İçeriğe atla

Feth-i Bülend sınıfı zırhlı korvet


Feth-i Bülend Ansaldo fabrikasında tamir esnasında
Gemi sınıfı
İnşa eden:Thames Ironworks, Tersane-i Amire
Kullanıcılar: Osmanlı İmparatorluğu
Önce gelen:Avnillah sınıfı
Sonra gelen:İclaliye sınıfı
İnşa edilme:1868-1874
Görev dönemi:1870-1923
Tamamlanmış:2
Sökülen:2
Genel karakteristik
Deplasman 2.762 ton (2.718 emperyal ton)
Uzunluk 72 m (236 ft 3 in) (dikmeler arası)
Genişlik 11,9 m (39 ft 1 in)
Su çekimi 5,2 m (17 ft 1 in)
Kurulu güç
İtme gücü 1 şaft, bileşik buhar motoru
Hız 13 knot (24 km/sa; 15 mph)
Kişi kapasitesi 16 subay, 153 denizci
Silah donanımı 4 × 229 mm (9 in) Armstrong top
Zırh

Feth-i Bülend sınıfı, 1860'larda ve 1870'lerde Osmanlı donanması için inşa edilmiş iki zırhlı savaş gemisini içeren bir gemi sınıfıdır. Sınıftaki ilk gemi Feth-i Bülend, Birleşik Krallık'ta inşa edildi ve Haliç'teki Tersane-i Amire'de inşa edilen ikinci gemi Mukaddeme-i Hayr için temel görevi gördü. Gemilerin tasarımı daha önce yine Birleşik Krallık'ta inşa edilen Avnillah sınıfına dayanıyordu. Ortadan bataryalı zırhlı korvetler Feth-i Bülend ve Mukaddeme-i Hayır ana silah olarak kazamatlarda yer alan namludan dolma dört 222 mm Armstrong top taşımaktaydı.

Her iki gemi de 1877-1878 Rus-Osmanlı Savaşı sırasında hizmet verdi ve Karadeniz'deki Rus kuvvetlerine karşı operasyon yaptı. Feth-i Bülend bir Rus gemisi ile sonuçsuz bir çatışmada yer aldı. Her iki gemi de Sohum limanına amfibi bir saldırıyı destekledi. Savaştan sonra, her iki gemi de yedeğe alındı ve Osmanlı-Yunan Savaşı'nın başlangıcında seferber edildikleri 1897'ye kadar başka bir faaliyette bulunmadı. 1897'de savaşın başlangıcında Osmanlı filosunun geri kalanı gibi her iki gemi de kötü durumdaydı ve savaşta saldırı rolü de kullanılamadı. Savaş bittikten sonra Feth-i Bülend yeniden inşa edildi ancak Mukaddeme-i Hayr modernizasyona uygun olmayacak kadar kötü durumdaydı. Feth-i Bülend, Birinci Balkan Savaşı sırasında Selanik'te görev yaptı ve Ekim 1912'de bir Yunan torpido botu tarafından batırıldı. Mukaddeme-i Hayr, önce eğitim gemisi daha sonra kışla gemisi olarak söküldüğü 1923'e kadar görevde kaldı.

Tasarım

Abdülaziz, 1861 yılında tahta çıkmasının ardından 1853-1856 yılları arasında gerçekleşen Kırım Savaşı'nda ağır kayıplar veren Osmanlı donanmasını güçlendirmek için bir gemi inşa programı başlattı. Program, Osmanlı İmparatorluğu'nun zayıf mali kaynakları ile sınırlı olması sebebiyle Birleşik Krallık ve Fransa'daki tersanelerden sipariş edilen birkaç zırhlı savaş gemisi ile sınırlı kaldı.[1] Donanma, 1867'de Thames Iron Works'e Feth-i Bülend'in siparişini verdi. Feth-i Bülend sınıfının tasarımı, daha önceki aynı tersanede inşa edilen Avnillah sınıfı tasarımına dayanıyordu. Sınıfın ikinci üyesi olan Mukaddeme-i Hayr, 1868'de Tersane-i Amire'den sipariş edildi.[2][3] 1860'larda ve 1870'lerde zırhlı gemi teknolojisindeki hızlı gelişim, silah güçlerinin artışı ve bu silahlara karşı koyacak daha modern zırh türlerinin geliştirilmesi sebebiyle bu tasarımlar hizmete girdikleri andan itibaren eskimişlerdi.[4]

