Tayvan aborjinleri, Tayvan'da nüfusları 444.000'i bulan etnik grup.
Ami, Amis ya da Pangcah Tayvan'ın Tayvan aborjinleri olarak bilinen 16 yerli halkından biridir. Tayvan aborjinleri içinde nüfusu en fazla olanıdır; sayıları 160 bini bulmaktadır.
İtalik diller, bilinen ilk üyeleri MÖ 1. milenyumda İtalyan Yarımadası'nda konuşulmuş olan bir Hint-Avrupa dil ailesi koludur. Eski dillerinin en önemlisi, milattan önce diğer İtalik halkları fetheden Antik Roma'nın resmi dili olan Latinceydi. Diğer İtalik diller; MS ilk yüzyıllarda, konuşanları Roma İmparatorluğu'nda asimile olduğundan ve Latinceye kaydıklarından dolayı yok oldu. MS 3. ve 8. yy. arasında Halk Latincesi, günümüzde ana dil olarak konuşulan tek İtalik dil grubu olan Latin (Romen) dillerine ayrıldı, ayrıca Edebi Latince de hayatta kaldı. Latincenin yanında bilinen diğer antik İtalik dilleri; Faliskçe, Umbriyaca ve Oskanca ve Güney Pikencedir. Yarımadada konuşulmuş ve sınıflandırması tartışmalı olan diğer İtalik diller Venetçe ve Sikulcadır. Uzun zaman önce yok olmuş bu diller, yalnızca arkeolojik bulgulardaki birkaç yazıttan bilinmektedir.
Peştuca ya da Afganca, Afganistan’da ve Pakistan’ın batı kesiminde yaşayan Peştunların konuştuğu dil. Hint-Avrupa dillerinin Hint-İran dilleri öbeğine bağlıdır. Kırk beş harfli bir alfabesi vardır. Bazı sesler Sanskritçede de bulunur.
Belarusça veya Beyaz Rusça, Rusça ile beraber Belarus'un resmî dili. Hint-Avrupa dil ailesinin Slav dilleri grubunun Doğu Slav dilleri alt grubuna dahil olup toplam konuşan sayısı yaklaşık 7 milyondur. Mevcut Anayasa uyarınca Belarus Cumhuriyeti'nde Rusça ile birlikte iki resmî dilden biridir. Ek olarak, Rusya, Litvanya, Letonya, Polonya ve Ukrayna'nın bazı bölgelerinde bu ülkelerdeki Belaruslu azınlıklar tarafından konuşulmaktadır.
Ural dilleri, içinde otuz dokuz dil barındıran ve toplamda 25 milyon insan tarafından konuşulan dil ailesidir. Dünya üzerinde en çok konuşanı olan Ural dilleri, sırasıyla Macarca, Fince, Estonca, Marice ve Udmurtçadır. Yine dünyada içinde belirgin olarak Ural dilleri konuşanı barındıran ülkeler Estonya, Finlandiya, Macaristan, Romanya, Rusya, Sırbistan ve Slovakya'dır.
Eski Nors dili, Vikingler döneminde, yaklaşık 1300'lere kadar, İskandinavya'da ve Vikinglerin kontrol ettiği deniz aşırı yerleşim birimlerinde konuşulmuş Kuzey Cermen dili. 8. yüzyılda kullanılan Proto Norsçadan türemiştir. Bu dönemlerden kalan belgelerin çoğu, Orta Çağ İzlandacasına ait olduğundan dilin kabul edilen standart hali Eski Batı Nors dili olarak geçen lehçedir. Bu lehçe Eski İzlandaca ve Eski Norveççeyi içerir. Fakat Eski Nors dilini konuşanların çoğu aslında Danimarka ve İsveç yerleşimlerinde konuşulan Eski Doğu Nors dili lehçesini kullanmaktaydılar.
Filipinler'de konuşulan dillerin sayısı sınıflandırma farklılıklarına göre 120 ila 187 arasındadır. Bu dillerin hemen hemen hepsi Avustronezya dil ailesinden türemiştir. Tüm bu dillerden sadece 2 tanesi resmiyette sahiptir, ancak yarı resmi uygulamalar ve konuşulma ile beraber toplamda 10 adet önemli dil kullanılır.
Güney Slav dilleri, Doğu ve Batı Slav dilleri ile birlikte Slav dillerinin 3 alt kolundan biridir. Dil grubu Balkanlar'da yaklaşık 30 milyon konuşura sahiptir. Güney Slav dilleri kendi aralarında bir lehçe sürekliliği oluşturur, grubun Batı koluna ait Sırpça, Hırvatça, Boşnakça ve Karadağlıca ise bu süreklilikte tek bir lehçe (Ştokavyan) olarak sınıflandırılır.
Haydaca ya da Hayda dili, Kanada'nın Britanya Kolombiyası eyaletinin Haida Gwaii adasında ve Amerika Birleşik Devletlerine bağlı Alaska eyaletinin Galler Prensi adasında Haydalar tarafından konuşulan izole dillerden ya da Na-Dene dillerinden tehlike altındaki Kızılderili dilidir. Na-Dene grubu içinde tek başına alt grupta toplanır. Diğer alt grubu Tlingitçe ile Eyak-Atabask dilleri oluşturur. Alaska Yerli Dil Merkezine göre Alaska'daki 650 kişilik nüfustan 10 kadarı, Kanada'daki 1.100 kişilik nüfustan ise ancak 30 tanesi anadillerini konuşabiliyor. 1774 yılında Avrupalılarca ilk karşılaşmada nüfusları 15.000 olan Haydalar yeni getirilen salgın hastalıklardan kırılmış ve bugün ancak Masset, Skidegate ve Hydaburg köylerinde yaşamaktadırlar.
