Van Gölü, Van ve Bitlis illeri sınırları içerisinde bulunan Nemrut volkanik dağının patlaması sonucu, bölgedeki tektonik çöküntü alanının önünün kapanmasıyla oluşmuş bir volkanik set gölüdür.
Karadeniz, güneydoğu Avrupa ile Anadolu yarımadası arasında yer alan, kuzeyinde Ukrayna, kuzeydoğusunda Rusya, doğusunda Gürcistan; güneyinde Türkiye, batısında Romanya ve Bulgaristanla çevrili, Atlas Okyanusu'na Akdeniz, Ege Denizi ve Marmara Denizi aracılığıyla bağlanan bir iç denizdir. İstanbul Boğazı vasıtasıyla Marmara, Kerç Boğazı vasıtasıyla ise Azak Denizi'ne bağlanmaktadır.
Hazar Denizi dünyanın en büyük gölü veya eksiksiz bir deniz olarak sınıflandırılan dünyanın en büyük iç su kütlesidir. Adını Hazar Kağanlığı'ndan almıştır. Güneydoğu Avrupa ve güneybatı Asya'dadır ve dünyanın en büyük tuzlu su gölüdür. Hem deniz, hem de göl özelliklerini taşımaktadır. Petrol yataklarınca zengindir. Tektonik göllere örnektir. Endoreik bir havza olarak, Avrupa ile Asya arasında, Kafkasya'nın doğusunda, Orta Asya'nın geniş bozkırlarının batısında ve Batı Asya'daki İran platosunun kuzeyinde yer almaktadır. Denizin yüzey alanı 371.000 km2 ve hacmi 78.200 km3'tür. Tuzluluk oranı yaklaşık %1,2 olup, bu oran çoğu deniz suyunun tuzluluğunun yaklaşık üçte biri kadardır. Kuzeydoğuda Kazakistan, kuzeybatıda Rusya, batıda Azerbaycan, güneyde İran ve güneydoğuda Türkmenistan ile sınırlanmıştır. Hazar Denizi çok çeşitli canlı türlerine ev sahipliği yapmaktadır ve en çok havyar ve petrol endüstrileriyle tanınmaktadır. Petrol endüstrisinden kaynaklanan kirlilik ve Hazar Denizi'ne akan nehirler üzerine inşa edilmiş barajlar, denizde yaşayan organizmaları olumsuz etkilemiştir.
Güneydoğu Asya, Asya kıtasının bir parçasıdır ve Hindistan'ın doğusunda ve Çin'in güneyinde yer almaktadır. Güneydoğu Asya, Asya kıtasıyla Okyanusya arasında bulunan bölgeye verilen isimdir. Kesin sınırlarını çizmek oldukça zordur. Politik olarak batıya doğru Hint alt kıtası, kuzeye doğru Çin arasında uzanan bir kara parçası olarak görünür.
Manyas Kuşgölü, tamamı idari olarak Balıkesir ilinin Bandırma ilçesi sınırlarında yer alan tektonik göl. Göl, Marmara Denizi'nin güneyinde, Uludağ ile Biga Yarımadası arasında uzanan bir çöküntü alanında yer almaktadır. Bu çöküntünün tabanını Kuş ve Uluabat (Apolyont) Gölleri ve bu göllerin çevresinde yer alan geniş ovalar, kenarlarını ise yüksek dağ ve yaylalar oluşturmaktadır. Doğu batı doğrultusunda uzanan gölün uzunluğu 20 km, genişliği ise 14 km'dir.
Kaya balığı, oldukça geniş bir balık türü ailesi olan 200'den fazla cinsi ve 2.000'den fazla türü bulunan Gobiidae familyasından bir balıktır. Çoğunluğu tipik olarak 10 cm büyüklüğünde olup, göreceli olarak oldukça küçüktürler. Bu türden Trimmatom nanus ve Cüce kayabalığı, dünya üzerinde bilinen en küçük omurgalı türlerindendir ve büyüdüklerinde boyları 1 cm'nin (3/8) altında olur. Gobioides ve Periophthalmodon cinsleri gibi bazı kaya balığı türleri ise 30 cm (1 ft) uzunluğa kadar ulaşabilir veya bu boyu da aşabilirler. Az sayıda insan için bir gıda olarak önemi bulunmasına rağmen, özellikle morina, mezgit balığı, barramundi, yassı balıklar kadar ticari açıdan önemi olan balıklardır. Pek çok ülkede önemli bir av türüdürler. Brachygobius gibi bazı kaya balığı türlerine ise, akvaryumlarda beslemek için yoğun ilgi gösterilmektedir.
Uluabat Gölü veya eski adıyla Apolyont Gölü, Bursa ilinde bulunan büyük bir tatlı su gölüdür.