Özellikleri

Feth-i Bülend'in çizimi

Feth-i Bülend, dikeyler arası 72,01 m uzunlukta, 11,99 m genişlikte ve 5,51 m su çekimindeydi. Gövde demir ile inşa edilmişti ve normal yükte 2 bin 762 metrik ton deplasmanı vardı. Mürettebatı 16 subay ve 153 denizciden oluşuyordu.[2][3]

Gemi gücünü tek pervaneyi çeviren yatay bileşik buhar motorundan alıyordu. Buhar, gemi ortasındaki tek bacayı kullanan altı adet kömür yakıtlı kutu kazan tarafından sağlanıyordu. İnşa edildiği haliyle motorun ürettiği 3 bin 250 beygir gücü (2.420 kW) gemiyi 13 deniz mili (24 km/sa) hıza ulaştırabiliyordu. 1877 yılında Feth-i Bülend sadece 10 deniz mili hıza ulaşabiliyordu. Yıllarca süren kötü bakım sebebiyle 1892 itibarıyla her iki geminin de hızı 8 deniz miline (15 km/sa) kadar düşmüştü. Feth-i Bülend sınıfı gemiler 600 ton kömür taşıyabiliyorlardı ve ilave yelken teçhizatları vardı.[2][3]

Feth-i Bülend ve Mukaddeme-i Hayr, orta kısımlarında her iki yanda ikişer adet kazamata monte edilmiş dört adet namludan dolumlu 220 mm Armstrong top taşımaktaydı. Silahların konumu, her şartta iki topun doğrudan ileri veya her bir yana direkt olarak ateş etmesine izin veriyordu. Kazamatlar kalın zırh korumasına sahipti, top bataryası 222 mm'lik demir zırha sahipti. Kazamatların üst kısmında ise 150 mm'lik daha ince bir zırh vardı. Gövdede su hattının 60 cm üstüne ve 120 cm altına uzanan tam bir zırhlı kemer vardı. Su üstü kısımda zırh 222 mm, su altında ise 150 mm kalınlığındaydı.[2][3]

Değişiklikler

1882'de Mukaddeme-i Hayr bir çift 87 mm Krupp top, iki 63,5 mm Krupp top, iki 37 mm top ve iki 25,4 mm Nordenfelt topu eklenerek biraz modernize edildi. Feth-i Bülend, 1890'da bir Nordenfelt topu hariç aynı silahlarla modernize edildi. Feth-i Bülend 1903-1907 yılları arasında Cenova'daki Ansaldo tersanelerinde çok daha geniş çapta modernize edildi. Gemi, Tersane-i Amire tarafından üretilen bir çift su borulu kazanla yeniden donatıldı ve bu sayede son hızı 9 deniz miline (17 km/sa) ulaştı. Tüm silahlar tamamı Krupp tarafından üretilen yeni, hızlı ateş eden toplarla değiştirildi. Dört 15 cm SK L/40 top kazamatlara, altı 75 mm ve altı 57 mm top üst güverteye monte edildi. Gemi mürettebatı 220 kişiye çıkarıldı.[2][3]

Gemiler

Gemi İnşaatçı[3]Başlama[3]Denize indirme[3]Tamamlanma[3]
Feth-i BülendThames IronworksMayıs 1868 1869 1870
Mukaddeme-i HayrTersane-i Amire1870 28 Ekim 1872 1874

Hizmet geçmişi

Vesta (ortada) ile Feth-i Bülend (sol) arasındaki çatışmayı tasvir eden savaş tablosu