Dil ailesi, birbiriyle aynı kökten gelen ve soysal açıdan akraba dil topluluğuna verilen ad. Aynı dil ailesine mensup dillerin, ortak bir proto dilden türediği kabul edilir. Ethnologue'a göre dünyada 7.000'i aşkın yaşayan dili kapsayan 142 farklı dil ailesi bulunmaktadır.
Kado dilleri ya da Kaddo dilleri, Amerika Birleşik Devletlerinde Kuzey Dakota'dan Oklahoma'nın güneyine ve Teksas'a kadar Büyük Ovalar'da konuşulan Amerind Kızılderili dil ailesi. 3.000 yıl önce Kuzey ve Güney olarak iki ana gruba ayrıldıkları tahmin eiliyor. Toplam 5 dilden oluşur ve birinin soyu tükenmiş, diğer dördünü konuşanlar ise ancak 50 kişidir ve soyu tehlike altında olan dil ailesidir.
Tatça, Kafkas Farsçası, Tat Farsçası ya da Kafkas Tatçası Dağıstan ve Azerbaycan'da konuşulan bir Batı İran dilidir. Dil, Tatlar ve Dağ Yahudileri tarafından konuşulmaktadır. Dağ Yahudileri tarafından konuşulan bir diğer İran dili olan Yahudi Tatçasından farklıdır. Tatça Farsçaya oldukça benzer olmakla birlikte tamamen karşılıklı anlaşılabilir değildir.
Dil biliminde karşılıklı anlaşılabilirlik, farklı fakat birbiriyle ilgili dil türleri konuşanların kasıtlı bir çalışma yapmadan ya da özel çaba harcamadan birbirlerini kolayca anlayabilecekleri diller ya da lehçeler arasında bir ilişkidir. Bu, dilleri lehçelerden ayırt etmekte genellikle en önemli kriter olarak kullanılır, fakat sosyodilbilimsel faktörler de göz önüne alınır.
Bilgisayarlı dilbilim veya hesaplamalı dilbilim, doğal dilin istatistiksel veya kural tabanlı modelleme yöntemleriyle ve hesaplamalı bir perspektif ile inceleyen disiplinler arası bir bilgisayar bilimi alanıdır.
Ermeni-Frigler Bronz Çağı ve Bronz Çağı Çöküşü dönemlerinde, Batı Asya'nın varsayımsal insanlarıdır. Terim, hem Friglerin hem de Proto-Ermenilerin dilsel ve ortak soy atasını tanımlar. Dolayısıyla Ermeni-Frigler; Ön-Yunanların, Antik Makedonların, Friglerin ve ayrıca Ermenilerin de ortak ataları olan çok daha eski Greko-Frigler'in aynı zamanda da torunları olacaklardır.
Dil biliminde dil ölümü, bir dilin son ana dili konuşucusu yitirildiğinde meydana gelir. Buna ek olarak, dilin yok olması, ikinci dil konuşucuları da içinde olmak üzere dilin artık bilinmemesidir. Dil ayrımcılığı, bir dilin doğal veya politik nedenlerden dolayı ölümü; seyrek olarak da glottofaji, küçük bir dilin büyük bir dil tarafından özümsenmesi, eritilmesi veya değiştirilmesi başka benzer terimler arasında yer almaktadır.
Dil sosyolojisi, dil ve toplum arasındaki ilişkilerin incelenmesidir. Toplumun dil üzerindeki etkisine odaklanan toplumdilbilim alanıyla yakından ilgilidir. En önemli savunucularından biri, International Journal of the Sociology of Language Dergisinin kurucu editörü Joshua Fishman'dır. Dil sosyolojisi toplumun dil ile ilişkisini incelerken toplumdilbilim dilin toplumla ilişkisini inceler. İlki için toplum çalışmanın konusu, ikincisi için dil çalışmanın konusudur. Yani toplumdilbilim dilin kişinin cinsiyeti, etnik kökeni ve sosyoekonomik sınıfı gibi sosyolojik geçmişine göre nasıl değiştiğini inceler. Dil sosyolojisi toplumu ve onun dilden nasıl etkilendiğini inceler. Trent Üniversitesi'nden küresel siyaset profesörü Andreas Pickel'in belirttiği gibi, "Din, sosyal uygulamalar ve siyasi yönelimleri güçlü bir şekilde şekillendiren sistemler, dillerin sahip olabileceği sosyal önemi gösteren örneklerdir."
Çok merkezli dil, genellikle farklı ülkelere karşılık gelen, etkileşimli birkaç kodlanmış standart biçime sahip bir dildir. Bu tür dillerin pek çok örneği, Çin anakarası, Tayvan ve Singapur'da Çince ile birlikte Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri ve başka yerlerde İngilizce ile Fransa, Kanada (Québec) ve başka yerlerde Fransızca gibi en çok konuşulan diller arasında dünya çapında bulunabilir.
Aglütinasyon, dilbilimde her biri tek bir sözdizimsel özelliğe karşılık gelen biçimbirimlerin birbirine dizilmesiyle kelimelerin oluşturulduğu biçimbilimsel bir süreçtir. Sondan eklemeyi yaygın olarak kullanan dillere sondan eklemeli diller denir. Örneğin, Türkçede evlerinizden ("evlerinizden") kelimesi, ev-ler-inizden-den biçimbirimlerinden oluşur. Eklemeli diller genellikle kelimelerin monomorfemik olduğu yalınlayan dillerle ve kelimelerin karmaşık olabileceği, ancak morfemlerin birden çok özelliğe karşılık gelebileceği bükümlü dillerle karşılaştırılır.