Türkiye direyi, hayvanlar âleminin Türkiye sınırları içerisinde yaşayan üyelerinin tümüdür. Birçok farklı hayvan türünü barındırması ile dikkat çeker. Anadolu'nun Asya ile Avrupa arasındaki konumu bunda başlıca etkendir. Farklı iklim özelliklerinde coğrafi bölgelere sahip olduğu için, bitki örtüsünün diğer Orta Doğu ülkelerine göre daha zengin olması ise diğer önemli etkendir ve bu yüzden, farklı iklim ve besin ihtiyacı olan birçok hayvan türü kendisine uygun yaşam alanı bulabilmektedir.
Deniz kızları, belinden yukarısı dişi bir insan görünümünde olan ama aynı zamanda bir balık kuyruğuna sahip efsanevi varlıklardır.
Avupa direyi Avrupa'da ve çevresindeki adalar ve denizlerde yaşayan bütün hayvanların bir listesidir. Avrupa ve Asya'nın güney ve doğusunda hiçbir doğal biyocoğrafik sınır olmadığından beri, "Avrupa direyi" terimi biraz tarifi zor olabiliyor. Avrupa Palearktik biyocoğrafik bölgesinin batısında yer alır. Ilıman bölge içerisinde yer alması sebebi ile sıcak bölgelerdeki kadar çok canlı çeşidi bulunmamasına rağmen yine de çok zengin bir direye sahiptir.
Yüzen ada, kalınlığı birkaç santimetreden birkaç metre kadar sıralanan bataklık, çamur ve yüzen akuatik (sucul) bitkiler kütlesidir. Yüzen adalar, dünyanın birçok bölümünde bulunan yaygın doğal bir olaydır. Yüzen adalar genellikle bataklık arazilerde, göllerde ve benzer sulak alanlarda bulunur ve birkaç hektar büyüklüğünde olabilir. Bazen Amazon gibi büyük ırmaklarda akıntıyla ilerler, bazen göllerde oluşurlar. Açık denizde şu an herhangi bir yüzen ada bilinmemektedir. Uzun ömürlü yüzen adalarda bitki örtüsü bulunur, hatta üzerinde küçük ağaçlar yetişir. Genelde rüzgârın veya akıntının yardımı ile hareket ederler.
Tayland mutfağı Tayland'ın milli mutfağıdır. Birden fazla Güneydoğu Asya geleneğini harmanlamıştır ve hafif hazırlanmış, güçlü aromatik unsurlar ihtiva eden yemekleriyle tanınır. Tayland mutfağında baharatlar çok yaygın kullanılmaktadır. Diğer Asya mutfaklarında olduğu gibi Taylandlı şefler de yemeklerde denge, detay ve çeşitliliğe çok önem verirler. Tayland yemeklerinde, her bir yemekte ya da tüm sofrada, ekşi, tatlı, tuzlu ve acı olmak üzere dört ana lezzetin dengesi gözetilir.
Akvaristlik veya akvaryum hobisi, evde veya işyerinde bulunan bir akvaryumda ya da bahçede bulunan bir havuzda veya gölette balık yetiştiriciliği yapılmasına, akvaryum düzenlenmesine odaklı günümüzde popüler bir hobidir. Akvaristlik hobisini yapan kişiye akvarist adı verilir.
Sultan sazlığı, İç Anadolu Bölgesinde Kayseri il sınırları içerisinde Develi, Yahyalı ve Yeşilhisar ilçelerinin oluşturduğu üçgen içerisinde bulunmaktadır.
Himalayacetus, Erken Eosen döneminde kuzey Hindistan'da yaşamış, bilinen en eski balina cinsi. Subathu Oluşumu'nda bulunan kalıntıları 53.5 milyon yıl öncesine tarihlendi. Bu kalıntılar tek ve tip türü olan Himalayacetus subathuensis'e atandı.
Curt Kosswig Kariyerinin çoğunu İstanbul Üniversitesi (1937–1955) ve Hamburg Üniversitesi'nde (1955–1969) geçiren Alman zoolog ve genetikçi. Curt Kosswig, Türk Zoolojisinin kurucusu olarak bilinir.
George Albert Boulenger, başta balıklar, sürüngenler ve amfibiler olmak üzere 2.000'den fazla yeni hayvan türünü bilimsel olarak tanımlayan Belçikalı - İngiliz zoolog. Boulenger, aynı zamanda özellikle gül üzerine çalışmış botanikçiydi.
William Thomas Blanford, İngiliz jeolog ve doğa bilimcidir. En çok Seylan ve Burma da dahil olmak üzere İngiliz Hindistan Faunası üzerine büyük bir dizinin editörü olarak hatırlanır.
Don William olarak bilinen William Albert Bussing, kariyerinin çoğunu 1966'dan 1991'e kadar Universidad de Costa Rica fakültesinde geçiren Amerikalı bir ihtiyologdu. 1978 yılında profesör olarak atandı ve emekli oluncaya kadar devam etti.
Philibert Commerson, çağdaşları tarafından bazen Commerçon şeklinde de yazılmaktadır, Fransız doğa bilimcidir ve en çok 1766 – 1769 yıllarında Louis Antoine de Bougainville ile birlikte yaptığı devrialem yolculuğunda eşlik etmesiyle tanınmaktadır.