Feth-i Bülend hizmete girdikten sonra, 1866-1869 Girit İsyanı sonrasında adanın yatıştırılmasına yardım etmesi için Girit'e gönderildi ancak Hobart Paşa komutası altındaki Osmanlı filosu, bu dönemde büyük ölçüde pasif kalmıştır.[5] Feth-i Bülend ve Mukaddeme-i Hayr, 1877-1878 Rus-Türk Savaşı sırasında, Karadeniz'deki Rus kuvvetlerine karşı yoğun faaliyet gösterdi. Özellikle Kafkasya'daki Osmanlı ordusunu desteklemek üzere Rus kıyı pozisyonlarını birçok kez bombaladılar. Ayrıca Mayıs 1877'de Sohum limanına yapılan bir amfibi saldırıyı desteklediler. 23 Temmuz'da Feth-i Bülend, Rus silahlı vapur Vesta'yla, her iki geminin de hafif hasar aldığı ve Vesta'nın kaçtığı sonuçsuz bir çatışmaya girdi.[6] Bu esnada Mukaddeme-i Hayr, limanın savunulmasına yardımcı olmak için Tuna'nın ağzındaki Sulina'ya transfer edilmişti. Kasım ayında Mukaddeme-i Hayr ve diğer birçok demir zırhlı, Rusların dış limanı mayınlama girişimine engel oldu.[7]

Savaştan sonra her iki gemi de İstanbul'a gelerek Haliç'te demirledi. 1880'lerin başında biraz modernize edildiler.[3] Şubat 1897'de Osmanlı-Yunan Savaşı'nın başlangıcında Osmanlı filosunda yapılan bir teftiş, her iki Feth-i Bülend sınıfı gemi de dahil olmak üzere donanmadaki gemilerin neredeyse hiçbirinin Yunan donanmasına karşı mücadeleye uygun olmadığını ortaya çıkardı.[8] Yunanistan ile savaşın sona ermesinin ardından hükûmet bir donanma yeniden yapılanma programı başlatmaya karar verdi. Feth-i Bülend 1903-1907 yılları arasında Cenova'da Ansaldo Tersanesi tarafından yeniden inşa edildi; ancak Mukaddeme-i Hayr ise yeniden inşa edilmedi.[9] Feth-i Bülend, 1911-1912 yıllarındaki Trablusgarp Savaşı ve 1912'deki Birinci Balkan Savaşı sırasında Selanik'te bir koruma gemisi olarak görev yaptı. Balkan Savaşı sırasında topları, limanın savunmasını güçlendirmek için çıkarılarak karadaki mevzilere yerleştirildi. Feth-i Bülend 31 Ekim 1912'de bir Yunan torpido botu tarafından batırıldı.[10] Mukaddeme-i Hayr, 1911'den itibaren eğitim gemisi; 1914'ten sonra ise kışla gemisi olarak ikincil rollerde kullanıldı. 1923 yılında görevden alınarak hurdaya ayrıldı.[3]

Kaynakça

Özel
Genel

İlgili Araştırma Makaleleri

<i>Asar-ı Tevfik</i>

Asar-ı Tevfik, 1860'larda inşa edilen ve sınıfının tek üyesi olan, Osmanlı donanmasının zırhlı bir savaş gemisiydi. Aslen Mısır Hidivliği tarafından İbrahimiye ismiyle sipariş edilen gemi, daha sonra Osmanlılar tarafından alındı. Kırım Savaşı'ndan sonra 1860'larda Osmanlı filosu için bir genişleme programının bir parçası olarak inşa edilen Asar-ı Tevfik, sekiz adet 220 mm toptan oluşan bir ana batarya ile donatılmış 4.600 metrik tonluk barbetli bir merkezî bataryalı zırhlıydı.

