El, şempanze, maki ve insan gibi primatlarda birden fazla parmağı barındıran, kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan bölümünü tanımlar. Pek çok primat elleri sayesinde tutunma ve tırmanma gibi özelliklere sahiptir. Başparmağın diğer parmaklarla karşılıklı iş görmesi, ufak nesneleri ele alabilme yeteneğini sağlar. Bu özellik sayesinde el, alet kullanımı gibi hassas ve karışık işleri görebilir. Primatların beyninde eli temsil eden alan, diğer hayvanlarınkinden çok daha geniştir. Bu yüzden beyindeki bazı bozuklukların ilk belirtilerinden biri de el parmak hareketinin zarar görmesidir.
Kol, çeşitli hareketlerin ve işlerin yapılmasında kullanılan uzuv. Anatomide omuz mafsalından, dirsek mafsalına kadar olan kısma kol, dirsek mafsalından el bileği mafsalına kadar olan kısma da ön kol denmektedir. Fakat genel kullanımda kol denilince her ikisi birden anlaşılmaktadır.
Humerus veya Pazu kemiği, önkol ile omuz ekleminin arasındaki uzun kol kemiğidir. Kürek kemiği ile önkolun iki kemiği olan radius ve ulnayı birbirine bağlar ve üç bölümden oluşur. Humerusun proximal ekstremitesi yuvarlak bir baş, dar bir boyun ve iki kısa çıkıntıdan oluşur. Humerusun gövdesi, üst kısmında silindirik ve aşağıda daha prizmatiktir.
Radius, önkoldaki kemiklerden biridir. Anatomik duruş pozisyonuna göre radius önkolun lateral kısmındadır. Dirsekte humerusla, el bileğinde ise skafoid kemik ve lunatum kemiği ile eklem yapar. Önkoldaki iki kemikten hareketli olan kemiktir. Pronasyon ve supinasyon hareketlerinde ulna sabitken radius hareket eder. Radiusun proximal kısmında bulunan caput radii 'nin üstünde bir adet çukurluk bulunmaktadır. Bu çukurluğun adı fovea capitis radiidir. Bu çukurluk humerusun capitulum humeri adı verilen kısmıyla eklem yapar. Ayrıca kaput radiiyi çepeçevre saran ve circumferentia articularis adı verilen kısım ulna kemiğinin incisura radialis denilen çentik kısmıyla eklem yapar. Caput radiinin altında kalan kısma radiusun boynu anlamına gelen collum radii adı verilir. Collum radiinin hemen altında, radius iç rotasyonda iken içe; radius dış rotasyonda iken öne bakan yumru şeklindeki yapıya tuberositas radii adı verilmektedir. Tuberositas radii kolun flexor kaslarından biri olan musculus biceps brachiinin sonlanma yeridir. Radiusun gövde kısmında Musculus pronator teres kasının sonlandığı tuberositas pronatoria adı verilen yumru şeklinde ve tuberositas radiiye benzeyen bir yapı mevcuttur. Radiusun distal kısmında ise musculus brachioradialis'in tutunduğu bir çıkıntı bulunmaktadır. Bu çıkıntının adı processus styloideus'tur. Radius distal kısımda karpal kemiklerle eklem yapar. Bu eklem yüzeyi facies articularis inferior adını alır. Radius hem proximalde hem de distalde ulnayla eklem yapar. proximalde bulunan eklem articulatio radioulnaris proximalis, distaldekinin adı articulatio radioulnaris distalistir.
Ayak, birçok omurgalıda bulunan anatomik bir yapıdır. Ağırlık taşıyan ve hareket etmeye olanak sağlayan bir uzvun terminal kısmıdır. Ayakları olan birçok hayvanda, ayak, bacağın terminal kısmında, genellikle pençeler veya tırnaklar da dahil olmak üzere bir veya daha fazla segment veya kemikten oluşan ayrı bir organdır.
El bileği, İnsan anatomisinde önkol ile el arasında bulunan esnek ve daha dar bir bağdır. El bileği temel olarak karpallar denilen ve birbiri üzerine sarılarak şekil verilebilir bir menteşe oluşturan, çift sıra kısa kemiklerden oluşur.
Ön kol Anatomik olarak dirsek ve bilek arasında kalan kısımdır.
Çiğneme kasları, çene eklemini hareket ettirerek çiğnemeyi sağlayan dört adet kastır. Bu kasları masseter kası ve temporal kas ile medial ve lateral pterygoid kasları oluşturur. Abdüksyon hareketi yapan lateral pterygoid kası dışındaki tüm çiğneme kasları çenede addüksyon hareketini gerçekleştirir. Yüzdeki diğer kasların aksine bu kaslar trigeminal sinirin mandibuler kolları tarafından inerve edilir.
