayan bir kokuya sahiptir. Ticari olarak üretilen fosfin gazına da ayırt edici olması amacıyla sarımsak esansı eklenmektedir.

Küresel Uyumlaştırma Sistemi Birleşmiş Milletler tarafından, tehlikeli kimyasalları aynı şekilde sınıflandırılması ve etiketlenmesi için geliştirilmiş bir sistemdir. 1 Haziran 2015 yılı itibarıyla sadece GHS sistemi kullanılacaktır.
Bu sistemde eski AB sınıflandırma direktiflerinde geçen R-ibarelerinin yerini Tehlike Cümleleri/Zarar ifadeleri ve S-ibarelerinin yerini Önlem Cümleleri/Önlem İfadeleri alacaktır.

Metil bromür, diğer adıyla bromometan, CH3Br formülüne sahip bir organobrom bileşiktir. Bu renksiz, kokusuz, yanıcı olmayan gaz hem endüstriyel hem de biyolojik olarak üretilmektedir. Dört yüzlü bir şekle sahiptir ve tanınmış bir ozon tabakasına zarar veren kimyasaldır. 2000'li yılların başında çoğu ülke tarafından aşamalı olarak kullanımdan kaldırılana kadar yaygın olarak bir pestisit olarak kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Yıldızlararası ortam</span>

Astronomide Yıldızlar arası ortam (ISM), bir galaksideki yıldız sistemleri arasında var olan maddedir. Bu madde iyonik, atomik ve moleküler formda gaz, toz ve kozmik ışınlar içerir. Yıldızlararası uzayı doldurur ve galaksiler arası uzaya iyi bir şekilde uyum sağlar. Aynı hacmi kaplayan elektromanyetik radyasyon şeklindeki enerji de yıldızlararası radyasyon alanıdır.

Kokuşma, ölmüş hayvan bedeninin ayrışmasının yedi aşamasından biridir. Geniş anlamda, dokular arasındaki uyumsuzlukla ve çoğu organın sıvılaşmasıyla sonuçlanan bir süreç içinde, protein yapılarının bozulmasıdır. Organik maddelerin bakterilerle veya mantarlarla ayrışmasından kaynaklanır ve zararlı kokuların oluşumuyla sonuçlanır.

<span class="mw-page-title-main">Radyoaktif kirlilik</span>

Radyoaktif kirlenme veya radyoaktif kontaminasyon, radyoaktif maddelerin yüzeylerde; katı, sıvı veya gaz içinde kasıtsız ve istemeden bulunması durumudur.

Egzotik tür yerel yaşam alanı dışına insanlar tarafından bilinçli olarak ya da istemeyerek getirilmiş ve burada yaşamaya başlamış olan türdür. Yerel olmayan türler girdikleri ekosistemler üzerinde çeşitli etkiler gösterebilirler. Sokuldukları bölge dışına da yayılmış olan egzotik türlere istilacı türler adı verilir. Egzotik türlerin etkileri oldukça değişkenlik gösterir. Bazı egzotik türlerin sokuldukları ekosistem üzerinde yıkıcı olumsuz etkileri olabilirken bazılarının ya etkisi olmaz ya da önemsiz derecede etkileri olabilir. Bazı egzotik türler, zararlılarla mücadele etmek için bilinçli olarak ekosistemlere sokulmuştur. Biyolojik mücadele amacıyla kimyasal pestisitlerin yerine kullanılan bu türler tarım için yararlı olarak görülebilirler. Bazı durumlarda ise uzun vadede etkilerin yararlı mı zararlı mı olacağı tam olarak bilinememektedir.

<span class="mw-page-title-main">Organoklorür</span> En az bir kovalent karbon-klor bağı içeren organik bileşik

Organoklorürler, klorlu hidrokarbonlar ya da klorokarbonlar, en az bir adet kovalent bağlanmış klor atomuna sahip organik bileşiklerdir. En basit örnekleri kloroalkanlardır. Organoklorürlerin geniş bir yapısal çeşitliliğe sahip olması onların farklı kimyasal özelliklere, isimlere ve kullanım alanlarına sahip olmasına sebep olmuştur. Bazı organoklorürlerin yararlı olmasına karşın bazıları zehirli ve çevreye zararlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Çevre kimyası</span>

Çevre kimyası, doğal yerlerde meydana gelen kimyasal ve biyokimyasal olayların bilimsel bir araştırmasıdır. Potansiyel kirliliği kaynağında azaltmaya çalışan yeşil kimya ile karıştırılmamalıdır. Hava, toprak ve su ortamlarındaki kimyasal türlerin kaynakları, reaksiyonları, taşınması, etkileri ve kaderlerinin incelenmesi; ve insan aktivitesinin ve biyolojik aktivitenin bunlara etkisi olarak tanımlanabilir. Çevre kimyası, atmosfer, su ve toprak kimyasını içeren, aynı zamanda analitik kimyaya büyük ölçüde güvenen, çevre bilimi ve diğer bilim alanlarıyla ilgili olan disiplinlerarası bir bilimdir.