<i>Muin-i Zafer</i>

Muin-i Zafer, 1860'ların sonlarında Osmanlı donanması için inşa edilen iki Avnillah sınıfı zırhlı korvetin ikincisiydi. Geminin inşasına 1868'de başlandı, 1869'da denize indirildi ve ertesi yıl filoya katıldı. Merkezî bataryalı olan gemi, ana silah olarak kazamatlara monte edilmiş dört adet 230 mm top taşıyordu ve saatte 12 deniz mili (22 km/sa) hıza ulaşabiliyordu.

<i>Feth-i Bülend</i>

Feth-i Bülend 1860'ların sonlarında sınıfının öncü gemisi olan demir zırhlı korvet savaş gemisidir. Osmanlı Donanması için İngiliz Thames Iron Works'ten sipariş edildi ve 1868'de inşasına başlandı, 1869'da denize indirildi ve 1870'te hizmete girdi. Dört 229 mm topu vardı, tek pervaneyi çeviren bileşik buhar motoru ile 13 deniz mili (24 km/sa) hıza ulaşabilmekteydi.

<i>Mukaddeme-i Hayr</i>

Mukaddeme-i Hayr, Osmanlı donanması için 1860'larda inşa edilen Feth-i Bülend sınıfı demir zırhlı korvetlerin ikincisidir. Gemi, İstanbul'daki Tersane-i Amire'den sipariş edildi. Omurgası 1870'te kızağa konan gemi, 1872'de denize indirildi ve 1874'te de hizmete girdi. Ana silah olarak dört adet 229 mm çapında topu vardı. Tek pervaneyi çeviren bileşik buhar motoru ile 12 deniz mili (22 km/sa) hıza ulaşabiliyordu. Gemi, 1877-1878 Rus-Türk Savaşı sırasında görev aldı, ardından 1878'den 1897'ye kadar Haliç'te yattı. 1897'de Osmanlı-Yunan Savaşı'nın başlangıcında, Osmanlı donanması Mukaddeme-i Hayr'ı ve geri kalan zırhlı filoyu seferber etti ancak neredeyse tüm gemilerin kullanılamaz durumda olduğunu gördü. Mukaddeme-i Hayr ertesi yıl silahsızlandırıldı ve 1911'de sabit bir eğitim gemisine dönüştürüldü. 1914'te I. Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden sonra kışla gemisi haline getirildi ve 1923'te sökülmesine kadar bu sıfatla hizmet etti.

<i>Avnillah</i> sınıfı zırhlı korvet Osmanlı Donanmasının zırhlı savaş gemisi sınıfı

Avnillah sınıfı, Osmanlı donanması için 1860'larda inşa edilen iki zırhlı korvet savaş gemisinden oluşan bir gemi sınıfıdır. Sınıfta yer alan gemiler Avnillah ve Muin-i Zafer'dir. İki gemi İngiltere'de 1868 ve 1870 arasında inşa edildi. Gemi ortasındaki kazamatlara monte edilmiş dört adet 230 mm çapında top taşıyorlardı.

<i>İclaliye</i>

İclaliye, 1860'ların sonunda ve 1870'lerin başında Osmanlı donanması için inşa edilmiş, sınıfının tek örneği olan zırhlı savaş gemisidir. Avusturya-Macaristan tersanesi Stabilimento Tecnico Triestino'dan sipariş edildi, Mayıs 1868'de omurgası serildi ve inşası Şubat 1871'de tamamlandı. İclaliye'nin tasarımı, daha önceki Asar-ı Şevket sınıfına dayanıyordu. İki adet 228 mm ve üç adet 178 mm Armstrong top taşıyan İclaliye, 93 Harbi sırasında Kafkasya'da savaşan Osmanlı güçlerini destekledi. Kariyerinin geri kalanının çoğunu, Osmanlı donanmasına çok az bütçe ayrılan bir dönemde hizmet dışında geçirdi. 1912'de donanma, İstanbul'u savunan güçlere topçu desteği sağlamak için İclaliye'yi yeniden hizmete aldı. Birinci Balkan Savaşı sonrasında eğitim gemisi ve kışla gemisi gibi yan görevlerde bulundu. 1928'de hizmetten çıkartıldı ve hurda olarak söküldü.