Medyan sinir, insanlar ve diğer hayvanların üst ekstremitesinde bulunan ve brakial pleksus sinir ağını oluşturan beş ana sinirden biridir.
Gluteus maximus veya büyük ilye, kıç bölgesinde kas. Bölgenin en büyük kası olma özelliğiyle diğer ilye kaslarının çoğunun üzerinde yer alır.
Masseter kası, insan ve memeli hayvanların anatomisinde çiğneme kaslarından biridir. Sadece memelilerde bulunan kas, bitkisel maddelerinin çiğnenmesini kolaylaştırmak için otoburlarda özellikle güçlüdür. Ayrıca en belirgin, yüzeysel ve güçlü çiğneme kasını oluşturur.
Stylohyoid kas ince bir kastır, digastrik kasın arka karnının ön (anterior) ve üstünde (superior) yer alır. Yine bu kas ile fasiyal sinir innervasyonunu paylaşır. Dil kemiğini geriye çekerek dili yükseltme fonksiyonu vardır. Başlangıcı temporal kemikteki styloid çıkıntıdır. Hyoidin gövdesine tutunur..
Omohyoid kas, hyoidi deprese eden bir kastır. Boynun ön tarafında bulunur ve bir ara tendon tarafından iki karna ayrılmıştır. Superior (üst) karnı, sternothyroid ve thyrohyoid kasların lateralinde bulunduğu için, infrahyoid kasların içindeki en lateralde bulunan üye durumundadır. Adını Yunanca omuz manasına gelen "omos", bağlanma yerlerinden birisi ve hyoid kemikten, diğer bağlanma yeri, alır.
Karpal tünel veya karpal kanal, insan vücudunda ön kol ile el arasında palmar bilek bölgesinde yer alan geçit. Tünel, bilek kemikleri ve fleksör retinakulum ile sınırlanmıştır. Normal bireylerde, önkol kaslarının fleksör grubuna ait birkaç kasın tendonları ile median sinir karpal tünelden geçer.
Tarsus, her ayağında tibianın alt ucu ile alt bacağın fibulası ve metatarsus arasında yer alan yedi eklem kemiği kümesi. Orta ayak ve arka ayaktan oluşur.
Anatomik terminoloji, uluslararası alanda anatomist, zoolog ve sağlık uzmanlarınca kullanılması amacıyla hazırlanmış bilimsel bir anatomi terminoloji standardıdır. Anatomik terimler Antik Yunan dönemine ve Latince'ye ait kelimeler, ön ek ve son ekler barındırırlar. Bu terimler uzmanlar arasında anlaşma açısından bir standard sağlar ve anlam karmaşasını ortadan kaldırır. Örneğin, el bileğinde oluşan bir yarayı tarif ederken kullanılan anatomik terimler yaranın tam olarak nerede olduğunu, konunun uzmanlarına kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tarif eder. Her uzmanlık alanının kendine has terimleri olur. 1998 yılında hazırlanan standardın adı Terminologia Anatomica yani Anatomik Terminoloji dir. Öte yandan 2017'de yayınlanan makalesinde Strezelec bu standardın içerdiği hataları nedeniyle eleştirilerini sunmuştur.
Metakarpal kemikler veya tarak kemikleri, insan el iskeletinde parmak kemikleri ile karpal kemikler arasında yer alan kemikler. Metakarpal kemikler ayaktaki metatarsal kemiklere benzerdir.
Pazu veya biceps omuz ve dirsek arasındaki üst kolun önünde yer alan büyük bir kas. Kasın her iki başı da skapula üzerinde ortaya çıkar ve üst önkola bağlı tek bir kas gövdesi oluşturmak üzere birleşir.
Göğüs kasları veya pektoral kaslar, insan göğsünün önünü üst kol ve omuz kemiklerine bağlayan kaslar.
Karpal kemikler veya el bileği kemikleri, eli ön kola bağlayan bileği oluşturan sekiz küçük kemiktir. "Karpus" terimi Latince carpus ve Yunanca καρπός (karpós) kelimelerinden türetilmiştir ve "bilek" anlamına gelmektedir. İnsan anatomisinde el bileğinin ana rolü, elin etkili bir şekilde konumlandırılmasını ve ön kolun ekstansör ve fleksörlerinin güçlü bir şekilde kullanılmasını kolaylaştırmaktır ve bireysel karpal kemiklerin hareketliliği el bileğindeki hareket özgürlüğünü artırır.