<i>Avnillah</i> Osmanlı savaş gemisi

Avnillah 1860'ların sonlarında Osmanlı donanması için inşa edilmiş bir zırhlı savaş gemisidir. Avnillah sınıfının öncü gemisi olarak Thames Iron Works tarafından Birleşik Krallık'ta inşa edilmiştir. Omurgası 1868'de serilen gemi, 1869'da denize indirildi ve ertesi yıl filoya katıldı. Merkezî bataryalı gemi olan Avnillah, merkezî bir kazamatta yer alan dört adet 230 mm top ile silahlandırıldı ve en çok saatte 12 deniz mili (22 km/sa) hıza ulaşabiliyordu.

<i>Necm-i Şevket</i>

Necm-i Şevket, 1860'larda Osmanlı donanması için inşa edilen iki Asar-ı Şevket sınıfı merkezî bataryalı gemi tipindeki zırhlı korvetlerin ikincisidir. Başlangıçta Mısır Hidivliği tarafından Muzaffer adıyla sipariş edildi ancak yapım aşamasındayken Osmanlı İmparatorluğu tarafından el konuldu. Gemi inşasına Fransız Forges et Chantiers de la Gironde tersanesinde 1867'de başlandı, 1868'de denize indirildi ve Mart 1870'te Osmanlı donanmasında hizmete girdi. Asar-ı Şevket sınıfı zırhlılar, merkezî bir kazamat içinde dört adet 178 mm ve döner tablalı barbette yer alan bir adet 229 mm Armstrong top ile silahlandırılmıştı.

<i>Asar-ı Şevket</i> sınıfı zırhlı korvet

Asar-ı Şevket sınıfı, 1860'larda başta Mısır, ardından Osmanlı donanması için inşa edilen Asar-ı Şevket ve Necm-i Şevket olmak üzere iki gemiden oluşan zırhlı korvet sınıfıdır. Fransa'da inşa edilen gemiler, tasarımları daha önceki zırhlı korvet sınıfı Asar-ı Tevfik'in tasarımına dayanıyordu. Merkezî bataryalı olarak inşa edilen iki gemi, merkezî bir kazamat içinde dört adet 178 mm Armstrong top ve kazamatın üstünde döner bir barbette bir adet 229 mm Armstrong top taşıyordu.

<i>Asar-ı Şevket</i>

Asar-ı Şevket 1860'larda Osmanlı donanması için inşa edilmiş merkezî bataryalı bir zırhlı korvettir. Başlangıçta Mısır Eyaleti tarafından sipariş edilen ancak yapım aşamasındayken Osmanlı İmparatorluğu tarafından el konulan geminin ilk adı Kahire'ydi. Geminin yapımına Fransız Forges et Chantiers de la Gironde tersanesinde 1867'de başlandı, 1868'de denize indirildi ve Mart 1870'te Osmanlı filosunda hizmete girdi. Asar-i Şevket, dört adet 178 mm Armstrong topundan oluşan kazamat içinde bir merkezi batarya ve kazamatın üzerinde yer alan bir döner barbete monte edilmiş bir adet 229 mm Armstrong top ile silahlandırılmıştı.

<i>Lütf-i Celil</i>

Lütf-i Celil, Osmanlı Donanması'nın Lütf-i Celil sınıfının öncü gemisi olan zırhlı savaş gemisiydi. Başlangıçta Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı özerk bir devlet olan Mısır Hidivliği tarafından sipariş edilen Lütf-i Celil, Osmanlı hükûmetinin Mısır'ı gemiyi teslim etmeye zorlaması ile Fransa'daki Forges et Chantiers de la Gironde tersanesinde yapım aşamasındayken Osmanlılara devredildi. Lütf-i Celil, 1877'de 93 Harbi sırasında aktif görevde bulundu ve Rus güçlerinin Tuna'yı geçmesini önlemek için operasyonlarda bulundu. 11 Mayıs'ta devriye gezerken bir Rus topçu bataryasıyla çatışmaya girdi. Geminin kazan dairesine isabet eden bir top mermisinin yol açtığı patlamada gemi mürettebatının çoğu ölürken gemi de battı.

<i>Hıfzur-Rahman</i>

Hıfzu'r-Rahman, Osmanlı Donanması için 1860'ların sonlarında inşa edilen Lütf-i Celil sınıfı zırhlı korvetlerin ikincisi olan demir zırhlı savaş gemisidir. Başlangıçta Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı özerk vasal devlet olan Mısır Hidivliği tarafından sipariş edilen gemi, Osmanlı hükûmetinin Mısır'ı zorlaması ile henüz Fransa'daki Forges et Chantiers de la Gironde tersanesinde yapım aşamasındayken Osmanlı donanmasına devredildi. Taretli gemi türündeydi ve ön taretinde iki 229 mm Armstrong top, arka taretinde ise iki 178 mm Armstrong top taşıyordu.

<i>Lütf-i Celil</i> sınıfı zırhlı korvet

Lütf-i Celil sınıfı, 1860'ların sonlarında Osmanlı donanması için Fransa'da inşa edilmiş bir çift zırhlı korvet tipi savaş gemisidir. Sınıf, Lütf-i Celil ve Hıfzu'r-Rahman gemilerinden oluşmaktaydı. İki gemi de başlangıçta Mısır Eyaleti tarafından sipariş edilmiş; ancak yapım aşamasında iken Osmanlı İmparatorluğu'na devredilmiştir. İki gemi de döner taretli gemi türündeydi ve ön taretinde iki 229 mm Armstrong top, arka taretinde ise iki 178 mm Armstrong top taşıyordu.

<i>Hamidiye</i> (zırhlı) Osmanlı zırhlı gemisi

Hamidiye, 1885'te tamamlanan, Osmanlı donanması için inşa edilmiş sınıfının tek örneği zırhlı savaş gemisidir. Silahlarının çoğu merkezi bir kazamata monte edilmiş merkezi bataryalı bir gemiydi. Tersane-i Amire tarafından inşa edilen geminin tamamlanması yaklaşık yirmi yıl sürdü. Aralık 1874'te kızağa kondu, 1885'te denize indirildi ve 1894'te inşası tamamlandı. İnşasının görece uzun sürmesi nedeniyle hizmete girdiğinde modası geçmişti. Kötü dinamik karakteristikleri ve düşük kaliteli zırhı, neredeyse tamamını sabit bir eğitim gemisi olarak geçirdiği görece kısa bir kariyere yol açtı. 1897'deki Osmanlı-Yunan Savaşı sırasında bir süre kullanılsa da, eski Osmanlı filosunun geri kalanı gibi hizmete gireli sadece üç yıl olmasına rağmen kötü durumdaydı. Osmanlılar, savaşta donanmanın başarısızlığının ardından bir yeniden yapılanma programına başladı; ancak Hamidiye, 1903 yılında çok kötü bir durumdaydı; yeniden inşası mantıklı olmadığı için o yıl hizmetten çıkarıldı, 1909'da satışa çıktı ve 1913'te sökülmek üzere satıldı.

<i>Osmaniye</i> sınıfı zırhlı fırkateyn

Osmaniye, 1860'larda Osmanlı donanması için inşa edilmiş dört zırhlı fırkateynden oluşan bir gemi sınıfıdır. Sınıf; öncü gemi Osmaniye ile Aziziye, Orhaniye ve Mahmudiye'den oluşmaktaydı. Osmanlı İmparatorluğu için inşa edilecek demir zırhlı tipteki ilk gemilerdi. İlk üçü Robert Napier and Sons, dördüncüsü ise Thames Iron Works tarafından olmak üzere tamamı Birleşik Krallık'ta inşa edildi. Gemiler borda toplu zırhlılardı; taşıdıkları birer 229 mm top üst güvertenin ön kısmında, geri kalan on dörder 203 mm ve onar 36 librelik Armstrong top ise geminin bordalarında dizilmişti.

<i>Osmaniye</i> (zırhlı fırkateyn)

Osmaniye, Robert Napier and Sons tarafından Osmanlı donanması için 1860'lı yıllarda Birleşik Krallık'ta inşa edilen Osmaniye sınıfı zırhlı fırkateynlerin öncü gemisi olan bir zırhlı savaş gemisiydi. Adını Padişah I. Osman'dan alan gemi, bordalara dizili on dört 203 mm ve on 36 libre Armstrong topa ek olarak, burunda bir adet 229 mm Armstrong top taşıyordu.

<i>Aziziye</i> (zırhlı fırkateyn)

Aziziye, Osmanlı donanması için 1860'lı yıllarda Robert Napier and Sons tarafından Birleşik Krallık'ta inşa edilen, Osmaniye sınıfı dört zırhlı fırkateynin ikincisi olan zırhlı savaş gemisiydi. İnşasına 1863'te başladı, Ocak 1865'te denize indirildi ve aynı yılın Ağustos ayında hizmete girdi. Adını Padişah Abdülaziz'den alan gemi, bordalara dizili on dört 203 mm ve on 36 libre Armstrong topa ek olarak, burunda bir adet 229 mm Armstrong top taşıyordu. Kariyeri boyunca sınırlı aktif hizmet gördü. 1877-78'deki 93 Harbi esnasında "riske atmak için çok değerli olması" sebebiyle donanma komutanlığı tarafından yedekte tutuldu. 1880'li yılları hizmet dışında geçirdi. 1890'lı yılların başında kapsamlı şekilde yeniden inşa edildi ve daha modern bir barbet gemiye dönüştürüldü. Bununla birlikte, 1897'de Osmanlı-Yunan Savaşı'nın başında bakımsız durumdaydı ve bu savaşta hiçbir çatışmada yer almadı, savaştan sonra ise silahsızlandırıldı. 1904'ten 1909'a kadar kısa bir süre kışla gemisi olarak kullanılmasından başka aktif hizmet görmedi. 1923 yılında hurda olarak gemi sökücülere satıldı ve parçalandı.

<i>Orhaniye</i> (zırhlı fırkateyn)

Orhaniye, Osmaniye sınıfı zırhlı fırkateyn sınıfının üçüncüsü gemisidir. 1860'larda Robert Napier and Sons tarafından Osmanlı donanması için Birleşik Krallık'ta inşa edilen bir zırhlı savaş gemisidir. Omurgası 1863 yılında serilen gemi, Haziran 1865'te denize indirildi. Orhaniye, ilk tasarlandığı haliyle burunda tek bir 229 mm Armstrong top ile bordalara dizili on dört 203 mm ve on 36 librelik top Armstrong top taşımaktaydı. Osmaniye sınıfı gemiler, 1877-1878 yıllarında gerçekleşen 93 Harbi sırasında gemiyi Akdeniz'de güvenli bir şekilde tutuldu Gemi, 1880'leri Haliç'te geçirdi. 1890'ların başında kapsamlı şekilde yeniden inşa edilerek daha modern bir barbetli gemiye dönüştürüldü. Buna rağmen 1897'de Osmanlı-Yunan Savaşı başladığında bakımsızlık ve mürettebatın eğitim eksikliği nedeniyle Yunan gemileriyle çatışmaya girmeye uygun durumda değildi. Sonuç olarak hiçbir çatışmada yer almadı ve savaştan sonra silahları söküldü. 1909'da aktif hizmetten çıkarıldıktan sonra kışla gemisi olarak kullanıldı. 1913'te hurda olarak satıldı ve parçalandı.

<i>Mahmudiye</i> (zırhlı fırkateyn)

Mahmudiye, Osmanlı donanması için 1860'lı yıllarda Birleşik Krallık'ta inşa edilen, Osmaniye sınıfı dört zırhlı fırkateynin sonuncusu olan zırhlı savaş gemisiydi. Geminin inşaatı 1863'te başladı, Aralık 1864'te denize indirildi. Osmaniye sınıfında Thames Ironworks and Shipbuilding Company'de inşa edilen tek gemi olan Mahmudiye, adını Sultan II. Mahmud'dan alıyordu. Gemi bordalara dizili on dört 203 mm ve on 36-libre Armstrong topa ek olarak, burunda bir adet 229 mm Armstrong top taşıyordu. Gemi kariyeri boyunca sınırlı aktif hizmet gördü. 1877-78'deki 93 Harbi esnasında riske atmak için çok değerli olması sebebiyle donanma komutanlığı tarafından yedekte tutuldu. Gemi 1880'li yılları hizmet dışında geçirdi. 1890'lı yılların başında yeniden inşa edildi ve daha modern bir barbetli gemiye dönüştürüldü; ancak yeniden inşasının hemen ardından başlayan 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı'nın başında bakımsız durumdaydı. Bu savaşta hiçbir çatışmada yer almadı ve savaştan sonra silahsızlandırıldı. 1909'dan 1913'e kadar kısa bir süre kışla gemisi olarak kullanılmasından başka aktif hizmet görmedi. 1913 yılında hurda olarak gemi sökücülere satıldı ve parçalandı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nun zırhlı korvetleri listesi</span> Vikimedya liste maddesi

1860'larda ve 1870'lerde Osmanlı donanması, neredeyse tamamen yabancı tersanelerde inşa edilen bir dizi zırhlı korvet savaş gemisi sipariş etti ve satın aldı. Sipariş edilen ilk sınıf olan Osmaniye sınıfı, dört adet zırhlı fırkateynden oluşuyordu. Osmaniye sınıfı 1860'ların başında Birleşik Krallık'taki tersanelerinden sipariş edildi. 1864'te beşinci gemi Fatih sipariş edilse de bu gemi, 1867'de Prusya donanması tarafından satın alındı. Aynı yıl Osmanlılar, Feth-i Bülend ile iki gemiden oluşan Avnillah sınıfını yine Birleşik Krallık'tan sipariş etti. Osmanlı İmparatorluğu'nun bir eyaleti olan Mısır da o dönem, merkezî otoriteden bağımsız olarak Fransa'daki tersanelerden; Asar-ı Tevfik, Asar-ı Şevket ve Lütf-i Celil zırhlı korvet sınıflarına ait gemi siparişleri vermiş, bir Avusturya-Macaristan firmasıyla ise İclaliye için sözleşme imzalamışlardı. Mısır'ın bağımsızlığını savunmaya yönelik çabaları, Mısır'dan 1868'de yaptığı sipariş ettiği tüm zırhlı korvetleri teslim etmesini isteyen Padişah Abdülaziz'i kızdırdı. Bu esnada ikinci bir Feth-i Bülend sınıfı zırhlı olan Mukaddeme-i Hayr sipariş edilmiş ve Osmanlı Tersane-i Amire'sinde inşa edilen ilk zırhlı olmuştu. 1871'de Osmanlılar, iki Mesudiye sınıfını sipariş etti. İlk gemi teslim alınırken ikinci gemi Birleşik Krallık'ın 1878'de Rusya ile savaşa girmesi korkusunun ortasında Kraliyet Donanması tarafından satın alındı ve yerini Tersane-i Amire'de inşa edilecek üçüncü bir gemi olan Hamidiye'ye bıraktı. Son iki gemi, Peyk-i Şeref sınıfı, 1874 yılında Birleşik Krallık'tan sipariş edildi fakat Kraliyet Donanması 1878'de savaş beklentileri sırasında her ikisini de satın aldı.